babanın ağladığını görmek

0 /
chavez
ciğerinden bir parça kopmuş gibi hissedersin. o anda orada olmasaydın keşke. teselli etmeye kalksan olmaz, çünkü tüm teselli sözcüklerini zaten ondan öğrenmişsindir. onu bu derece üzen neyse, artık ondan nefret edeceksin.ama o gözyaşlarının her damlası çoktan yüreğini dağlamıştır. artık hiçbir şeyin aynı olmayacağını düşünmek dahi olabilir. ama şunu asla unutma; babalar ağlamaz, onların gözüne bir şey kaçar.
ali biberon
sene 1995. izmir fuarı’ndayız. günübirlik, uçak vasıtası ile izmir’e gitmiştik. babamın sözü vardı. atladık uçuğa. benim uçağa ilk binişimdi. yüksek sesle sevinç çığlıkları atıyordum. izmir’e vardık. izmir fuarını çok merak ediyordum. lunapark’ı görmek istiyordum biran evvel. bütün makinelere 2–3 kez bindim. derken karnımız acıktı. bir şeyler yemeğe gittik. yemekten sonra bir dondurma alalım dedik. dondurmayı yerken, burnum kanamaya başladı. sebebini bilmiyordum ama babam burnumun kanadığını görünce hemen peçete ile siliverdi. " neden kanıyor babacım " dedim. o da bana " güneş geçti başına, sabahtan beri geziyoruz " dedi ve gözünden yaşlar gelmeye başladı. " neden ağlıyorsun babacım " dedim. " hiç " dedi.

bir babanın, oğlunun mutlu olduğunu görmesi birkaç damla gözyaşına değer herhalde.
veron4
yutkunup arkasını dönüp gittiğinde insanların gözyaşı dökmeden de ağlayabildiğini anlarsınız. sizi düşünür üzülmeyin diye. çünkü o ağlarsa siz zaten ağlıyosunuzdur.
incem ben
düşüncesi hissi bile gözlerimin dolmasına sebep olan olay.
hem o orda yanlız 2 çocuğundan yoksun ağlasın ama benim yanımda.
ankakusu
hani bogaz’a söyle bir sey gelip takilir ya, iste babasinin agladigini gören çocuk da aynisi olur. o agliyor diye, aralari sicak olmasa bile, o da aglamya baslar. hele bir de ayrilik nedeniyle agliyorsa, birak gitme, gitmeyelim, ayrilmayalim demek ister çocuk... fakat bogazindaki dügüm mani olur buna...

geride kalanlarla mesafe çogaldikça geçer, gider hersey... baba kendini toparlar. hayat devam eder... size ise, babanizin aslinda ruhsuz biri olmadigini bilmek kar kalir...
sefih
dünyanızın başınıza yıkıldığı andır. ağlamasına sebep olan sizseniz uzunca bir zaman, belki de hiçbir zaman kendinizi affedemezsiniz.yıllar sonra bile aklınıza geldikçe içiniz burulur, gözleriniz dolar.
mossa
gözünden yaşlar süzülürken babamın
kaybolmak istedim yokoluşlarda
ela gözlerinden akan her damla
içimdeki umut taneciklerini birer birer söktü..
gecenin içinde
yanan bir mumdu oysa babam
sanki üflemişlerdi üstüne
sönmekten son anda dönmüştü
babamdı o;
gözyaşları ırmağının ardında gizlenen
içimden birşeyler gittiğini hissettim
bana baktı
bende ona baktım
beni görünce toparlandı,birşey yokmuş gibi yaptı.
o zaman anladım aslında babamın
benim küçücük dünyamın ışığı olduğunu..

downinahole
bir de eğer sizseniz onu ağlatan ve biliyorsanız hiç unutamayacağınızı, ölmesinden her zaman olduğundan daha çok korkarsınız.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol