aysemayse

bir türk şövalyesi.

allahım nerde deyip yana yakıla aranılası erkek tipidir. ne bileyim bir ana gibi korur kollar, bakar, sever, daha siz söylemeden ne istediğinizi anlar.
(bkz: sözlükteki boğa burcu erkekleri)

mahallenin muhtarlarındaki bir tipin sürekli sarf ettiği ikileme.

çok komik bulduğum bi cümledir...aramızda geçen bi diyalogdan..
-selen koş bi çay koy gel..
-hangisi hangisi....
-bak şu basenli çocuk var ya ona bak..
-gördüm gördüm hemen koyuyom çayı sen demlersin....

(bkz: bir erkeğe ofsaytı anlatmak)

hep kurmak istediğim cümle.

eğer bi takımı destekleseydim veya desteklemek isteseydim bu takımı tutardım dediğim takım. ama takım satılmış, o eski desteklenesi havası da kalmamış duyduğuma göre.yazık diyorum onca yıl takımını yürekten destekleyen işçi sınıfına ve liverpool halkına.

ço sevdiğim bir dido şarkısı.

like a ghost don’t need a key
your best friend i’ve come to be
please don’t think of getting up for me
you don’t even need to speak
when i’ve been here for just one day
you’ll already miss me if i go away
so close the blinds and shut the door
you won’t need other friends anymore

oh don’t leave home, oh don’t leave home

if you’re cold i’ll keep you warm
if you’re low just hold on
cause i will be your safety
oh don’t leave home

and i arrived when you were weak
i’ll make you weaker, weaker still
now all your love you give to me

when your heart is all i need

oh don’t leave home, oh don’t leave home

if you’re cold i’ll keep you warm
if you’re low just hold on
cause i will be your safety
oh don’t leave home

oh how quiet, quiet the world can be
when it’s just you and little me
everything is clear and everything is new
so you won’t be leaving will you

oh don’t leave home, oh don’t leave home

if you’re cold i’ll keep you warm
if you’re low just hold on
cause i will be your safety
oh don’t leave home

(bkz: müzeyyen)

paşa çayından kalma bi alışkanlıktır. bazı insanlar bi saatten sonra sıcak bişiyden zevk almamaya başlarlar ve çaya su katıp efendim kahveyi bi saat sonra içerek tüketmeye başlarlar. ilk başlarda bunu yaptıklarının farkında bile değillerdir fakat sürekli kafalarına vurulur. bi süre sonra çayı, kahveyi ve her türlü sıcak içeceği soğuk olarak daha çok sevdiklerini anlarlar ve bu bi tercih olur. artık bu alışkanlıklarından utanmamaya başlar heryerde ve ortamda içeceklerine su katabilirler ve göğüslerini gere ben sıcak içecekleri soğuk seviyorum diyebilirler.

(bkz: sicak içecekleri soğuk içmeyi seven insan).

hala bu alışkanlık yüzünden çayı sıcak içemeyenler vardır.

(bkz: patronunun sigarasını çalmak)

(bkz: uyanmak isteyip uyanamamak)

herşeyi önceden bilmek isteyen, herşeye hakim olmak isteyen ve çok nadir rastlanan meraklıdan da öte bi insan modeli. bu insan söylemeseler tahmin etmeye çalışıp bulur, ya da okur, araştırır, öğrenir. herhangi bi süprizle karşılaşmak istemez. film boyunca sürekli soru sorup, konuştuğu için onunla film izlemek işkence gibidir. kimse onunla sinemaya gitmez, çok yanlızdır. film severler tarafından film izleme keyfini öldürüyor diye hiç sevilmez, sinemada sürekli uyarılır...

(bkz: filmlerin sonlarını öğrenmeyi seven insan)

özellikle kurban bayramından sonra çok hoş olmayan eylem.

adının sadece magnesia değil truva savaşından sonra buraya göç eden magnetlerden geldiği rivayeti de vardır.

eskiden göçenleri biraz saftırlar, iyi insanlardır. kırcaali li olanlarının biraz uyanık olduğunu söylenir. ben de yarı yarıya bu gruba dahilimdir.

(bkz: 5 japon çocuğun aynı anda çığlık atması)