emma the gold one

çok hareketli kıpır kıpır bir eser. klasik dönemin popu olabileceğini düşünüyorum ben haddimi aşmayaraktan.

yılda yalnızca bir kez temmuz ayında amsterdam arena’da gerçekleşen büyük organizasyon. dresscodeu sadece siyahtır. hard trance çalar. line uplara bakıldığında her sene nedense sensation white’a göre çok daha sağlam isimler çıkar karşımıza.

(bkz: yoji biomehanika)
(bkz: the prophet)

it. merak.

leonardo da vinci’nin ilk ve en güzel yaşam prensibi.

şöyle ki:

yaşama doymak bilmez bir merak duyan yaklaşım ve dur durak bilmez bir öğrenme isteği. gerçeği aramak, yaşam boyu süren öğrenme ve yaratıcılığın pınarıdır. bu yüzden, leonardo’nun şimdiye kadar yaşamış en meraklı insan olması mümkündür. gerçeği arayış ayrıca, tanrısal olan ile ilişki kurma arzumuzun ifadesidir.

“eğer tanrını yani efendini arıyorsan, onu sadece bütün kalbin ve ruhunla ararsan bulursun.” hepimiz tanrısal ışıkla doğduk. ama okulun ve toplumun her yeni doğan bebeğini törpüleyip sıradan bir insan haline getiren etkilerle mücadele etmemizi sağlayacak sırları bilmiyoruz. mevlana bu özgürlüğü nasıl elde edebileceğimizi şöyle anlatıyor; “zeka tanrının armağanı olduğu için çeşmesi ruhun derinliklerindedir. tanrı vergisi bilginin suyu gönülden gelirse hiç azalmaz ve hiç kirlenmez. ve o bilginin yolu kapalıysa içeri ne zararı dokunur? kalbin evinden sürekli akar. edinilmiş zeka sokaktan eve gelen oluklar gibidir, eğer o borular tıkanırsa ev susuz kalır. çeşmeyi kendi içinde aramalısın.”

leonardo da vinci nin 7 yaşam sırrından ikincisi.

bilgiyi deneyimle sınama kararlılığı ve hatalardan ders çıkarma istekliliği anlamına gelir. dogma ve batıl inancı reddederek kendi araştırmalarını yapmayı öğütler.

(bkz: curiosita)

(bkz: missile)

wiccan düşünce sistemi;
*animist bir yaklışımla, doğa tüm varlığın kaynağıdır.
*onu anlamak determistik bilimle mümkündür.dogmalarla ve köhnemiş
inançlarla değil.
*yaşam kutsaldır.bilinç zamanla yenilenmeli ve tazelenmelidir.tüm köhne anlayışlar ve yapılar yıkılmalıdır.
*evreni kapsayan ve yöneten üst bir bilinç yoktur.
*evrenin tüm dokusu altın kesitler ve çevrimlerle doludur.tarih ve evrim döngüseldir.
*insan zaaafları ve yanlış kararlarından ötürü kınanamaz ve cezalandırılamaz.
*hiç kimsenin insan olmak dışında, dini ve ruhani payeleri yoktur. inanç özgüdür.aracı ve rehber kabul etmez. her insanın kendi inanç yolu farklıdır.buluştuğumuz yer dharma’dır.

before sunset soundtracki, söz-müzik julie delpy. kadın vals bestelemiş yalnız.

let me sing you a waltz
out of nowhere, out of my thoughts
let me sing you a waltz
about this one night stand

you were for me that night
everything i always dreamt of in life
but now you’re gone
you are far gone
all the way to your island of rain

it was for you just a one night thing
but you were much more to me
just so you know

i hear rumors about you
about all the bad things you do
but when we were together alone
you didn’t seem like a player at all
i don t care what they say
i know what you meant for me that day
i just wanted another try
i just wanted another night
even if it doesn’t seem quite right
you meant for me much more
than anyone i’ve met before

one single night with you, little jesse
is worth a thousand with anybody

i have no bitterness, my sweet
i’ll never forget this one night thing
even tomorrow, another arms
my heart will stay yours until i die

let me sing you a waltz
out of nowhere, out of my blues
let me sing you a waltz
about this lovely one night stand

before sunset’te a waltz for a night adlı şarkıyı öyle şeker söylemiştir ki insanda alıp masanın kenarına oturtma isteği uyandırıyor.

mükemmel bir oğuzhan akay şiiridir.

kimseyi terk etmedim meğer kendimi biriktirdim hep
gözyaşlarını gördüğüm için benimdin
en ayıp gülüşünü yakaladığım için
sevişmelerimiz uzun sürer diye düşünürdüm

evimde yalnızlık anlaşılabilir bir odaydı
odanın içinde dolaşırdım kendime
doğusunu bana bağışlardın kalbinin
sabaha kadar mücadele her gece

alo! yorgunluk mevsiminden arıyorum
telesekreterine gül bırakıyorum
rüzgârın kısık sesini ve sitemleri
şifremiz aşktı, defterimde kuruttum

kaba saba bir kasaba öyküsüydü bu
bir kasap anlattıydı bana
kasanın başındaydı

ayrılık yanı başımdaydı

(bkz: birinin yalancısı mumsuz)

piçirik.

götelek gibi yiğit özgür’ün lügatımıza kattığı kelimelerdendir.

sevgili adamım kaan sezyum’un yeni harman’da kaan şenşoray adıyla yayımlanmış yazısı-şiir diyemedim-. yine çok duygusal, yine çok içli.

merhaba bebeyim
nassın? slm, asl hatta yavrum bak
her insanın bir parçası vardır
misal ben
-ki dokuz yıl mimarlık okumuş gün gelmiş editörlük yapmış metin yazarlığı desen teaburune koymuş bu işten ekmek yemiş monitor almış, davul batari almış bi kişiyim
benim şarkım şimdi sana desem ki
haydi de haydi dünya ve hatta devam etsem;
haydi de haydi dön dünya diyerek bağırarak çığırarak...
ve sen... anlamasan ne dediğimi
yoksa sadece tori amos dinleyen anten bi kız mısın?
yoksa morveötesi konserinde haruuun diye bağıran o kız mısın?
sahi her konsere nasıl gidiyo o kız?
-neyse yavrum her insanın bir şarkısı vardır
işte demin de dediğim benim şarkımdı
demin okuduğum da benim türkümdü
kaç kere kaç yıl yaşarım ben senle
sen şimdi lazımsın bana sen şimdi
büyüklüğünü bil kadrini kıymetini
alırım senden sonra
buzdolabına bıraktığım tüm kıymanın iki bölü beş bezesini
hadi
haydi
alplerdeki kaymak
şeker kız kendi

melek sesli, sakinleştirici etkili şarkıların sahibi indie müzisyen, şeker kadın.

(bkz: soul to feet)

müziği sözleri şahane 2pac şarkısı. melodisinin bu kadar çalınması, olur olmaz kullanılması kınanmamalıdır; yenisini üretemeyen bünyelerin işidir ama hoşgörülebilir. çok çok iyidir çünkü; dönüp dönüp dinlenesidir.

i love you, black or chrome...

all i need in this life of sin, is me and my girlfriend
down to ride to the bloody end, just me and my girlfriend

unutulmaz sultana şarkısı. fatih akın da sık sık kullanır.

zaman mekan değişebilir her an
hayat sürpriz dolu ne sular geçer
bu köprü altından
sultana okulundan bir iki kelime öğren
güvenme kimseye büyük lokma ye
ama büyük konuşma
mutluluk satılmaz pazarda
mutluluk alınmaz parayla
mutluluk yaşanmaz sarayda
sultana dorukta patlamaya hazır bomba
lafebesi ustası çerkez kızı
hip-hop’in bir numaralı hastası
derdine çare olurum doktor
çünkü bende tedavi stili çoktur
dermanı olmayan ferman yoktur

ela gözlü nazlı dilber
koma beni el yerine
altın kemerin olayım
dola beni bel yerine

bugün buradaysan yarin bil ki yoksun
ajandamda yanlışa bil ki yer yoktur
palavralarınaysa benim karnım toktur
etrafımda pervane para babası çoktur
ileri gittin sen dur biraz bekle
radarla bile rastlayamazsın izime
kıskançlık kimseyi götürmez bir yere
kuzeyden güneye doğudan batıya
yediden yetmişe yürüyelim elele
hep beraber birlikte güzel günlere
sihirli lamba gibi dile ne dilersen
iyiysen iyi olurum
kötülerdensen bil ki lanetlerin en iyisini ben okurum

ela gözlü nazlı dilber
koma beni el yerine
altın kemerin olayım
dola beni bel yerine

adım atmadan önce güneş batmadan önce
laf atmadan önce biraz düşün bence
haddini bil öğren kim kimdir
bu prenses kimdir beyazıt’ın torunu
sen kaybettinmi zor bulursun yolunu
umurumda mı sorunun
benim özüm doğru benim sözüm doğru
bırakmam kimseye oturduğum koltuğu
haksızlık oldumu kaçmam açarım savaş
karşında durana iyi bak arkadaş
akıl yaşta değil atalar demiş baştadır
eskiden moda rock’tı
su an revaçta olan hip-hop’tır

ela gözlü nazlı dilber
koma beni el yerine
altın kemerin olayım
dola beni bel yerine

eksikliği, alçak düzeyi çok büyük bir problem.

tuğba özay’ın eşine yazdığı şarkı sözüymüş. oy allahım oy ben ölem ya!

ne demek ki bu? hani öbürü gitti bunla idare et gibi mi? yoksa öbürüyle tamamen ilgisiz de ’’işte yürek işte aşk’’ dedirtmek için mi yazıldı bu söz? yahu el değmemiş bir yüreğin de yok ki senin. beynimin bekareti dese neyse. tey tey!

orijinali aşağıdaki gibi olan edgar allan poe şiiri. sopor aeternus da şarkı olarak yorumlamıştır. pek keyifli olmuştur.

gaily bedight,
a gallant knight,
in sunshine and in shadow,
had journeyed long,
singing a song,
in search of eldorado.
but he grew old-
this knight so bold-
and o’er his heart a shadow
fell as he found
no spot of ground
that looked like eldorado.
and, as his strength
failed him at length,
he met a pilgrim shadow-
"shadow," said he,
"where can it be-
this land of eldorado?"
"over the mountains
of the moon,
down the valley of the shadow,
ride, boldly ride,"
the shade replied-
"if you seek for eldorado!"

eurotrip adlı filmin kendinden daha iyi ve hiper eğlenceli soundtracki. lustra söylüyor.

hey!!!!!!

scotty doesn’t know,
that fionna and me,
do it in my van every sunday.

she tells him she’s in church,
but she doesn’t go,
still she’s on her knees, and...

scotty doesn’t know, oh.
so don’t tell scotty!

fionna says she’s out shopping,
but she’s under me and i’m not stopping.

cuz scotty doesn’t know,
so don’t tell scotty.

i can’t believe he’s so trusting,
while i’m right behind you thrusting..

fionna’s got him on the phone,
and she’s trying not to moan.
it’s a three way call,
and he knows nothing.
nothing!!!

scotty doesn’t know,
don’t tell scotty.

we’ll put on a show, everyone will go.
scotty doesn’t know,
scotty doesn’t know,
scotty doesn’t knoooooow....

the, parking lot, why not?
it’s so cool when you’re on top.
his front lawn, in the snow.
laughing so hard, cuz...

scotty doesn’t know,
scotty doesn’t know.

i did her on his birthday.

scotty doesn’t know,
scotty doesn’t know,
scotty doesn’t know,
scotty doesn’t know,
don’t tell scotty.
scotty doesn’t knoooooow....

scotty will know,
scotty has to know,
scotty’s gotta know,
gonna tell scotty,
gonna tell him myself.

scotty has to know,
scotty has to know,
scotty has to,
scotty has to,
scotty has to go!

scotty doesn’t know,
(don’t tell scotty)
scotty doesn’t know,
(don’t tell scotty)
scotty doesn’t know...
scotty’s gotta go!

(bkz: scotty doesn t know)