bilgi sözlük

0 /
angelus
megaloman bir birey olarak infoma bakmam sonucu gün itibari ile 2. seneyi devirdiğimi gördüğüm oluşumdur.

geçen bu 2 senelik süre zarfında sözlüğün ne türlü aşamalardan geçtiğini, 3 kişi ile nöbetleşe online olduğumuz günlerden bugunlere leziz bir evrim geçirdiğimizi, şahsıma verdikleri, şahsımdan aldıkları ile hiç beklemediğim bir halde hayatımın kocaman bir parçası olan,
jedisi, götü, meleği ve hayatımda yer etmiş az ama öz insanları bana verdiği için teşekkürü bir borç bildiğim, zaman zaman iş gereği üzdüğüm, yazdıklarını sildiğim, uçurduğum, nefretini kazandığım, sevgisini kazandığım bireylere ev sahipliği yapan, bunca zaman kendisi hakkında herhangi bir yorum yapmanın kısmet olmadığı, uzak kaldığım anlarda “neler oluyordur şimdi hay a.k.” diyerek hayıflandığım, zaman zaman teleskopumla yıldızları gözlemlerken “nasıl oldu da bu kadar kanıma işledi bu ortam” dediğim, yeri geldiğinde gülümsemekten ağzımın kulaklarıma vardığı anlar yaşadığım, yeri geldiğinde sessiz bir çığlıkla “ulan a.k. sözlüğünüzün de avokadonuzun da” dediğim lakin sonrasında sanki bunları ben değil de bakkal murtaza amca demişcesine tatlı tatlı entry girdiğim, yağmurlu bir günde yaptığım vapur yolculuğunda martılara simit atarken ne alaka ise artık hayat ne tuhaf vapurlar filan dedirtmiş olan şahsımın kurtarılmış bölgesidir.
mitili
sözlük var dediler geldim
önemli olan kayıt olmak dedim.
zaten bi sevgilimiz de yoktu,
lavaş ekmek çekti canım.
üşüyor gibiydim,
katalitiği mi yaksaydım...

bir zaman sonra duraksadım
artık kısa entryler giriyordum..
nedeni meçhuldü kısırlığın
ama yine de sözlüğü bırakmadım..

kaç kez seri berbat yedim,
ama hepsine gülüp geçtim..
rüyamda entry girmeye başladım,
ısıttı harbiden katalitik ha.

biraz abarttım zamanla,
uyku nedir bilmez oldum
löp löp ediyordu beynim..

lan dedim, kendi kendime,
aranıp duruyorsun uzun zamandır
niye houston’u kullanmadın?

artık kafama dank etmişti,
lüfer tutmaya karar verdim.
lüfer miydi adı hatırlayamadım.
amaan neyse, karı kıza yöneldim kısaca.
hala arıyorum, 9 ay geçti..
sözlüğe söyledim, hiç oralı olmadı.
ırzına geçtim diye midir bilinmez..
zittir lan.

mad
son zamanlarda inanılmaz bir durgunluğa sahip sözlük olmuştur.

uzun süre sözlükte bulunanlar bilirler, sözlüğün çok fazla olmasa da bu günle kıyaslayınca pek bi canlı olduğunu. başlık sayfası 10’ları bulmaktaydı en azından. tematikle, açılan başlıklarla bir şekilde bu olmaktaydı. ama şimdiye bakıyoruz gün içinde açılan başlık sayfa sayısı 3-4 ü çok nadir geçiyor. yazık!

bu sanırım sözlükte kaliteli yazar barındırmakla doğru orantılı bir şey. gidenlerin yarısı kadar gelmedi belki de sözlüğe sözlüğü canlandıracak yazar. daha fazla gülüyor, daha fazla hüzünleniyor, daha fazla yeni şeyler öğreniyorduk. şimdi baktığımda yine az da olsa çaba olmasına rağmen sözlükte bir terkediliş duygusunu alıyorum. bi kere sözlüğe eskisi kadar ilgi yok. yazarlarda yazma isteği eskisi kadar açık değil. ’lan ibiş sen çok mu giriyosun entry’ diyenler olacaktır. diyorum ya ’yazarlarda yazma isteği kalmadı artık’ bundan dolayı zamanında sözlüğe bir çok emek vermiş kimseler şimdi durumu böyle görünce sitem etmekte haklıdır.

peki niye böyle bir durum oluyor;

bi kere sözlükte devamlılık yok. bir şeyler yapılıyor yenilik sözlüğe katkı sağlanmak için 1-2 basamaktan sonra bir ihtiyar gibi tıkanıyor işlem. tuzluk diyelim; bir dönem harika bir şekilde hayatını sürdürüyordu. şimdi tekrar hayat verem çabası var ama nereye kadar devam eder? umuyoruz ki hiç bitmesin. tuzluğun devamını sağlayacak kaliteli bilgiçler var, umarız daha fazlası gelir de devam eder. vip butonu diyelim; ilk başta çok heycan verici bir şeydi değil mi sözlük adına. evet öyle. çünkü sözlüğün ’isim’ini daha fazla duyurması için harikulade bir etkendi. her hafta bir ünlüyle röportajdan falan bahsediliyordu. orda biraz duralım. ilk röportaj yapıldıktan sonra kaç hatfa geçti ve yeni bir röportaj bile yok. hadi her ay olsaydı da bir şekilde başkaları da uğraşsaydı. dedim ya devamlılık kalmamış artık bu sözlükte. radyo diyelim, eskiden haftada 4-5 kez radyo yayın yapardı farklı diceyler tarafından. harika da yayınlar olurdu. şimdi bakıyoruz ve eskiyi arattığını görüyoruz. yine arkadaşlar harika yayınlar yapmaya devam ediyor devamlılık yok!

ilk geldiğim dönemler sözlük canlılığı harikuladeydi. kimler vardı kimler. sözlüğü ayakta tutan birçok insan. örneğin sanırım hala moderatör olan darth sidious şimdilerde sözlükte yok. harikalar yaratan goetica yok. yine bir zamanların moderatörü ve enfes yazarı ithilquessir bir şekilde o da yok. melankomik dahi uğramıyor. expert3, maliyeci, mitili, sinanhalac, my son is father, fıramboğaz, müqüe, scapegoat ve aklıma gelmeyen birçok isim artık sözlükte yok. hea sonunda kadar olmalımıydı tabi ki hayır kendi tercihleri ya da başka sebeplerden dolayı ayrılmalı fakat sözlüğe bu isimler gibi yazarların tekrar gelmemesiyle -gelse de çok nadir- sözlükte entry girilmesi ve başlık açılma devamlılığıda kalmadı. artık belli başlı kişiler etrafında dönüp durmaya çalışıyor sözlük. yeni yazar olanların bünyede bulunduğu gazla da 1-2 hafta sözlüğe girilen entry artışı gözleniyor. hepsi bu.

sözlüğün sahip olduğu şeytan tüyü de kalmadı artık. bir entry daha giriyim, ahanda şu yazar ne yazmış okuyayım bi yazdığını diye kendimizi sözlüğe ittiğimiz zamanlar kalmadı artık.

(bkz: buralar eskiden gerçekten dutluktu)
melankomik
yazar olmadan theme seçebileceğiniz radyoya girip polemik yaratabileceğiniz, 15 saniye süren bir üyelik işleminin ardından moderatörlere bile mesaj atabileceğiniz, hatta [email protected] gibi sallama bi adres ve trensikenöküz gibi bir nickle 3. nesil bilgiç olarak girip istediğiniz kadar abuk entryler girebileceğiniz ve kimsenin de çoğu zaman buna bir şey demeyeceği, sanal ortamın saldırılara karşı en savunmasız interaktif sözlüğü. "sözlüğümüz".
independence
ilginc bir tilsimi vardir bilgi sozluk’un.kendine has bir sihiri bir dokunu$u.hicbir $ey yazmadigimiz ve hatta hicbir $ey okumadigimiz gunlerde bile burada olmak zorunda hissederiz cok zaman.hep deriz ya biz bir aileyiz.

(bkz: bilgi sozluk ailesi)

aslinda bilgi sozluk ailesi mecazi bir cumledir fakat insanlarin icine o kadar i$lemi$ ve o kadar benimsenmi$tir ki bu cumle $imdilerde tutan tuttugunu..

eeöö.

evet.

biz bir aileyiz.

oyle bir aileyiz ki ailenin erkek bireyleri birbirleri ile a$k ya$amakta hicbir sakinca gormemektedir.

mitili & sepulturk

hatta oyle bir aileyiz ki kimi fertlerimiz insan olgusunu a$ip ilgisini daha degi$ik noktalara yonlendirmi$tir.

melankomik & tavuk

daha ilginci bu aile bunyesinde insan suretinde degi$ik organlar bile barindirmaktadir.

goetica & göt

ayni zamanda bu ailenin kimi fertleri ayrilip bari$makta sozlukler arasi bir rekora imza atmi$lardir.

angelus & darklady

ve bilgi sozluk oyle bir aile barindirirki icerisinde hicbir yerde rast gelemeyeceginiz bagliliklar yaratir.oyle ki kimi fertlerimiz canlarinin bir parcasina bilgi ismini koymaktan hic gocunmazlar.

firambogaz & bilgi

ve bilgi sozluk oyle bir yerdir ki adami sabahin 05 30 unda boyle sacmalatir.

bonus: bonuspaterfamilias: hepinizi mahkemeye vericem!
isimsizkahraman
bildiğiniz aile. müqüe abla, goe kuzen, passive öteki kuzen, instrument emmoğlu, indy amca scape kardeş. öylesiniz yani. vallaha bak.

shevek,etom,floydiandm,pistimsah sizler de üvey evlatlarsınız!

janthamade de karşı komşunun oğlu.

ali biberon da köyün delisi.

edit: abla, kardeş, kuzenler gitti üvey evlatlardan bir tek floydiandm kaldı. karşı komşuyla, köyün delisi de göte kaçtı. bir tek amca duruyor sağ. galiba nuri alço modeli amcalık indy’de yaşıyor.
my son is father
bir yılı aşkın süredir üyesi bulunduğum site..

bir yılı aşkın süredir üye olmama ve yakın zamana kadar sitedeki yazarlar ve moderasyonla ilgili neredeyse hiçbir eleştiri yapmama rağmen; son zamanda yaptığım eleştirilerin nedeni-niyesi sorgulanmadan çok ucuz bir şekilde "ilgi çekme" olarak nitelendirilmiştir..

aslında bu şekilde bir yorumda eleştirilerimi haklı göstermekten başka bir şey değildi nitekim kolaya kaçmaktır "ilgi çekme" diye itham etmek, menetsiz iddiadır.. sadece iki kelimedir adam akıllı bir dayanağı yoktur.. belki bulunabilir belki yalan-yanlış da olsa bir gerekçe bulunabilir ve öyle karşıma çıkılırdı işte o zaman bende eyvallah derdim, hata yapmışım derdim ama independence dahil yazılarıma karşı çıkan çoğu kişi bunu yapmadı.. kolaya kaçtı..

eskiye nazaran şimdi ne değişti de ben böyle yazdım.. ben bu siteye geldiğimde; seyhmerat, agire jiyan, 31subat, peach, ilean gibi yazarlar vardı.. ve hala onlar gibi; ithilquessir, pixie, 376, maliyeci, ankakuşu gibi yazarlar var ama gitgide azalıyor.. bu yazarların nazarımda ortak noktası ne?
formata hakim ne yazılıp ne yazılmayacagını bilen, iyi entry - kötü entry ayrımını iki metreden yapabilen, yeri geldiğinde uzun uzun yazanlardır..
şimdi yukarıdakilere binaen;
açtığım başlıklarda ezik, mal bilmem ne gibi terimler kullanmam, bazı fiiliyatları ve moderasyonu eleştirmem bana düşer mi düşmez mi???
düşer işte arkadaş; ben ve diğerleri formata uymaya, yeri geldiğinde uzun uzun yazmaya kaserken bazı moronların, etrafı iki üç kelimelik bakınızlarla doldurması, kendisini ircde sanması bu sitenin içine sıçıyor, bir çekiciliği kalmıyor, yazasım gelmiyor..
sanırım yukarıda saydığım arkadaşlar bu durumdan hoşnut olacak ki bana hep karşı çıktılar, hiçbir zaman niye diye sormadılar, bir şeyleri sorgulamadılar...
geçen günkü sabaha karşı 5-6 sıralarında yaptığımız konuşmaya rağmen -ne yazık ki- independence dahil.. niye arkadaş diyemedi sadece bu benim görüşüm diyebildi..

zamanında moderasyonun beceriksizliği diye başlık açtım; içimden geçenleri az çok yazdım..
yine tekrarlamak istiyorum, sistem sıçıyor arkadaş, ilerleyemiyoruz.. etraf, dilbilgisinden yoksun, iki kelimeyi geçmeyen bakınızlarla yazan dallamalarla doldu.. eski bir siteyiz ama geçen senelerden pek farkımız yok.. ekşi sözlük bugünlere direkt mi geldi? hayır..
bu yukarıda saydığım gibi yazarları saniyesinde siktir etti, gelişti, sadece o site mi.. hayır yazarları da gelişti.. peki biz böyle sallazort bakınızlarla mı yoksa mesnetsiz iddialarla mı gelişeceğiz?

bana çoğu kişinin yazdığı bir şey katmıyor, onların yazdıklarını cümle içinde kullanmak için bir heves doğmuyor, çoğu yazarın okunabilirliği sıfır ve hiç artmıyor, kalite düşüyor...

başlıklarda eleştirdiğim yazarlara seslenek son vermek istiyorum; radyoaktif atık gibisiniz tükenmek bilmiyorsunuz - etrafınızdakileri eritiyor, bitiriyor, öldürüyorsunuz... keşke biraz sınırlarınızı zorlasanız yoksa mal gelip mal gideceksiniz.....


nerobianco
yıl ikibinaltı
nerobianco sözlüğe adım attı
meraklıyıdı birşeyler yazdı
sonra da unuttu login olmadı
doğal olarak hesabı kapandı
...

yıl ikbinyedi
biri neroyu dürtükledi
sözlüğe geri getirdi
artık aklı başında idi

****

neyse 5 ay öyle böyle gecti
yazdıkça yazası geldi
dostlar edindi
ayar aldı ayar verdi
çoğu zaman haddini bildi

------------

sağcısı solcusu
üzülsekte ümmetçisi
jedisi delisi
dostların en iyisi
hepside içindedir
bilgi sözlük ailesi


(bkz: derin duygular besliyorum sana karşı)
ankakusu
gittikce kurtlar vadisi’ne donen sozluk...

ayrica ota, boka hakaret eden, rasyonel bir imaj yaratmaya calisan, ama ne yazik akilsiz, hosgorusuz beyinsiz olan, kisilerle dolu sozluk.

begenmedigi fikri kucuk goren, hor goren hatta hakaret eden humanist!lerle dolu sozluktur ayrica.

isi gucu insanlarin fikirlerine bok atan sozde fasist karsitlari ile dolan sozluktur. ulan fasist kavraminin icini sen dolduruyorsun kafana gore. ondan sonra ota, boka fasist damgasi vurarak, anlamini kendin doldurdugun fasistik ile celisiyorsun.

saygi cok onemlidir, hele hele humanistim diyenler once saygiyi ogrenmelidir.
fikirlere bok atmak kolaydir ama o fikre burunup dusunmekte insan isidir.

kalp kirmak, gonlu viran eylemek kolaydir. begensende, begenmesende, sevsende ,sevmesende saygili davranmak insandan bir sey kaybettirmez.
saygili davranmak ile o begenmediginiz fikirden olmazsiniz korkmayin.

herkes ayagini denk alsin, aklini basina toplasin, adimlarini dikkatli atsin.

benim dinime hakaret edildi, fikirlerime hakaret edildi... hep saygili davranmaya calistim...

herkes bundan sonra, herkese ve fikirlerine saygisi oraninda saygi gosterecegimide bilsin...

(yoruldum artik bilgicleri usluplarindan oturu ikaz etmekten. ayrica bir kez olur, iki kez olur, uc kez olur her zamanda hakarete varan uslup kullanilmaz ki. artik ben utaniyorum ikaz etmekten. lakin ne diyebilirim ki, alisimis kudurmustan beterdir den baska.)

independence
oyle garip bir yerdir ki insanlarin algilarini ve hafizalarini tamamen notralize eder, i$levselligini yitirtir, zaman mekan kavramlarini sifirlatir.

siktir lan diyenler icin.

melankomik 19 agustosta $ukela’yi adalar vapurunda goruyor.

ho$ bir tesaduf.

ayni gun bunu sozluge yaziyor.buyurun.

#638409

tesaduf bu ya $ukela da melankomik’i ayni gun ayni saatte adalar vapurunda goruyor, yani 19 agustosta.fakat dedim ya, bilgi sozluk bu.insanin algisini da hafizasini da zaman mekan kavramini da yerleyeksan edebilir, vardir boyle bir kudreti.

inanmayanlar icin aha buyrun.

#639749

sevgili $ukela, melankomik’i 19 agustosta goruyor, hafifce selamla$iyor ve o anda iptal! gozlerini actiginda hala 19 agustosta oldugunu zannediyor, oysa aradan koskoca 2 gun gecmi$ ve $ukela o zaman zarfi icerisinde kayip.21 agustosta gozlerini aciyor ama kendisini hala melankomik’i gordugu gun yani 19 agustos tarihinde zannediyor ve bir cirpida o gun ya$adigi ho$ tesadufu sozluge aktariyor.

oysa goruyoruz ki 21 agustosta, yani ho$ tesaduften 48 saat sonra yazmi$ entrysini ve entrysine "bugun" diyerek ba$lami$.

nasil bir bela musallat etmi$im gencecik insanlarin hayatlarina ben, $ahit oldukca kahroluyorum.
independence
saat 09:19.sozlukte tek tuk insan var, yazan hic yok.benim de yazasim yerine okuyasim gelmi$ sabah misafirligine, okuyorum.hani yok mu $u "super entryler" butonu, saatlerdir mouse pointerim takilmi$ uzerine mesken degi$tirmiyor.birini okuyorum bir digeri cikiyor onume, onu okuyorum bir digeri.aylardir bu kadar cok ve bu kadar begenerek, hatta bu kadar gurur duyarak okumami$im sozlugu, bu sabah anliyorum bunu.

firsat buldukca siz de super entryler butonu ile icli di$li olun, gercekten super entrylerle kar$ila$acaksiniz.

bir yandan bok diyince gulen kiz modeli ba$liginda goetica’nin "ay ben gulerim!" yazisini okuyorum, kiz olmadigim halde guluyorum, bir diger yandan melankomik’in her $ey ayri yazilir ba$ligindaki "b o y l e" yazisini okuyorum ironisine tapiyorum.bunlar bitiyor canim huzunlenmek istiyor umuda’nin anne ba$ligindaki yazisini okuyorum (#457594) uykum kaciyor icimde bir yer ciz ediyor, bir yandan heyecanlanmak istiyorum ithilquessir’in efsanelerinden ba$imi kaldiramiyorum.

bugun garip bir bicimde sozlugu daha cok seviyorum.hayir ki$ilerle gurur duymak benim haddime degil ama sozlukle, sozlugumuzle gurur duyuyorum.bir yandan da elimizin altinda nasil bir cevherin yattigini anlayamadigimiz icin hayiflaniyorum.

icimizde oyle muhte$em kalemler var ki okumaya doyamiyorum.kimisi hala aramizda, kimisinin yoklugundan buyuk uzuntu duyuyorum.sonra son zamanlarda olanlar, gerilimler, kirginliklar ve kuskunlukler geliyor aklima, hic anlam veremiyorum.oysa nasil bir butunun parcalari oldugunu birazcik anlamaya gayret etsek hic $uphesiz tum kirginliklar yokolacak ve artik uzerimizde koyu gri bulutlar dola$mayacak.

neredeydik ve nerelerden nerelere geldik diye du$unuyorum da gecen seneler geliyor aklima bir bir.ozellikle 2005 butonunu inceliyorum ve $u andaki halimize bakiyorum da katettigimiz mesafe gozumu korkutuyor.

en sonunda yeniden anliyorum ki verdigim, verdigimiz ve verecegimiz tum emekler hicbir yere kaybolmadan bir butona tiklama uzakliginda bizimle birlikte.

ve yine anliyorum ki bilgi sozlugu seviyorum.
pelagehatun
üye olalı bir yılın dolmasına bir kaç gün kalmış olmasından mütevellit bir şeyler söyleme hakkını hiç tereddütsüz kendimde bulduğum sözlüktür. şöyleki ;

sadece son bir haftadır değil zaman zaman eleştirilen bir sözlüktür.

kimse sözlüğü korumak, sözlüğü sahiplenmek zorunda değildir ama herkesin de her türlü her yeri eleştirmeye hakkı vardır. "sen ne yaptın ki sözlük için eleştiriyosun" demek kolaya kaçmaktan, verecek başka bir cevabın olmamasından başka bir şey değildir. şunun gibi; bir adam bir filmi eleştirir, yerer veya birisi çıkar rte yi başka bir politikacıları eleştirir. kimse de o insanlara "abicim sen film mi çektin de konuşuyosun bik bik eleştiriyosun" diyemez. sözlük de eğer bir oluşumsa kişiler de beğenmedikleri yönlerini çok da güzel eleştirebilirler. kaldı ki kimsenin "aman sözlüğü koruyacağım, korumuyosam da sktir olup giderim" deme ya da gitme zorunluluğu yoktur. sözlük formatına aykırı olmadığı sürece kalabilir sanıyorum. ben burayı beğenmedim diyen de gider. "yau kardeşim benim ne zorum var ki sözlüğü düzeltmeye uğraşayım, neyim oluyo ki sözlük benim, eğlenmeye, eleştirmeye, öğrenmeye geliyom. beğenmedim eleştiriyorum, istersem de çektirip giderim." deme özgürlüğü bu oluşumdaki herkes için vardır.

"kanımca" sözlüğün son zamanlar eleştirilmesinin nedeni sözlüğün sözlük formatında bir foruma dönüşmesi düşüncesidir. zira doğruluk pay vardır. şöyle ki; ben bu sözlüğe bir şeyler öğrenmek amacıyla giremiyorum kardeşim. hiç bir zaman da acaba şu film hakkında ne yazmışlar diye açıp bakmadım. ilk üye olduğum zamanlarda bakmıştım evet ama işe yarar bişey göremeyince bakmadım bir daha. bu da böyle net bir şey.

bakıyosun açıyosun mesela;
şu sözlükteki hemen herkesin izlediği bir film olması çok yüksek bir ihtimal "beynelmilel" kaç entry var 8.

bakalım, hemen herkesin mutlaka okuduğu bir kitabının olduğu yazar, ilk aklıma geleni; "jules verne" kaç entry var 9.

bakalım, herkesin bayla bayıla oynadığı oyun, ben geçen gün oynayacakken, anlamadığım bir şeylere bakmak istedim. ama dişe dokunur bişey bulamadım. "age of empires" kaç entry var 11.

demek istediğim bu işte. bilinen şeyler, düşünceler buraya aktarılmıyor. ya da hakkaten bilinmiyor ki bunlar bu kadarcık. bildiğin filmlerin, yerlerin, mekanların, kitapların, futbolcuların, şarkıcıların başlığındaki entrylerin yorum olmasından ziyade bir yerden bir şeyin tam öyküsünü kopyalamak tercih ediliyor, daha kolay geliyor olmalı. da kişi isterse onları zaten bulabilir, arayan kişi zaten başkalarının ne düşündüğünü merak ettiği için arıyordur.

eğer burası söylendiği gibi bir aileyse o zaman burda "sözlük" ve "format"dan bahsetmemek gerekir. zira eğer bilgi sözlük büyümek, kocaman olmak, kitlelere ulaşmak istiyorsa artık ailenin ötesine geçmeli. birilerinin aradığında bulabileceği ve faydalanabileceği bir şeyler olmalı. bilgi sözlük 2004 te kurulmuş bir sözlük yaklaşık 3 yıl olmuş, 3 yıl önce kurulmuş olup şimdi taa nerelere çıkmış sözlüklerden ne farkı var? bir farkı olmamalı ama var demek ki. bilgi sözlükte günde ortalama 15 sayfa başlık oluyor ve bunun yarısının yazanın bile ne olduğunu bilmediği kopyala-yapıştır tematik entrylerden oluştuğu geri kalanın bir çoğunun da kişilerin başlıklarına, oraya buraya yazılmış bol abkzli bol ohalı bol puhahalı bol ohşlu entrylerden oluşuyorsa ortada hakkaten bir fark, dolayısıyla bir sorun var demektir.

bir başlık siliniyor. sebep: polemik varmış. yahu bir başlıkta neden polemik olur? o konuda sadece iki kişi yazıyosa olur. yani polemik gibi görünür. eğer şu sözlükte o sırada online olan ortalama 30 kişinin yarısı o başlığa bir şeyler karalasaydı başlıkta ne polemik kalırdı, ne tartışma. çok da güzel olurdu, çok da süper olurdu.

bir başlığa aferin iyi düşünmüşsün diye bakınız vermenin, tdk dışındaki bir başlığa tdk sen bizim her şeyimizsin yazmanın, yukarıda entrye aynen katılıyorum demenin bir sınırı çizilmeli, boku çıkarılmamalı kanısındayım.

baştan edit: e ben ne yapıyorum peki? burda insanların bir şeyler aramadığını sadece geyik yaptığını görünce yorum olan, beğeni olan entrylerimi nasılsa kimsenin ihtiyacı yok diye -kısmen- kimilerini siliyorum, fazlalık geliyo o yazdığım entryler, batıyor bi tarafıma. iyi mi yaptım? evet.


independence
"sene 2004.aylardan ekim, gunlerden bugun" giri$li ve "ya $imdi? sene 2007 ve yine aylardan ekim ve yine gunlerden bugun" sonuclu, giri$ ve sonuc arasinda birbirinden bagimsiz 1500 kelime barindiran bir kompozisyon yazardim ya, neyse yormayayim seni.

sen evet.

$u anda bu yazilari okuyan ki$i.

sana diyorum.

yahu evet sen.

bakinma sagina soluna $ap$al $ap$al.sana diyorum dedim ya.

sana yaziyorum bunlari.sadece sana.diger okuyanlar ilgilendirmiyor beni.benim icin $u anda sen varsin.biliyorum bu satirlari onlarca, yuzlerce belki de binlerce ki$i daha okuayacak.ama $u anda onemli olan sensin benim icin.cunku okuduklarinla hislerime ortak olacaksin, bir nevi duygu karde$i olacagiz seninle."sigigit ya bana ne olm senin duygularindan" diyorsan sen kalk yerine ba$kasi otursun, o ortak olsun duygularima.ama muhakkak birisi olmali kar$imda.

unutma bilgi sozluk senin icin yapildi, sen yazasin diye, sen okuyasin diye.benim icin yapilmi$ olsa neden halka acayim ki? kendim yazar kendim okur kendi kendime seri eksi oy veren ibnelik yapar sonra kendimin kendimden haberim yokmu$casina kendimi kendime $ikayet ederdim.

ama hayir.

bilgi sozluk senin icin yapildi.sen yaz, sen oku, sen okut, sen payla$, sen ogren, sen ogret diye yapildi.ve tum bunlari sen yaptin.sen yaptin ki 4 seneyi geride biraktik.sen yaptin ki sapasaglam ayaktayiz ve durmaksizin ilerliyoruz.sen yaptin ki bunca tanindi bilgi sozluk, bana kalsa ohooo, coktan kepenkleri cekmi$tik.sen tuttun sozlugu ayakta, tum yazilanlar sana yazildi, tum yazilarini onlara sen yazdin.senin varligin sozlugun varligina hayat verdi, senin parmaklarindi sozluge yazilanlari naki$ gibi i$leyen, gozlerindi yazilanlari okuyan ve dudaklarindi, evet dudaklarindi okuduklarina tebessum eden ve yanaklarindi kimi zaman okuduklarin sebebi ile islanan, gozya$larina yol olan.gulmekten karnina agrilar girdi bilgi sozluk’te, inkar etme.ote yandan cok sinirlendin hatta sinirden elin ayagin titredi degil mi? hepsini biliyorum ben bunlarin, cunku goruyorum seni sen seni gordugumu bilmesende.sozluge olan tutkunu hissediyorum, sevgini biliyorum, verdigin degeri en ince detayina kadar tahmin ediyorum.

cok seviyorsun sozlugu hadi kabul et.

ben de cok seviyorum.

$u anda bu yaziyi okuyan senden ba$kalari da cok seviyorlar onu da biliyorum, cok egleniyorlar burada, cok ogreniyorlar, cok ogretiyorlar.biliyor musun pek cogu a$ik oluyor burada ve ne yazik ki a$k adi altinda ya$anan kimi yanli$ isimlendirilmi$ $eyleri cabucak tuketip sonra da birbirlerinden nefret ediyorlar.

komik degil mi?

hatta hicbir $ey ya$amadan, birbirlerinin isimlerini bilmeden, dudaginda biyik var mi yanaginda sakal var mi bilmeden birbirlerinden nefret ediyorlar ya da olesiye dost oluyorlar.sadece yazdiklari bagliyor onlari birbirlerine, biri birisinin yazisini begeniyorsa kendisini de begeniyor bilincsizce, ya da biri bir digerinin yazisindan ho$lanmiyorsa kendisinden de tiksiniyor.

bu da komik degil mi?

ilginc insanlarin degil mi? smiley yapmak yasak olmasaydi vallahi yapasim gelmi$ti $imdi.

neyse.

$imdilik yeter bu kadar.bu kadar uzun yazmazdim da dogum gunu ya bugun sozlugun, yani benim icin senin dogum gunun ya bugun, o yuzden bunca yazdim.

2008 de yine bu ba$likta bulu$alim olmaz mi?

ayrilma bir yere.olme, zor biliyorum ama vurulma sakin, sag saglim goreyim seni 11 ekim 2008 de burada.

hadi sozluksel ayrilalim senle.

opt t$k bye
myysteriouss
eveet kişisel entrynin alası olacak bu da ama ciddi bir şekilde ikinci evim olan bu sözlüğe değil de nereye gireyim ben 2000. entrymi.
ölü beden kişisi heralde hayatının sevabını işlemiş bana 2005 yılının haziran’ında bu sözlüğün ismini söylerek..pek te çömezdim yahu ben ne oldum değil ne olacağım demeliymiş bunu da öğrendim ben burda.
bilgisayarın azizliğine uğrayıp planladıklarımı yazamadım iki yaşına girdiğinde sözlüğümüz, şimdiymiş kısmet.
ben sabahın bilmem kaçında belki 6 belki 7 kişi at koştururken independence’ın ’sözlük daha bebek, birlikte büyüteceğiz onu’ dediği günleri,gece yarılarını, sabaha karşıları bilirim..şimdi ise günde en az 45 hatta 50 kişiyle beraber at koşturmaktayız, çok daha büyüyecek bunu da biliyoruz.
öss belası girdi araya günde yarım saat belki bakabildim aylarca, öss’den kurtuldum kurtulduğuma mı sevineyim sabaha kadar online olabilecek olmama mı bilemedim.
kazandırdığın insanları, entrylerini, tıkladıktan saatler sonra açılan houstan butonunu, radyonu, hatta ve hatta evet seri eksi oy veren ibne’ni bile seviyorum be sözlük.

eksiklikleri en çok hissedilecek şeylerin başında geliyor bilgi sözlük.iki gün olsun girememek bile bana bilgisayar bulun lan! nidalarıyla ortalıkta gezmeye sebebiyet verir evet.

eh bu baya kişisel entryi beyaz şarkısından araklanmış şu sözlerle bitirelim bari..

iyi ki oldu, iyi ki oldu..
iyi ki varsın iyi ki yokum..
gölgem var iyi ki gölgem var..
bizi yalnız bırakmayan gölge..

edit: bu arada, ağlamıyorum ben ha gözüme bir şey kaçtı.
capt it all
dünya yüzeyinde bulunan ve insanlar tarafından oluşturulan her nane gibi bir süreliğine [geçici olmasını umuyoruz çünkü] sıçmaya başlamış şey.

(çok farklı bir perspektiften çok daha doğru bir tespit için #495388)[reklam gibi oldu aq]

bir yazar olarak değil, sözlüğün hemen her entrysini okuyan bir okur olarak bu sıçışı maalefes öngörmüştüm. sebebleri de şunlardır. ama kimse alınmıycak, hiç kusura bakmayın şimdiden. bilgi sözlüğün iki üç ay hatta belki de 5-6 ay önceki güzel günlerine dönmesi adına yazıyorum bunları.

1-maaaaalesef [en büyük sorun] independence sözlüğü yakinen takip edemiyor. yöneticileri de takip edemiyor haliyle... kim ne yazıyor kim ne yapıyor hiç bilmiyor. iş çığrından çıkınca el atıyor; onda da çoktan geç kalmış oluyor.

2-yöneticilere güvenilmiyor. goetica ki, şu sözlükte günde 24+1 saat online bir mod idi[saolsun]. ona güvenen yazar sayısı ise çok az. goe ağırlığını koruyamıyor, yazarlar da, "goe kanka ya" muhabbeti ile goe nin ağırlığını koymasını engelliyor. birazcık da duygusal davrandığını düşünüyorum. aynı şekilde angelusun adı da [bir mod olarak tabi] pek saygın değil. "çünkü çok eskiden mod imiş, sonra yazarlığa indirgenmiş, sonra tekrar mod olmuş.[kafamı sikiyim burayı tam bilmeden yazmışımözür dilerim angelus ve tüm bilgiçler olayın aslı angelusun isteği ile gerçekleşmiş olmasıdır]" yakın zamanda bir yazarla talihsiz bir olayı olmuş; nihayetinde kimsenin güveni kalmamış. yöneticilerin [ki özellikle goe-angel] güven tazelemeleri gerekir. ve itibarları sayılmalıdır. yönetici ağır olur. [edit ile beraber] yani demek istediğim, angelus ve goetica vetüm diğer yöneticiler daha fazla insiyatif kullanabilirlerdi... birkaç yazar birkaç entry için ağlasa da, bu yapılmalıydı.

3- kimi yöneticiler sözlüğe fazla ilgi göstermiyor. dünyanın her yerinde yöneticiler, bu sıfatı taşıyanlar meşgul olduğu işleri en fazla takip edenlerdir. bizde ise, maalesef bir modun 1 hafta sözlüğe girmediği oluyor. aslında bu sorun değil, girer girmez ama mod az zaten. ya çoğalsın, ya da modlar her daim nette olsun. başlık taşınacak oluyor silinecek oluyor. mod olmayabiliyor sözlükte.

4-yazar alımları her daim açık. isteyen 10 dk sonra yazar oluyor. yani ortam sürekli dğişken. 4 yazar bir gün sonra sözlüğün havasını değiştirebiliyor. e arkadaşım, millet yazar alımlarını niye kapatıyor sizce? düşünün bi? e yani... değişken ortam sözlüğü zaturre eder. ediyor.

5-3ncü nesilin sıçışı... abkz içinde saçmalamak, tanım bile yapamamak... [herkes alınmasın, bilen biliyo ne olup ne olmadığını]

6- tavizler... mesela cümle sonuna nokta koyma eskiden entrynin silinme sebebiydi.. yeni yazarlar cümle sonuna nokta koymuyorlardı ve bu o kadar fazlalaştı ki, sonradan bu bir entry silme sebebi olmaktan çıktı... alın size eşşek kadar taviz. o pek değerli (!) entryler de halen yaşıyor sözlük içerisinde. silin gitsin kardeşim, yazmıyorsa yazmasın nedir bu sidik yarışı mı başka sözlükte şu kadar sayfa entry girilmiş bizimkinde bu kadar diye. bu mu yani sorun?

7- kemiyet keyfiyet meselesi.. [kemiyet= çokluk, keyfiyet= az olmasına karşın kalitelilik] enry çok olsun diye malca entry girmek ve silinmemesi. büssürü sözlükte deneme amaçlı yazıyorum, ufak bir hatadan dolayı çat entry siliniyor. bizde ise kaliteli entryi mumla arıyoruz maalesef...

8- yazar değişkenliği... bizzat gözlemledim, 1 ay içinde online yazarların neredeyse yarısı değişiyor. eskiler gidiyor yeniler geliyor. kervan gibi aynı. cıx cıx... sonuç=zaturre... sözlüğün alamet-i farikaları bulunmuyor böylece. yolluk gibi yani anlayacağınız. gelen geçen üstüne basıyor.

9- sözlüğün reklam bannerleri ile dolup taşması ve bunun sırıtması. nickin yanında şimditatil.com var hani en son. ne lan bu? vallaha soğudum bu sebepten sözlükten, billaha soğudum... o tatil sitesine de girmedim, eğer girersem hasbelkader bir zarar vermeden de çıkmam.

10-emeğe saygısızlık... 3 tane embesilce entry silinmiyor, dolayısıyla malca entrylerin oranı yükseliyor, kaliteli entry giren adamın emeğine saygısızlık yapılıyor. daha doğrusu adamın kaliteli entrysi mal entrylerarasında parlayamıyor.

11-fiziksel imkansızlıkların halen daha var olması. çöp bidonu, ara butonu ve saire...

12- hakaretin, suçlamanın legal olması. ne güzel lan dünya, mesela şimdi ben independence başlığına istediğim suçlamada bulunabiliyorum ama entry silinmiyor, suçlayan adama hadi bildirilmiyor.

13- bir yazar arkadaşın tespiti ki, çok doğru, lütfen dikkat edelim; teşekkürediyorum kendisine.
"size bir şey söylemek istiyorum. bu sözlüğün bu hale gelmesinde çoğunluğun arkadaş olması olabilir. bizim forum havası yaratmayın diye entryler silinirken onların forum değil chat portalı gibi davranması bence saçma. ayrıca ben türkçeyi kullanırken yazım kurallarına olabildiğince dikkat ederken eskiler neden dikkat etmiyor."

peki ilk yapılması gereken nedir?

hemen yazar alımları kapatılmalı hemde hemen. kapalı olsun çekici olsun. içeride ne döndüğü bilinmesin. 5 dakkada yazar olunabilmesin. şu anki durumumuz ifşa edilmesin, yeni gelen adam "aa şuna bak lan ehehe" demesin. sonra saygın yazarlardan oldukça geniş bir yönetim kadrosu oluşturulsun. şimdilik çözümüm bu kadardır.

ha bir de, ben de kırgınım sözlüğe hem de çok ama seviyorum lanet olsun. hadi öptüm.
independence
onbinlerce ki$i geldi bugune kadar sozluge uye olarak(istatistiklerdeki veriler 2005 in sonuna dogru saymaya ba$ladi sanirim, u$endim $imdi bakmaya, binlerce ki$i de ya gonderildi ya da gitti.sonra gidenler bir daha geldi, belki bir daha gitti yahut yine gonderildi.

devridaimdir bu, hayatin her alaninda oldugu gibi burada da i$ler bu $ekilde yurur.akarsu gibidir bilgi sozluk, hic durmaksizin hareket eder, sabit bulamazsiniz hicbir $ekilde.5 saat icerisinde hicbir $ey yazilmami$ olsa dahi o be$ saat icerisinde gecenin kor karanligi yahut sabah kizilligi olsa dahi kimsenin haberi yokken yuzlerce insan gelmi$ okumu$tur yazilarinizi, farkinda bile olmazsiniz.

kimi donemler vardir insanlarda, huzursuz mutsuz ve endi$eli oldugu donemler.bilgi sozluk’te de boyledir, zira sozluk bizim her turlu duygumuzu yansitmak uzere vardir, endi$emizi, uzuntumuzu, mutlulugumuzu ve huzursuzlugumuzu.

tipki son zamanlarda oldugu gibi.

aramiza yeni katilan arkada$larimiz endi$eliler bu durumdan, hepsi geliyor kulagima bir bir, ancak ben sadece izlemekle yetiniyorum.zira takdir edersiniz ki hepinizden daha cok bulundum bu ortamda ve hepinizden daha cok ya$adim calkantilari, huzursuzluklari, endi$eleri, mutluluklari ve gururlari.hepinizden daha cok ve daha $iddetli hissettim tum bunlari ve hissetmeye de devam ediyorum.ve biliyorum ki bilgi sozluk’te du$en son bahar yapraklarinin yerini hep yenileri daha cok sayida alir, gidenler elbette ozlenir ancak arkasindan agitlar yakilmaz, zira burada gelenler gidenleri aratmaz.giden ki$inin kim oldugundan cok biraktigi bo$luk onemlidir ve o bo$luk zaten kisa bir sure sonra doldurulur(yeri doldurulamayacak arkada$larimiz da kimi zaman ayrildi aramizdan, onlari konu di$arisinda tutuyorum).

hal boyleyken hissedilen tedirginlikler ve tereddutler cok anlamli gelmiyor bana, cunku biliyorum ki bir ay kotu durumda gidiyorsak sonraki ay hepimizi $a$irtan ciki$lar ya$anir bu sozlukte.

son gunlerde kimi eski yazarlarimizin kimi yazilarina denk geldim, buradaki kalitenin bittiginden dem vuruyorlardi.bu yazilar da ilginc geldi bana, zira burayi burasi yapanlar da bizleriz, biz ne kadar kalite verirsek burasi o derece kalitelenir.bilgi sozluk’un kendi kendine kaliteli yazilar yazip kendi kendinin kalitesini muhafaza edebilmesi ile alakali bir sistemi henuz geli$tiremedim, zaten yer kabugu uzerinde de oyle bir sistem henuz geli$tirilmedi, eger bir yerlerden oyle bir sistem duyar ya da gorursem soz veriyorum ilk i$im o sistemi sozluge entegre etmek olacak.ancak madem ki halihazirda oyle bir sistem mevcut degil, bu durumda bir komunitenin kalitesini muhafaza etmek ve daha ileriye goturebilmek komunite dahilindeki bireylerin sorumlulugundadir.

bahsi gecen yazilari okudugumda aklima "sozluge kalite anlaminda ne kattin ki kalite bekliyorsun?" tadinda cumleler yazmak geldi, tuttum kendimi, yazmadim."nasil bulmak istiyorsan oyle birak" tadindaki cumleler sadece tuvaletler icin sarfedilmemi$tir.hayatimizin her evresinde reel hayata uygulanabilecek bir cumledir bu ve son derece de manidardir.

daha dun cin halk cumhuriyetinde meydana gelen depremde "$imdilik" 8 500 insan hayatini kaybetti, koskoca $ehir harabeye dondu, binlerce minik cocuk toprak altinda kaldi ve hala kendilerine ula$ilamadi.

peki bu konu ile alakali ne hissettin? bu konu ile alakali soyleyebilecegin hic mi bir $ey yoktu? onbinlerce insanin hayatini kaybetmesi senin icin cip(jeep falan da degil bak, direk cip) kullanan turbanli kadinlardan daha mi onemsizdi?

bir kasirga meydana geldi ve 100 000 den fazla insanin hayatini kaybettigi soyleniyor, yahu daha bir hafta onceki olay hani, hatirladin mi? 100 000 i birer birer saymaya kalksan kac saatini alir? sayamadigin kadar cok insan olmu$, peki hic mi bir $ey hissetmedin bu can kayiplari ile alakali? hic mi insani duygularin titremedi, hic mi yazacak bir $ey bulamadim bu konu ile alakali? 100 000 den fazla insanin olumu senin icin "birinin eli sizin kicinizdayken yurumek" konusundan daha mi onemsizdi?

yahu hepsini bir yana biraktim hadi.hibrit isi maddesi’ni bildin mi? hani turkler bulmu$, $irketlerle anla$ildiktan sonra turkiye’nin tum ic ve di$ borclarini ayni gun sifirlayabilecek ve nobele aday olarak gosterilebilecek kadar onemli bir bulu$.bulan turk.bu konu ile alakalida mi soyleyecek uc be$ kelimen yok?

ikinci elizabeth otuzkusur sene sonra turkiyede, senin icin bunun degeri ne?

ben ve benim gibi sozlugun kalitesini du$unen pek cok insan, artik bunaldik turbanli kadinlardan, kizlardan.turban diyeni me$e agacinin dali ile kovalayacak duruma geldik, tiksindik.biz sozlugu turban uzerine kurmadik, bu milletin turban diye bir sorunu yok, uyan artik.onune dayatilan suni sorunlarla ve alabildigine yapilan geyiklerle bir olu$umun ilerlemesini ve daha kaliteli olmasini beklemek, akp iktidarinin ulkeyi refaha goturmesini beklemekten farksizdir.

bu sozluk boyle ilerlemez.bu sozluk birilerinin kalkip geyigin dibine vurup sonra da "ay aman burada da hic kalite kalmadi ki." demesi ile ilerlemez.bu sozluk sadece $ikayetci olmakla ilerlemez.bu sozluk dunya sikine minare gotune demekle hic ilerlemez.

kalite bekliyorsan katkida bulunacaksin, beklemiyorsan da ya gideceksin ya da susacaksin.
melankomik
bunca zamandan sonra en azından bir teşekkürü hak ettiğini düşündüğüm yerdir.

ve sevgili sözlük deyip başladım ben de;

moralim bozuldu, geldim burada eğlendim; sevgilimle kavga ettim, geldim burada teselli buldum; onu tanıdığım günden beri kendimi hiç yalnız hissettirmedi bana. uzun zaman önceydi, staj yaptığım yerde sabahtan akşama kadar bilgisayar başında oturuyordum, internette gezinirken karşıma çıkmıştı ve sırf can sıkıntısından üye olmuştum buraya. ama daha ilk günden itibaren öylesine sarmıştı ki beni, boş boş oturduğum saatlerde sıkılmamak için yaptığım şey, benim için bir hobiye, tutkuya dönüşmüştü artık, git gide daha çok önemsemeye başlamıştım. hayır böyle bir yazıyı “bilgi sözlük” değil de sadece “sözlük” başlığına da yazabilirdim. ama hayır, bilgi sözlük. özellikle bir yerden sonra takıntı oldu resmen, nerede bir sözlük açılsa gidip üye oldum, şu an account sahibi olmadığım çok az sözlük vardır. ama hiçbiri beni burası kadar bağlayamadı kendine. bilgi sözlük ailesi dediler, şu dediler bu dediler, her neyse işte.. hayatında tanıdığın en iyi insanları say deseler en azından bir kaç tanesi buradan çıkar herhalde. onun dışında çok tuhaf insanlar da tanıdık burada hep beraber, bilen bilir, kimler geldi kimler geçti..

arkadaşlarım dalga geçtiler benimle, internette tanıştığın erkeklerle mi buluşuyorsun diye. ona bile aldırmadıysam eğer gerçekten seviyorum demektir burayı diye düşündüm kendi kendime ve bu fazla kişisel entryi yazıverdim bir çırpıda. şimdi ise ne o arkadaşlar kaldı geriye, ne sevgili, ne staj.. ama yalnız değilim ben. kendimi en boktan hissettiğim zamanlarda bile şuraya girince tarifsiz tesellilerimi elimle koymuş gibi bulabiliyorsam hala, hala o tuhaf mutluluğu ve heyecanı yaşayabiliyorsam eğer, yalnız değilim..


sen doğum günü hediyem misin,
diyelim ki hoş geldin..
peki beni çok sevecek misin?
yoksa sen de her düş gibi, çabucak kırılıp dökülür müsün;
gözlerimden...

elma sekeriiii
ba$lıklarıyla bana oyun oynayan sitedir.
açarım muhte$em entryleri okumak için, tam da o anda babam çıkagelir yanıma. ee neler okuyorsun bakalım diye, ehe dersin basarsın tekrar o gülen yüz butonuna... kar$ına çıkan onca normal entryden sonra sözlük oyununu oynamaya ba$lar ve sperm, oral seks sonrası replikleri, sözlükten karı kaldırmak ve benzeri türden entryler koyar önüme acımadan. babamın ka$ı her seferinde yukarı kalkar, ilginçmi$ der ve gider.

ulan her seferinde de aynısı mı olur yaa...
böyle rezil kepaze eder insanı i$te.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol