her sene nüfusu ortalama 400.000 artıyormuş.
hani sallıyoruz ya sürekli - bu yolların hali ne, sürekli çalışma var, böyle kentleşme mi olur - diye, hiç boşuna sallamayalım. kabul edelim ki bu şekilde kalabalıklaşan bir şehri planlamak imkansız. ancak günü kurtarabilirsiniz ki büyükşehir belediyesinin de yaptığı tam olarak budur.
insan sayısını kontrol edemediğimiz sürece hiçbir sorunu kalıcı olarak çözemeyiz.
zaman kaybetmektir bence.
en büyük sebebi tabii ki dizilerin süresi. 90 ila 120 dakika arasında sürüyor diziler. her hafta bu kadar uzun komedi yazmak imkansız. zaten geriye dönüp baktığımızda aklımızda başarılı dizi olarak kalanların pek azının komedi dizisi olduğunu göreceksinizdir. dediğim gibi imkansız bu.
espri dediğin şey anlıktır. ve en önemlisi hızlıdır. çok komik bir şeyi gereğinden yavaş anlattığında kimse gülmez ona. şakayı olabildiğine hızlı satmak zorundasın. dolayısıyla eğer 90 dakikalık bir komedi dizisi yapmak istiyorsan neredeyse 200 sayfa yazman lazım.
dramda durum daha kolay. bir ayrılık sahnesi düşün mesela. oğlan olay yerine gelir, biraz bekler, uzaklara doğru dalar, sonra kız gelir, oğlanın yanına oturur, bir süre sessiz otururlar, sonra kız bir şey söyler, oğlan kafasını çevirir, sonra kafasını öbür tarafa çevirir, tam bir şey söyleyecek gibi olur ama söylemez, sonra kız başını eğer, sonra başını kaldırır, içinden konuşur, parmaklarını sıkar, oğlanın gözünden bir damla yaş süzülür, ama o yaş o kadar yavaş süzülürki siz o sırada çay koyup gelebilirsiniz... sakız gibi uzar gider sahneler. 90 dakikalık bir dram dizisi için 90 sayfa yazmak kafi olabilir.
öte yandan malum ahlak yapımız gereği birçok konu hakkında şaka yapamayız, ayıptır. politik şaka hiç yapamayız, suçtur. ünlülerle dalga geçemeyiz, dava açarlar.
komedi yazarlarının bütün sınırlarının daraltılmasına rağmen onlardan her hafta insanüstü bir performans göstermelerini bekliyoruz. boşuna bekliyoruz. durum böyle olunca dizilerin kalitesi de olduğu kadar oluyor işte.
en büyük sebebi tabii ki dizilerin süresi. 90 ila 120 dakika arasında sürüyor diziler. her hafta bu kadar uzun komedi yazmak imkansız. zaten geriye dönüp baktığımızda aklımızda başarılı dizi olarak kalanların pek azının komedi dizisi olduğunu göreceksinizdir. dediğim gibi imkansız bu.
espri dediğin şey anlıktır. ve en önemlisi hızlıdır. çok komik bir şeyi gereğinden yavaş anlattığında kimse gülmez ona. şakayı olabildiğine hızlı satmak zorundasın. dolayısıyla eğer 90 dakikalık bir komedi dizisi yapmak istiyorsan neredeyse 200 sayfa yazman lazım.
dramda durum daha kolay. bir ayrılık sahnesi düşün mesela. oğlan olay yerine gelir, biraz bekler, uzaklara doğru dalar, sonra kız gelir, oğlanın yanına oturur, bir süre sessiz otururlar, sonra kız bir şey söyler, oğlan kafasını çevirir, sonra kafasını öbür tarafa çevirir, tam bir şey söyleyecek gibi olur ama söylemez, sonra kız başını eğer, sonra başını kaldırır, içinden konuşur, parmaklarını sıkar, oğlanın gözünden bir damla yaş süzülür, ama o yaş o kadar yavaş süzülürki siz o sırada çay koyup gelebilirsiniz... sakız gibi uzar gider sahneler. 90 dakikalık bir dram dizisi için 90 sayfa yazmak kafi olabilir.
öte yandan malum ahlak yapımız gereği birçok konu hakkında şaka yapamayız, ayıptır. politik şaka hiç yapamayız, suçtur. ünlülerle dalga geçemeyiz, dava açarlar.
komedi yazarlarının bütün sınırlarının daraltılmasına rağmen onlardan her hafta insanüstü bir performans göstermelerini bekliyoruz. boşuna bekliyoruz. durum böyle olunca dizilerin kalitesi de olduğu kadar oluyor işte.
çok seçicidir. öyle piyasa yapmak için her önüne gelenle ortak proje içerisine girmez. kendisi de açık açık belirtmiş zaten bunu;
http://tinyurl.com/65h923t
(ara: ıronmidan)
http://tinyurl.com/65h923t
(ara: ıronmidan)
burada en çok takipçisi olan 10 ünlü şu şekildeymiş;
1) lady gaga
2) justin bieber
3) barack obama
4) katy perry
5) kim kardashian
6) britney spears
7) shakira
8) taylor swift
9) rihanna
10) ashton kutcher
1) lady gaga
2) justin bieber
3) barack obama
4) katy perry
5) kim kardashian
6) britney spears
7) shakira
8) taylor swift
9) rihanna
10) ashton kutcher
aynı kafaya çıkan şöyle bir laf vardır bir de;
her kadın benim tipimdir.
her kadın benim tipimdir.
1 ve 2 ekim tarihlerinde de devam edecekmiş bu yağmur.
beğenerek takipteyim kendisini;
#646052
#646052
jedi muhabbetidir.
(bkz: duvar yazıları)
başıma bir iş gelmeden atlattığım katliamdır. ölen arkadaşlarıma rahmet diliyorum.
kuponla ofis sahibi olabileceğiniz plazadır. her gün bilgi e dergi de yayınlanan kuponları biriktirin yeter.
bundan 200 yıl sonra, sabah karşı kahvemi yudumlarken 2010 yılına dair hatırlayacağım birkaç olaydan biridir.
4 zamanlı makinelerde bağlama kolu da denir buna.
twitter da internet bağımlısı olmadığını inkar edenlerin de katılacağı zirvedir.
bundan yaklaşık bir kaç bin yıl geride kalmış andır.
(bkz: vedat milor)
günde neredeyse orta örçekli bir soba kadar duman çıkartmaktır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?