yalnızlık herseyden önce ruhla ilgili bir durumdur.
yalnızlık
daha kac gece bekleyerek gecirebilirim olumu dedirten duygularin yogunluguyla yalniz olma durumu.
(bkz: cok yalnizim be sozluk)
(bkz: cok yalnizim be sozluk)
kendi dertlerinizden çok başkalarının dertleriyle uğraşırken, bunun size zarar verdiğini düşündüğünüzde paylaşacak ve size yardımı dokunacak birilerini arayıp bulamamak, düşüncelerinizi sigara dumanında boğmaya çalışmaktır yalnızlık. çok kişinin dostu olmak ama etrafınıza baktığınızda hiç dostunuz olmadığını farketmektir. sonra "hata bende mi" deyip bunu paylaşacak birilerini aramak ve başa dönmektir yalnızlık. böyle bir şeydir.
"that’s where blue begins..."
"that’s where blue begins..."
"yalnızlık paylaşılmaz, paylaşılırsa yalnızlık olmaz" özdemir asaf
#852714
dogumdan ölüme pe$inizi bırakmayandır.
ayrılıkla dosttur. hayatınızı paralel olarak ilmek ilmek i$lerler bu iki kavram...
ayrılıkla dosttur. hayatınızı paralel olarak ilmek ilmek i$lerler bu iki kavram...
hastasıyım. özellikle ev içerisinde boxer ile dolaşabilme özgürlüğü sağlamıyor mu, dadından yinmez.
yalnizlik
yalnızlık ; her şeyden önce, ruhla ilgili bir duygudur.bir dostun, bir sevgilinin olması, kişinin “yalnız” değil anlamına gelmez.bu gibi kişiler, kişi eğer yalnız ise ona; bu duyguyu kısa bir süreliğine sadece unuttururlar.evet, yalnızlık, ruhla ilgili bir duygudur.ruh olmadan beden yaşayamaz.belki; kişi, ortamda sevilen, hoş görülen bir insan olarak görülebilir, insanların davranışlarına karşı olumlu yönde yaklaşabilir.o kişinin etrafında ne kadar figür olursa olsun, eğer o kişi, içinde bir eksiklik duygusu taşıyorsa, işte o zaman, o kişi “yalnız”dır demektir.
yalnızım demek ; hiçbir zaman , hiçbir konusunu kimseye anlatmamak veya anlatamamak durumudur.kişinin varsa bir sorunu, ve bunu herhangi biri ile paylaşıyorsa veya paylaşabiliyorsa, bu o kişinin yalnız değil anlamına gelir.yalnızlık tek kişi için geçerlidir.eğer kişi; “yalnızım” diyebilmesi için, sadece susması yeterlidir…
her insan oğlunun muhakkak, çok azda olsa bir yalnızlık duygusu vardır, işlenmiştir kalbine, ister bilgili,ister bilgisiz…
ben yalnız kalmak isterim çoğu zaman, çünkü ihtiyaç duyarım, ancak yalnız kaldığım zaman, iyi düşünebilirim.özet olarak şunu söyleyebilirim ki; yalnızlık duygusu benim yapımda vardır veya daha sonradan işlenmiştir.
yalnızlık duygusu, beni kendi mahzenine hapseder, bende kurtulmaya çalışırım, bazen zor bazen de rahat…
yaşamım boyunca hep yalnızlık duygusu içerisinde yaşadım açıkça söylemek gerekirse, hiçbir zaman tam manasıyla mutlu olamadım, mesela, herhangi bir partiye,festivale.. katıldığım zaman,herkes coşancasına eğlenirken bende eğlenirim.lakin, o güzel anda, birden adını koyamadığım bir şey zihnime gelir, ve bu belirsiz şey ; üzülmeme neden olur.bir eksiklik duygusu vardır içimde.eğlenmek istediğim anda, ruhum buna mani olur. yalnızlık , sadece ruhla paylaşılır, bazen de o beni yönetir.
kişi, yalnız olduğu için bütün konuşmaları ruhu ile yapar.bu neticeden dolayı bazen; ruh bedeni, bazen de beden ruhu temsil eder.
yalızlık hiçbir zaman iyi veya kötü olarak sınıflandırılamaz.her insan, farklı bir duyguya,farklı bir yapıya sahiptirler.yani; kimisi yalnız kalmaktan zevk alırken,kimisi de yalnız kaldığından ötürü; şikayet,isyan eder ; dört bir yana bağırmak, haykırmak ister.insanlar sadece ruh ikizlerini buldukları zaman yalnız değillerdir demektir!( yalnızlık yapısı olanlar için)
anonim bir şair ile özdemir asaf şairimizin yazmış olduğu kısa bir şiiri söylemek istiyorum ;
anonim şair ; “ her zaman yalnız yaşadım, ruhum benimle beraberdi ama “…
özdemir asaf ; “ benim anlatmak için çırpındığım gecelerde, siz yoktunuz.” sözlerini söylemişlerdir.her ikisi de şair ve her ikisinin de farklı duyguları vardır.biri yalnız olduğundan dolayı şikayet etmiyor iken, diğeri senini, duyurma ihtiyacı duymuştur.
bazen, insanlar yalnız olmaları dolayısıyla, etrafındaki insanlarla bir bağdaşlık kurmak isterler.bu arzusunu da gerçekleştirirler.artık yalnız değilim diyerekten ; kendi kendilerini kandırırlar.eğer bu bağdaşlık güven üzerine kurulmamış ise, o kişi belki o an değil ama uzun bir süre, o kişiden uzak olursa, o zaman; yalnız olduğunun farkına varacaktır.”yalnızlık paylaşılmaz” ve her zaman bir yalnızlık duygusu içerisinde yaşadım.ve bu içimdeki “ eksiklik” duygusunu uzun süredir anlamaya, kavramaya çalışıyorum, bugün anlıyorum ki ; bu içimdeki eksiklik duygusu ; meğer ”yalnız” olduğumun göstergesiymiş…
yalnızlık ; her şeyden önce, ruhla ilgili bir duygudur.bir dostun, bir sevgilinin olması, kişinin “yalnız” değil anlamına gelmez.bu gibi kişiler, kişi eğer yalnız ise ona; bu duyguyu kısa bir süreliğine sadece unuttururlar.evet, yalnızlık, ruhla ilgili bir duygudur.ruh olmadan beden yaşayamaz.belki; kişi, ortamda sevilen, hoş görülen bir insan olarak görülebilir, insanların davranışlarına karşı olumlu yönde yaklaşabilir.o kişinin etrafında ne kadar figür olursa olsun, eğer o kişi, içinde bir eksiklik duygusu taşıyorsa, işte o zaman, o kişi “yalnız”dır demektir.
yalnızım demek ; hiçbir zaman , hiçbir konusunu kimseye anlatmamak veya anlatamamak durumudur.kişinin varsa bir sorunu, ve bunu herhangi biri ile paylaşıyorsa veya paylaşabiliyorsa, bu o kişinin yalnız değil anlamına gelir.yalnızlık tek kişi için geçerlidir.eğer kişi; “yalnızım” diyebilmesi için, sadece susması yeterlidir…
her insan oğlunun muhakkak, çok azda olsa bir yalnızlık duygusu vardır, işlenmiştir kalbine, ister bilgili,ister bilgisiz…
ben yalnız kalmak isterim çoğu zaman, çünkü ihtiyaç duyarım, ancak yalnız kaldığım zaman, iyi düşünebilirim.özet olarak şunu söyleyebilirim ki; yalnızlık duygusu benim yapımda vardır veya daha sonradan işlenmiştir.
yalnızlık duygusu, beni kendi mahzenine hapseder, bende kurtulmaya çalışırım, bazen zor bazen de rahat…
yaşamım boyunca hep yalnızlık duygusu içerisinde yaşadım açıkça söylemek gerekirse, hiçbir zaman tam manasıyla mutlu olamadım, mesela, herhangi bir partiye,festivale.. katıldığım zaman,herkes coşancasına eğlenirken bende eğlenirim.lakin, o güzel anda, birden adını koyamadığım bir şey zihnime gelir, ve bu belirsiz şey ; üzülmeme neden olur.bir eksiklik duygusu vardır içimde.eğlenmek istediğim anda, ruhum buna mani olur. yalnızlık , sadece ruhla paylaşılır, bazen de o beni yönetir.
kişi, yalnız olduğu için bütün konuşmaları ruhu ile yapar.bu neticeden dolayı bazen; ruh bedeni, bazen de beden ruhu temsil eder.
yalızlık hiçbir zaman iyi veya kötü olarak sınıflandırılamaz.her insan, farklı bir duyguya,farklı bir yapıya sahiptirler.yani; kimisi yalnız kalmaktan zevk alırken,kimisi de yalnız kaldığından ötürü; şikayet,isyan eder ; dört bir yana bağırmak, haykırmak ister.insanlar sadece ruh ikizlerini buldukları zaman yalnız değillerdir demektir!( yalnızlık yapısı olanlar için)
anonim bir şair ile özdemir asaf şairimizin yazmış olduğu kısa bir şiiri söylemek istiyorum ;
anonim şair ; “ her zaman yalnız yaşadım, ruhum benimle beraberdi ama “…
özdemir asaf ; “ benim anlatmak için çırpındığım gecelerde, siz yoktunuz.” sözlerini söylemişlerdir.her ikisi de şair ve her ikisinin de farklı duyguları vardır.biri yalnız olduğundan dolayı şikayet etmiyor iken, diğeri senini, duyurma ihtiyacı duymuştur.
bazen, insanlar yalnız olmaları dolayısıyla, etrafındaki insanlarla bir bağdaşlık kurmak isterler.bu arzusunu da gerçekleştirirler.artık yalnız değilim diyerekten ; kendi kendilerini kandırırlar.eğer bu bağdaşlık güven üzerine kurulmamış ise, o kişi belki o an değil ama uzun bir süre, o kişiden uzak olursa, o zaman; yalnız olduğunun farkına varacaktır.”yalnızlık paylaşılmaz” ve her zaman bir yalnızlık duygusu içerisinde yaşadım.ve bu içimdeki “ eksiklik” duygusunu uzun süredir anlamaya, kavramaya çalışıyorum, bugün anlıyorum ki ; bu içimdeki eksiklik duygusu ; meğer ”yalnız” olduğumun göstergesiymiş…
insanın kendi kendine mektup yazması ve yazdığı mektubu tekrar kendisinin okuması...var mı bundan öte bir yalnızlık..?
yalnızlık paylaşılmaz,paylaşılır ise bu yalnızlık olmaktan çıkar.yalnız olmak,(kendim için söylemek gerekirse);kişiye farklı bir durum kaandırır yani diğer insanlardan farklı bir konuma gelirsin.bir de yazar olmak isteyen insanların mutlaka yalnızlık duygusunu çok iyi bilmeleri gerektiğini düşünüyorum çünkü yalnızlık herkeste bulunmayan bir ruh durumudur.
yazar olmak isteyenler için yalnızlık vazgeçilemez bir unsurdur diye düşünüyorum.yazar her zaman yalnızdır,eğer yazar o yalnızlığı yaratamıyor,bunun acısını çekmeyi göze alamıyorsa zaten yazamaz.tüm enerjisini dışarıda harcayan biri içsel dünyasında yolculuk yapmayı beceremez oysa yalnızlık yazarın yazgısıdır.yazar;hem bu durumdan yakınır hem de tutkuyla yalnız kalmak ister..
yalnızlık;kişinin ruhu ile konuşmasıdır.aynı zamanda yalnızlık,kişiye kendini tanımasında yardımcı olan en iyi durumlardan biridir.
öyle bir yer hayal ediyorum ki...keşke diyorum küçük bir yuvam olsa ağacın bir yanında.kuşlarla birlikte yaşasam.süzülsem gökyüzünden yukarı.yorulana kadar dolaşsam gökyüzünde.özgürlüğün tadını çıkarsam saatlerce.hiç gelmesem oradan.her şeyden uzak, sessiz. çıkarcı yüzlerden, kötülüklerden ve yalanlardan çok uzaklarda.hep orada yaşasam.yada maviliğin ve yeşilliğin birbirine karıştığı deniz kenarında olsam.otursam...içimdeki kocaman yalnızlığı çıkarıp denize atsam.kurtulsam o yalnızlıkta içime hapsettiğim kendimi özgür bıraksam.rüzgar uğultusu duysam denizin hırçın dalgalarında.papatyaların kokusunu alsam.o muhteşem kokularla doysam.sararmış yüzümü yıkasam keşke coşkuyla çağlayan berrak sularda.tertemiz, saf ve yeni bir yüzle mutluluk yaysam her yere.taki yorulana kadar.sonra çok yüksek bir tepeye çıkıp gün batımını izlesem.çok derin düşüncelere dalsam.yüreğimdeki bütün acı ve kederleri çıkarıp aşağı atsam o tepeden.onlardan da kurtulsam...çok az da olsam güneşin sıcaklığını hissetsem üşümüş bedenimde.o muhteşem gün batımını izlesem dağların ardında.elimi uzatsam, dokunsam güneşe...onunla uyusam.parlaklığına dayanamayan gözlerle uyansam.sonra yeniden dolaşmaya başlasam.sevgiyle dolup taşan nehirlerde kana kana su içsem.cıvıl cıvıl öten kuşların sesini duysam kulaklarımda.kelebeklere eşlik etsem.en güzel çiçeklere konsam.soluğu umut ağacının altında alsam.dinlensem biraz...koparsam rengarenk meyveleri umut ağacından.doya doya yesem..çıplak ayaklarla bassam mükemmel doğayı eşsiz kılan topraklara.içimde büyüyen kin, korku ve nefreti çıkarıp gömsem o topraklara.onlardan da kurtulsam.hiç çıkmasın diye çok sert bir şekilde bastırsam.yeni sevgi tohumlarını eksem yüreğime.ağlamayı unutsam orada.mutlulukla arkadaş olsam.her gün bir daha doğsam.gözlerimdeki yaşları da bir yere döksem.onlardan da kurtulsam.hep ama hep gülsem..sonra ait olduğum yere geri dönsem.dönerken; kocaman yüreğimi umutla doldursam.yüzümü mutlulukla, ceplerimi sevgiyle, gözlerimi sevinçle, avuçlarımı da papatyalarla doldurup gelsem
yalızlık hiçbir zaman iyi veya kötü olarak sınıflandırılamaz.her insan, farklı bir duyguya,farklı bir yapıya sahiptirler.yani; kimisi yalnız kalmaktan zevk alırken,kimisi de yalnız kaldığından ötürü; şikayet,isyan eder ; dört bir yana bağırmak, haykırmak ister.insanlar sadece ruh ikizlerini buldukları zaman yalnız değillerdir demektir!( yalnızlık yapısı olanlar için)
özdemir asafın kaleminde inanılmaz anlamlar bulan kavram. evet, biz ki yalnızlığı yıllardan beri bir öcü gibi görmüş, onu en kötü hissiyatlarımızın baş köşesine yerleştirmiştik. oysa özdemir asaf bu kavramı bizlere öyle sevdirmiştir ki, yalnızlığı en vefalı yarimiz olarak görmeyi hissettirmiştir. onu kendimizden bir parça yapıp kimseciklerle bölüştürmemek gerektiğini vurgulamıştır. ayrıca bu zamana kadar yalnızlık tek kişilik, iki kişilik gibi paradosklara açıklık getirmiş, ilginç bir şekilde yalnızlığın iki kişilik olduğuna dair saplantıda bulunmuştur. " yalnızın odasında ikinci bir yanlızlıktır ayna " derken bu ilginç kavramın iki varlıkla beraber yaşandığı anlıyoruz biz. ben sözü daha fazla uzatmadan özdemir asafın yalnızlıkla ilgili diğer atasözümsülerine değinmek istiyorum:
*yalnızlık paylaşılmaz,paylaşılırsa yalnızlık olmaz
* yalnız kaldınız sanırsınız,
biliyorum.
yalnız bırakılmışsınız,
biliyorum.
ötesi yok.
2
ötesi var:
yalnızlık
müziğin bile seni dinlemesidir.
yalnızlık
insanın kendine mektup yazması
ve dönüp dönüp onu okuması
yalnızlığın da ötesidir.
*yalnızlık paylaşılmaz,paylaşılırsa yalnızlık olmaz
* yalnız kaldınız sanırsınız,
biliyorum.
yalnız bırakılmışsınız,
biliyorum.
ötesi yok.
2
ötesi var:
yalnızlık
müziğin bile seni dinlemesidir.
yalnızlık
insanın kendine mektup yazması
ve dönüp dönüp onu okuması
yalnızlığın da ötesidir.
yalnızlık.
her kimliğe doğuştan yazılı tek uğraşıdır insanın bir yaşama sırasında
tek sermayesi, sahip olduğu tek şeydir
kıymetini bilmelidir, dedi.
yalnızdır insan
hep kalabalıklara karışma telaşı bundandır.
kalabalık yalnızlıklar, yalnız kalabalıklar oluşur, şehir şehir ülke ülke.
kalabalık arttıkça artmaktadır yalnızlık da.
insan bir ölümü istemez, bir de ondan beter bir yalnızlığı
ama ikisi de muhakkak gelir başına bir yalnız yaşama sırasında.
ölümün değil ama yalnızlığın bir tek çaresi var, dedi.
tek çaresi aşktır bir yalnız yaşama sırasında nefes almanın
aşk da zaten iki yalnızın ortak bir yalnızlıkta buluşmasıdır, dedi
aşık olun!
gösterin birbirinize yalnızlıklarınızı
nasılsa ayrılık insanın tek kişilik yalnızlığını özlemesi.
sade ölüm değil, ayrılık da yaşamın emri..
evet söyledi
ya da ben duydum
duyduğuma göre elbet bir ses söyledi bu söylendikçe usulen söylenir olan sözleri.
evet duydum söyledi
her duyduğumda ağladım
pek çok ağlayışım sırasında duydum.
kalbim tutanak tuttu duyduklarıma
soruldu, dedi, cevap alındı
yaşamak, dedi, tek marifetiniz -biraz özen gösteriniz.
zulüm kimse zalimlik yapmayınca biter -mazlumlar dahil, dedi.
ama yapmayın, o daha bir çocuk, dedi tanrı..
ya gördüm neyleyim
insanlar vardı duvarın içinde.
ya ben hep duvara konuştum
ya da duvar değil konuştuğum, içinde insanlar var.
nedense beni anlasın istedim içinde insan olan duvarlar.
bilmiyorum,
belki de ben gerçekten delirdim
onlar haklı belki de.
içinde değil duvarların insanlar
sadece arasındalar...
alkışlar, alkışlar, alkışlar...
(bkz: bana bir seyhler oluyor)
edit:entry i yazdığımda rakamlar bile yalnız değilmi$ amk (sicaksutorbasi 18.06.2009 22:22)
her kimliğe doğuştan yazılı tek uğraşıdır insanın bir yaşama sırasında
tek sermayesi, sahip olduğu tek şeydir
kıymetini bilmelidir, dedi.
yalnızdır insan
hep kalabalıklara karışma telaşı bundandır.
kalabalık yalnızlıklar, yalnız kalabalıklar oluşur, şehir şehir ülke ülke.
kalabalık arttıkça artmaktadır yalnızlık da.
insan bir ölümü istemez, bir de ondan beter bir yalnızlığı
ama ikisi de muhakkak gelir başına bir yalnız yaşama sırasında.
ölümün değil ama yalnızlığın bir tek çaresi var, dedi.
tek çaresi aşktır bir yalnız yaşama sırasında nefes almanın
aşk da zaten iki yalnızın ortak bir yalnızlıkta buluşmasıdır, dedi
aşık olun!
gösterin birbirinize yalnızlıklarınızı
nasılsa ayrılık insanın tek kişilik yalnızlığını özlemesi.
sade ölüm değil, ayrılık da yaşamın emri..
evet söyledi
ya da ben duydum
duyduğuma göre elbet bir ses söyledi bu söylendikçe usulen söylenir olan sözleri.
evet duydum söyledi
her duyduğumda ağladım
pek çok ağlayışım sırasında duydum.
kalbim tutanak tuttu duyduklarıma
soruldu, dedi, cevap alındı
yaşamak, dedi, tek marifetiniz -biraz özen gösteriniz.
zulüm kimse zalimlik yapmayınca biter -mazlumlar dahil, dedi.
ama yapmayın, o daha bir çocuk, dedi tanrı..
ya gördüm neyleyim
insanlar vardı duvarın içinde.
ya ben hep duvara konuştum
ya da duvar değil konuştuğum, içinde insanlar var.
nedense beni anlasın istedim içinde insan olan duvarlar.
bilmiyorum,
belki de ben gerçekten delirdim
onlar haklı belki de.
içinde değil duvarların insanlar
sadece arasındalar...
alkışlar, alkışlar, alkışlar...
(bkz: bana bir seyhler oluyor)
edit:entry i yazdığımda rakamlar bile yalnız değilmi$ amk (sicaksutorbasi 18.06.2009 22:22)
insanın kafasında bi dolu soruyla kendi kendine konuşması..
(bkz: yalnızlık mekanizması)
yanlızlık, her kimliğe doğuştan yazılı tek uğraşıdır insanın..
bir yaşama sırasında, tek sermayesi, sahip olduğu tek şeydir,kıymetini bilmelidir..
yanlızdır insan, hep kalabalıklara karışma telaşı bundandır..
kalabalık yanlızlıklar, yalnız kalabalıklar oluşur, şehir şehir, ülke ülke kalabalık arttıkça artmaktadır.. yanlızlık, insan; bir ölümü istemez, birde ondan beter bir yanlızlığ..
ama ikiside muhakkak gelir başına; bir yalnız yaşama sırasında ölümün değil ama yanlızlığın bir tek çaresi vardır: tek çaresi aşktır! bir yalnız yaşama sırasında nefes almanın, aşkta zaten iki yanlızın ortak bir yalızlıkta buluşmasıdır..
aşık olun, gösterin birbirinize yanlızlıklarınızı..
nasılsa ayrılık insanın kendi tek kişilik yanlızılığını özlemesi, sade ölüm değil, ayrılıkta yaşamın emri, evet söyledi, yada ben duydum, duyduğuma göre elbet bir ses söyledi bu söylendikçe usulen söylenir olan sözleri, evet duydum söyledi, her duyduğumda ağladım , pek çok ağlayışım sırasında duydum, kalbim tutanak tuttu duyduklarıma, soruldu dedi, cevap alındı , yaşamak dedi, tek marifetiniz, biraz özen gösteriniz, zulüm; kimse zalimlik yapmayınca biter , mazlumlar dahil … ama yapmayın o daha bir çocuk dedi tanrı..
ya gördüm neyleyim, insanlar vardı duvarın içinde.. ya ben hep duvara konuştum, yada duvar değil konuştuğum içinde insanlar var.. nedense beni anlasın istedim içinde insan olan duvarlar, bilmiyorum belkide ben gerçekten delirdim, onlar haklı belkide içinde değil duvarların insanlar, sadece arasındalar…
bir yaşama sırasında, tek sermayesi, sahip olduğu tek şeydir,kıymetini bilmelidir..
yanlızdır insan, hep kalabalıklara karışma telaşı bundandır..
kalabalık yanlızlıklar, yalnız kalabalıklar oluşur, şehir şehir, ülke ülke kalabalık arttıkça artmaktadır.. yanlızlık, insan; bir ölümü istemez, birde ondan beter bir yanlızlığ..
ama ikiside muhakkak gelir başına; bir yalnız yaşama sırasında ölümün değil ama yanlızlığın bir tek çaresi vardır: tek çaresi aşktır! bir yalnız yaşama sırasında nefes almanın, aşkta zaten iki yanlızın ortak bir yalızlıkta buluşmasıdır..
aşık olun, gösterin birbirinize yanlızlıklarınızı..
nasılsa ayrılık insanın kendi tek kişilik yanlızılığını özlemesi, sade ölüm değil, ayrılıkta yaşamın emri, evet söyledi, yada ben duydum, duyduğuma göre elbet bir ses söyledi bu söylendikçe usulen söylenir olan sözleri, evet duydum söyledi, her duyduğumda ağladım , pek çok ağlayışım sırasında duydum, kalbim tutanak tuttu duyduklarıma, soruldu dedi, cevap alındı , yaşamak dedi, tek marifetiniz, biraz özen gösteriniz, zulüm; kimse zalimlik yapmayınca biter , mazlumlar dahil … ama yapmayın o daha bir çocuk dedi tanrı..
ya gördüm neyleyim, insanlar vardı duvarın içinde.. ya ben hep duvara konuştum, yada duvar değil konuştuğum içinde insanlar var.. nedense beni anlasın istedim içinde insan olan duvarlar, bilmiyorum belkide ben gerçekten delirdim, onlar haklı belkide içinde değil duvarların insanlar, sadece arasındalar…
ağır bişey.. çekilmiyor zira..
edit:
uzun zaman sürdüğünde çekilmiyor sanırım..yada bi an o hissi unutup,sonra yine onunla baş başa kalınca zor oluyordur belki..
edit:
uzun zaman sürdüğünde çekilmiyor sanırım..yada bi an o hissi unutup,sonra yine onunla baş başa kalınca zor oluyordur belki..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?