yalnızlık

phoebues
yalnizlik

yalnızlık ; her şeyden önce, ruhla ilgili bir duygudur.bir dostun, bir sevgilinin olması, kişinin “yalnız” değil anlamına gelmez.bu gibi kişiler, kişi eğer yalnız ise ona; bu duyguyu kısa bir süreliğine sadece unuttururlar.evet, yalnızlık, ruhla ilgili bir duygudur.ruh olmadan beden yaşayamaz.belki; kişi, ortamda sevilen, hoş görülen bir insan olarak görülebilir, insanların davranışlarına karşı olumlu yönde yaklaşabilir.o kişinin etrafında ne kadar figür olursa olsun, eğer o kişi, içinde bir eksiklik duygusu taşıyorsa, işte o zaman, o kişi “yalnız”dır demektir.

yalnızım demek ; hiçbir zaman , hiçbir konusunu kimseye anlatmamak veya anlatamamak durumudur.kişinin varsa bir sorunu, ve bunu herhangi biri ile paylaşıyorsa veya paylaşabiliyorsa, bu o kişinin yalnız değil anlamına gelir.yalnızlık tek kişi için geçerlidir.eğer kişi; “yalnızım” diyebilmesi için, sadece susması yeterlidir…

her insan oğlunun muhakkak, çok azda olsa bir yalnızlık duygusu vardır, işlenmiştir kalbine, ister bilgili,ister bilgisiz…

ben yalnız kalmak isterim çoğu zaman, çünkü ihtiyaç duyarım, ancak yalnız kaldığım zaman, iyi düşünebilirim.özet olarak şunu söyleyebilirim ki; yalnızlık duygusu benim yapımda vardır veya daha sonradan işlenmiştir.

yalnızlık duygusu, beni kendi mahzenine hapseder, bende kurtulmaya çalışırım, bazen zor bazen de rahat…

yaşamım boyunca hep yalnızlık duygusu içerisinde yaşadım açıkça söylemek gerekirse, hiçbir zaman tam manasıyla mutlu olamadım, mesela, herhangi bir partiye,festivale.. katıldığım zaman,herkes coşancasına eğlenirken bende eğlenirim.lakin, o güzel anda, birden adını koyamadığım bir şey zihnime gelir, ve bu belirsiz şey ; üzülmeme neden olur.bir eksiklik duygusu vardır içimde.eğlenmek istediğim anda, ruhum buna mani olur. yalnızlık , sadece ruhla paylaşılır, bazen de o beni yönetir.

kişi, yalnız olduğu için bütün konuşmaları ruhu ile yapar.bu neticeden dolayı bazen; ruh bedeni, bazen de beden ruhu temsil eder.

yalızlık hiçbir zaman iyi veya kötü olarak sınıflandırılamaz.her insan, farklı bir duyguya,farklı bir yapıya sahiptirler.yani; kimisi yalnız kalmaktan zevk alırken,kimisi de yalnız kaldığından ötürü; şikayet,isyan eder ; dört bir yana bağırmak, haykırmak ister.insanlar sadece ruh ikizlerini buldukları zaman yalnız değillerdir demektir!( yalnızlık yapısı olanlar için)

anonim bir şair ile özdemir asaf şairimizin yazmış olduğu kısa bir şiiri söylemek istiyorum ;
anonim şair ; “ her zaman yalnız yaşadım, ruhum benimle beraberdi ama “…
özdemir asaf ; “ benim anlatmak için çırpındığım gecelerde, siz yoktunuz.” sözlerini söylemişlerdir.her ikisi de şair ve her ikisinin de farklı duyguları vardır.biri yalnız olduğundan dolayı şikayet etmiyor iken, diğeri senini, duyurma ihtiyacı duymuştur.

bazen, insanlar yalnız olmaları dolayısıyla, etrafındaki insanlarla bir bağdaşlık kurmak isterler.bu arzusunu da gerçekleştirirler.artık yalnız değilim diyerekten ; kendi kendilerini kandırırlar.eğer bu bağdaşlık güven üzerine kurulmamış ise, o kişi belki o an değil ama uzun bir süre, o kişiden uzak olursa, o zaman; yalnız olduğunun farkına varacaktır.”yalnızlık paylaşılmaz” ve her zaman bir yalnızlık duygusu içerisinde yaşadım.ve bu içimdeki “ eksiklik” duygusunu uzun süredir anlamaya, kavramaya çalışıyorum, bugün anlıyorum ki ; bu içimdeki eksiklik duygusu ; meğer ”yalnız” olduğumun göstergesiymiş…
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol