(bkz: jeremy spoke in class today)
refere etmek terimini bir cümle içinde açıklıyoruz ve böylece sevgili çocuklar, anlamını kavrayıveriyouz bir anda ve bir daha, bir daha kullanmak istiyoruz temalı düşünce üzerine bir çeşitleme.
o boynu bükük, o acınası, o zavallı, o bir loserdır. çorapların kaybedenidir. eşi gidince adeta yarım kalmıştır. ama ne yapıp etmeli, onu bir kaderdaşıylan eşleştirmeli, zor da olsa, iki ayağa iki ayrı çorap giymek pahasına bile olsa, yalnızlığından çekip almalı o birisini.
genelde filmin zengin, züppe, baba parası yiyen, her fırsatta pis pis gülen, kısacası iğrenç gençlik grubunu anlatan bir simgesel, kitsch çalışma. genel özellikleri çılgın dans figürleri, suratta kayıtsız yahut donuk ve manasız ifadeler ve dönemin modası kıyafetlerdir. hobileri diskolardaki dönen toplar altında dans etmek, içki, sigara, kumar, kadın gibi zararlı bağımlılık maddeleri edinmek, mahallenin fakirlerine sataşmak, aerobik, alışveriş ve yat ve/veya yalı partileri düzenlemektir.
insanın edep bölgesinin aşağısına tekabül eden bölge. halk arasında s.kimden aşağı kasımpaşa söz öbeğiyle sıkça kullanılır. manası: ilgilenmiyorum, alakadar olmuyorum, bir nev-i takmıyorum. mahrem yer o kadar mühim ve ilgi odağıdır ki insan hayvanında, kasımpaşa bölgesi ne yapsa etse çekemez bir türlü alakayı üstüne.
digitürkte yayınlanan çocuk kanalı. bir süredir sabah saatlerinde porno filmler göstererek çocuklarımızın cinsel eğitimlerine de el atmış pek güzide bir şeydir.
(bkz: hayat futbola fena halde benzer) temalı hüzün dolu film.
üşüyorsan ceketimi al
günün en güzel saatleri bunlar
yanımda kal
günün en güzel saatleri bunlar
yanımda kal
bir kaybeden olarak yapılacak en doğru şey başka bir kaybeden bulmaktır.
bir öküz, katır yahut da ne bileyim ben bir at da olabilir, ve benzeri hayvanlarla cinsel ilişkiye giren bir insan evladının bu ateşli sevişme akabinde ölmesi sonucu partner hayvanın cenazede kuracağı trajik cümle. diğer adıyla (bkz: mutlu ölüm).
en meşhuru nirvanadır zannedersem. her yana çiçekler böcekler ve bir avuç dolusu mum serpilerek oluşturulan sunni romantik ortam eşliğinde nirvana elemanları sünepe bir vaziyette meşhur hırkalarıynan şarkı türkü söylerler. bir de alanis morrisette vardır ki o zaten tabiaten egzotik bir kişiliktir fakat onun onuruna da her yana örtüler mörtüler konulmuş edilmiş. akıllı işi değildir yani. ama bu konserlerin kayıtlarını satıp para götürmüştür bazı kişiler.
dinamitin mucidi alfred nobelin bu icadından kazandığı serveti bankaya yatırmasıyla işleyen faizin belli bir bölümü her sene nobel ödülü kazananlarının ceplerine iniyor. ilimi bilimi desteklemiş bu dostumuz, nur içinde yatsın rahmetli.
(bkz: ceryanlar gitti)
ilk ne zaman dinledim hatırlamıyorum ama her dinlediğimde bana o ilk günkü aptal sırıtış soslu saf mutluluğumsu melankoliğimsi "hayat ne güzel, kuşlar, böcekler" duygusunu, bir nev-i sümüklü yamuk yumuk ağladıktan sonraki o tüy gibi hafif rahatlık hissini yaşatan -aslında çok karamsar ve hüzünlü bir şarkıdır, katılıyorum - birkaç dakikalık duyu hazzı. "allah kahretsin ben de aşık olmak istiyorum" repliğiyle iyi gider, aşık değilseniz tabi.
yaşlı teyzelere, gazi veya malül amcalara yer vermemek için eski ama belki de eski olduğu için hala geçerli olan güzide bir bahanedir. otobüste yer bulabilecek kadar şanslı iseniz şayet, yanda oturan yaşlı insanın omzuna başınızı dayayıp ağzınızın kenarından ince bir salga dalgası sızdırarak uykuya dalmayı ve tam ineceğiniz durakta uyanıp yerinizi başka bir genç ve uykusuz yoldaşa devretmeyi hak ettiniz demektir.
bunun küçük kardeşi dönem sözlüsüdür. lise yıllarını yaşamakta olan dört başı mahmur genç dimağların dersleri asıp haytalık yapmak suretiyle bir ya da birkaç dersten kaldığı takdirde karşılaşabileceği bir durumdur. küçük kardeş dediysek aldanmayın, abisinden daha kallavi ve hatta vahşisidir, zira dönem ödevi adını verdiğimiz olguda internet ve copy-paste isimli metodlara başvurulabilirken, dönem sözlüsü tamamen ve tamamen kişinin sıkış ve hayal gücüne kalmış, kopyadan nasibini pek alamayan bir dostumuzdur. onu iyi niyetli normal bir sözlüden ayıran belli başlı özellik benim lisemde kulaklarda çın çın çınlayan tiz bir sesle telaffuz edilmesine dikkat ederek bir çırpıda söyleniveren -en iyi sonuç için evde ayna karşısında çalışınız- "semesterstoff" ibaresiydi.
sevgili genç dostlarım, dönem ödevi hiçbir şey, internet her şeydir. ve ayrıca işin sırrı eserinizi gıcır bir dosyayla sıcak sıcak servis etmektir. üstesinden gelinmeyecek bir dönem ödevi yoktur. fakat sakın ve sakın dönem sözlüsüne bırakmayın işinizi. sonra "sınıfta bırak daha iyi!" dersiniz.
sevgili genç dostlarım, dönem ödevi hiçbir şey, internet her şeydir. ve ayrıca işin sırrı eserinizi gıcır bir dosyayla sıcak sıcak servis etmektir. üstesinden gelinmeyecek bir dönem ödevi yoktur. fakat sakın ve sakın dönem sözlüsüne bırakmayın işinizi. sonra "sınıfta bırak daha iyi!" dersiniz.
olumsuzu gibi görünmesine karşın aslen aynı anlama gelen bu sözün küçük kardeşi için
(bkz: allah belanı vermesin)
(bkz: allah belanı vermesin)
sana da iyi bayramlar iman dostu.
(bkz: cahit tomruk)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?