confessions

kargo

- Yazar -

  1. toplam entry 28
  2. takipçi 1
  3. puan 6256

uc kişi ağladik sana

kargo
sana üç kişi ağladık
ağladığım hüzün yıldızları parlıyor bugün gökyüzünde, bu gece yine için için yanıyorum, oturmuş seni düşünüp ağlıyorum, seni, gidişini, sevişini, herşeyini... unutamıyor işte seni şu yaralı kalbim, yaptıklarını hatırlayıp, pişman oluyor...

seni düşünüyorum bu gece, karanlık gökyüzünde... simsiyah gökyüzünde parlayan yıldızları seyrediyorum, onları sana benzetiyorum, kararmış kalbimin bir kenarında yanan meşale misali... dedim ya, seni düşünüyorum bu gece, beni sevdiğini, bana nasıl baktığını, bana nasıl güldüğünü, ellerimi nasıl tuttuğunu, ellerini nasıl tuttuğumu, büyüyen bir ateş gibi sevgimizin nasıl çoğaldığını ve birgün ansızın bırakıp gidişini...

son vedanı hatırlıyorum, gözlerime ağlarcasına baktığını, gözlerini kalbime gömdüğünü hatırlıyorum, bir daha çıkamasın diye... çıkamadılar zaten kalbimden gözlerin, ölüler dirilirler mi ki gömülenler çıksın, gitsin? gittin son bir veda ile gözü yaşlı, elimde kolyen, ardından dakikalarca baktım, ağlamaklı, sıkıldım, üzüldüm, perişan oldum ama ağlamadım... ağlayamadım, engel oldu gururum, engel oldu aşkım, uzaklara gittin, belki birdaha asla geri dönmemecesine,

özledim seni deliler gibi, özlüyorum hala... sen bir yerde ben bir yerde, yinede sönmedi sevgimiz, aksine çoğaldı dağlar gibi oldu hasretimiz... hep seni hayal eder, hep seni düşünürdüm, sesini duyunca yaşar, duyamayınca ölürdüm, aradın beni aylarca bir sevgi uğruna, ne yazık ki, ihmal edildin bir hata uğruna, kırıldın, ağladın, affettin ama hep sevdin, beni sevdin gülüm beni, kalbi kırık bir vefasızı, yine ihmal edildin yine unutuldun bir hiç uğruna, yine kırıldın, yine ağladın, yine affettin...

bir daha unutuldun, sevdanla başbaşa bırakıldın, yine kırıldın, yine ağladın ama bu sefer affetmedin... sevdiğini en mutlu gününde öldürdün, ve ardına bakmadan gittin... beni benle başbaşa bıraktın, yıkıldım, üzüldüm, kırıldım...

senden ayrılınca kaldım çaresiz, sevgisiz ve birde sensiz, hep sensizdim zaten ama şimdiki kadar asla değil... parçalanmış bir kalbe sahip oldun mu sen hiç? parça parça edilmiş, yıkık ve virane, bir o kadarda vefasız... önceleri üzüldüm, yıkıldım ama asla ağlamadım... geldi geçti deyip senide gözlerin gibi kalbime gömdüm... unuttum dedim, unutacağım dedim, unutamıyorum dedim, unutmam dedim...

önce gözlerin sonra sen çıktın kalbimden, bir vicdan azabıdır başladı ölü yüreğimde, hiçbir şey kalmadı, senden başka kalbimde, hatıraların, gözlerin ve sözlerin... şiirlerini getirdiler bana, beni öldüren şiirlerini... vefasız dediğini duydum, yıkıldım, düşündüm seni gecelerce daima tek başıma, şiirlerin öldürdü, hasretin yaktı yüreğimi, kırıldım, üzüldüm, yıkıldım ve en sonunda ağladım...

3 kişi ağladık sana; ben, kalbim ve gözlerim... sana yandım, seni sevdim, seni hatırladım heryerde... belki birgün sesini duyarım umuduyla telefon bekledim günlerce, telefon gelmeyip sesine hasret kalınca ağladım ağladım, sana yaptıklarımı ancak o zaman anladım... duydum ki kalbini vermemişsin kimseye, olurda içinde görürler beni diye... benim kalbimide istediler, ama vermedim kimseye, olurda içinde seni görürler diye...

gökyüzü yıldızlar ile doluydu, ben hep seni düşünürken, hüzün yıldızları koydum adlarını, seni hatırlatıyorlar diye, aynı onlar gibi sende benden çok uzaklardaydın, hep göz kırpardın uzaktan, sessizce, bense hep seni bekledim kırık kalbim, yaşlı gözlerimle... bazen hayallere dalıyorum, seni düşünüp ağlıyorum, seni ve sevgini arıyorum hep kalbimde... düşmüyor adın hiç dilimden, öleceğim gülüm bir gün ben, senin sevginden, senin derdinden...

bir gün göreceğim yine belki seni, seni, beni unutmuş, benim olmayan seni... işte o an aşkımın gözyaşlarını hatırlayacağım, ve yine bir köşeye oturup ağlayacağım... yemin ettim senin üstüne sevmeyim başkasını diye, ve heryerde, her zaman tekrarlıyorum yeminimi;

"seni unutmam için öldürseler bile, karşılık olarak dünyayı verseler bile, darağacı kurup idam etseler bile, senden başkasını asla sevmeyeceğim... "

--------------------------------------------------------------------------------

şiir

kargo



ölümü ektim randevu yerinde
beklemekten ağaç olsun

zembereği boşalmış sözcüklerin
akreple yelkovan öpüşüyor onikide
bütün ziller vaktinde vuruyor,
tembellik edip gitmeyeceğim
kusura bakma ölüm
bugün de gecikeceğim
sessizlik çökmüş kentin sokaklarına
martılar uykuya dalmış
kar bütün izlerini örtmeye hazır
randevularımıza sadığımdır sektirmem saatini ama bu sefer tembelliğim tuttu, ölüm daha çok beklersin beni…
şimdi kış ölümün vaktidir derler ve tecrübelerimden bilirim kışın ölene söverler.
kusura bakma ölüm
ben ardımdan sövdürmem.
bu randevuya asla gelmem.
bu şiirin içinden tren de geçebilir
uçak da
vapur da
bütün teknolojik ölüm aletleri de
ama hiç birine binmeyeceğim
kusura bakma ölüm
gelmeyeceğim

***

gelecek öyle uçsuz bucaksız duruyor ki
ve ben ne olacağını merak ederken
hani filmin en güzel sahnesinde
sinemadan çıkar gibi
hayattan çıkıp gidemem
kusura bakma ölüm
adın çok soğuk gelemem
bunca mazeretim varken
yaşama dair,
ölümü aklımdan bile geçirmem
seviyorum seni hayat
tüm kötü sürprizlerini de..



erol zavar

türküz

kargo
uyanın ey türk türk milleti!!!
masum bebeleri kundaklarında vuranları, hamile kadınların karnını deşen bu hainleri görmüyor musunuz???
biz türküz, bu vatan, bu marş bizim.. kimseye vermem..
seyirci koltuğundan in artık türklük!!
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol