confessions

chavez

- Yazar -

  1. toplam entry 1010
  2. takipçi 1
  3. puan 23570

20 şubat 2008 fenerbahçe sevilla maçı

chavez
fenerbahçe’nin belki de çekebileceği en zor kuranın ilk maçıdır. zira fenerbahçe’nin iyi hücum eden takımlara karşı zorlandığı gerçeği hepimizin malumudur. 1-0 bile olsa kazanması, tur için büyük avantaj olacaktır. rövanşta adamları saldırmak zorunda bırakmak gerekir ki böylelikle zaten kolay gol yiyen sevilla karşısında tur ümitleri artacaktır.

oğuz sarvan

chavez
galatasaray ve beşiktaş şampiyonluk için çekişirken bir gençlerbirliği - galatasaray maçında sonradan fenerbahçe’ye transfer olan john leshiba mosheou’nun kale çizgisinden topu elle çıkarmasına devam kararı vererek galatasaray’ı olası bir şampiyonluktan etmiştir.

çanakkale savaşları

chavez
onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır

hikayesi şöyledir: savaşın onuncu yılında, henüz cumhuriyet genç ve güçsüzken, avustralya gelibolu yarımadası’nın uluslararası bir mekan olması, kontrolünün uluslararası bir komisyonda toplanması ve mezarlık için büyük bir miktarda toprak talepleriyle, türk hükümetinin kapısını çalar. ama atatürk büyük bir siyasi manevra ile bu konuşmayı yaparak hem bu istekleri püskürtmüştür hem de tüm dünyanın kalbine adını kazımıştır.

kamusal alanda türban yasağı

chavez
türban takanların üniversite yasağından sonra kalkmasını istedikleri ve isteyecekleri yasaktır. öyle ya, hukuk fakültesini okuduktan sonra avukat ya da hakim olabilmek için bu yasağın kalkmasına ihtiyaçları vardır. işin iki tarafı var... birincisi, özgürlülük kısmı. türban takıyorsa bir kişi, bu onun kişisel seçimidir ve saygı duyulmalıdır. aziz nesin’in 1995 yılında aksiyon dergisine verdiği röportajda belirttiği gibi, "başını aç" demekle "bacağını aç" demek arasında bir fark yoktur. olayın ikinci boyutu ise, kurallar ve kuralsız bir toplumun yaşayamayacağı gerçeğidir. okullar ve diğer kamusal alanların belirli kuraları vardır. yani yarın başka bir hükümet çıkıp, bundan sonra kadınlar camiye şortla girebilecekler derse buna ilk karşı çıkacaklar, özgürlük isteyen türbanlılar olacaktır. ha sakın "cami ibadethanedir" demeyin. rte ne demişti hatırlayın.
"camiler kışlamız..."
yine türban taraftarlarının kendi görüşlerini desteklemek için ortaya koydukları bir gerçek vardır ki tamamen desteksiz bir görüştür. diyorlar ki, laiklik ilkesine sahip birçok ülkede başörtüsü ile okula girilebiliyor. peki bu ülkelerde kolunuzda haç işaretli bir pazubantla okula girmeye kalkın bakalım ne oluyor? en basiti, sahaya haç figürlü bir formayla çıkan inter takımına soruşturma açıldı.
bunları konuşmaya gerek yoktur aslında. yerel seçimler gelir, akp anayasa mahkemesinin onayı halinde kahraman, reddi halinde mağdur olur. işini bilmeyen çavuşlar da döner götünü avuçlar.

32. gün

chavez
bir kez daha görülmüştür ki, istediğin kadar fen oku ya da edebiyat, iktisat oku ya da mühendislik, komünist ol ya da islamcı, türbanlı ya da türbansız, tartışmayı ve fikir paylaşımını beceremeyen bir toplumuz.

sömürgecilik misyonerlik ilişkisi

chavez
iki lokmaya muhtaç insanların topraklarına ve zenginliklerine el konulması yanında, misyonerlik hadisesinin yürütülmesi olayıdır. unutulmamalıdır ki; sömürgecilik, tarihin her döneminde, sömürme gücü olan emperyalist devletler tarafından yürütülmüştür. afrika’nın iç kesimlerinde hristiyanlığın yayılmış olmasının sebebi sömürgeciliktir, kabul. kuzey afrika ahalisinin müslüman olmasının sebebi ise onların bir yerden kuran edinip okumuş olmaları değildir. abbasi ve emevi saltanatlarının yayılmacı politikalarıdır. demem odur ki, her sömürgeci kendi dinini yaymıştır ve yayacaktır. emperyalizmin ırkı ve mekanı olmadığı gibi dini, imanı da yoktur.

orhan pamuk

chavez
nobel edebiyat ödüllü yazar orhan pamuk,italyan gazetelerinden la repubblica’da bugün yayımlanan demecinde, türkiye’de türban serbestisine ilişkin yasal düzenlemeler çerçevesindeki tartışmalara değindi.

pamuk, türban veya başörtüsünün bir kökten dincilik göstergesi olarak algılanamayacağını söyleyerek,

-“türbanın islam kökten dinciliğiyle alakası yok. bu, bir gelenektir. tepeden çözümler dayatmak yanlıştır. türkiye’nin asıl sorunları başka meselelerdir" dedi.

’bu hassas bir meseledir, hata yapmamak gerekir’

türban ve benzeri konularda, dayatmacılığın asla çözüm olamayacağına dikkati çeken yazar, "bu hassas bir meseledir. profesör edasıyla tepeden bir çözüm dayatmak, hata olacaktır" diye konuştu.

türban ve başörtüsü kullanan kadınlara türkiye’de her kesimde rastlanabileceğini de belirten pamuk, konuya ilişkin değerlendirmesinde özellikle iki noktaya dikkati çekti:

-"türban sorunu, her şeyden önce, kendi başına bir kökten dinci nitelik taşımamaktadır. zira bizde kadınlar, bir zamanlar italya’da da olduğu gibi, geleneksel olarak eşarp takmaktadırlar. türkiye’de başlarını örtmeye alışmış kadınların oranı da halen yüksektir.

- ikincisiyse başörtüsünü, sadece ak parti yanlıları değil, sosyal demokratlara yakın kadınlar da kullanıyor."

"ideal olan davranışları saygı ile karşılamak.."

pamuk, "türkiye’de insanlar, türbanın daha ziyade siyasi simge olduğu düşüncesiyle türban karşıtı gösteriler için meydanlara iniyorlar. bu bir özgürlük hakkı mı yoksa bir dinsel dayatma mıdır?" sorusunu da şöyle yanıtladı:

"kim bunu cevaplama iddiasına bulunursa müteakiben hatalı bir çözüm dayattığında aptal konumuna düşer. ideal olan davranışları saygıyla karşılamak"

"başbakan kızlarını abd’de okutmak zorunda kalıyor.."

pamuk, üniversitelerdeki türban yasağı nedeniyle kimi insanların öğrenim hakkından yoksun kalarak mağdur duruma düştüklerine de işaret etti.

başbakan recep tayyip erdoğan’ın başörtülü kızlarını abd okutmak durumunda kaldığını hatırlatan pamuk, ancak herkesin böyle bir imkana sahip olmadığını belirterek, şöyle konuştu:

"türkiye’de paradoks şudur: başbakan tayyip erdoğan’ın türban takan kızları, kendilerini özgür hissedebilmek için kökten dinci bush’un amerika’sına gitmek zorunda kalmışlardır. erdoğan, güçlü birisi olduğu için kızlarını yurt dışına okumaya gönderebilmiştir. ama diğer kızlarsa savunmasız durumdadırlar."

incil i hiç okudunuz mu

chavez
insanların başka bir dine davet edilebilmeleri, bu daveti kabul ya da ret edebilmeleri, bunun ise olgunlukla karşılanabilmesi laikliğin gereğidir. unutmayalım ki, misyonerlere dinlerini tanıtmaya çalıştıkları için kötü gözle bakanların birçoğu, fethullah gülen’in yurtdışında açtığı okullara "gavurlara dinimizi öğretiyor" bahanesiyle alkış tutmaktadırlar. amerika’da kuran dağıtırsak dayak yeriz diye korkmayalım, zira biz burada incil dağıtanların boğazını kesiyoruz.
12 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol