anne

3 /
poturt
insanın öptükçe öpesinin,sarıldıkça sarılasının geldiği,küs olmanın en çok acı verdiği,keşke hep ama hep benimle kalabilse,ben ölene kadar yanımda olsa dedirten,kalbimin en büyük en anlamlı parçası,en çok sevdiğim insan,can.
walide sultan
+ anne!
- soyle annesinin kuzusu, hayatini adadigi, canindan bir can, gozlerinin isigi,yureginin atesi, ruhunun sonsuzlugu, gozunun bebegi, baharinin cicegi...
+ sadece harclik isteyecektim...
- peki oyle olsun, bu da harcligin, annesinin
omur torpusu.
muque
sahiplenilmek duygusunu ilk yaşatan varlıktır.bu dünyaya geldiğinizde sizi, sizin için kucaklayan,karşılayan ilk kişi olmuştur.

"ilk nefesimde ben senin,son nefesinde sen benim kollarımda...şimdiyse güneşim,ayım,meleğim,yıldızım..."
cikolata
sizi sinirden kopurtebilme ya da sinir kopuklerinizi alma kapasitesine sahip, ne yaparsaniz arkanizda olan sevgi insani, yuce kisi, kutsal kadin.
sergey
aylardır goremedıgım,cok ozledıgım biricik sevgilim,hayatımın anlamı...o kadar guclu kadınsın kı sen annem,erkekler senden yıgıtlık ogrensın dıyesı gelıyor ınsanın...dort oglunun ucunu yolladın baska sehırlere unıversıte okumaya,annem dıkkat et en kucuk bu sene okula baslıyor bızı nasıl yetıstırıp kazandırdıysan hayata ona da dıkkat et.gerci edersin sen,kurtulur mu senın elınden?herseyını ozledım annem ama gelemıyorum ıste,biliyorsun sebebını,gelemiyorum...icim parcalanıyor o kocaman evde uc kısı kaldıgınızı dusundukce...aman annem babama dıkkat et.yine yemegi fazla kacırır bırakırsan,sigara da yakar yemekten sonra.
hayatımda gormek ıstemedıgım tek sey senın acın annem,bunun dusuncesı bıle gozlerımı yasartmaya tuylerımı dıken dıken etmeye yetıyor.aman annem biz bize emanetiz,sen allaha emanet ol yeter.senı dusundukce aklıma pixie’nin ithilquessir’e yazdıgı siir aklıma geliyor.aynen onun dedıgı gıbı:
sen
ve ben.
..neye yarar uzaklar,
bütün bağlaçlar bizi bağladıktan sonra...
sergey
bu anneler gununde de goremeyecegım,terlık fırlatmasını,sacıma sakalıma karısmasını,sıgara ıcmeme kızmasını bile ozledigim sevgilim...
freagl dreams
yalin anlatimiyla attila jozsef siiridir.

butun bir hafta, araliksiz
annemin goruntusu gecti gozlerimden
kolunda agir camasir sepeti
cati katina tirmanirken

ve ben yaramaz, delismen cocuk
bagirir, tepinirdim yerimde
biraksin da koca sepeti
catiya beni tasisin diye

o, soylenmeden, bana bakmadan
cikar, sererdi camasirlari
goz kamastiran aklikta camasirlar
sallanir, doner, hisirdarlardi.

aglamak icin cok gec simdi;
annemi ucusan kir saclariyla
goruyorum gokyuzu sonsuzlugunda
gogun suyuna katarken civitini...
freagl dreams
anne ben yapamadim
herkes bir sel oldu
ben olamadim

anne ben bilemedim
yasalar varmis
ben ogrenemedim

anne ben secemedim
oyunlar oynandi
ben kazanamadim

anne ben bulamadim
inecek duraklar vardi
ben duramadim

anne ben kacamadim
yasamak guzeldi
ben saklanamadim

ve bir yeni turku sarkisi yasamak icin guzel bir gunde dinlenilesi hos melodileriyle guzeldir.
krayexs
hayat gelmemizi saglıyan ( babamında katkısıyla :p) ve ondan sonrakı hayatını sadece bısı egıtmek ıcın harcayan fakat bısım gıbı genclerı cok sıkan ve bısımde karsılık verıp uzdgumuz bır cesıt canlı cunku hıc bır ınsan bu kadarına dayanamaz bu baska bısey
celia
istediğim kadar çok sevdiğimi söyleyeyim gerçek değerini ancak kaybettikten sonra anlayabildiğim;
beni affedeceğini bildiğim halde söylediğim en ufak ters laf, ettiğim en küçük kavga için bile köpekler gibi pişman olduğum canım, kanım, herşeyim..
annem, çok özledim seni...
goetica
makbule leman’ın bir $iiridir..


anne inleyen bir ney, anne hicrandan yumak
gözleri buğulu, nemli ve her zaman zâr zâr...
kaderidir annenin ocaklar gibi yanmak
hep hüzünlü eser onun ikliminde rüzgar.
kuşlar gibi titrer o güneş yüzlü nevhayâl
sîmasında alacakaranlık endişesi...
her mevsim ayrı bir ıstırap, ayrı bir melâl;
dilinde özleyişlerin sihirli bestesi...

sînesi sımsıcak, çehresi de îmâlıdır
semtinde herdem bir büyülü râyiha eser.
duyguyla süzülmüş gözleri hep hummâlıdır
altın şakaklarında sarı güller gibi ter.

rahmet-zahmet iç içe.. bilmez geçen zamânı
ne yazları, ne kışları, ne renkli bahârı
ne gurûbu ne de şafağın söktüğü ânı
her zaman duman dumandır o nazlı efkârı...

bir kuluçka gibi sancılı gecelerinde
hep şefkatle çarpan kanat sesleri duyulur...
amansız hislerin öldüren pençelerinde
yüreği bir matkap salınmış gibi oyulur.

elemi çok olsa da şekvâsı işitilmez
bir eyyûb sabrıyla göğüsler hiç-olmazları...
onda ızdırap bitmez, acılar dinmek bilmez
sönmeyen bir azimle aşar aşılmazları.

kanmaz asla sevmeye; o, sevgiye susuzdur
şâire "su" dedirten hisle "evlât" der inler.
herkes derin uykularda iken o uykusuzdur
el açar yaratan’a balalarını diler...

yürüdüğü yol, onun hislerinin yoludur
durmaz, bir süvâri gibi yürür dolu dizgin..
o, yeryüzünde en ululardan uludur
sînesi meleklerin sînesi kadar engin..

zambaklar gibi sihirli çehrende
varlığımı kucaklayan bir ışık;
duydum o duyulmazları sînende
sen bir rüyâsın benim için artık...

nûru öteden pırıl pırıl sîman
ukbâ derinlikleriyle büyülü...
tülleniyor hülyâlarımda her an,
ölümsüz rûhunun bembeyaz tülü...

bir yâd-ı cemîlsin, kabrin sîneler
hazan yaşamıştın; ölüm bahârın..
duâyla gerilmiş bütün gönüller
berzah yamaçlarında bestekârın
goetica
bir masal’ın ba$langıcıdır anne..aslında her $ey onun sayesinde ba$lar..

doğduğunuz andan itibaren melek gibi her daim korur sizi..sokakta oynarken dü$tüğünüzde kanayan dizinizin yarasının acısını sizden çok o çeker,cunku can’ının can’ı acımı$tır..sizin mutlu olmanız onun mutlu olmasına yeter de artar bile..daha fazlasını istemez asla..alınan bir çiçeğe,milyonlarca para verilip alınan bir hediyeye inat mutlu olabilendir anne.hayatın gül bahçesi olmadığını anlatmaya çalı$maktır aslında tek derdi,ilerde eğer dü$erseniz çocukluktaki gibi diziniz kanamasın,canınız acımasın diye..
kucukken "yanınızda olmadığı zamanlar uyuyamayıp ağladığınız" zamanları unutursunuz birden,"artık yanınızda olmadığı zamanlar uyuyamayıp ağladığınız" ki$iler deği$mi$tir..anne’nin yerini ba$ka insanlar almı$tır..artık size göre ne kadar anlatsanız da artık o sizi anlamıyordur.kavga edersiniz tartı$ırsınız sudan sebeplere,kalbini kırarsınız bazen yok yere..ama döndüğünüzde "o" hep ordadır,sığınılacak bir liman gibi hep aynı yerde geli$inizi bekler.sormadan,sorgulamadan dinler her seferinde sizi..sonra büyürsünüz..zamanla anlamaya ba$larsınız sizin için yaptığı fedakarlıkları,size verdiği emekleri ama anladığınız zaman geç olur belki de her $ey için..her $eyi en ba$tan ya$amak istersiniz..o olmadığı zaman uyuyamazsınız ağlarsınız ustelik bu sefer ba$kaları da avutamaz sizi..

bir masal’ın biti$idir anne..aslında her $ey o gittiğinde biter..
freagl dreams
icimde bir sizi var
gogsumde buyur anne
koskoca bir sehirde
yalnizim, yine anne

kavgalardan, kusluklerden
ikiyuzlu dostluklardan
yalanlardan, calanlardan
yoruldum artik anne

bu sehir huzun kokar
kaybolmus tum sokaklar
hepimiz yildiz gibi
yalniziz, yine anne

yavuz bingol

guzel ve dinlenilesidir.
alasara
bir zamanlar tüm alay ettiğim alışkanlıklarının bende oluştuğunu gürdüğüm gün oturup kahkahayla karışık gözyaşlarıyla andığım en güzel kadın.
3 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol