(bkz: niğde gazozu)
(bkz: need for speed shift)
taze çıkmış bir oyun. öncelikle xbox için çıktı. arkasından pspler içil piyasaya sürüldü ki ens son pc için çıkması ile herkesin eline ulaşabilecek. şuan torrent sitelerinde mevcut bulunmakta. oynaması zevkli olsa gerek. bir indirip bakmak lazım.
(bkz: need for speed shift)
merak ettim paylaştım. güzel olmuş. ellerine sağlık yapanın.
erkek bireyin yapması gereken şeymiş aslında. zira onu prostattan korurmuş.
su olsam
bulut olsam
bi buton olsam
basılsammmm... diye devam edebilir. iğrençte olabiler tabiki.
bulut olsam
bi buton olsam
basılsammmm... diye devam edebilir. iğrençte olabiler tabiki.
ya bizim baştakiler, parti kapatma kanununun içeriğini bilmiyorlar ya da sonumuz hiç "hayır" değil. her şey günışığı gibi ortadayken hala bu kadar çok oy peşinde koşup onlara şirin gözükmek için geri kalan milyonları karşına almakla nasıl bir kazanç elde edicekler çok merak ediyorum. adam raporda verir onu verdikten sonra gelir sana şilt bile verir. hemide eline.
belkimolayı daha da çığırından çıkartab,lecek başka bir yol daha var. bir kedi bulup ona yalatılıp sigara keyfine devam edilebilir. bilinen şu ki kedilerin dillerindeki sterilizasyon etme gücü başka bir yerde yok. ya da kaynak popomda olabilir.
herkesin dikkatini çeken sineği ders anlatmakta olan bir tarih hocasının tek hamle ile yakalaması daha bir garipsenecek duruma sokup; -ha! has... olm yakaladı lan. dedirtip daha bir canla başla insana ders dinletir "o eller".
kedinin uzanamadığı ciğere mirnav demesi gibi bir şeydir. olmazsa yanında öyle güsellikte bir hatun atarsın çamuru bakarsın işine. bu kadar basit.
siz hiç bir sarrafın bagırdığını duydunuz mu?
kıymetli malı olanlar bağırmaz.
domatesci, biberci bağırır da kuyumcu bağırmaz.
eskici bağırır ama antikacı bağırmaz.
insan bağırırken düşünemez. düşünemeyenler ise hep kavga içindedir.
popcular, folkcular boğazlarını patlatana kadar bağırıp duruyor.
ama dede efendiyi okuyanlar bağırmıyor.
insanin kazandığı paradan degil, paranın kazandığı insandan korkulur.
der ustad.
kıymetli malı olanlar bağırmaz.
domatesci, biberci bağırır da kuyumcu bağırmaz.
eskici bağırır ama antikacı bağırmaz.
insan bağırırken düşünemez. düşünemeyenler ise hep kavga içindedir.
popcular, folkcular boğazlarını patlatana kadar bağırıp duruyor.
ama dede efendiyi okuyanlar bağırmıyor.
insanin kazandığı paradan degil, paranın kazandığı insandan korkulur.
der ustad.
ingilizcede "at" olarak seslendiriyor
danimarkada "fil burnu",
chinde "küçük fare",
rusyada "küçük köpek",
isvecde "kedi ayağı",
holandada "maymun kuyruğu",
fransa (ve bir kac ulke daha) "solucan" analamli kelimeler ile söyleniyormuş.
danimarkada "fil burnu",
chinde "küçük fare",
rusyada "küçük köpek",
isvecde "kedi ayağı",
holandada "maymun kuyruğu",
fransa (ve bir kac ulke daha) "solucan" analamli kelimeler ile söyleniyormuş.
genelde bulaşıkları çizdiği söylenir ve ev hanımları pek kullanmaz. ama nedendir bilinmez ki makina üreticileride kullanmazsanız olmaz demektedirler. hangisi goğru hangisi yanlış bir ayrı muammadır ama dene ve gör taktiği her zaman daha kullanışlıdır.
biraz karbonat atarsanız hem çabuk bozulmaz hem de kolay hazmedilir
bozulduğunda ya da artık boş yer olmadığında, temiz bir kovayı musluk suyu ile doldurun. içine bir çorba kaşığı sofra tuzu atın. şişeleri daldırın. yeterince soğuyacaktır.
kavga çıkabilir: irlanda cork üniversitesinin araştırmasına göre pazarları kadınların stres seviyesi erkeklerden daha yüksek oluyor. bu da tartışmaların başlaması için uygun bir ortam.
(bkz: cork university )
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?