başlar başlamaz duyduğunuz;
---spoiler---
merdivenlerden çıkarken orda olmayan adamla karşılaştım, dünde orda değildi. keşke dedim keşke gitse…
---spoiler---
şeklindeki repliğinin içine gizlenmiş film. başından sonuna doğru giderek artarak devam eden tatlı bir merakla karışık heyecan hissi eksik olmayan, sonunda bombayı patlatan, orijinal bir senaryo ve kaliteli oyunculukların olduğu, sıkılmadan izlenilebilecek hoş film.
emiliana torrininin sesinden dinlemesi başka olan güzel şarkı.
an itibariylehttp://www.flyordie.com adresinden snooker linki tıklanıp oyununun kurallarına ait bilgi seçilerek bu alana copy paste edilmiş, 1 sonraki hatta 3 sonraki hamle hesaplanarak oynandığından gayet zevkli olan, ne yazık ki fazla yaygın olmadığından oynayacak yer bulamadığım leziz oyundur.
1. oyunun amacı
oyun onbeş topla oynanır (üzerlerinde numara yok hepsi kırmızı bunlara reds deniyor), diğer tarafta altı tane renkli top vardır ve onlarda numarasızdır ve bunlar colors olarak çağrılır. bunun haricinde bir tane ana top vardır ve onu white top olarak çağırırlar.
amaç bütün topları veya rakibinden daha çok topu kurallar uygun olarak ceplere sokmak ve dah yüksek puan yapmak.
topların puanları: kırmızı-1, sarı-2, yeşil-3, kahverengi-4, mavi-5, pembe-6, siyah-7.
2. ara açmak
- oyun ana topun yarı alanda oyuna başlayacak oyuncunun onu istediği yere yerleştirmesi ile başlar.
- bunun için kural herhangi bir oyuncu vuruş için sıra aldığındada aynıdır.
3. oyun kuralları
oyun sırası gelen oyuncu herhangi bir kırmızı topa vurmak zorundadır.
bir vuruşun geçerli olabilmesi için:
- beyaz topu deliğe sokmamış olmanız gerek.
- beyaz topun ilk önce kırmızı topa vurması gerek.
- sadece kırmızı toplar deliğe girmiş olması gerek.
bunun dışında ne olursa olsun faul olur.
kırmızı toplar üzerinde yapılan vuruşlardaki kurallar:
- eğer kırmızı toplar deliğe sokulamadı ise rakibinin sırası gelmiş demektir.
- eğer oyuncu kırmızı topları deliğe soktu ise o kadar puan alır. bu oyuncunun sonraki hareketi renkli toplara vurmaktır.
bir vuruş , eğer sonraki geçerli top bir renkli top ise bu şu durumlarda geçerlidir:
- beyaz topun deliğe sokulmamış olması lazım.
- eğer hala kırmızı top varsa sonra beyaz top önce renkli topa vurursa.
- eğer başka kırmızı top kalmadıysa renkli toplardan en düşük puanı olana ilk vurulacaktır.
- sadece beyaz top tarafından ilk vurulan top deliğe girmişse.
diğer vuruşların hepsi fauldur.
renkli toplara vurulduğunda hangi zamanlarda geçerlidir:
- eğer hiç bir top deliğe sokulmamışsa sonraki oyuncu rakibindir.
- eğer renkli top deliğe sokulmuş ise, renkli topun puanı kadar oyuncunun puanı yükseltilir. oyuncunun sonraki hedefi kırmızı toptur. eğer masada kırmızı top yoksa sonraki top en düşük puanı olan toptur.
4. fauller
eğer bir vuruş faul ise, diğer oyunuc penaltı puanı alır:
- beyaz top deliğe sokulmuş ise 4 puan.
- eğer beyaz top yanlış topa vurmuşsa o topun değeri kadar.
- eğer yanlış top ilk deliğe sokulmuş ise o topun değeri kadar.
eğer bir vuruş birden çok faule yol açarsa diğer oyuncu en yüksek puanı alır.
penaltı puanı minumum 4 dür.
5. oyun bitişi
eğer masada sadece siyah top ve
- sonraki legal vuruşla siyah top deliğe sokulmuş ise.
- sonraki vuruş faul ise.
1. oyunun amacı
oyun onbeş topla oynanır (üzerlerinde numara yok hepsi kırmızı bunlara reds deniyor), diğer tarafta altı tane renkli top vardır ve onlarda numarasızdır ve bunlar colors olarak çağrılır. bunun haricinde bir tane ana top vardır ve onu white top olarak çağırırlar.
amaç bütün topları veya rakibinden daha çok topu kurallar uygun olarak ceplere sokmak ve dah yüksek puan yapmak.
topların puanları: kırmızı-1, sarı-2, yeşil-3, kahverengi-4, mavi-5, pembe-6, siyah-7.
2. ara açmak
- oyun ana topun yarı alanda oyuna başlayacak oyuncunun onu istediği yere yerleştirmesi ile başlar.
- bunun için kural herhangi bir oyuncu vuruş için sıra aldığındada aynıdır.
3. oyun kuralları
oyun sırası gelen oyuncu herhangi bir kırmızı topa vurmak zorundadır.
bir vuruşun geçerli olabilmesi için:
- beyaz topu deliğe sokmamış olmanız gerek.
- beyaz topun ilk önce kırmızı topa vurması gerek.
- sadece kırmızı toplar deliğe girmiş olması gerek.
bunun dışında ne olursa olsun faul olur.
kırmızı toplar üzerinde yapılan vuruşlardaki kurallar:
- eğer kırmızı toplar deliğe sokulamadı ise rakibinin sırası gelmiş demektir.
- eğer oyuncu kırmızı topları deliğe soktu ise o kadar puan alır. bu oyuncunun sonraki hareketi renkli toplara vurmaktır.
bir vuruş , eğer sonraki geçerli top bir renkli top ise bu şu durumlarda geçerlidir:
- beyaz topun deliğe sokulmamış olması lazım.
- eğer hala kırmızı top varsa sonra beyaz top önce renkli topa vurursa.
- eğer başka kırmızı top kalmadıysa renkli toplardan en düşük puanı olana ilk vurulacaktır.
- sadece beyaz top tarafından ilk vurulan top deliğe girmişse.
diğer vuruşların hepsi fauldur.
renkli toplara vurulduğunda hangi zamanlarda geçerlidir:
- eğer hiç bir top deliğe sokulmamışsa sonraki oyuncu rakibindir.
- eğer renkli top deliğe sokulmuş ise, renkli topun puanı kadar oyuncunun puanı yükseltilir. oyuncunun sonraki hedefi kırmızı toptur. eğer masada kırmızı top yoksa sonraki top en düşük puanı olan toptur.
4. fauller
eğer bir vuruş faul ise, diğer oyunuc penaltı puanı alır:
- beyaz top deliğe sokulmuş ise 4 puan.
- eğer beyaz top yanlış topa vurmuşsa o topun değeri kadar.
- eğer yanlış top ilk deliğe sokulmuş ise o topun değeri kadar.
eğer bir vuruş birden çok faule yol açarsa diğer oyuncu en yüksek puanı alır.
penaltı puanı minumum 4 dür.
5. oyun bitişi
eğer masada sadece siyah top ve
- sonraki legal vuruşla siyah top deliğe sokulmuş ise.
- sonraki vuruş faul ise.
sensitive meat ball: içli kofte.
dont die my donkey, dont die: ölme eşegim ölme
dont die my donkey, dont die: ölme eşegim ölme
eşekle su taşıma müsabakaları, çabucak yakalanabilme özelliği taşıyan uzun ibikli ilhan mansız görünümlü sevgili tavuklar ve sevgili kuduz ayısı şeklindeki haberlerin nereden baksan en az yarım metre boyundaki bir çatal vasıtasıyla tık tık şeklindeki küçük darplarla irdelenip tartışıldığı,güzel program.
formunda olduğu zaman seyretmesi en zevkli snooker oyuncusu. snookerda alınabilecek en fazla sayı olan 147yi en kısa sürede alma dalında rekor sahibi, rakiplerinin sadece oyunu yavaşlatarak yenebildikleri, kabiliyetli insan.
defne joy foster’dan.
şehiriçi sabit telefon aramalarının bedava olduğu, koca bir şehrin tek merkezden ısıtıldığı, evlere 24 saat sıcak su basıldığı, sanayinin yerine inşaat sektörünün geliştiği, mahalle aralarında bile küçük küçük eğlence merkezlerinin ve kumarhanelerin olduğu, eğlenceye düşkün insanların yaşadığı, doğalgaz kaynaklarıyla ayakta durabilen, rüşvetin dizboyu olduğu, el ettiğiniz her otomobilin taksi olarak hizmet ettiği, trafik sorunu olmayan, almaty şehrindeki cimbulak kayak merkezine hayran olduğum gezilip görülesi, güzel, yeşil ülke.
üşüdüm diye orman yakan, kışın sokağın ortasına soba kurup mahalleyi ısıtmaya çalışan en sevdiğim insan türü.
(bkz: deli ziya)
(bkz: deli ziya)
uzun zamandır takip ettiğim diğer tüm sözlük sitelerinin içerisinde en az ideoloji empozesi yapılan ve her entrysini zevkle okuduğum üye olduğuma memnun olduğum güzel sözlük.
(bkz: ne içtiyseniz aynısından istiyorum)
(bkz: ne içtiyseniz aynısından istiyorum)
türk yapımı bujidir.
(bkz: ağlamak istiyorum)
(bkz: ağlamak istiyorum)
sempatikliğinin, içi içine sığmayan afacan tavırlarının, neşesinin, kendisiyle, başkalarıyla, hayatla olan barışıklılığının,ruh güzelliğinin kaynağına dair ettiği bir cümle ile yüreğimi parçalamış beni benden almış dünya tatlısı insan.
en büyük uçurtmayı uçurduğun halde gökyüzünün bundan haberi olmaması.
fox tv de bir süredir yayınlanan yeni nesil komedi programı. söylenenlere kulak kabartmayıp sadece el kol hareketlerini ve mimikleri izlemek kaydıyla çok komik bir program. bir tane stüdyo var, bir tane hakim masası iki tane de karşılıklı hafif çapraz şekilde konumlandırılmış uzun masa var. bir grup deliyi bu masalara oturmuşlar. bunların 3 ü hanım biri erkek. erkek olan sallabaş olmuş gibi, kafası sürekli istem dışı dairesel devinimler sergilerken ellerini habire sağa sola savuran bir ağabey.döpiyes, fırfırlı gömlek, papyon filan komik şeyler giydirmişler bunlara.böyle bir deli deli hareketler, böyle bir eli dursa ayağı durmaz afacan aktiviteleri filan. hakime gelirsek hakim ayrı bir alem. iki de bir de hışımla masayı filan çekiçliyor. bunda hiç öyle gülme veya başka bir duygu belirten mimikler filan yok, sanki alçıdan yapmışlar emmiyi, hep aynı noktaya bakan korkunç bir insan olduğuna kaniyim. arada stüdyodaki seyirciye filan sataşıyor, atarım dışarı, pörtletirim gözünü türevinden tehditler savuruyor etrafa. değişik bir olaya girmişler bunlar sanki, böyle çok gizemli bir halleri var. komiklik yapıyorlar da bilerek gülmüyorlar sonradan açıklayacaklarmış süsü veriyorlarmış gibi sanki. leziz.
kendisine ibrahim tatlıses tarafından van tu tri forro şeklinde bağırılmasını arzu ettiğim tikky jüri üyesi.
bir tür celalallenme yiğidim hele bir soluklan insanı.bana aşağıdaki cenk erdem mısralarını hatırlatan güzel insan mevzu çocuğu.
bir at biner ala paça peh peh peh
aman vermez kırat kaça hey hey heeyyy
dört bir yana korku saça tey tey tey tey
ağan kim paşan kim
kim kim kim kim
kiziroğlu mustafa bey
bir beyin oğlu
böbreğin oğlu
bir at biner ala paça peh peh peh
aman vermez kırat kaça hey hey heeyyy
dört bir yana korku saça tey tey tey tey
ağan kim paşan kim
kim kim kim kim
kiziroğlu mustafa bey
bir beyin oğlu
böbreğin oğlu
poul simonın bir dönemin marş haline getirilmiş şarkısı. ayrıca dustin hoffmanın 1967 de oscar ödüllerine 7 dalda aday olup sadece 1ini aldığı the gradute adlı filminin yine poul simona ait mrs.robbinson adlı şarkıyla beraber soundtracki.
bir ömür boyu ses çıkarmadan miting yapabilen deniz kuşu.
kelime seçme sanatı.her yiğidin harcı olmayan sanat.
ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim!
gündüzler size kalsın, verin karanlıkları.
islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim.
örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
n.f.k.
ne sabahı göreyim, ne sabah görüneyim!
gündüzler size kalsın, verin karanlıkları.
islak bir yorgan gibi, sımsıkı bürüneyim.
örtün, üstüme örtün, serin karanlıkları.
n.f.k.
destan yazmadan da insanın ruhuna hitap edebilen, sadece yazdıkları ile değil okudukları ve anlattıkları ile de takdire şayan olan, kızılderililere olan hayranlığına en az kızılderililler kadar hayran olduğum, anlattığı küçük hikayeleri de şiirleri kadar sevilen ama benim en çok sevdiğim eseri aşağıya eklemiş olduğum şiir olan yetenek.
beyaz adam
beyaz adam
küçücüktü ilk geldiğinde
ve oturmaktan
bütün kemikleri sızlıyordu
büyük teknesinde
beyaz adam
kızılderililerin sunduğu yiyeceklerle beslenip
topraklarına uzandığında büyüdü
bulutlar arasında
barış içinde yaşayan
manitu yerine
tapmamızı istediği de
işkence görüp
çarmıha gerilen
bir ölüydü
beyaz adam
özgürlük adına
dev bir kadın heykeli dikti
doğu denizinin kıyısına
ve her gece
altında dans ettiğimiz yıldızları
bayrak diye tutsak etti
bir bez parçasına
beyaz adam
özgürlük gibi adaleti de
bir kadın heykeliyle simgeledi
ama elinde terazi tutan
zavallı kadın
gözleri bağlı olduğu için
kendisine tecavüz edenin
kim olduğunu göremedi...
beyaz adam
beyaz adam
küçücüktü ilk geldiğinde
ve oturmaktan
bütün kemikleri sızlıyordu
büyük teknesinde
beyaz adam
kızılderililerin sunduğu yiyeceklerle beslenip
topraklarına uzandığında büyüdü
bulutlar arasında
barış içinde yaşayan
manitu yerine
tapmamızı istediği de
işkence görüp
çarmıha gerilen
bir ölüydü
beyaz adam
özgürlük adına
dev bir kadın heykeli dikti
doğu denizinin kıyısına
ve her gece
altında dans ettiğimiz yıldızları
bayrak diye tutsak etti
bir bez parçasına
beyaz adam
özgürlük gibi adaleti de
bir kadın heykeliyle simgeledi
ama elinde terazi tutan
zavallı kadın
gözleri bağlı olduğu için
kendisine tecavüz edenin
kim olduğunu göremedi...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?