kumralada

bulent ortacgil-(bkz: sensiz olmaz)
nev-(bkz: efkarliyim)
leman sam ile vedat sakman-(bkz: her neyse)

oldukca iyi bir kazanc ya da cikar saglama firsatini yakalamak.

daha nen olayim isterdin,
onursuzunum senin!

(bkz: cemal sureya)

(bkz: ama senin)

umulmadik bir kazanc elde etmek anlaminda kullanilan turnayi gozunden vurmak deyimindeki kadar guclu bir anlam icermese de ortalamanin ustunde bir kazanc elde edildigini ifade etmek icin kullanilabilir.

parasizligin vahim bir hal almasi sonucu kredi kartlarina abanarak gerceklestirilen hadise.ne yazik ki kredi kartlarinin limiti sonsuza gitmemektedir; her guzel seyin oldugu gibi kart kullaniminin da bir siniri vardir.bundan sonra yapilmasi gereken ondan bundan para dilenerek bir sekilde bu durumdan kurtulmanin caresine bakmak olmalidir.

bes parasiz kalmak anlamindadir fakat bu ifade gunumuzde daha yaygin bir kullanim icin limiti tuketmek seklinde revize edilebilir.

(bkz: bilgici saraya koymuslar yine de sozluk demis)

sakizli ve de kocaman olanlari daha bir guzeldir.

disaridan bitirme sinavlarinin birinde omurilik sogani nedir diye soruluyor.cevaplardan biri soyle:bunca yillik asciyim boyle bir sogani ne duydum ne de gordum.

agzinin ayari olmayan zat-i muhteremlerin tamirciye gidip "usta suna bir ayar cek" diyerek gerceklestirecekleri hadise.
(bkz: rot balans ayari)

bulmacayi eline alip da sorulan sorularin kendisini astigini farkederek bozuntuya vermemek icin ugrasan,ya da bulmacanin tek basina cozuldugu zaman zihni calistirdigini idrak edememis ama birilerinden cevaplari ogrenip yazarak en azindan cene ve parmak kaslarini calistirmayi kar sayan insan evladi.bu tip arkadaslara yapilacak en iyi sey soru sorduklarinda pis pis bakarak gozlerini korkutmak veya bunyede usengeclik yoksa bulmacayi cozup onlerine koymaktir.yoksa imkani yok kurtulamazsiniz.

ne kadar sallarsan salla son damla duser dona kulaga daha bir kafiyeli geliyor sanki.ya da ben boyle bildigim icin mi acaba?

niyeyse bu cumleyi sarfedip de guzellesmek icin icen arkadaslar,sizde hemen ortamdan sivisma istegi uyandirir.guzellesen sadece kendisine guzellesiyor anlasilan.

turk erkeklerinin ezici cogunlugunun en cagdas gecinenlerin bile gerceklestiremedigi hadise.
(bkz: ya benimsin ya topragin)
ya da
(bkz: arada bir seviselim ama)

vedat ozdemiroglu’nun turkluge ozgu tuhaf halleri eglenceli bir sekilde ele aldigi kitabi.

tam da "ya bu hatun evlenip coluk cocuga karisti,masal kitaplari yaziyor,duruldu herhalde bundan sonra bi cilginlik yapmaz gibi" diyecekken,madonna yine yapti yapacagini ve uzerine pembe bir aerobik mayosu giyip muthis bir enerjiyle dans ederek yeni albumunu tanitti.helal olsun diyorum baska da bir sey demiyorum.

(bkz: aerobik mayolu madonna)

misafirleriniz gelmis,salona buyur edilmislerdir,hosgeldiniz-hosbulduk faslindan sonra hal-hatir sorma kismina gecilir-ki bu da bildiginiz gibi yas sirasina gore yapilir-fakat sira size geldiginde her ne hikmetse sizin de ayni ortamda bulundugunuz ve konusabildiginiz gerceginin bilinmesine karsin gelen misafir sizinle ilgili sorulari size degil de anne veya babaniza sorar;siz durumun abesligini farkedip sorulara yanit vermeye,araya girmeye cabalasaniz da bir ise yaramaz.tabii bu durumda akla iki sey gelir:birincisi sorulari soran kisi sizi sevmediginden sizinle muhatap olmak istememektedir,ikincisi de sizi kucuk bir cocuk olarak gormektedir.eger bu seceneklerden herhangi biri dogru degilse malum kisinin salak oldugu sonucuna varilabilir zannedersem.

aslinda soylenecek cok sey varken,nedeni anlasilmaz bir bicimde bir turlu soylenmek istenenleri zihinde toparlayamamak,iki lafi bir araya getirememek ve kem kum ederken muhataba bon bon bakmakla sonuclanan can sikici durum.insan bir de kendisini yer bitirir boyle durumlarda,her zaman cir cir cir konusurken nasil olup da soyleyecek bir sey bulamadigini merak eder ama olmayinca olmuyor demek ki fazla zorlamamak gerek bunyeyi.