tanım 1: çoğunlukla maddi veya manevi bir getirisi bulunmayacak davranışları sırf kendimizi iyi hissettirdiği için yaptığımızda aldığımız insana mahsus hazdır.
tanım 2: range roverları olsa alınlarına "range rover'ım var" dövmesi yaptıracak olan insanların açılan başlığa verdikleri tepki sonrası açılmış başlıktır.
(bkz: anne bak kombo çektim)
mahkeme kararıyla yapılması istenen kurultaydır.
mhp genel başkan yardımcısı semih yalçın bu karar üzerine yaptığı açıklamada ''temyize gideceğiz'' demiştir.
(bkz: koltuk sevdası)
mhp genel başkan yardımcısı semih yalçın bu karar üzerine yaptığı açıklamada ''temyize gideceğiz'' demiştir.
(bkz: koltuk sevdası)
bir insanın ne kadar çağdaş olduğunu gösteren şeydir.
bir insan yemek yemeğe gittiği bir yerde çatalı bıçağı doğru kullanıp,ses çıkartmadan,kötü görüntü yaratmadan,kibarca yemeğini yiyebilir.çünkü aksi halde (hele ki lüks bir mekanda ise) çevredekilerin kendisini yargılayacağını bilir.
bir insan bir mekana giderken oraya uygun giyinip, oranın eğlence tarzına uyum sağlayacak şekilde eğlenir. çünkü öbür türlü çıkıntı olacağını ve istenmeyeceğini bilir.
bunların hepsi kendisinin topluma uyum sağlayabildiğini göstermenin bir yoludur.
ama tuvalet....
orada yalnızdır. orada ne yaptığını kimse görmez.kimse seni yargılayamaz.
işte tam da bu sebeplerden tuvalet adabı en önemlisidir. senin toplumun baskısıyla çağdaşmış gibi görünmediğinin ,şartlar ne olursa olsun sen böyle bir insan olduğun için özen gösterdiğinin kanıtıdır.
lahmacunu elinle ye (ki ben de öyle yerim), tavuğu ısırarak ye senin bileceğin iş. ama ortak kullanım alanlarındaki tuvaletlere geldiğinde yemek yediğin masadan daha özenli ol.
sifonu çek lan ayı!
bir insan yemek yemeğe gittiği bir yerde çatalı bıçağı doğru kullanıp,ses çıkartmadan,kötü görüntü yaratmadan,kibarca yemeğini yiyebilir.çünkü aksi halde (hele ki lüks bir mekanda ise) çevredekilerin kendisini yargılayacağını bilir.
bir insan bir mekana giderken oraya uygun giyinip, oranın eğlence tarzına uyum sağlayacak şekilde eğlenir. çünkü öbür türlü çıkıntı olacağını ve istenmeyeceğini bilir.
bunların hepsi kendisinin topluma uyum sağlayabildiğini göstermenin bir yoludur.
ama tuvalet....
orada yalnızdır. orada ne yaptığını kimse görmez.kimse seni yargılayamaz.
işte tam da bu sebeplerden tuvalet adabı en önemlisidir. senin toplumun baskısıyla çağdaşmış gibi görünmediğinin ,şartlar ne olursa olsun sen böyle bir insan olduğun için özen gösterdiğinin kanıtıdır.
lahmacunu elinle ye (ki ben de öyle yerim), tavuğu ısırarak ye senin bileceğin iş. ama ortak kullanım alanlarındaki tuvaletlere geldiğinde yemek yediğin masadan daha özenli ol.
sifonu çek lan ayı!
kasıt olmadığını düşündüğüm için google'ı suçlamadığım olaydır.
sonuçta yapay zeka kendisine yüklenen belirli verileri kullanarak karar veriyor.
hanımefendinin ten rengi,poz verirken bulunduğu açıdan dolayı burun yapısı vs vs gibi verileri alıp veritabanında bulunan öğelerle eşleştirip en yakın tahimini yapıyor.
bir google yöneticisi çıkıp bu insanlara goril dese yere düşürmeden sektirelim ama bu bir yazılım neticede kasıtlı bir şey yapmıyor.
bir özür yeterli olacaktır bana göre.
sonuçta yapay zeka kendisine yüklenen belirli verileri kullanarak karar veriyor.
hanımefendinin ten rengi,poz verirken bulunduğu açıdan dolayı burun yapısı vs vs gibi verileri alıp veritabanında bulunan öğelerle eşleştirip en yakın tahimini yapıyor.
bir google yöneticisi çıkıp bu insanlara goril dese yere düşürmeden sektirelim ama bu bir yazılım neticede kasıtlı bir şey yapmıyor.
bir özür yeterli olacaktır bana göre.
rakı var içersen.
içinde olmadığım gruptur.
sebebi çok basit; merak ederim.
kendim de bu sektörde olduğum için kıyaslama yaparım.
lezzet bu ücreti karşılıyor mu yoksa tabelaya mı para veriyorum diye analiz ederim.
bulunduğumuz bölge sebebiyle müşteri kitlemizin maddi durumu bir hayli iyi. fakat inanmazsın sözlük 5 lira için pazarlık yapanlar mı dersin yediklerinin parasını tek tek soranlar mı dersin neler görüyorum hergün. işin tuhafı bu hesabı yapan adamın/kadının kalkıp şöförünün kapısını açtığı arabasına dünyanın sahibi edasıyla binip gitmesi.
fiyata bak ya da bakma.o senin bileceğin.amaaaa masaya hesap istediğin bir mekanda garsonun bahşişini bırakmadan kalkma bebeğim.
sebebi çok basit; merak ederim.
kendim de bu sektörde olduğum için kıyaslama yaparım.
lezzet bu ücreti karşılıyor mu yoksa tabelaya mı para veriyorum diye analiz ederim.
bulunduğumuz bölge sebebiyle müşteri kitlemizin maddi durumu bir hayli iyi. fakat inanmazsın sözlük 5 lira için pazarlık yapanlar mı dersin yediklerinin parasını tek tek soranlar mı dersin neler görüyorum hergün. işin tuhafı bu hesabı yapan adamın/kadının kalkıp şöförünün kapısını açtığı arabasına dünyanın sahibi edasıyla binip gitmesi.
fiyata bak ya da bakma.o senin bileceğin.amaaaa masaya hesap istediğin bir mekanda garsonun bahşişini bırakmadan kalkma bebeğim.
istanbul fatih'te bulunan dernektir.
polis baskını sonucu "ışid şubesi" olduğu ortaya çıkmıştır. duvarda ışid bayrağı asılı olan sözde derneğin iki duvarının arasına yapılan gizli bölmeden 16 adet tabanca, 18 şarjör, 110 adet fişek, 7 adet pompalı tüfek ele geçirilmiştir.
işin en ironik yanı da uyuşturucuyla mücadele derneğinin kurucusu arkadaşın uyuşturucu,hırsızlık ve polise mukavemetten kaydı bulunması.
yetmezmiş gibi sosyal medyada "ebu zer" ve "ebu katade" kullanıcı adlarıyla ışid propogandası yapıp insanlara silah satmaktaymış.
polis baskını sonucu "ışid şubesi" olduğu ortaya çıkmıştır. duvarda ışid bayrağı asılı olan sözde derneğin iki duvarının arasına yapılan gizli bölmeden 16 adet tabanca, 18 şarjör, 110 adet fişek, 7 adet pompalı tüfek ele geçirilmiştir.
işin en ironik yanı da uyuşturucuyla mücadele derneğinin kurucusu arkadaşın uyuşturucu,hırsızlık ve polise mukavemetten kaydı bulunması.
yetmezmiş gibi sosyal medyada "ebu zer" ve "ebu katade" kullanıcı adlarıyla ışid propogandası yapıp insanlara silah satmaktaymış.
cahil insandır.
başağın içi doldukça boynu eğilir.
başağın içi doldukça boynu eğilir.
az iç demiştim. neyse ışıklar içinde yat.
yıl içerisinde bir kaç kere yaşadığım gündür. belirli bir miktar para öderim bu gün için. süresi dolunca tekrar parasını öder bir dahaki seferi beklerim.
tanım: renk tespiti amacıyla üretilmiş/oluşturulmuş özel bölme.
bak ampül diye bu millete florasan soktular. niyetin kötüyse söyle suser kardeş.
bak ampül diye bu millete florasan soktular. niyetin kötüyse söyle suser kardeş.
kart taksiti gecikince "biz komşuyuz,canın sağolsun" derler umarım dedirten reklam.
not: etkiledi
not: etkiledi
gitmek istiyorum sözlük. alıştığım,bildiğim,yaşadığım her şeyden ve herkesten uzağa gitmek istiyorum.sanki gitsem her şey güzel olacakmış gibi geliyor. kapitalist dünyanın çarkından çıkıp doğaya karışmak istiyorum. kimseyi aramayım,kimse beni aramasın. yalnızca içeyim istiyorum,uyuyayım,uyanayım,içeyim,sevişeyim istiyorum.bu sırada hep müzik olsun istiyorum. günde en az yirmi kere bunun hayalini kuruyorum. dilimin ucuna geliyor ben gidiyorum demek. gerçekten o kadar yakın hissediyorum.işemeye gider gibi yerimden kalkıp gidecek gibi oluyorum,geri oturuyorum.
pazar sabah bilet alıp kabak koyuna gidiyorum pazartesi işe dönüyorum tekrar iki haftadır.
ama bir gün dönmiyeceğim.bir gün gidicem buralardan sözlük çok da uzak olmayan bir gelecekte hem de.
arkamdan ulan bi 125bpm vardı,lavuk kaçtı kurtuldu dersiniz.ya da demezsiniz haberim olmaz nasılsa.
çok sıkıldım be sözlük hayattan değil istediğim hayatı hiç yaşayamamış olmaktan.
umarım paralel evrenlerde bir ben şuanda bir kayanın üstünde gün batımını seyrediyordur.umarım bir ben başarmıştır.
(bkz: yok lan ne ağlıycam)
pazar sabah bilet alıp kabak koyuna gidiyorum pazartesi işe dönüyorum tekrar iki haftadır.
ama bir gün dönmiyeceğim.bir gün gidicem buralardan sözlük çok da uzak olmayan bir gelecekte hem de.
arkamdan ulan bi 125bpm vardı,lavuk kaçtı kurtuldu dersiniz.ya da demezsiniz haberim olmaz nasılsa.
çok sıkıldım be sözlük hayattan değil istediğim hayatı hiç yaşayamamış olmaktan.
umarım paralel evrenlerde bir ben şuanda bir kayanın üstünde gün batımını seyrediyordur.umarım bir ben başarmıştır.
(bkz: yok lan ne ağlıycam)
namus cinayetlerinin alkışlandığı ülkemizde üzerine tartışıyor olabildiğimize dahi sevindiğim analizdir.
fransızların sömürgeleri olan milletlere de aşılamayı başardıkları özellikleridir.
şöyle ki;
kanalın biri cezayir kökenli bir vatandaşa mikrofon uzatarak sorar(m:soruyu soran c:cezayirli herif) ;
m: milliyetiniz nedir?
c: fransızım.
m: fransa sizi sömürgesi altına aldı,öldürdü,hala hor görüyor.hala nasıl "fransızım" dersiniz?
c: ama fransızca konuşuyorum...
şöyle ki;
kanalın biri cezayir kökenli bir vatandaşa mikrofon uzatarak sorar(m:soruyu soran c:cezayirli herif) ;
m: milliyetiniz nedir?
c: fransızım.
m: fransa sizi sömürgesi altına aldı,öldürdü,hala hor görüyor.hala nasıl "fransızım" dersiniz?
c: ama fransızca konuşuyorum...
safevi tarikatının lideri ve azerbaycan türkçesi'nin ilk defa devlet dili olarak kullanıldığı safevi devleti'nin kurucusu olan şah ismail'in mahlasıdır.
erdebil'de doğmuştur. anne tarafından uzun hasan'ın torunu bilki aka'nın oğludur.
nesimi ile fuzuli arasındaki dönemin en güçlü temsilcisidir.
(bkz: şah ismail)
erdebil'de doğmuştur. anne tarafından uzun hasan'ın torunu bilki aka'nın oğludur.
nesimi ile fuzuli arasındaki dönemin en güçlü temsilcisidir.
(bkz: şah ismail)
atatürk'ten sonra kaybedildiğini düşündüğüm formüldür.
24 mart'ta muş'ta yapılan, aday öğretmenlikten asil öğretmenliğe geçiş sözlü sınavında aday öğretmene sorulan sorudur.
branşı yabancı dil olan öğretmene şu sorular soruldu: “değerler eğitimini nasıl veriyorsun?”, “batıyla ilgili neler öğretiyorsun”, “bu öğrettiklerini dinimize bağlıyor musun?”, “daha önce hiç mevlit dinledin mi? birlikte söyleyelim o zaman” “bismillahirrahmanirrahim'in ingilizcesi nedir?”, “çocuklara hiç ilahi ögrettin mi ya da dini çizgi film izlettin mi?”, “şarap ve kilise kelimelerini nasıl öğretiyorsun”, “allah'ın varlığını bize kanıtla”
bu sorular yöneltilen aday öğretmenin “herkes istediğine inanır” yanıtını vermesi üzerine ise “allah rızası için öğrettiğin konuları dine bağlamalısın” denildi.
ülkemiz ortaçağ'da ocağın altını açık unutmuş olacak ki koşarak geri dönüyor!
detaylar için;
http://www.sozcu.com.tr/2016/gundem/brans-sinavinda-besmelenin-ingilizcesini-sordular-1173108/
branşı yabancı dil olan öğretmene şu sorular soruldu: “değerler eğitimini nasıl veriyorsun?”, “batıyla ilgili neler öğretiyorsun”, “bu öğrettiklerini dinimize bağlıyor musun?”, “daha önce hiç mevlit dinledin mi? birlikte söyleyelim o zaman” “bismillahirrahmanirrahim'in ingilizcesi nedir?”, “çocuklara hiç ilahi ögrettin mi ya da dini çizgi film izlettin mi?”, “şarap ve kilise kelimelerini nasıl öğretiyorsun”, “allah'ın varlığını bize kanıtla”
bu sorular yöneltilen aday öğretmenin “herkes istediğine inanır” yanıtını vermesi üzerine ise “allah rızası için öğrettiğin konuları dine bağlamalısın” denildi.
ülkemiz ortaçağ'da ocağın altını açık unutmuş olacak ki koşarak geri dönüyor!
detaylar için;
http://www.sozcu.com.tr/2016/gundem/brans-sinavinda-besmelenin-ingilizcesini-sordular-1173108/
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?