göz alıcı karşılama törenidir.
burning man'a rakip olacağı düşünülen "uzun man" festivaliyle kutlamaların devam edeceği amerikalı yetkililer tarafından müjdelenmiştir. amerikan gizli servisi "canlı bomba patladıktan sonra nasıl yakalanır" adlı konferansta türk yetkililerden bu işin püf noktalarını öğrenecek olmanın heyecanı içinde olduklarını resmi internet sitelerinden açıklamışlardır.
işin bütün şakasını bir kenara bırakarak soruyorum;atatürk'ün arkasında el pençe divan duran amerikalı elçiden bu günlere biz nasıl geldik?
utandım.
burning man'a rakip olacağı düşünülen "uzun man" festivaliyle kutlamaların devam edeceği amerikalı yetkililer tarafından müjdelenmiştir. amerikan gizli servisi "canlı bomba patladıktan sonra nasıl yakalanır" adlı konferansta türk yetkililerden bu işin püf noktalarını öğrenecek olmanın heyecanı içinde olduklarını resmi internet sitelerinden açıklamışlardır.
işin bütün şakasını bir kenara bırakarak soruyorum;atatürk'ün arkasında el pençe divan duran amerikalı elçiden bu günlere biz nasıl geldik?
utandım.
önceki geceyi güzel geçirmektir.
en güzel günler geceden başlar.
en güzel günler geceden başlar.
"sen kimsin de senin ricanı yerine getiricem" diyip yaymadığım vidyodur.
kürtleri sevmediği noktası dışında katıldığım kliptir.
biz söyleyince dava açıyorlar.bari sen söyle hans.
(bkz: davul zurnayla karşılanan teröristler)
biz söyleyince dava açıyorlar.bari sen söyle hans.
(bkz: davul zurnayla karşılanan teröristler)
flaş tv'nin sahibidir.
dünya yansa adam halaydan ödün vermiyor.kim gelse onunla halay çekiyor.halay başını seçerken de hiç din,siyasi görüş,etnik köken filan ayırmaz.
dünya yansa adam halaydan ödün vermiyor.kim gelse onunla halay çekiyor.halay başını seçerken de hiç din,siyasi görüş,etnik köken filan ayırmaz.
sunniliğin yasakladığı ve günah kabul ettiği bazı şeyleri yasak/günah olarak görmemek, tersini yapmak anlayışıdır. benzetme tam oturmasa da bir nevi katolikliğe karşı protestanların sergilediği duruş gibi düşünülebilir. balım sultan'la bektaşilik yolunun temel kurallarından biri haline gelmiş bu anlayış katı kurallara karşıdır. ibahilik, bektaşiliğe yorumlanabilirlik katan anlayıştır.
(bkz: sevap almak için içeriz şarap)
(bkz: biz içeriz bize yoktur vebali)
(bkz: sevap almak için içeriz şarap)
(bkz: biz içeriz bize yoktur vebali)
sigortası olmadığı için ailemin karşı çıkacağı iş teklifidir.
deniz seki'nin hak verdiğim yorumudur.
n'to-time 'dır.
yalnız pakistan'ın değil bütün dünyanın ihtiyacı var,özellikle de türkiye'nin şeklinde iç geçirilen tivittir.
(bkz: hoop pakistan önce we need atatürk)
(bkz: hoop pakistan önce we need atatürk)
adalet ve güven ortamının devlet tarafından sağlanamadığı durumlarda bireyin kendi adaletini sağlama çabasının gün yüzüne çıktığını gösteren olaydır.
toplumdaki şiddet olaylarını yapan beyaz çoraplı magandalar değil de kadın öğrenciler olunca alkışlayacak değilim elbette ama ülkemizde hızla ve engellenemez bir şekilde artan taciz,tecavüz olaylarına karşı verilmiş bir tepki olduğu için içimin yağlarını eritmedi diye de neticeden sallayamayacağım.
toplum düzeni açısından tüh tüh ama çok da iyi olmuş,güzel de olmuş bence.
toplumdaki şiddet olaylarını yapan beyaz çoraplı magandalar değil de kadın öğrenciler olunca alkışlayacak değilim elbette ama ülkemizde hızla ve engellenemez bir şekilde artan taciz,tecavüz olaylarına karşı verilmiş bir tepki olduğu için içimin yağlarını eritmedi diye de neticeden sallayamayacağım.
toplum düzeni açısından tüh tüh ama çok da iyi olmuş,güzel de olmuş bence.
-tanrının senden hiç hoşlanmadığı olasılığını düşünmelisin. o seni hiç istemedi. hatta büyük olasılıkla senden nefret ediyordur. bu başına gelebilecek en kötü şey değil. ona ihtiyacımız yok. lanetinin affedilmesini boş ver. biz tanrının istenmeyen çocuklarıyız.''
-biz televizyon izleyerek, milyonerler, sinema tanrıları, rock yıldızları olacağımıza inanarak büyüdük ama olamayacağız...hepimiz heba oluyoruz...bütün bir nesil benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor ya da beyaz yakalı köle olmuş...reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşindeyiz...nefret ettiğimiz işlerde çalışıyor, gereksiz şeyler alıyoruz... bizler tarihin ortanca çocuklarıyız...bir amacımız yok; ne büyük savaş ne de büyük bir buhran yaşadık...bizim savaşımız ruhani savaş... ve bunalımımız kendi hayatlarımız...
-dinleyin sürüngenler; sizler özel değilsiniz, sizler güzel ya da eşi benzeri olmayan kar tanesi de değilsiniz, sizler işiniz değilsiniz, sizler paranız kadar değilsiniz, bindiğiniz araba değilsiniz, kredi kartlarınızın limiti değilsiniz, sizler iç çamaşırı değilsiniz, sizler herkes gibi çürüyen birer organik maddesiniz. bizler bu dünyanın şarkı söyleyip dans eden pislikleriyiz. hepimiz aynı pisliğin lacivertleriyiz...
-dünya nüfusu arttıkça, insan sayısı azalıyor.
-insanlar dünyanın düzenli ve güvenli bir yer olması için yıllarca çalıştılar. ama hiç kimse bunun ne kadar sıkıcı olabileceğinin farkında değildi. bütün dünyanın parsellendiğini, hız limitleri konduğunu, bölümlere ayrıldığını, vergilendirildiğini ve düzenlendiğini, bütün insanların sınavlardan geçirildiğini, fişlendiğini, neɾede oturduğunun, ne yaptığının kaydının tutulduğunu düşünün. hiç kimseye macera yaşayacak bir alan kalmadı, satın alınabilenler hariç. lunaparka gitmek gibi. film izlemek gibi. ama bunlar yine de sahte heyecanlardı. dinozorların çocukları yemeyeceğini bilirsiniz. büyük bir sahte afetin olma şansı bile oy çoğunluğuyla ortadan kaldırıldı. geɾçek afet veya risk ihtimali olmadığından, gerçek kurtuluş şansı da ortadan kalkmış oldu. gerçek mutluluk yok. gerçek heyecan yok. eğlence, keşif, buluş yok.
gibi chuck palahniuk sözleridir.
-biz televizyon izleyerek, milyonerler, sinema tanrıları, rock yıldızları olacağımıza inanarak büyüdük ama olamayacağız...hepimiz heba oluyoruz...bütün bir nesil benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor ya da beyaz yakalı köle olmuş...reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşindeyiz...nefret ettiğimiz işlerde çalışıyor, gereksiz şeyler alıyoruz... bizler tarihin ortanca çocuklarıyız...bir amacımız yok; ne büyük savaş ne de büyük bir buhran yaşadık...bizim savaşımız ruhani savaş... ve bunalımımız kendi hayatlarımız...
-dinleyin sürüngenler; sizler özel değilsiniz, sizler güzel ya da eşi benzeri olmayan kar tanesi de değilsiniz, sizler işiniz değilsiniz, sizler paranız kadar değilsiniz, bindiğiniz araba değilsiniz, kredi kartlarınızın limiti değilsiniz, sizler iç çamaşırı değilsiniz, sizler herkes gibi çürüyen birer organik maddesiniz. bizler bu dünyanın şarkı söyleyip dans eden pislikleriyiz. hepimiz aynı pisliğin lacivertleriyiz...
-dünya nüfusu arttıkça, insan sayısı azalıyor.
-insanlar dünyanın düzenli ve güvenli bir yer olması için yıllarca çalıştılar. ama hiç kimse bunun ne kadar sıkıcı olabileceğinin farkında değildi. bütün dünyanın parsellendiğini, hız limitleri konduğunu, bölümlere ayrıldığını, vergilendirildiğini ve düzenlendiğini, bütün insanların sınavlardan geçirildiğini, fişlendiğini, neɾede oturduğunun, ne yaptığının kaydının tutulduğunu düşünün. hiç kimseye macera yaşayacak bir alan kalmadı, satın alınabilenler hariç. lunaparka gitmek gibi. film izlemek gibi. ama bunlar yine de sahte heyecanlardı. dinozorların çocukları yemeyeceğini bilirsiniz. büyük bir sahte afetin olma şansı bile oy çoğunluğuyla ortadan kaldırıldı. geɾçek afet veya risk ihtimali olmadığından, gerçek kurtuluş şansı da ortadan kalkmış oldu. gerçek mutluluk yok. gerçek heyecan yok. eğlence, keşif, buluş yok.
gibi chuck palahniuk sözleridir.
hüseyin nihal atsız'ın cumhuriyet'in ilk yıllarında subay olarak görev yapmış yüzbaşı selim pusat'ın hikayesini anlattığı olağanüstü romanıdır. selim pusat karakterinde atsız hoca'dan parçalar bulmak çok da zor değildir.
ayrıca bir bilgi sözlük yazarıdır.hoşgelmiştir.
ayrıca bir bilgi sözlük yazarıdır.hoşgelmiştir.
"öfff içmeyin şunu ya boğuldum" demediği sürece varlığından rahatsızlık duymadığım insan evladıdır.
çok yakın zamanda başıma gelmiş durumdur.insanı değişik ruh hallerine sürükleyen saçma bir boşluk hissi yaratır.yaşama hefesini bükendir,yediğinden içtiğinden tat aldırmayandır,boktur. tengri kimseye göstermesindir.
(bkz: beni beni bihterini)
(bkz: beni beni bihterini)
(bkz: başkan beni de yaz)
rave,sleep,repeat
yedi tepesi bir adana etmese de istanbul.
"aileleri onları sizin yönettiğiniz bu dünyaya getirerek zaten en büyük cezayı verdiler." diye cevap vermek isteğim sıçmık.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?