bir kaç sararmış fotoğraf ve yüz sürdüğün mezar taşları... yalnızlığın anlamı pullarına kazınmış tavla, bir daha ne rakının, ne sigaranın tadını alamamak... yasakları kalkan kitapları tek başına çıkartmak eski televizyonun içinden.. uzun samsun içen birine kızamamak... ağlayan bir anne köşede... adam gibi tartışamamak.. kavga edememek... sırf çok severdi diye kara üzüme kin gütmek yememek bir daha... bir daha acem kızını dinlememek..dokunmamak saza...ağlayamamak adam gibi...hep umutlu gülümsemeye çalışmak bunu istediğini bilerek... hissedeceği göreceğini düşünmek ve daha sıkı asılmak hayata...
her sene düzenlenen anathema etkinliğinin izmir ayağı. illaki yine yeniden gidilecek, dinlenecek, kendinden geçilecektir.
turan ülküsüne ve devletine inanan enteresan, aşırının aşırısında milliyetçi insanlar grubu . tek bayrak, tek dil, tek ırk fikrini benimsemişlerdir. 1944 de olan olaylar ve davalar nedeniyle uzun süre ılımlı milliyetçilik yapmışlardır. netekim koltuk islamcılara geçti.
çükümü tutsanız, ağzınıza alsanız şeklinde devam etmesi muhtemel, digitürk reklamlarından etkilenip, elektrikli süpürge kullanmaktan bıkmış abazan repliği.
hikayemizin kahramanı porno film izlerken aniden karşı komşusunun güzel kızını hatırlar.. ve olaylar gelişir.
-porno film izliyorum da beraber izlesek çükümü tutsanız ya da ne bileyim krem şanti yapıp gelseniz bize.
taş kesilip abazan komşusuna bakan genç kız ve arkasından
-kimmiş kızım.. diye seslenen baba..
elbette sonuç; porno filmi hastanede izlemek zorunda kalacak alçılar içinde bir abazan.
hikayemizin kahramanı porno film izlerken aniden karşı komşusunun güzel kızını hatırlar.. ve olaylar gelişir.
-porno film izliyorum da beraber izlesek çükümü tutsanız ya da ne bileyim krem şanti yapıp gelseniz bize.
taş kesilip abazan komşusuna bakan genç kız ve arkasından
-kimmiş kızım.. diye seslenen baba..
elbette sonuç; porno filmi hastanede izlemek zorunda kalacak alçılar içinde bir abazan.
maksat muhabbet olsun - (bkz: karışık pizza)
ılımlı islam ve siyasal islam terimlerinden sonra bugün yarın bir yerlerde duymaya başlağacağımız muhtemel terim.
ne de olsa abdullah gülü cumhurbaşkanı olarak tanımayan bu ülkeden gidiyor. birileri milli görüş gömleğini çıkartıp, anayasaya kitabına giydirmeye çalışıyor.
ne de olsa abdullah gülü cumhurbaşkanı olarak tanımayan bu ülkeden gidiyor. birileri milli görüş gömleğini çıkartıp, anayasaya kitabına giydirmeye çalışıyor.
avrupa insan hakları mahkemesinde türban nedeniyle açtığı davayı geri çekme nedeni, eşinin o dönem dışişleri bakanı olması değil, davayı kaybetme endişesi olan kişi.
neyse benim takıldığım kendi yaptığı bir açıklama. tarihini hatırlamıyorum ama the economist gazetesine verdiği açıklamada şöyle bir cümle kurmuş,
"ben eşimi her gün işe, çocuklarımı okula götürüyorum, kadınların araba kullanamadığı bir ülkede yaşayamam" zaten bizimde tek derdimiz, başlarımızı kapatıp kocalarımızı işlerine, çocuklarımızı okullarına bırakmak. şeriat kuralları içinde nizami olarak araba kullanabilmekti.
neyse benim takıldığım kendi yaptığı bir açıklama. tarihini hatırlamıyorum ama the economist gazetesine verdiği açıklamada şöyle bir cümle kurmuş,
"ben eşimi her gün işe, çocuklarımı okula götürüyorum, kadınların araba kullanamadığı bir ülkede yaşayamam" zaten bizimde tek derdimiz, başlarımızı kapatıp kocalarımızı işlerine, çocuklarımızı okullarına bırakmak. şeriat kuralları içinde nizami olarak araba kullanabilmekti.
sevinç erbulak, tolga çevik ve fusün önalın sahneledikleri bir tiyatro oyunudur. butterflies are free isimli, 1972 de çekilen sinema filminden uyarlanmıştır.
ayrıca inanılmaz güzel bir şarkı vardır içinde;
ya mavisinde bir çiçeğin, ya pembesinde,
bazende bir söğüt dalının serin gölgesinde,
yaşa dostum gönlünce, ömrünün keyfini sür,
insanlar değilse de, kelebekler özgürdür.
ya sabahında baharın, ya gecesinde,
bazende bir çiğ damlasının, yalın gerçeğinde,
yaşa dostum dünyayı, ömrünün keyfini sür,
insanlar değilse de, kelebekler özgürdür.
ya düşlerinde bir çocuğun, ya sevgisinde,
bazende yaşlı bir ozanın, iki dizesinde,
ara dostum dünyayı, ömrünün keyfini sür,
insanlar değilse de, kelebekler özgürdür.
ara dostum dünyayı, ömrünün keyfini sür,
insanlar değilse de, kelebekler özgürdür...
ayrıca inanılmaz güzel bir şarkı vardır içinde;
ya mavisinde bir çiçeğin, ya pembesinde,
bazende bir söğüt dalının serin gölgesinde,
yaşa dostum gönlünce, ömrünün keyfini sür,
insanlar değilse de, kelebekler özgürdür.
ya sabahında baharın, ya gecesinde,
bazende bir çiğ damlasının, yalın gerçeğinde,
yaşa dostum dünyayı, ömrünün keyfini sür,
insanlar değilse de, kelebekler özgürdür.
ya düşlerinde bir çocuğun, ya sevgisinde,
bazende yaşlı bir ozanın, iki dizesinde,
ara dostum dünyayı, ömrünün keyfini sür,
insanlar değilse de, kelebekler özgürdür.
ara dostum dünyayı, ömrünün keyfini sür,
insanlar değilse de, kelebekler özgürdür...
bokarock gibi bir durum oluşturmaya çalışmaktır.
dün gece yayınlanan arena programına konuk olarak katılan recep tayyip erdoğanın bekir coşkuna ve onun nezninde tüm abdullah gülün cumhurbaşkanlığına karşı olanlar için söylediği, ek olarak vatandaşın istek ve önceliklerini inatla tanımayıp insanlıktan çıkmış kişi söylemi.
ilgili haber için;
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/7123955.asp?gid=180&a=472354
ilgili bekir coşkun yazısı için;
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=7087024&yazarid=2
ilgili haber için;
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/7123955.asp?gid=180&a=472354
ilgili bekir coşkun yazısı için;
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=7087024&yazarid=2
kurma kollu köşe yazarı.
seçtiklerimiz, başlagıçlarımız, yolculuklarımız, devletçiliğimiz, devrimciliğimiz, varlığımız, yokluğumuz, kazandıklarımız, kaybetdiklerimiz hangimiz odo olmak istemedik bir an, düşüncelerimizle büyüsün insanlar ya da hangimiz bir an olsun kaçmayı düşünmedik kurduğumuz cümlelerden.. tadında mükemmel bir kitaptır. ütopya ya da distopya olması edebiyat dünyasına çok şey katmış olmasına ve yazara hayran olunmasını sağlamasına rağmen belkide hatmedenleri hiç ilgilendirmemiştir.
mayıs ayının sonlarında açılan, ancak çeşitli sorunlarla 2 ay kadar kapalı kalan, sorunlarını halledip hayatına kaldığı yerden devam etmeye çalışan sözlük oluşumudur.kapalı olmasına rağmen 50504 entry sayısına ulaşmışlardır. takdir edilesidir.
etika, anarşist etik, bir devrimcinin anıları, ekmeğin fethi isimli kitapların yazarı. anarşist komunizm babası, anarşizmin önemli düşünür, teorisyenlerindendir. çarlık rusyasında ünvan sahibi olmasına rağmen devrimciliğini ilan ettikten sonra bu ünvanı bırakmıştır. genelde kitaplarında fransız bir şairden etkilendiğini sıklıkla belirtmiştir.
futbolla ilgisi olmayan sadece makale okumayı seven insanların bile rahatlıkla alıp okuyabileceği, futbolcular hakkında inanılmaz edebi yazılar yayınlanan dergi. ayrıca dergiyi yapanlara göre "hayat yuvarlaktır".
pakize barışta dışında hiç bir yazarın kitap eleştirisi yapmadığı, çoğunlukla yazarları; yazdıkları romanlardaki karakterlerle özdeşleştirerek anlatan makaleler yazan yazarlarla inanılmaz keyifle okunan dergi.
ayrıca, goethe’nin "insan kendini yallnızca insanda tanır" sözünü kendilerine motto edinmişlerdir.
aynı yayın evinden çıkan diğer dergi için;
(bkz: f dergi)
ayrıca, goethe’nin "insan kendini yallnızca insanda tanır" sözünü kendilerine motto edinmişlerdir.
aynı yayın evinden çıkan diğer dergi için;
(bkz: f dergi)
erdal öz tarafından mamak cezaevinde deniz gezmiş’le yapılan birebir söyleşilerin bulunduğu kitaptır.1976 yılında yayınlanmıştır. sonraları devamı niteliğinde gülünün solduğu akşam ve defterimde kuş sesleri yazılmıştır.
bir kısmını okumak için;
http://denizgezmis.turksolu.org/yazilar/deniz_gezmis_anlatiyor.htm
bir kısmını okumak için;
http://denizgezmis.turksolu.org/yazilar/deniz_gezmis_anlatiyor.htm
masturbasyon olayında gelinebilecek son noktadır. kendini aşmış yazar ukdesidir. yapılırsa eğer telefon kıç tarafından içeri sokulmalıdır ki çeksin ve titresin.ayrıca telefonu korumak için telefona prazervatif takılsa farklı bir deneyim olabilir.
2004 yılının haziran ayında açılması için görüşmelerin başladığı, çok zorlanılan çok emek harcanan, çok insandan destek istenilen ve o destek bulunan, açılana kadar çok yürümek gereken bir yolun sonuca ulaşması için inatla yürünen ve sonunda önderin adını, varlığını yaşatmak, öldürüldüğü gerçeğini hatırlamak için açılan kültür merkezi. hala bir çok etkinliğe mekan olmakta ve önderi hatırmak için her sene buluşmalar düzenlenmektetir.
http://www.onderbabat.org
http://www.onderbabat.org
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?