çinliler ve sümerliler tarafından geliştirilmiş yazı yazılabilir ağaçtan imal edilen yüzey.
sonuç itibariyle benzer çevre şartlarından dolayı viking alfabesine benzediğini düşündüğüm yazı biçimi...parşömen vardı da biz mi yazmadık? denebilir bu duruma
yeni bir bilgiçtir kendileri...uktelerde farklı yaklaşımları ifade eden nicki ile "entryyi kodummu oturturum,eksik gedik bırakmam" diyen bir tavrı vardır sanki...hoşgelmişler.
(bkz: bunu yapan insan olamaz)
selahattin duman tarafından koca tarafından gazeteci şeklinde eleştirilen yazar...haklıdırlar efendim kendileri...
an itibariyle yaşanan olgudur...entry girseniz ulen dedirten, insana yalnızlık hissi verdiren anlar yumağıdır
cumhuriyet gazetesi arka saufa yazarıdır. genel anlatım biçimi hoş bir yazardır, okunması ve değindiği konuları işlemesi insana zevk verir... köşesinin adı al gözüm seyreyleyedir
cumhuriyet gazetesi köşe yazarı...ilginç duygusal bir yazı biçimi vardır...
bir çok kişi tarafından yorumlanmış, en iyi yorumunun frank sinatra tarafından yapıldığına inandığım , ayrıca when harry met sally filminde harry connick jr’in seslendirdiği parça
it had to be you
it had to be you
i wandered around and finally found
the somebody who
could make me be true
could make me be blue
or even be glad just to be sad
thinking of you
some others i’ve seen.
might never be mean
might never be cross
or try to be boss
but they wouldn’t do
for nobody else gave me a thrill
with all your faults i love you still
it had to be you, wonderful you
it had to be you
some others i’ve seen.
might never be mean
might never be cross
or try to be boss
but they wouldn’t do
for nobody else gave me a thrill
with all your faults i love you still
it had to be you, wonderful you
it had to be you
it had to be you
it had to be you
i wandered around and finally found
the somebody who
could make me be true
could make me be blue
or even be glad just to be sad
thinking of you
some others i’ve seen.
might never be mean
might never be cross
or try to be boss
but they wouldn’t do
for nobody else gave me a thrill
with all your faults i love you still
it had to be you, wonderful you
it had to be you
some others i’ve seen.
might never be mean
might never be cross
or try to be boss
but they wouldn’t do
for nobody else gave me a thrill
with all your faults i love you still
it had to be you, wonderful you
it had to be you
harika bir romantik komedi... başrollerine meg ryan ve billy crystalin rol aldığı filmde iki gencin tanışmaları arkadaşlıkları ve yıllar sonra birbirlerine aşık olmaları konu edilir... kült filmlerden biridir kanımca...
bir de it had to be you çalar ki bu filmde...dadından yinmez
bir de it had to be you çalar ki bu filmde...dadından yinmez
insanların sadece seks düşündüğü bir dünyaya doğru gitmekte iken, oluşması pek zor olmasa gerek seksüel kişilik bozukluğu (bozukluk diyorum zira insan temel olarak iki cins ve bunların üremesi esasına dayalı bir yaratıktır)
artık mevcut hadi sevişin, yatakta partnerizi memnun etmenin n yolu , kocanız seviştikten sonra arkasını dönmesin , cinsel soğukluk vb. haberlerinden, insanların bu konuyu abartnasından bunalmış herhangi birinin de başına gelebilir bu hadise.
artık mevcut hadi sevişin, yatakta partnerizi memnun etmenin n yolu , kocanız seviştikten sonra arkasını dönmesin , cinsel soğukluk vb. haberlerinden, insanların bu konuyu abartnasından bunalmış herhangi birinin de başına gelebilir bu hadise.
türk basınında okunacak değerde gördüğüm ender yazarlardan biri
kendisi halen bir dönem başyazarı olduğu sabah gazetesinde yazmaktadır. ayrıca sabah pazar ekinde yazdığı portreler iyi birer inceleme yazısı niteliğindedir.
bu yazarın yazılarını okurken, sadece kafadan sallama bilgi değil, gerçekten araştırılmış ve irdelenmiş konuların derinliğini hissedersiniz...
sosyal demokrat çizgisinde bir yazardır...
kendisi halen bir dönem başyazarı olduğu sabah gazetesinde yazmaktadır. ayrıca sabah pazar ekinde yazdığı portreler iyi birer inceleme yazısı niteliğindedir.
bu yazarın yazılarını okurken, sadece kafadan sallama bilgi değil, gerçekten araştırılmış ve irdelenmiş konuların derinliğini hissedersiniz...
sosyal demokrat çizgisinde bir yazardır...
ilhan selçuk’un ünlü eseri...yüzbaşı selahattin bey’in birinci dünya savaşı ve kurtuluş savaşı esnasında başından geçenleri anlatmakta olan güzel bir eser...
o dönemlerde osmanlı’nın dış ilişkileri, tebaası olan toplumlar içerisindeki huzursuzluk ve halka yansıyan yönetim yanlışlarını göstermesi bakımından da önemli bir eserdir. okunması tavsiye edilir...
o dönemlerde osmanlı’nın dış ilişkileri, tebaası olan toplumlar içerisindeki huzursuzluk ve halka yansıyan yönetim yanlışlarını göstermesi bakımından da önemli bir eserdir. okunması tavsiye edilir...
ayrıca yüzbaşı selahattin in romanını yazmıştır
vakti zamanında bu ülkede kim ki emperyalizmi gizliyor, başka hedeflere yönlendiriyorsa insanları, bilin ki o kişi emperyalizmin baş adamıdır lafını etmiş kişi...
cumhuriyet bir başörtüsü popülizmine katılmış güdülürken,ilhan selçuk emperyal ülkeleri değil ülke içi grupları hedef gösterirken; kim ne yapıyor diye beni derin düşüncelere sevk etmiştir bu lafı...
vakti zamanında bu ülkede kim ki emperyalizmi gizliyor, başka hedeflere yönlendiriyorsa insanları, bilin ki o kişi emperyalizmin baş adamıdır lafını etmiş kişi...
cumhuriyet bir başörtüsü popülizmine katılmış güdülürken,ilhan selçuk emperyal ülkeleri değil ülke içi grupları hedef gösterirken; kim ne yapıyor diye beni derin düşüncelere sevk etmiştir bu lafı...
sabah gazetesi yazarı, ayrıca atv haber merkezi müdürü
medyayı eleştirirken kendi yaptığı haberlerle magazinin dibine vurması, sorunları belirtirken kullandığı gaza getirici tavrın yanında hiçbir somut çzöüm önerisi vermemsi nedeniyle popülist yzarlar listesinin başındadır...
üstelik, tamam, "popülist yaklaşımlarda bulunmayalım..."
ama "popül" biziz.
neden yaklaşmayalım ki, kendimize?
sana mı soracağız kendimize yaklaşırken? (04.03.2006 tarihli sabah gazetesi)
yazısında da durumu açıkça kabullenmektedir.
ha okunur bir yazardır, ifadeleri güldürürken bir yandan da haklı yahu bu adam dedirtir insana o ayrı...
medyayı eleştirirken kendi yaptığı haberlerle magazinin dibine vurması, sorunları belirtirken kullandığı gaza getirici tavrın yanında hiçbir somut çzöüm önerisi vermemsi nedeniyle popülist yzarlar listesinin başındadır...
üstelik, tamam, "popülist yaklaşımlarda bulunmayalım..."
ama "popül" biziz.
neden yaklaşmayalım ki, kendimize?
sana mı soracağız kendimize yaklaşırken? (04.03.2006 tarihli sabah gazetesi)
yazısında da durumu açıkça kabullenmektedir.
ha okunur bir yazardır, ifadeleri güldürürken bir yandan da haklı yahu bu adam dedirtir insana o ayrı...
son zaqmanlarda bazı kimselerin ağzında aşağılama belirtisi olarak duyduğum bayatlaşmış laf
(bkz: marmara birlik)
30 aralik 2006 saddam huseyin in idami gibi konser belirtecine benzeyen bir ukte açılmasına neden olmuş olay...bu adamı daha ne kadar idam edecekler bilemiyoruz...
olaydan sonra sabah gazetesi ’şark idamı böyle olur’ gibi değişik(!) bir bakış açısı sergilemiştir...
olaydan sonra sabah gazetesi ’şark idamı böyle olur’ gibi değişik(!) bir bakış açısı sergilemiştir...
aslen adı mansur foroutan olan ama sabah gazetesi nin azizliğine uğradığını söyleyen yazar...
halen akşam gazetesinde yazmakta, four four two dergisinin editörlüğünü yapmaktadır.
daha önce editörlüğünü yaptığı dergiler arasında aktüel,esquire ve fhm gibi baba dergiler yeralmaktadır.
ayrıca kendisi bana deep purpleı ve bilimum benzeri grubu tanıtıp sevdirmiş insandır.
futbol türkiye genelinden çok daha farklı gözle görür,rock müziğin hastasıdır.bu koulardaki anlatımları ise dadından yinmez
halen akşam gazetesinde yazmakta, four four two dergisinin editörlüğünü yapmaktadır.
daha önce editörlüğünü yaptığı dergiler arasında aktüel,esquire ve fhm gibi baba dergiler yeralmaktadır.
ayrıca kendisi bana deep purpleı ve bilimum benzeri grubu tanıtıp sevdirmiş insandır.
futbol türkiye genelinden çok daha farklı gözle görür,rock müziğin hastasıdır.bu koulardaki anlatımları ise dadından yinmez
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?