sürekli yalan söyleyen insanların doğru söylediklerini başkalarının anlamaları için yaptıkları eylem. buna bir de falanca filanca ölsün eklerler.
kimse yaptığı bu ayıbı engelleyemediği için küfür ettiğinde daha güçlü olduğuna inanan, yasak bir şeyi yaptım heyooo diye gezinen, başkalarının baskısı yüzünden bir süre sakladığı içindeki çirkinliği dışarı çıkaran insan.
korkulur.
anne babaların bazı çocuklarına diğerlerine davrandığından daha iyi ya da daha kötü davranması. genellikle erkek çocuklara iyi, kız çocuklara kötü davranma şeklinde görülür.
ya zeki olmadığı için ya da ailesi izin vermediği için okumamış, dolayısıyla evde oturup evlenmeyi bekleyen kızlardır.
bunun erkek modeline de evde oturmayıp gezdikleri için serseri, işsiz vb. denir. erkeğin çalışmama hakkı yoktur.
bunun erkek modeline de evde oturmayıp gezdikleri için serseri, işsiz vb. denir. erkeğin çalışmama hakkı yoktur.
idareten eşyalarla döşenmiş, son tabak da kirlenmeden bulaşığın yıkanmadığı, istenen her yere parmakla yazı yazılabilecek kadar tozlu, gece oturulup gündüz uyunduğu için perdeleri hiç açılmayan, en tatlı sohbetlerin edildiği özgürlüğün had safhada yaşandığı mekan.
halkın gözünde temsil ettikleri insan sayısı kadar insan sayılan, tek vücutta çok insanı barındırdığı için de çok güçlü olan kişiler.
son zamanlarda özlük haklarını kaybeden devlete bağlı çalışan gruplarından biri ama en yüreklisi en dayanıklısı.
ta arka sokakta yaşasa bile evinizde olan biteni bilmek ihtiyacı hisseden, arkanızdan konuşmazsa çatlama tehlikesi geçiren insanlara deniyor artık.
insanlara sonrasında onlara zarar verecek işleri yaptırmak. bekarlara hep evlen evlen denir, geçinemezlerse de olsun, herkes böyle denir. çocuğu olmayanlara çocuk yap denir. yapınca da dur sen bunlar iyi günlerin daha neler göreceksin denir. ben b.ka battım gelin beraber olalım sevdası vesselam.
zenginlerle fakirlerin eşit miktarda ödedikleri vergi. zenginlerle fakirlerin devlet karşısında eşit oldukları yegane durum.
domuz gribi aşısının yan etkileri çok fazla, isteyen yaptırsın diyebilen bir başkan. vaktiyle radyasyonlu çayları halkın önünde içen siyasetçileri görmüş bir milletiz. hatta radyasyonlu fındıklar ellerinde kalmıştı da kavurup paketleyerek okullardaki çocuklara dağıtmışlardı. ben yedim onlardan mesela. sağlık bakanı da çernobil devrinin siyesetçileri gibi kameralar önünde yaptırdı aşısını. onun için takdir ettim bu sözünü.
gerçekleşirse hiç şaşırmayacağım olay.
fakir fukara fonu
dişi hüseyin çelik.
yenerek öğrenilen davranış. dayak yiyen mutlaka dayak atar. çok dayak yiyen çok dayak atar.
her türlü durumu çok güzel idare edebilen akıllı bir kadın.
çoğu insanın çevredekilerin baskılarına dayanamayarak rasgele yaptıkları, sonu ya boşanmayla ya da mutsuz bir hayatla biten olay.
gecenin bir yarısı uyku sersemi aradığım, telefonumdaki 175 kontörü beni telefonda bekleterek yutan ve kimseyle konuşmadan telefonumun kapandığı program. 5 dakika bekletmişler uyku sersemliğiyle o kadar beklediğimi anlamamışım. ninni gibi de bir şey çalıyordu. iyi ki kontörlü telefondan aradım diye şükrediyorum. ya faturalıdan arasaydım. ben uyur kalırdım, faturayı görene kadar da uyanmazdım artık.
dünyadaki kadın sayısıyla erkek sayısının eşit olması ve her erkeğe bir kadın düşmesi şeklinde anlayanlar da varmış, öğrendim.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?