asıl adı : evangelista torricelli
çocukluğunda matematiğe olan merakıyla dikkatleri çekti. 1627de romaya giderek, hidrolik biliminin kurucusu ve galileinin talebesi olan benedetto castelli ile birlikte çalıştı. 1641de galilei ile mektuplaşmaya başladı. aynı sene, castelli nin tavsiyesi üzerine galilei, torricelliyi tuscanyye davet etti. galilei ile görüştükten birkaç hafta sonra, galilei ölünce, tuscany büyük dükü torricelliyi onun makamına tayin etti. 1644 yılında geometri ve mekanik üzerine bir kitap yayınladı. matematik sahasında mühim bir boşluğu dolduran bu kitapta aynı zamanda galileinin mekanik üzerindeki ilk çalışması, birbirine bağlı cisimlerin ortak ağırlık merkezleri aşağıya doğru hareket ederken, ani hareket edebilecekleri prensibi bir neticeye bağlanıyordu. torricelli, bu çalışmalarını yaparken açık hava basıncı üzerindeki deneylerinde de devam etti. basınçtan faydalanarak, civa doldurulmuş tüplerle yaptığı deneyler neticesinde, deniz seviyesinde 1cm2 ye düşen basıncı 1033 g/cm2 olarak tespit etti. geometri ve mekanik alanındaki fikirlerini ise ilk önceleri kimse önemsemedi. torricelli aynı zamanda hocası galileinin teleskobunu ve kendi mikroskobunu geliştirmeye uğraştı.
1643 torricelli, hava basıncını ölçmek için şimdi cıvalı barometre denilen cihaz icat etti.
çocukluğunda matematiğe olan merakıyla dikkatleri çekti. 1627de romaya giderek, hidrolik biliminin kurucusu ve galileinin talebesi olan benedetto castelli ile birlikte çalıştı. 1641de galilei ile mektuplaşmaya başladı. aynı sene, castelli nin tavsiyesi üzerine galilei, torricelliyi tuscanyye davet etti. galilei ile görüştükten birkaç hafta sonra, galilei ölünce, tuscany büyük dükü torricelliyi onun makamına tayin etti. 1644 yılında geometri ve mekanik üzerine bir kitap yayınladı. matematik sahasında mühim bir boşluğu dolduran bu kitapta aynı zamanda galileinin mekanik üzerindeki ilk çalışması, birbirine bağlı cisimlerin ortak ağırlık merkezleri aşağıya doğru hareket ederken, ani hareket edebilecekleri prensibi bir neticeye bağlanıyordu. torricelli, bu çalışmalarını yaparken açık hava basıncı üzerindeki deneylerinde de devam etti. basınçtan faydalanarak, civa doldurulmuş tüplerle yaptığı deneyler neticesinde, deniz seviyesinde 1cm2 ye düşen basıncı 1033 g/cm2 olarak tespit etti. geometri ve mekanik alanındaki fikirlerini ise ilk önceleri kimse önemsemedi. torricelli aynı zamanda hocası galileinin teleskobunu ve kendi mikroskobunu geliştirmeye uğraştı.
1643 torricelli, hava basıncını ölçmek için şimdi cıvalı barometre denilen cihaz icat etti.
paraf : fransızca paraphé. “kısa imza” anlamındaki bu kelimeye karşılık olarak tdk imce sözünü benimsemiştir.
bahar aylarında çiçeklenen çok yıllık otsu bir bitki türü.batı akdenizin orman-çalılarla kaplı alanlarında yetişir. deniz seviyesinden 1250 metre yüksekliğe kadar görülebilir. sarı çiçekleri görünüm itibariyle orkide türlerine benzer.
alt örtü (molton-miflon)
masa örtüsünün altına serilen aba, keçe, çuha gibi emici ve yumuşak kalınca kumaştan yapılan örtülerdir. kaymaması için, genellikle kare ve dikdörtgen örtülerin köşelerine, yuvarlak olanların bütün çevresine lastik dikilerek kılıf gibi masaların üzerine geçirilir. ölçüleri masa kenarlarından 10 cm sarkacak olması yeterlidir.
molton kullanmanın yararları
ø masa yüzeyindeki pürüzleri ve kusurları gizleyerek giderir.
ø takımların masaya konuluşu sırasında çıkacak gürültüyü önler.
ø tutucu özelliği olduğu için üstündeki örtülerin kaymasını engeller.
ø servis sırasında dökülen sıvı maddeleri emer.
ø yan yana getirilerek kullanılan masa yüzeylerinin seviye farkını kapatır.
masa örtüsünün altına serilen aba, keçe, çuha gibi emici ve yumuşak kalınca kumaştan yapılan örtülerdir. kaymaması için, genellikle kare ve dikdörtgen örtülerin köşelerine, yuvarlak olanların bütün çevresine lastik dikilerek kılıf gibi masaların üzerine geçirilir. ölçüleri masa kenarlarından 10 cm sarkacak olması yeterlidir.
molton kullanmanın yararları
ø masa yüzeyindeki pürüzleri ve kusurları gizleyerek giderir.
ø takımların masaya konuluşu sırasında çıkacak gürültüyü önler.
ø tutucu özelliği olduğu için üstündeki örtülerin kaymasını engeller.
ø servis sırasında dökülen sıvı maddeleri emer.
ø yan yana getirilerek kullanılan masa yüzeylerinin seviye farkını kapatır.
aşılanmamış zeytin ağacı.
2002 yılı istanbul basımlı biraz üşüdüm adlı kitabın şair yazarı.
leyla ile mecnun
şimdi hüzünlü bir hikayedir mecnun
şimdi mecnun gibi sevecek adammı kaldı
aşk o zaman aşktı leyla çöllerde kaldı
şimdi adamı çöle düşürecek kadınmı kaldı.
ömer katırcı
leyla ile mecnun
şimdi hüzünlü bir hikayedir mecnun
şimdi mecnun gibi sevecek adammı kaldı
aşk o zaman aşktı leyla çöllerde kaldı
şimdi adamı çöle düşürecek kadınmı kaldı.
ömer katırcı
"katran" kelimesi bir çok farklı maddeyi tanımlamak için kullanılmaktadır. doğada bulunan "katran ocakları" (örnek los angelesde la brea katran ocakları) gerçekte katran değil, asfalt içermektedir ve aslında asfalt ocaklarıolarak bilinmektedir. katran kumuçökeltileri katrandan ziyade aynen shropshiredeki katran tünelinde olduğu gibi farklı oranlarda yer sakızı ve yoğun ham petrol ile kum (veya taş)içermektedir. aynı zamanda "burma yağı" veya "burma nefti" diye de bilinen "rangoon katran"ı gerçekte petroldür."katran" ve zift bazen birbirinin yerine kullanılabilmektedir; ancak zift, katran daha akıcı iken daha katıdır.
denizin derinlik derecesini ölçmek için gemilerde kullanılan aletin adı.
esas îtibâriyle uygun bir tarzda işâretlenmiş bir savlo (ip) ve ucuna bağlanmış bir kurşun ağırlıktan ibârettir.
iki bin yıldan fazla bir zamandan beri gemilerin emniyetini sağlamak üzere kullanılan alışıla gelen iskandiller günümüz gemilerinde de vardır. bu iskandiller filika iskandili, el iskandili ve derin su iskandili olmak üzere üç çeşittir. filika iskandili sığ sularda küçük teknelerde kullanılır. şavlo (ip) uzunluğu 10 kulaç (18.3 m), ağırlığı 3 kg’dır. el iskandili her tip gemide limanlara girilirken kullanılır. savlo (ip) uzunluğu 25 kulaç (46.25 m), kurşun ağırlığı 4.5-6.5 kg’dır. derin su iskandili ise iskandil makinası bulunmadan önce ve sonra da iskandil makinası arızalı olan gemilerde kullanılır. savlo uzunluğu 100 kulaç (183 m), ağırlığı 13-13.5 kg’dır.
esas îtibâriyle uygun bir tarzda işâretlenmiş bir savlo (ip) ve ucuna bağlanmış bir kurşun ağırlıktan ibârettir.
iki bin yıldan fazla bir zamandan beri gemilerin emniyetini sağlamak üzere kullanılan alışıla gelen iskandiller günümüz gemilerinde de vardır. bu iskandiller filika iskandili, el iskandili ve derin su iskandili olmak üzere üç çeşittir. filika iskandili sığ sularda küçük teknelerde kullanılır. şavlo (ip) uzunluğu 10 kulaç (18.3 m), ağırlığı 3 kg’dır. el iskandili her tip gemide limanlara girilirken kullanılır. savlo (ip) uzunluğu 25 kulaç (46.25 m), kurşun ağırlığı 4.5-6.5 kg’dır. derin su iskandili ise iskandil makinası bulunmadan önce ve sonra da iskandil makinası arızalı olan gemilerde kullanılır. savlo uzunluğu 100 kulaç (183 m), ağırlığı 13-13.5 kg’dır.
güneşin yükselme açısı küçükken, çiyle kaplı bir alanda, gözlemcinin başının gölgesini çevreleyen parlak beyaz ışık. orj. cellinis halo
fondötenler yüzümüzü makyaja hazırlayan ürünlerdir. bir makyajın başarısı için önemli bir etkiye sahiptirler. yüzde makyaj çalışması yapabilmemiz için, cildin bu uygulamalara hazır olması ve cilt yüzeyinin daha düz bir yüzeye bürünmesi için fondötenleri kullanmaktayız. istenilen makyaj tonunun tutturulması için de zemin hazırlarlar. fondöten kullanmadan önce, cildinizin yapısı hakkında araştırma yapmanız en uygun olanıdır. fondötenler, kısa kullanımlar için herhangi bir sorun teşkil etmese de, özellikle hassas cilt yapısına sahip bayanlarda tahriş gibi olumsuz etkilere sebep olabilir. kimyasal içeriklerinin cildinizde herhangi bir alerjiye sebep olup olmadığını bilmenizde fayda var. fondötenlerle ilgili üzerinde durulması gereken diğer bir konu da, onların temizlenmesi işlemidir. kozmetik ürünlerin temizlenmesi esnasında, cildimizdeki ince yağ tabakası deformasyonu görülebilir. bu durum derinin kurumasına yol açabilir. cildinizi temizlerken, deri üzerinde güçlü baskı uygulamalarından çok, daha hafif bir baskı uygulayarak yapılan temizleme süreci önemlidir.
miss piggy the muppet showun kukla karakterlerinden biri. frank oz tarafından canlandırılan karakter onun emekliliği sonrası 2001 yılından itibaren eric jacobson ile hayat bulmuştur.
ilk başlarda şovda ufak bir karakterken ilerleyen bölümlerde merkezi karakterlerden biri haline gelmiştir.
miss piggy çoğu zaman kadınsı yanları öne çıkan bir karakter olarak gözükse de sinirli anlarında kermiti karate numaraları ile hırpalamaktan çekinmez. şovda kendisinden habersiz bir şeyin olmasına izin vermez ve çoğu kez gelen konuk sanatçılarla bir elektriklenme hali yaşar. bayan konuklar onun kıskançlığından, erkek konuklarsa çapkınlığından nasiplerini alırlar.
ilk başlarda şovda ufak bir karakterken ilerleyen bölümlerde merkezi karakterlerden biri haline gelmiştir.
miss piggy çoğu zaman kadınsı yanları öne çıkan bir karakter olarak gözükse de sinirli anlarında kermiti karate numaraları ile hırpalamaktan çekinmez. şovda kendisinden habersiz bir şeyin olmasına izin vermez ve çoğu kez gelen konuk sanatçılarla bir elektriklenme hali yaşar. bayan konuklar onun kıskançlığından, erkek konuklarsa çapkınlığından nasiplerini alırlar.
telekler
büyük ve uzun tüylerdir. yan dalcıkları çengellidir ve bu tüyler dik dururlar. telekler kuş vücudunun belli bölgelerinden çıkarlar. bu bölgelerin dışında kalan kısımlar ya tamamen çıplak veya hav tüyleri ile örtülüdür. telekler de; uçma telekleri, kuyruk telekleri ve örtü telekleri olmak üzere üç çeşittir. telekler çeşitli renklerde olabilirler.
uçma telekleri
kanat şekline dönüşen ön ekstremitenin el ve alt kol kısmında bulunur. genellikle 10 tane el uçma teleği (esas uçma tüyü) kanat ucundan bilek eklemine kadar sıralanır. daha küçük olan alt kol uçma telekleri (ikinci derece uçma tüyleri) bilek ekseninden dirseğe kadar sıralanır ve sayıları değişiktir. tüylerin uzunluklarına ve bayrak şekillerine göre kanatlar sivri veya küt bir görünüm alırlar.
kuyruk telekleri
kuyruktaki büyük tüylerdir. uçarken dümen görevini yaparlar. sayıları genellikle 12’dir. bazı türlerde 10, bazılarında 20’ye kadar, hatta bazılarında daha fazla da olabilir. kuyruk telekleri son kuyruk omuruna bağlanmıştır. buradaki kasların hareketiyle yelpaze gibi açılabilir, aşağı ve yukarı hareket edebilir. çok değişik şekillerde olan kuyruk tüyleri bazı türlerde körelmiştir. (yumurta piçi) kuyruk teleklerinin uzunluk ve yapılarına göre basamaklı, kama şekilli yuvarlak, dört köşe, girintili ve çatallı kuyruk şekillerine rastlanır.
örtü telekleri
uçma tüylerinin ve kuyruğun dibinde kiremit gibi dizilmiş kısa tüylerdir. kanatların üst ve alt taraflarında birkaç sıra örtü tüyü bulunur. üsttekilere kanat üstü örtü tüyler, alttakilere kanat altı örtü tüyleri denir. uçma teleklerine en yakın olan örtü tüyleri en büyükleridir, bunlar da el ve kol örtü tüyleri adını alırlar. vücudun diğer bölümleri de çeşitli büyüklükteki örtü tüyleri ile kaplıdır
büyük ve uzun tüylerdir. yan dalcıkları çengellidir ve bu tüyler dik dururlar. telekler kuş vücudunun belli bölgelerinden çıkarlar. bu bölgelerin dışında kalan kısımlar ya tamamen çıplak veya hav tüyleri ile örtülüdür. telekler de; uçma telekleri, kuyruk telekleri ve örtü telekleri olmak üzere üç çeşittir. telekler çeşitli renklerde olabilirler.
uçma telekleri
kanat şekline dönüşen ön ekstremitenin el ve alt kol kısmında bulunur. genellikle 10 tane el uçma teleği (esas uçma tüyü) kanat ucundan bilek eklemine kadar sıralanır. daha küçük olan alt kol uçma telekleri (ikinci derece uçma tüyleri) bilek ekseninden dirseğe kadar sıralanır ve sayıları değişiktir. tüylerin uzunluklarına ve bayrak şekillerine göre kanatlar sivri veya küt bir görünüm alırlar.
kuyruk telekleri
kuyruktaki büyük tüylerdir. uçarken dümen görevini yaparlar. sayıları genellikle 12’dir. bazı türlerde 10, bazılarında 20’ye kadar, hatta bazılarında daha fazla da olabilir. kuyruk telekleri son kuyruk omuruna bağlanmıştır. buradaki kasların hareketiyle yelpaze gibi açılabilir, aşağı ve yukarı hareket edebilir. çok değişik şekillerde olan kuyruk tüyleri bazı türlerde körelmiştir. (yumurta piçi) kuyruk teleklerinin uzunluk ve yapılarına göre basamaklı, kama şekilli yuvarlak, dört köşe, girintili ve çatallı kuyruk şekillerine rastlanır.
örtü telekleri
uçma tüylerinin ve kuyruğun dibinde kiremit gibi dizilmiş kısa tüylerdir. kanatların üst ve alt taraflarında birkaç sıra örtü tüyü bulunur. üsttekilere kanat üstü örtü tüyler, alttakilere kanat altı örtü tüyleri denir. uçma teleklerine en yakın olan örtü tüyleri en büyükleridir, bunlar da el ve kol örtü tüyleri adını alırlar. vücudun diğer bölümleri de çeşitli büyüklükteki örtü tüyleri ile kaplıdır
kutbu nayi ( neyzenlerin kutbu ) olarak adlandırılmıştır.
çok yönlü bir sanatçı ve zanaatçı olan neyzen niyazi sayın, ebrudan fotoğrafa, tespihçilikten sedef kakmacılığına, elektronikten tornacılığa, balıkçılıktan gülcülüğe, ağaç işlerinden kuşçuluğa kadar yoğun bir ilgi yelpazesi içinde yoğrulmuştur. bütün bu sanatların mütemmim olduğu görüşünden yola çıkar. mesut cemil bey gibi o da sanatı iyi ahlâkın bir uzantısı olarak görür.
ney icra sanatında hocaları mustafa düzgünman ve halil dikmenin yanısıra; şeyh hayrullah efendi, mızıkalı muhiddin efendi, zekâî dedenin talebesi kadırgalı hüseyin fahrettin efendi, hafız ali efendi, kadıköylü vahit bey, emin ongan, şefik gürmeriç ve özellikle de mesut cemil beyden feyz aldığını belirtir.
halil dikmennden edindiği bir tür istanbullu ney tavrının son temsilcisidir. ney icrasına yaptığı büyük katkı, halil dikmen üslubuyla tanburi cemil beyin yolunu ve sanat anlaşını birleştirmektir. kendisi bunu "elli üç yıllık sanat hayatım içinde her ikisinin tevhidi ile ortaya bir şeyler koymuş isem, kendimi bahtiyar addederim" biçiminde ifade etmiştir.
ney icrasında yeni kalıplar ve pozisyonlarla bir dönüm noktası teşkil ettiği, bu manâda geleneği kendi içinde yenilediğinde hemfikir olmayan neredeyse yoktur. neyde, bir "neyzen niyazi sayın öncesi" ve "neyzen niyazi sayın sonrası"ndan söz etmek gerekir. bazı pozisyonların ve baskı şekillerinin eksikliği dolayısıyle eskiden kürdîli hicazkâr, şeddi araban, nihavend gibi makamlarla taksim bile yapılamazken, bugün çoğu niyazi beyin talebesi olan neyzenler doğaçlama repertuvarlarına bu makamlara özgü tınıyı yansıtabilen bir üslûbu da ithal etmişlerdir.
perdeleri kullanmadaki titizliği, nefes hakimiyeti ve benzersiz legatosuyla bilinen neyzen niyazi bey, ney açarken yirmi altılı birim sistemine ilaveten kullandığı kaydırma sistemiyle de yenilikçidir.
çok yönlü bir sanatçı ve zanaatçı olan neyzen niyazi sayın, ebrudan fotoğrafa, tespihçilikten sedef kakmacılığına, elektronikten tornacılığa, balıkçılıktan gülcülüğe, ağaç işlerinden kuşçuluğa kadar yoğun bir ilgi yelpazesi içinde yoğrulmuştur. bütün bu sanatların mütemmim olduğu görüşünden yola çıkar. mesut cemil bey gibi o da sanatı iyi ahlâkın bir uzantısı olarak görür.
ney icra sanatında hocaları mustafa düzgünman ve halil dikmenin yanısıra; şeyh hayrullah efendi, mızıkalı muhiddin efendi, zekâî dedenin talebesi kadırgalı hüseyin fahrettin efendi, hafız ali efendi, kadıköylü vahit bey, emin ongan, şefik gürmeriç ve özellikle de mesut cemil beyden feyz aldığını belirtir.
halil dikmennden edindiği bir tür istanbullu ney tavrının son temsilcisidir. ney icrasına yaptığı büyük katkı, halil dikmen üslubuyla tanburi cemil beyin yolunu ve sanat anlaşını birleştirmektir. kendisi bunu "elli üç yıllık sanat hayatım içinde her ikisinin tevhidi ile ortaya bir şeyler koymuş isem, kendimi bahtiyar addederim" biçiminde ifade etmiştir.
ney icrasında yeni kalıplar ve pozisyonlarla bir dönüm noktası teşkil ettiği, bu manâda geleneği kendi içinde yenilediğinde hemfikir olmayan neredeyse yoktur. neyde, bir "neyzen niyazi sayın öncesi" ve "neyzen niyazi sayın sonrası"ndan söz etmek gerekir. bazı pozisyonların ve baskı şekillerinin eksikliği dolayısıyle eskiden kürdîli hicazkâr, şeddi araban, nihavend gibi makamlarla taksim bile yapılamazken, bugün çoğu niyazi beyin talebesi olan neyzenler doğaçlama repertuvarlarına bu makamlara özgü tınıyı yansıtabilen bir üslûbu da ithal etmişlerdir.
perdeleri kullanmadaki titizliği, nefes hakimiyeti ve benzersiz legatosuyla bilinen neyzen niyazi bey, ney açarken yirmi altılı birim sistemine ilaveten kullandığı kaydırma sistemiyle de yenilikçidir.
kromatin üzerinde bulunan, yaklaşık 100 a0 aralıklarla yerleşmiş 4lü formda olan ve histon proteinlerinden oluşan nükleoproteinler. kromatin,çok az miktarda rna ile birlikte,yaklaşık eşit ağırlıkta protein ve dna içeren ipliklerden oluşur.kromatindeki dna, histon denilen proteinlerle çok sıkı bağlanarak, nükleozom denilen yapısal birimlere paketlenmiş ve dizilmiştir.kromatinde,bazıları özgün genlerin ifadelenmesini düzenleyen,pekçok histon olmayan proteinler de bulunur.nükleozomal oluşumla,ökaryotik kromozomal dna,en sonunda ışık mikroskobunda görülen yoğunlaşmış kromozomu oluşturmak için daha ileri düzeyde dizilmiş yapılara paketlenir.
(bkz: anladıysam arap oluyum)
(bkz: anladıysam arap oluyum)
kalburdan daha geniş gözlü eleme aracı.
1926dan 1989a kadar 63 yıl boyunca japonyayı yöneten ve en uzun süre tahtta kalan imparatorun adı.
1901de tokyo’da doğdu. babası imparator taişo, annesi teimei’dir. çocukluk adı michinomiya idi. 1904te gakushuin (soylular okulunu ve müdürü orgeneral maresuke nogi) ve 1921de veliaht okuma yerini bitirdi. aynı sene 6 aylık bir avrupa gezisine çıktı. böylece yurtdışına çıkan ilk japon prensi oldu. bu geziden dönünce, babası imparator toişonun hastalığı ağırlaşınca görevlerini yerine getiremez hale geldi. bunun üzerine hirohito, naib prens oldu.
1924’te prenses nagako ile evlendi. babası 25 aralık 1926’da ölünce japon imparatoru ilan edildi. japon anayasası imparatora çok büyük yetkiler tanıyordu. ii. dünya savaşında japonların yenilmesi üzerine, 15 ağustos 1945’te radyoda japonya’nın potsdam bildirisi’ni kabul ettiğini açıkladı. bu konuşması ile japon imparatorlarının geleneksel konuşmama âdetini bozdu.
abd işgal yetkilileri japonya’da demokratik bir anayasa hazırladılar. imparatorun birçok yetkilerini sınırladılar. hirohito, japon inancına göre tanrısal güce sahip olduğu sanılan imparatorların bu iddiasından da vazgeçtiğini açıkladı. hâkimiyet haklarının japon halkına ait olduğunu ilan etti.
imparatorluk ailesi ile japon halkını birbirine yakınlaştırmak için hirohito halkın içine de çıkmaya başladı. geleneklerine uymamasına rağmen, kendisinin ve aile hayatı ile ilgili fotoğraf ve haberlerin yayınlanmasına izin verdi.
1971’de avrupa gezisine çıktı. aynı sene anchoraga’da abd başkanı nixon ile görüştü. 1975’te abd’ye resmî bir ziyaret yaptı.
japon inanışına göre çok kutsal sayılan japon imparatoruna ait birçok geleneği yıkan hirohito, yerine imparator olacak oğlu akihito’nun halktan biri olan şoda miçikio’yla evlenmesini onayladı.
1989 senesinde tokyo’da öldü. hirohito hayatı boyunca deniz biyolojisi ile ilgilenmiş ve sarayında bu hususta çeşitli çalışmalar yapmıştır. ikisi erkek olmak üzere yedi çocuk babasıydı.
1901de tokyo’da doğdu. babası imparator taişo, annesi teimei’dir. çocukluk adı michinomiya idi. 1904te gakushuin (soylular okulunu ve müdürü orgeneral maresuke nogi) ve 1921de veliaht okuma yerini bitirdi. aynı sene 6 aylık bir avrupa gezisine çıktı. böylece yurtdışına çıkan ilk japon prensi oldu. bu geziden dönünce, babası imparator toişonun hastalığı ağırlaşınca görevlerini yerine getiremez hale geldi. bunun üzerine hirohito, naib prens oldu.
1924’te prenses nagako ile evlendi. babası 25 aralık 1926’da ölünce japon imparatoru ilan edildi. japon anayasası imparatora çok büyük yetkiler tanıyordu. ii. dünya savaşında japonların yenilmesi üzerine, 15 ağustos 1945’te radyoda japonya’nın potsdam bildirisi’ni kabul ettiğini açıkladı. bu konuşması ile japon imparatorlarının geleneksel konuşmama âdetini bozdu.
abd işgal yetkilileri japonya’da demokratik bir anayasa hazırladılar. imparatorun birçok yetkilerini sınırladılar. hirohito, japon inancına göre tanrısal güce sahip olduğu sanılan imparatorların bu iddiasından da vazgeçtiğini açıkladı. hâkimiyet haklarının japon halkına ait olduğunu ilan etti.
imparatorluk ailesi ile japon halkını birbirine yakınlaştırmak için hirohito halkın içine de çıkmaya başladı. geleneklerine uymamasına rağmen, kendisinin ve aile hayatı ile ilgili fotoğraf ve haberlerin yayınlanmasına izin verdi.
1971’de avrupa gezisine çıktı. aynı sene anchoraga’da abd başkanı nixon ile görüştü. 1975’te abd’ye resmî bir ziyaret yaptı.
japon inanışına göre çok kutsal sayılan japon imparatoruna ait birçok geleneği yıkan hirohito, yerine imparator olacak oğlu akihito’nun halktan biri olan şoda miçikio’yla evlenmesini onayladı.
1989 senesinde tokyo’da öldü. hirohito hayatı boyunca deniz biyolojisi ile ilgilenmiş ve sarayında bu hususta çeşitli çalışmalar yapmıştır. ikisi erkek olmak üzere yedi çocuk babasıydı.
(bkz: peter petrelli)
m.ö. 301 yılında pisidiada gerçekleşmiş olan ve o dönem için büyük önem taşıyan savaş. bu savaş m.ö. 301 yılında antigonos monophtalmos ve onun karşısında diğer diadokhlar arasında yapılmıştır, gelişmeleri tamamen değiştirmiştir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?