confessions

profesyonelogrenci

- Yazar -

  1. toplam entry 233
  2. takipçi 8
  3. puan 7165

toba faciası

profesyonelogrenci
bilimadamlarının kutuplardaki buzullardan buldukları sülfür sayesinde kesinliğini bize söylediği 70-75 bin yıl öncesi aralığında meydana gelmiş bir düzine yanardağ patlaması. son 2.5 milyon yılın en şiddetli olayı olduğunu söyleniyor.
bu patlamadan yayılan küller atmosferi kapatıp güneş ışınlarının atmosfere ulaşmasını engellemiştir. yeryüzüne çıkan 2800 kilometreküp magmadan yaydığı sülfürik asitle atmosferi bozup dünyayı bir buzul çağına itmiştir. dünyanın ısısının -30 derece kadar düştüğü söyleniyor. dunyaya güneş ışığının girmesi ise en az 10 yıl almıştır. görüldüğü gibi etkisi 3-5 gün değil 3-5 yıl değil dünyaya bir buzul çağı geçirtecek kadar büyüktür.

peki canlılık? bu faciada insanlar ne yaptı?
bazı türler ve insanlar genetik darbogaza girdi. dünyada insan ırkının tahmin edilen sayısı bu patlamadan önce 60 milyonken afrikada hayatta kalabilen tahminen 2000-10000 kişi dışında silindi. bu sayı türün devamı için gereken çeşitliliği sağlayamayacak kadar az olmasına rağmen insanoğlu diğer genetik darboğaza giren türlerin yok olmasını izlerken hayata tutundu. sayılarını ve türün devamı için olmazsa olmaz sayılan çeşitliliğini arttırdı.
ama şuan bu olay yüzünden biyolojik özelliklerimiz ilk canlıdan değil sadece o insanlara aktarılmış özelliklerden geliyor. evrim birikimimizin büyük kısmını kaybettik. yani böyle bir olay olmasaydı biyolojik olarak şuan binlerce yıl ileride olacaktık.

bu olay bir gazete haberi değildir. biliminsanları o dönem bir buzul çağına girildiği konusunda hemfikir olmalarına rağmen sebebini bize açıklamak için oluşturdukları bir teoridir. toba catastrophe theory. aslında böyle olmadığını düşünen bilimadamları sayıları az olsa da mevcuttur. şimdilik en kuvvetli teori budur.

şuan yellowstone national parkta böyle bir olayı canlılığa bir daha yaşatacak süpervolkan mevcuttur. o da başka bir günün entry konusu olsun.

ek:
toba patlaması http://www.livescience.com/29130-toba-supervolcano-effects.html
genetik darboğaz https://tr.wikipedia.org/wiki/Kurucu_etkisi
süpervolkan nedir? http://volcanoes.usgs.gov/volcanoes/yellowstone/yellowstone_sub_page_49.html

lazanya

profesyonelogrenci
insanın farklılıklarının ne kadar değerli olduğunun farkında olmayan üstelik o farklılıklara "pis, kaka" diyen, müslüman olmayan insanlara tahammülü olmayan, olanlara veya bunu herhangi bir şekilde belirtmeyenlere ise müslümanlığı övmeyen bir entry girdiklerinde aynı muameleyi yapan, bence bir insanda olabilecek en kötü özellik olan "ben en doğrusunu biliyorum, böyle düşünmeyene de hakaret ederim" mantığında kafası çalışan bir yazar arkadaşımız.

bilgi sözlükte kendisi kadar saldırgan entry giren bir yazar daha görmedim. nasıl insanlara bu kadar bariz saldırırken bazı entryleri gg olmuyor şaşırıyorum. nickaltına gelince gördüm, @independence birkaç hafta önce kendisine "sözlüğün en entellektüel hatunu" demiş. aşağıdaki ek kısmı için yazarın bütün entrylerini okudum herhangi bir fikirde herhangi bir sosyolojik yazı göremedim. birbirimizi kandırmayalım isterseniz. ayrıca entelektüel öyle yazılmıyor.

ki @independence'in birkaç entrysinden hatırladığım kadarıyla bence @lazanya'dan farklı düşünmüyor. tek farkı saldırgan değil farklı fikirlere açık. o yüzden kendisine en ufak bir lafım yoktur, olamaz. ama böyle insanları hedef gösteren, dışlayan, hakaret eden, saldırgan bir yazar arkadaşı böyle göklere çıkarmasını tasvip etmiyorum.

@lazanya nickli yazarın örnek birkaç entrysi:

gey kaplumbağa videosundakilere ithafen: "o totoşlar ibneliğe özendirmeye, ibneliği normal birşey miş gibi göstermeye çalışıyorlar. cinsel tercihinizde olan sapıklığınız bizi ilgilendirmez fakat normalleştirmeye çalışmayın dedirten durum."

cenaze marşında tekbir getirilmesin diyenlere cevabı: "gavurlara öneri; cenaze törenlerinde köpek havlama sesleri, eşşek anırma sesleri çalsınlar, osuruk sesleri dinlesinler, müslüman halkın cenaze törenlerine karışmasınlar."

marmarayın raydan çıkışına ithafen: "raydan cikip kimin neresine girdigini anlayamadigim olay."

din olmadığını fark etme eşiği başlığından: "göte pamuk tikanip, mezar çukuruna konulunca, inanmadiginiz o sorgu meleklerine, ardindan cehennem zebanilerine de ayni zirvalari anlatabilirlermi merak ediyorum bu dinsizler."


bütün sözlük bu entryleri yazarın görüşü yüzünden değil saldırgan tavrı yüzünden seri eksiliyor. rica ederim kendisi üslubuna biraz dikkat etsin veya etmeyecekse gereği yapılsın.

bilgi sözlük entry ve başlık sorunu

profesyonelogrenci
sözlüğümüzün kanayan yarasıdır. bu sorunlar hakkında herkes başlık açtığına göre ben de başlık açmalıydım ve burdayım.

(bkz: başlıkların basit olması) bu konuda hatırladığıma göre açılmış ilk başlıktı. sonrasında bu konu hakkında çok şey yazıldı çizildi.

derdimiz şuydu; yakın zamanda gelen arkadaşlar da hatırlıyordur iki ay öncesine kadar sol framede güncel herhangi bir konuda başlık göremezdik, açılan başlıkların çoğunda sadece başlığı açan yazarın entrysi dışında enrty yoktu. bu konu ne zaman açılsa bunu düzeltecek olan yine bizleriz dedik ve konuyu kapattık.

peki öyle mi davranıyoruz?
hala bir çok 2 entrylik başlık açılıyor. güncel bilgi içinse tamam aç öğrenelim buradan okuyalım vallahi haklısın. ama bazı yazarlar var ki öyle spesifik başlıklar açıyorlar ki ekleyecek bir tane cümle bulamıyorsun, başlık yine tek entry ile kalıyor. yapmayın arkadaşlar. böyle bir yere varamıyoruz. ben her yazılan entryi okumaya çalışıyorum, bakıyorum, hepimiz kafası çalışan insanlarız. neden bunun bir sorun olduğunu bilerek hala aynı şekilde davranmaya devam ediyoruz?

sözlük yönetimine ilk geldiğim zamanlar yaptığım bildirimlerin çoğunun geri dönüşünü olumlu alamadım, haklı veya haksız sebeplerdir orası ayrıdır. bunların hepsinin kurala bağlı olması gerektiği kanaatindeydim. çünkü kendi başımıza yapamayacağımız belliydi ve yapamadık. sonuçta hevesim kaçtı. herkesin yavaş yavaş hevesi kaçıyor. bunu sol frameden de tahlil edebilirsiniz girilen entry kalitesinin düşmesinden de.

entry kalitesi neden düşüyor biliyor musunuz? ben kendi adıma söyleyeyim.
buraya ilk geldiğimde yine aynı hevesle bir entrye saatler harcayarak, kendi özel defterlerimden bilgi hatırlayarak entryler girmeye çalışıyordum. sonra fark ettim ki bazı yazarlar entry girmeye 3 saniyeden fazla zaman ayırmıyor ve bir şekilde benimle aynı statüde yani yazar olarak kalabiliyor, canım sıkıldı.

paragraflarca ego analizi yaptığım bir entryden sonra sadece "ben" yazan bir yazar komik değil mi? ne tanım var, ne entry, hiç bir şey yok. mesaj atarken bile 4 karakterin altını gönderemezken 3 karakterle entry girilebiliyor. yine saatlerce uğraşıp ingilizce bir sitenin analizini yaptıktan sonra altına başlık "1001 inventions" diye "binbir invenşıns" entrysi girilebiliyor. aga bu nedir? yemin ediyorum face fotomun altına bile böyle bir yorum yapılsa silerim. burası sözlük ve bu entryler duruyor.

ben de önce entry kalitemi düşürdüm, bazı uzun entrylerimi editledim kısalttım, şimdi çok fazla yazasım bile kalmadı. meh meh bir şeyler yazıyorum bu kadar. konuştuğum bir iki yazar da aynı durumda.

en komik kısmı da şimdi ben bu başlığı açtım diye @independence gelip "ama aslında öyle değil" konulu bir entry girecek ve favlar havada uçuşacak. bunu nereden biliyorum? çünkü hep öyle oldu. kendisi sözlüğün gelişimi için önerilere açık sadece. eleştirilere de bir o kadar kapalı.

biri bir şeyden şikayet eder veya onun hoşuna gitmeyecek bir entry girer
@independence konuya dahil olur ayar verir veya he der geçer
şukular şukular
istiklal marşı
kapanış.

neden yine @independence yüklendim, bu @independence bize ne etti onu da söyleyeyim, kendisi sözlük hakkında ulaşabileceğimiz tek kişi değil, bir de @bigcoder var ama neden ona yüklenmiyoruz. çünkü her taşın altından @bigcoder çıkmıyor kardeşim. biri bir şey yazdığı zaman gelip direkt indepe cevap veriyor. olay kendinden bağımsız olsa bile gelip cevap veriyor. bence göze batma sebebi kesinlikle bu.

bilgi sözlüğün gerçekliği de budur. bu iç dökmeye uzun zamandır ihtiyacım vardı.

sonuç olarak biz kendimize böyle yaparsak kimse başlık kalitesini de entry kalitesini de düzeltemez. biraz daha duyarlı olalım, yaklaşan yaz aylarında kapımızın önüne su koymayı ihmal etmeyelim.

herkonudafikrimvar

profesyonelogrenci
kendi ve yaptıkları hakkında hiçbir şey bilmememe rağmen her sözlüğe girdiğimde hakkında başka başlıklarda veya direkt nickaltına entry girilmesinden artık rahatsızlık duyduğum yazarlardan biri. bu saçmalığa ortak olmamak için günlerdir bekliyorum kapanmasını ama insanı zorla çileden çıkarırsınız siz.

ne etti bu adamlar size bile demek istemiyorum. çünkü kimseyi bağlamadığı gibi beni de bağlamıyor. o yüzden her gün her yerde konuşmanın anlamı yok. komik oluyor. işin garibi tartışmayın birbirinize salça olmayın diye bir uyarı da aldı bu yazarlar ama hala aynı şeyleri yapıyorlar. güldük eğlendik yeter.

burda bikaç kişi var birbiri hakkında hem dedikodu çıkartıp hem bunlara yorum yapan. bi adam bi yazarı başkasına yakıştırmış da falanmış da. tekrar sözlüyorum. bize ne bundan? kimsenin avukatı değiliz bireysel bulunuyoruz. iki kişi arasında sorun çıkıyorsa ikisi çözer biter. bize ne bundan? iki kişi kavga edince ben neden bunu entry olarak birsürü yerde okuyorum?

yeni bir yazar geldi visneli popkek gibi bir nicki vardı. adamın daha çömezliği kalkmadan ona bile salça oldu bu bahsettiğim grup. size ne kardeşim? başına gelen yazar yorum yapsa anlarım da size ne oluyor? bi rahat bırakın şu sözlüğü. sözlük diye geliyoruz magazin programından beter ettiniz. numaraları topladınız vatsapta konuştunuz, chat kanalı açtırdınız orda muhabbet ettiniz, ben daha kimseye mesaj atmamışken independence mesaj kutumuz doluyor diyenler vardı. yahu yapın kimse sizi tutmuyor da bu kadar şeyi sözlük dışında yaptıktan sonra elinize yüzünüze bulaşınca kavgalarınızı neden başlık altında yapıyorsunuz?

dediğim başlık

profesyonelogrenci
yazarların nedense ısrarla cümle sonuna nokta olarak yazdıklarında yorumlarını entrye evrilttiğini düşündükleri söz öbeği.
ama ne yazık ki öyle olmuyor.

okuduğu olayı durumu tanımlayamaması veya entry yazmaya önem vermediği için tanımlamakla uğraşmaması sonucunda böyle bir durum mu oluşuyor, moda sanıldı da mı yapılıyor yoksa topluca formatı bitirmeye kadar verdiniz de bana mı haber vermiyorsunuz anlayamadım. sadece bu duruma çok üzülüyorum. lütfen yapmayın.

"ah demek öyle oldu şaşırdım bak. dediğim başlık."
oldu canım, bu entryse ben de brad pitt.

kız

profesyonelogrenci
hakkında çokça atılıp tutulan şey. şey diyorum çünkü cinsiyet demeye içim elvermiyor.

"kız" cinsiyet belirtici bir kelime değildir. sizin bahsettiğiniz erkeğin zıttı varlık kız değil "kadın"dır.
bir insan doğduğunda 44+xx kromozomu varsa o kadındır. herhangi bir şekilde bir şey yapınca kadın olunmaz.

kız ise "bir insanın, cinsiyeti kadın olan bebeği" gibi bir anlamla "oğlan" kelimesinin zıttıdır.

"""bir annenin bir kızı bir oğlu vardır. oğlan erkektir, kız kadındır. """
görüldüğü gibi sevişince kadın olmaz zaten kadındır.

bizim toplulumuzda evlenmemiş (sevişmemiş/bozulmamış) kadına kız denir. "kadın olmayan bayan kızdır" "kadın olmak" "bayan cinsi" gibi iğrenç tabirler de vardır.

bir kadına, kadın olmak suçmuş gibi "kadın" demekten çekiniliyor. bu sapıklık öyle bir boyutta ki bu "kızlarımız" kendisine "kadın" diyemiyor, formlarda kadın/erkek seçeneğini gördüğünde "ben kadın değilim hala kızım" diye sinir krizleri geçiriyor.

bilgi itiraf

profesyonelogrenci
bir sözlük sitesinde yedek hesaplarımdan birini o dönemki sevgilime vermiştim. sonra ayrıldık. garip bir şekilde nicki benim de bildiğimi unutmuş ya da benim unuttuğumu düşünüyor olacak ki havadan sudan da entry giriyor, duymamam gereken şeyleri de yazıyor, bazen yalan yanlış bile yazıyor. bozmak istiyorum. kendi nickimi hatırlatmamak için sözlükten ulaşmıyorum. hele gözünü açmayı hiç istemiyorum.
aralarda açıp "zaten kim olduğumu kimse bilmiyo heyoo" havasında yazdığı entryleri okuyorum. sonra faceten profil fotosuna bakıp bi sigara yakıyorum.

türkiye'nin asla düzelemeyecek olmasının sebebi

profesyonelogrenci
platon zamanında çok net açıklamıştır:
demokrasi, bir eğitim işidir. eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. devam edilirse demagoglar türer. demagoglardan da diktatörler çıkar.
demokrasi despotluğa dönüşür.
demokrasinin esas prensibi, halkın egemenliğidir. ama milletin kendini yönetecekleri iyi seçebilmesi için, yetişkin ve iyi eğitim görmüş olması şarttır. eğer bu sağlanamazsa demokrasi, otokrasiye geçebilir. halk övülmeyi sever. onun için, güzel sözlü demagoglar, kötü de olsalar, başa geçebilirler. oy toplamasını bilen herkesin, devleti idare edebileceği zannedilir.

şimdi bir kısır döngüdeyiz. halk böyle oldukça kötü yönetim sürecek, kötü yönetim sürdükçe de halkta buna dur deme bilinci oluşmayacak.

recep tayyip erdoğan ın diplomasının sahte çıkması

profesyonelogrenci
genelde destekçileri cumhurbaşkanı olma şartı olan "yüksek öğretim kurumundan diploma" yı kağıt parçası olarak gördüklerinden açığa çıksa da yine erdoğanı savunacaklardır. çünkü erdoğan yanlış bir şey yapamaz olsa olsa kural yanlıştır. üstelik diploma kağıt parçası değil de nedir?
işbu sebeple bunlarla erdoğanın canını sıktığımız için özür dileyecek durumda bile kalabiliriz.

mustafa kemal atatürk

profesyonelogrenci
ne seviyorsunuz goygoyu ya, yapın başka yapacak bir şeyiniz yoksa tabi yapacaksınız. yalnız atamı bu işe neden alet ediyorsunuz? kendi çapınızda birini bulmanızı öneririm.
kapağın büyüklüğünü görüp ağlamamış olursunuz.

kelime kelime gidicem. boş adamım ben, yazarım. özet geç piç diyenlere özet yok.

"ateist cenah" tamlaması bir boş kümedir. çünkü ateistlerin ateist olmak dışında ortak herhangi bir paydaları yoktur. örneğin "müslüman cenah" dersek orada "meleklere inanmak" "şeytanı sevmemek" "allaha inanmak" vs ortak bir çok kesinlik bulabilirken ateistlerde herhangi bir dine inanmamak bile çok çeşitli olabilir. istisnai olarak bir çatı altında toplanan ateistler sadece kendi bireysel inanma-inanmama özgürlüğü haklarını savunan insanlardır. bunun dışında ortak bir ülküleri bile yoktur.
ateistlerden bu kadar korkmayınız. kimseyi ham yapmazlar umurlarına bile takmazlar.

işbu sebeple aziz nesin isimli kendini ateist olarak tanımlayan bireyin bir düşüncesi başka herhangi bir ateisti bağlamaz. neden? çünkü ateistlerin ortak değerleri yoktur.
bir müslüman "zina haram" der çünkü tüm müslümanların inandığı kitapta o yazar. bu yargı tüm müslümanlara mal edilebilir. ama ateistin teki çıkıp bir şey söyleyince nasıl başkasına mal edeceksin?

yine aynı sebeple bir insanı sevip sevmeme durumu "ateist" insanların hepsine mal edilemez. kişinin kendi görüşüdür. var mı yok mu böyle bir açıklama araştırma yapma gereği bile duymuyorum. beni bağlamıyor. bir ateist olarak atatürkü sevip sevmediğimi bir açıklama ile anlayacak değilim.


ikinci olarak miras konusuna gelelim.
linki verilen sitenin nasıl bir bakış açısıyla olayı anlattığını daha açmadan biliyordum. çünkü böyle bir yazı yazabilmek için düpedüz "arsız" olmak gerekir.

bak kardeşim olaydan tamamen bağımsız bir şey söyleyeyim, bir yerde bir olayın iki taraflı bakış açısını anlatırken, bir tarafın savunmaları için "işte böyle saçma iddialar" "komik iddialar sadece güldürüyor" "ne boş konuştular yahu" tarzı cümleler kuruluyorsa o yazı ne tarafsızdır ne de ciddi. olsa olsa hülooğcu insanlara gaz vermek için yazılmıştır. ama hatrın için böyle bir haberi ciddi ciddi inceledim ve kendini tekrar eden boş iddialardan başka bir şey göremedim.

açıkcası görsem bile böyle bir konuyu konuşmayı kendime yakıştıramam. yediğim kaba pislemek gibi huylarım yoktur.

ama olanlar için söyleyeyim, yapılan hırsızlıklar konuşulacaksa sıra atatürke gelene kadar çok kişi var.
senin çaldı dediğin parayı para üstü diye sıfırlayan var.
önce bunları görmek lazım.

hepsinden önce de haddini bilmek lazım.
tanım: kendini sevmeyecek kişilere ülke vermiş kişi.

tabularla değil libidosuyla başa çıkamayan insan

profesyonelogrenci
bir anlam kargaşası yaratsa da haklı yönleri olan konu.
freud iki temel içgüdünün saldırganlık ve cinsellik olduğunu söyler evet. yalnız unutulan bunların bilinçdışımızda (id) olduğudur. bunun bir de devamı vardır. dur bu topluma aykırı bunu yapma diye de superego söyler. ego da bu ikisinden hangisi o duruma uygun ona karar verir. bu üçü birbirinden ayrılamaz. ayrılırsa zaten sizi zorla hastaneye götürürler.

şimdi bunu neden anlattım.
insanın içgüdülerini baskılaması biyolojik ve sonunda psikolojik düzeyde rahatsızlık yaratır. onlar bizim biyolojik bütünlüğümüz için en üst sıradadır. o konuda hemfikiriz. ama insan denilen canlı sadece biyolojik değil aynı zamanda toplumsal da bir varlık. içgüdülerini ne kadar dinlemek zorundaysa topluma kabulu için süperegosunu da o kadar dinlemek zorunda. çünkü bireyin toplumdan dışlanması da psikolojik sorunları getirir.

burada yakınlık, sevgi, haz veren dürtü olarak tanımlanan libido birey toplumda kalmak istiyorsa belirli bir düzeyin üstüne çıkmamalıdır. ne kadar bu düzey? toplum ne kadar istiyorsa o kadar. saldırganlık içgüdümüzü nasıl süperegomuz hapis var sonunda dediği için bastırıyorsak gayet tabi cinsellik dürtümüzü de sapık ilan edilmemek adına bastırmalıyız.
sonuçta kimse ama ben saldırganlığımı yaşayamıyorum psikolojim bozulacak diye adam öldürmüyor. farklı çözüm yolları üretiyor. bazıları toplumsal kabulü olan şeyler: duvara yumruk atmak, hırs vs. bazıları kabulü olmayan ama toplumdan dışlanmayacağınız derecede şeyler: çocuğa otoriter tavır, birine bağırmak vs.

tabular konusuna gelince, deminden beri toplum ne kadar istiyorsa kısmı buraya geliyor.
bahsettiğim olayda insan biyolojik istekleri için libidosunu baskılamamak adına bireysel olarak toplumdaki tabularla bir savaş başlatabilir ve onları kendi çevresinde esnetebilir. başlığın ilk yarısındaki tabularla başa çıkma kısmını böyle alıyorum.
ikinci kısım libidosuyla başa çıkma konusuna gelince -ki başlığı açan yazarın entrysinde de bunu anlattığını görüyorum- birey tabuları esnetme adı altında bazen kendi farkında bile olmadan cinselliğini dışa vurabilir.

nasıl yani? saldırganlık konusunda toplumsal kabulü olmayan şeyleri yapanların nasıl cezası yoksa ama ayıplanıyorsa onlar da öyle ayıplanır. birey libidosunu biraz daha özgür bırakmak için (hadi özgür diyeyim) yakın arkadaş çevresini değiştirip kız arkadaşlar edinebilir, bir gönül ilişkisi başlarabilir, onunla ortak birşeyler yapabilir. hepsinin kabulü var toplumda. ne sandınız tabu var diye insanlar delirmiyor. bazıları da var ki bunu sokakta kızlara laf atma, başkalarını taciz etme, sürekli belaltı konuşma gibi başkalarını rahatsız edecek ve toplumsal olarak yasal ama ayıp şeyler yapıyor.

saldırganlık güdüsünün dışavurumunda nasıl karısını döven adam bize 'ama benim güdüm bu yapmam lazım' diyemeyecekse ona saldırgan diyeceksek, böyle cinsellikle insanları rahatsız eden insanlar da 'ama libidom özgür kalmalıydı' diyemez benim gözümde. adları libidosunu kontrol edemeyen sapık olur.


bu arada yazı yine uzun olmuş. kimse okumuyor diye böyle yazmamaya karar vermiştim ama konu güzeldi uzatmışım. silmeye de kıyamadım.
size hediyem olsun.


edit: @arth seicolegydd düzeltti bilinçdışı yerine bilinçaltı yazmışım. cinsel güdüyü freudun libido ve destrudo olarak ayırdığını bilmediğim için de bir karmaşa olmuş. teşekkür ederim dönüş için.

independence'nin yaşadığımız şehri ifşa etmesi

profesyonelogrenci
tutarsız açıklama yapılan ifşa olayı.
başlığı açan yazarın daha önce kendi iradesiyle başkalarının görmemesi için ( bu da benim yorumum ) sildiği bir entryi sözlükle paylaşmak için yazardan izin isterken, sözkonusu entryde geçen bir bilgiyi vermesinin çok normal olduğu aynı paragraf içinde dile getirilmiştir.

kaldi ki tutarlı bile olsa, yazarın rızasıyla sildiği bir entrydeki bilgiyi paylaşmak da ifşa etmekten başka bi şey değildir.

entry silme konusuna gelirsek.
bu açıklamayı sevdim. aynı soğukkanlılığı diğer entrylerde de görürsek bizi mutlu eder. bu kısım hakkında başka yorumum yok zaman gösterecek.

mesaj okuma konusunda,
yapılan açıklamaya katılıyorum. ilk ortaya atan 'böyle bir şey olabilir dedim' diyor. şüphelendim diyen zaten neden olduğu konusunda bir şey söylememiş. ha bir de hukuk bilmem ama suçsa bizi aşar. konuşmaya gerek bile yok.


edit: düşündüm de vazgeçtim daha yeni silmiş olabilir entryi.
benim açımdan bir sorun kalmadı yeterli açıklama.

cansel buse kınalı

profesyonelogrenci
hata yargıda iktidarda falan da değildir. iktidar da yargı da halkın yansımasıdır. onlara suç bulmak yerine sağına soluna bak. rızası varmış diyen insanlar göreceksin onlardır bunun sebebi. çözüm yolu da onları eğitmektir.

yoksa bu iktidar da bu yargı da her şekilde değişir. kimse bir konumda kalıcı değildir. ama halk değişmedikçe oraya gelecek iktidar da farklı olmaz, yargı da kafasına göre at koşturur, halk da zaten kız da haksızmış der konu kapanır.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol