orospu çocukluğudur. annesi dahil.
böyle bir insan yetiştiren herkes dahil.
kendi kutbuna çekilmek, senden olmayanları diğer kutuba itmen demektir. ilk bakışta -daha önce söylendiği gibi- pozitif ayrımcılık olduğu görülse de, her bokta bizimle eşit olan kadın tayfasının konu kayırılmaya geldiğinde sesini çıkarmadığını görüyorum. aslında kendilerine ihanet ettiklerinin farkında değiller.
kabul özellikle toplu taşımada oksijen tüketen bir çok öküz, kadınları zor durumlara sokabiliyor. kendilerini yetiştiren öküz annelerinin öküz babalarından yediği dayaklara sessiz kalması, bu öküz oğlu öküzlerin de başka kadınlara aynı şekilde davranıp sessiz, tepkisiz kalmalarını beklemelerine yol açıyor. "erkeklik"lerini bir an önce ve hesapsız kullanma güdüleri köpeklerle bir olan bu tayfa sadece metrobüste değil oysa. o adam alış veriş yaptığın bakkal, incik boncuk aldığın satıcı, saçını boyayan kuaför, ya da mahallendeki kasap. hatta doktorun belki, avukatın hatta aşık olduğun adam. yani her yerdeler, çünkü öküz anneler ve öküz babalar tarafından yetiştiriliyorlar. pembe metrobüse kadınlar binsin. acelesi olan erkekler beklesin çünkü erkeklerin hepsi tacizci. bütün erkekleri zan altında bırakıyorlar ve bunu akıl edecek çok az insan var. zaten konuşmanın bir yerine modernlik, kadın hakkı, taciz gibi birkaç kelime sıkıştırdın mı, sana karşı çıkan otomatikman tacizci, zorba ve hayvana dönüşüyor. yahu kadınların kendi otobüsü varken üstelik kalabalığın çoğunu erkekler oluşturuyorken, ben kadınların otobüsüne binemiyorken, üstelik hepimiz insanlık ortak paydasında birleşmişken, bir kadının diğer metrobüslere binip kalabalıklaştırmasından rahatsız olurum. herkes kendi metrobüsüne binsin o zaman. yahu hiç mi kafanız çalışmıyor, normal metrobüse binen kadının tacizi baştan kabul ettiğinin ilanıdır bu uygulama. otobüsten rahatız olan adama git taksiye bin diyen zihniyet tacizden şikayet eden kadına da o zaman pembeye binseydin orospu demez mi? bu fikri savunan insanlar ya düşünmekten aciz ya da türkiye gerçeğinden habersizler. pembe metrobüsü bekleyen nisa tayfasının da bir süre sonra diğer metrobüslere binen kadınları yadırgayacağını görmüyor musunuz. diğer metrobüslere sadece "aranan" kadınlar binecek ya da binenler "aranıyor" olacak. yani başlarına gelecekleri peşinen kabul etmiş olacaklar. hemen değil belki ama zamanla mutlaka.
kadın ve erkek yalnızca üreme söz konusuysa vardır. onun dışında herkes insandır. insanlık parantezinde genci, yaşlısı, güçlüsü, zayıfı, hastası, sağlıklısı,kadını, erkeği, çocuğu vardır. hepsine alt özelliklerine göre davranılması gerektiğini zaten biliyoruz. konu kadınların kadın eliyle ötekileştirilmesine seyirci kalmak. dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın.
kabul özellikle toplu taşımada oksijen tüketen bir çok öküz, kadınları zor durumlara sokabiliyor. kendilerini yetiştiren öküz annelerinin öküz babalarından yediği dayaklara sessiz kalması, bu öküz oğlu öküzlerin de başka kadınlara aynı şekilde davranıp sessiz, tepkisiz kalmalarını beklemelerine yol açıyor. "erkeklik"lerini bir an önce ve hesapsız kullanma güdüleri köpeklerle bir olan bu tayfa sadece metrobüste değil oysa. o adam alış veriş yaptığın bakkal, incik boncuk aldığın satıcı, saçını boyayan kuaför, ya da mahallendeki kasap. hatta doktorun belki, avukatın hatta aşık olduğun adam. yani her yerdeler, çünkü öküz anneler ve öküz babalar tarafından yetiştiriliyorlar. pembe metrobüse kadınlar binsin. acelesi olan erkekler beklesin çünkü erkeklerin hepsi tacizci. bütün erkekleri zan altında bırakıyorlar ve bunu akıl edecek çok az insan var. zaten konuşmanın bir yerine modernlik, kadın hakkı, taciz gibi birkaç kelime sıkıştırdın mı, sana karşı çıkan otomatikman tacizci, zorba ve hayvana dönüşüyor. yahu kadınların kendi otobüsü varken üstelik kalabalığın çoğunu erkekler oluşturuyorken, ben kadınların otobüsüne binemiyorken, üstelik hepimiz insanlık ortak paydasında birleşmişken, bir kadının diğer metrobüslere binip kalabalıklaştırmasından rahatsız olurum. herkes kendi metrobüsüne binsin o zaman. yahu hiç mi kafanız çalışmıyor, normal metrobüse binen kadının tacizi baştan kabul ettiğinin ilanıdır bu uygulama. otobüsten rahatız olan adama git taksiye bin diyen zihniyet tacizden şikayet eden kadına da o zaman pembeye binseydin orospu demez mi? bu fikri savunan insanlar ya düşünmekten aciz ya da türkiye gerçeğinden habersizler. pembe metrobüsü bekleyen nisa tayfasının da bir süre sonra diğer metrobüslere binen kadınları yadırgayacağını görmüyor musunuz. diğer metrobüslere sadece "aranan" kadınlar binecek ya da binenler "aranıyor" olacak. yani başlarına gelecekleri peşinen kabul etmiş olacaklar. hemen değil belki ama zamanla mutlaka.
kadın ve erkek yalnızca üreme söz konusuysa vardır. onun dışında herkes insandır. insanlık parantezinde genci, yaşlısı, güçlüsü, zayıfı, hastası, sağlıklısı,kadını, erkeği, çocuğu vardır. hepsine alt özelliklerine göre davranılması gerektiğini zaten biliyoruz. konu kadınların kadın eliyle ötekileştirilmesine seyirci kalmak. dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayın.
#1051097
yazılı basını yakından takip eden jedi. öyle ki eski mecmuaların arşivini yapar. ama yeri dar. evi de bi rutubetli, bi nemli. ne zaman bilgi paylaşımına girsek hep bi nem hep bi ıslaklık. koleksiyon işini abarttı bu ara, en son bedri baykamdan peçete mi ne aldı. sanat sanat içindir eyvallah. ama bu peçete aşkı nereden geldi anlamış değilim.
yazılı basını yakından takip eden jedi. öyle ki eski mecmuaların arşivini yapar. ama yeri dar. evi de bi rutubetli, bi nemli. ne zaman bilgi paylaşımına girsek hep bi nem hep bi ıslaklık. koleksiyon işini abarttı bu ara, en son bedri baykamdan peçete mi ne aldı. sanat sanat içindir eyvallah. ama bu peçete aşkı nereden geldi anlamış değilim.
bana her hafta bir - iki kitap gönderen insan. hayır evde yer kalmadı. nasıl buluyorsa hınzır ilk baskıları. gönderme diyorum ama nafile.
kendisi ile bizzat kendi verdiği adresi yoluyla irtibata geçilecek caps alındı. zilden soyadı kontrolü yapılıp zile basılıp kaçılacak.
erdal bakkal mode on
hediye roman dediniz arkadaş, sana çıkmayacak demediniz, hediye roman dediniz.
erdal bakkal mode off
hediye roman dediniz arkadaş, sana çıkmayacak demediniz, hediye roman dediniz.
erdal bakkal mode off
açılır kapanır modelinin şart olduğunu düşündüğüm sözlük fasilitesi.
ne zaman akla gelse güldüren adam.
http://yfrog.com/bhakrabaj
http://yfrog.com/bhakrabaj
şahsımın aday olup olmadığını bilemediğim kampanya.
her dinlememde mutlulukla karışık hüzün ve sonbahar çağrıştıran 75 kayıtlı bir gabriella ferri parçası.
erimiş çikolataya meyvelerin banılması suretiyle meydana gelen orgazmik yiyecek.
(bkz: çikolata fondü)
ergin atamanın eğer takımı öndeyse maçın bitmesine bir saniye kala aldığı moladır.
(bkz: alttan çıtçıtlı body )
rahatlığı konusunda bir şey diyemem, zira kullanmadım.lakin çok kötü göründüğünü itiraf etmek zorunda olduğum külotlu body.
prehistoric monster syndrome
http://tinyurl.com/ygozdw
http://tinyurl.com/ygozdw
azalmış olandır. yazmayı bilen de, vermeye değen de.
kestiği kurbanlar kavurma olmus yazar.
’bu sayfadaki yazilarin hepsini okudum ve mahmut, sen haksizsin ibne. seni kiniyorum, ve sana laflar hazirladim.’ girizgahıyla hatırlanan turkishmusic.org’daki sezen aksu tartışmasının unutulmayan cümlesidir.
avrupanın en büyüklerinden alman demircilik şirketi. tüm metrolardaki ve dahi avm’lerdeki yürüyen merdivenlerin imalatçısı firma. türkiye’de gebze sanayi bölgesinde fabrikaları vardır.
http://www.thyssenkrupp.com/
http://www.thyssenkrupp.com/
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?