bir alejandro gonzalez inarritu başyapıtı. oyunculuklar, kurgu ve hikayenin akışı tam dozunda gidiyor filmde. bambaşka hayatlar, sıkıcı bir din-para-çıkar üçlemesinin tavizsiz yansıtıldığını görüyoruz. ruhlar, bedenler ve peşkeş çekilmeye çalışılan hayatlar. "sahi 21 gram mı gerçekten?" diye soruyorsunuz kendinize.
yerini tutacak hiçbir madde yok, insan yemeksiz uzun süre yaşayabilir ama susuz ne kadar yaşar muamma. yakında savaşların çıkma sebebi olacaktır su. elimizdeki en değerli ama hoyratça kullandığımız kaynak. israil durumun farkında, sözde vaadedilen topraklar için çalışmalara başlamışlar bile. suyumuzu bile onlara peşkeş çekiyoruz.
tam tersini düşünüyorum uzun zamandır. aslında insan olduğumuz için kötüyüz. zaten şarkıyı yazan sezen bile bozdu baksana. iki cihanda lekeli falan. noluyo ki öyle insandık hani?
son zamanlarda ekonomik anlamda türkiyenin geneli gibi çöküşe uğrayan ve bundan kaynaklanan "yükselen milliyetçi" dalgaya teslim olmuş; 1950lerdeki 60lardaki hoşgörüsünü mumla aratan şehir. hergün ayrı bir dava hergün ayrı bir konu çıkıyor bu memleketten. gene hristiyanlara takmışlar haçı indirin davasına düşmüşler. yazık, uğraşacak başka işi kalmadı mı koskoca kentin.
yakında tutacağım kulağından ve aynen şöyle diyeceğim:
"ulan ibnetor sen benim bilgicimle (bkz: nickten yana sansım yok) neden ilgilenmiyorsun? ona neden bi manita yapmıyoruz kanka" derken odayı sinirinden gözü dönmüş nickten yana sansım yok bastı ve nickine ithafen hepimizi oktan yaydan geçirdi. eros öldü, aşk öldü.
"ulan ibnetor sen benim bilgicimle (bkz: nickten yana sansım yok) neden ilgilenmiyorsun? ona neden bi manita yapmıyoruz kanka" derken odayı sinirinden gözü dönmüş nickten yana sansım yok bastı ve nickine ithafen hepimizi oktan yaydan geçirdi. eros öldü, aşk öldü.
çok dert yanıyor bu bilgiç çok. kafası karışık. onu ancak eros çözer gibime geliyor bana.
volvox gibi devamlılığı olan ve çok iyi müzisyenler barındıran bir rock grubu. metal ve senfonik unsurların heavy formlu dönüşümüyle dinleyiciye sunulan coverları da mevcuttur. 2003 yılında bursada kurulmuştur.
sol bacağımda yıllardır var küçük bi tane. meret o kadar alıştı ki yer etti iyice, şilteyi serdi. sordum zararsızmış, lan bildiğin kıl topaklanmış oraya ama iyi huyluymuş, zaten kıllar küçücük yerde havasız kalır boğulurmuş falan.
yıllarca dağ bayır çayır çimen, çöl serap dememiş at koşturmuş, düşmanlarla duello yapmış çarpışmış, bahtsız bedeviden bile daha gamlı kederli olan bir amerikan yiğidinin acısıdır bu. hem de ne acı. atıyla arasındaki ilişkiyi bilinçaltında bir şekilde öldürmeye çalışmış ama her duello galibiyeti sonrası bir ödül beklemiş ve alamamış cağğnımm kovboyun dramıdır bu. elleşmeyin kovboy yorgun, yaslı acılı.
çüvkü kovboy... bindiği ata kaydı.
çüvkü kovboy... bindiği ata kaydı.
(bkz: inan kirac)
güven kıraçla hikaye tam manasıyla ete kemiğe büründü, tadından yenmez oldu. her geçen bölüm biraz daha yükseltiyolar adrenalini. ah şu ayça varlıeri de bir kalıba sokabilseler. kadıncağız eğreti mi kalıyor ne...
ettiği küfürler duyulmasa da kırıp geçirmeye yetti. duymuş kadar oldum, tam tip adam ya.
(bkz: behzat ç)
(bkz: behzat ç)
kimi zaman meclisi temsil eden mebusa bahşedilen, kimi zamansa demokratik tepkileri; açıkladığı saçma muhtıralarla bok edenlere verilen zırh.
ülkemin iç ve dış mihraklarından daha büyük bir düşman varsa o da bu dokunulmazlıklardır. ahh bir kaldırılsa tüm sistem eskisinden daha makul seviyede işleyecektir. halkım ardından partiler yasasının da değiştirilmesi için baskısını kuracaktır. sonrasında kimi seçtiğimizi öğreneceğimiz için kimse partisini babasının çiftliği gibi görmeyecek (bkz: deniz baykal) böyle kişilerin de dolaylı olarak ulaşılmazlığını devrilmezliğini geri alan mekanizmadır dokunulmazlık.
ha yiğidi öldür hakkını yeme, baykalı çok eleştirdik ama dokunulmazlıkların kalkması için en fazla çabalayan oydu mecliste. en büyük dokunulmazlık kime mi ait?
biliyorsun sevgili bilgiç, ismi lazım değil.
ülkemin iç ve dış mihraklarından daha büyük bir düşman varsa o da bu dokunulmazlıklardır. ahh bir kaldırılsa tüm sistem eskisinden daha makul seviyede işleyecektir. halkım ardından partiler yasasının da değiştirilmesi için baskısını kuracaktır. sonrasında kimi seçtiğimizi öğreneceğimiz için kimse partisini babasının çiftliği gibi görmeyecek (bkz: deniz baykal) böyle kişilerin de dolaylı olarak ulaşılmazlığını devrilmezliğini geri alan mekanizmadır dokunulmazlık.
ha yiğidi öldür hakkını yeme, baykalı çok eleştirdik ama dokunulmazlıkların kalkması için en fazla çabalayan oydu mecliste. en büyük dokunulmazlık kime mi ait?
biliyorsun sevgili bilgiç, ismi lazım değil.
1988 yılından beri diyanetin resmi olarak kutladığı ama bu kadar ayan beyan patırtı yapmadığı haftadır. akp döneminde her etkinliğin reklama dönüştüğünü düşünürsek kutlu doğum haftası yıllar geçse de reklamından zerre kaybetmeyecek bir sömürü örneği haline getirilmiştir.
kayseride çekilen bir belgeselde de temsili bizans bayrağını gören ahali burası müslüman ülke indirin o gavur bayrağını diyerek belgesel ekibine dalmışlardı. benim hassas yurdum insanım. senin anlayışını sikeyim yurdum insanım. götünden donun alınır laf edemezsin yurdum insanım, evladın kaçak kuran kursunun çökmesiyle yaşamını kaybeder "takdiri ilahi" dersin gerizekalı yurdum insanım. sana bu mübarek kandil gecesinde yüce allahtan akıl ihsan ediyorum ki çakraların kapanmasın beyni sulanmış yurdum insanım. o haçı da götüne sok yurdum insanım. ayakkabının bağcığına kadar yabancı malı kakalanırken sana ses yok ama iş haç olunca vatan millet sakarya yurdum insanım.
acıklı ya da mutlu tüm hadiselerin topyekün seferberlik halinde yaşandığı, gammazlık ya da yamuk yapanın hemen atıldığı kutsal mekan. ne günler nice güzel anılar bırakılmıştır orda.
(bkz: cumartesi anneleri)
bugün tayyiple görüşmüşler dolmabahçede. sonuç alacaklarını bilsem ne iyi oldu diycem ama faili meçhullerin haddi hesabı yok ki bu ülkede.
oysa tüm bahanelerim sendin, eğer gelseydin diyorum.
son çıkan torba yasayla karşılığı olmayan araziler kendisinin olacakmış. e orası da başbakanlığa bağlı olduğuna göre. al gülüm ver gülüm.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?