pixie

undo, restart, pause ve edit tuşlarının çalışmadığı oyun.

(bkz: hayırdır inşallah)

ne kadar az oy kullandığımın ifşa edilmesi ile kendimden utandığım yenilik.
(bkz: jedi beni öldürecek)

(bkz: sahlep)

aynısından istiklal caddesinde, galatasaray lisesi karşısında da bulunmaktadır.

dur yolcu. bana bak ibret al.

esas olarak orkide çiçeklerinin köklerinden elde edilen bir toz. orkide çiçeklerinin bu işlem sırasında telef edilmesine gönlü razı olmayan türk firmaları, sahlep tozunun içine neredeyse %50ye varan oranlarda nişasta eklemektedirler. bu sebeple genellikle bakkaldan satın aldığımız veya dışarda bir yerde içtiğimiz şey, sahlep değil, sahlep aromalı nişastadır. bu içeceği yine de bu kadar çok sevmemizin sebebi ancak nişastayı çok seviyor olmamız olabilir.

pixie : dis kapinin mandali

yalnız kalmaktan hoşlandığınızı farkettiğiniz an.

fakülteye girene kadar canınız çıkar, fakülteden çıkana kadar canınız çıkar. kimyasal terimler, reaksiyonlar, denklemler derken bir de latincenin dibine vurmuş fakültedir. öğrenim hayatınız boyunca ezber yapmaktan beyniniz süner. derslerde not tutmaya çalışmaktan el yazınız okunmaz hal alır. final dönemlerinde uyku denen şeyin varlığını unutursunuz, zira uyursanız ezberlediğiniz herşey sabaha kadar kesin kafanızdan uçacaktır, bu sebeple bir hafta boyunca geceleri uyumazsınız ve sınavdan eve dönerken otobüsün son durağında sizi şöför gelip uyandırır.

laboratuar dersleri vardır pek eğlenceli, fitil şurup falan yaparsınız, ancak merhemin kıvamını bir türlü ayarlayamazsınız ve 3 saatlik uğraşın ardından merhem denen şeyden nefret edersiniz.

bütün bu çabalamanın ardından size beyaz önlük giydirip eczanenin birinde tezgahın arkasına koyarlar ve bütün gün boyunca 1-rafa uzan, 2-kutuyu al, 3-kutuyu hastaya uzat işlemlerini tekrarlarsınız. bütün o ezberlediklerinize lanet edersiniz.

(bkz: ne isim var benim burda)

pek sulu bir meyve olmasına rağmen muzdan sonra en kabız yapıcı meyvedir.

uyandığı anda ilk akla gelen şeyin "bugün sözlük için ne yaptım" olması durumu. hasta kişi, etrafına bakarken sürekli sözlüğe gireceği entryleri ve açacağı başlıkları planlar. sabah, akşam, sınav, vize, final, haftasonu, bayram, kadir gecesi, muayyen günü demeden bütün boş vakitlerinde sözlüğe koşar, boş vakit olmadığı zaman sırf sözlük için boş vakit yaratır.

konuşurken bkz vermek, ders notlarındaki bütün cümlelerinin sonuna nokta koymaya başlamak, herşeye muhtemel bir başlık gözüyle bakmaya başlamak hastalığın ilerlemiş evresinin semptomlarıdır.. bu seviyeden sonra hastaya hipnoz işlemi dahi sökmez. kayışı koparmış gitmektedir.

(bkz: tutmayın beni)

yazacağım entryi benden 1,7 saniye önce yazarak beni şaşırtmış bilgiç.
pek çok ortak noktamızın olduğu, bu sebeple kendisiyle tanışmış olmaktan pek bir memnun olduğum yazar.

(bkz: kalp kalbe karşıdır)

öss sonuçları açıklandığı gün ortak noktalarımızın artacağını ümit ediyorum.

(bkz: suyu ısınmak)

yaptıklarıyla artık sabır taşıran kişiler için kullanılan bir deyim.

kendisinin en yakın zamanda defteri dürülür.
(bkz: defteri dürülmek)

kıllı bir varlık olmak.

saat sabahın 5i, akşamın 7si, kuşluk vakti, yatsı, ikindi farketmeksizin beni her zaman ve her konumda güldürmeyi başarmış kişi.

kuzey kibrisin genc nufus oranini aniden ziplatan yapi.

(bkz: bokunu cikarmak)

kısık gözlerle etrafa bakarak hayatın anlamsızlığı ve herşeyin ne kadar boş olduğu üstüne konuşmak.