mario aşıkları elektro gitarda drive modunda 5.perdede alttaki 2 telden doğal harmonik alarak kendi altın toplama seslerini çıkarabilirler.
süper mario bros
bu oyunda altınları topladığınız zamanki zevki hiçbir oyunda alamazsınız.bi de ejderhayı geçip prensesi kurtarıyorsunuz ya işte orası süper.
yok playstation mış, yok xbox mış, arkadaş şu oyundan aldığım zevki hiçbi şeyden alamadım ben. o derece.
yillar once marmariste 15 liraya aldigim bir coklu gameboy oyununun icinden cikan ve o gunden beri severek oynadigim oyun.
çocukluğumu atari joysitckine entegre geçirmemi sağlayan oyundur. daha sonra bi çok yeni versiyonu çıkmıştır. hatta nintedo bu olayn suyunu çıkarmıştır
çocukluğumuzu yiyen oyundur her seferinde kurtarışlan prensesin sahte oluşu ve gerçek prenses diğer kalede dierek bizi kandıran oyundur yazıktır günahtır gerçek prensesi son bölümde kurtarıncada dünyaların bizim olduğu oyundur.
ya o diil de neden aslen ismi mario olan bu arkadaşa super sıfatı eklenmiştir ben de yıllardır bu sorunun cevabını arar dururum evet.
bölüm bölüm prensesi kurtarma çabaları vardır. böceklerden kaçar, ateş çemberlerinden geçer, buzdan kaymamaya çalışır, mantarı bulup yer, toplayabildiği kadar bonus toplamaya çalışır. denizde bile böceklerden falan kaçar... atlar, zıplar kulenin direğine sıçrar bayrağı 100/400 vs... falan olur. prensesi tam kurtaracakken karşısına canavar çıkar, onu geçip prensesin yanına gelir ama o zamanda şu yazı yazar: (eksik veya yanlış olabilir hatırladığım kadarıyla yazdım)
thank you mario but i’m not true prencess.
ne diyo lan bu yazı derdik o zamanlar ne bilelim ingilizceden mi çakıyorduk şimdi de pek farklı değil gerçi ama neyse. mevzu o değil. oyun devam eder son bölümde 8. oyundu galiba.. 8. oyunun son bölümü işte. 4. oyuna gelirsin canavarı geçersin prensesi kurtarırsın ve o zaman fark edersin ki hakket la hep kurtarılan prenses çirkin, suratsız bir şeydi hiç güzel değildi. bu yeni prenses daha bir güzel sanki. neyse. eee kurtardık prensesi ne olacak şimdi? oyun nasıl devam edecek? diye düşünürken oyun aynı olur ama bir o ezik kafalı böcekler olmaz da siyah top gibi çok seri olan böcekler olur. onlarla uğraşır yine mario atlar, zıplar falan filan derken oyun biter. sevimli bir karakterdir mario ataride oynamak lazımdır bu oyunu.
thank you mario but i’m not true prencess.
ne diyo lan bu yazı derdik o zamanlar ne bilelim ingilizceden mi çakıyorduk şimdi de pek farklı değil gerçi ama neyse. mevzu o değil. oyun devam eder son bölümde 8. oyundu galiba.. 8. oyunun son bölümü işte. 4. oyuna gelirsin canavarı geçersin prensesi kurtarırsın ve o zaman fark edersin ki hakket la hep kurtarılan prenses çirkin, suratsız bir şeydi hiç güzel değildi. bu yeni prenses daha bir güzel sanki. neyse. eee kurtardık prensesi ne olacak şimdi? oyun nasıl devam edecek? diye düşünürken oyun aynı olur ama bir o ezik kafalı böcekler olmaz da siyah top gibi çok seri olan böcekler olur. onlarla uğraşır yine mario atlar, zıplar falan filan derken oyun biter. sevimli bir karakterdir mario ataride oynamak lazımdır bu oyunu.
kısa boylu,kaytan bıyıklı,tombiş,maceracı bir oyun kahramanıdır.prensesi kurtarmak için yapamayacağı şey yoktur.misal;kafasını taşlara vurur,zıplar,hoplar yeri gelir böcekimsi yaratıklar tarafından ısırılıp küçülür,çiçek yiyip büyür.zevk verir insana mario yu koşuşturmak,iyi oyundur.
80 li yılların şapşiriz ama bi o kadar da eğlenceli oyunu bi de bunun süperi vardı başında yanılmıyorsam. gibim bişey
bir zamanların efsanevi atari oyun karakteridir.
zamanla bilgisayar oyunu versiyonu da çıkmıştır.
ne idüğü belirsiz nesneleri öldürüp prensesi kurtarmak ilkesini kendine farz olarak benimsemiştir mario karakteri.
zamanla bilgisayar oyunu versiyonu da çıkmıştır.
ne idüğü belirsiz nesneleri öldürüp prensesi kurtarmak ilkesini kendine farz olarak benimsemiştir mario karakteri.
binbir çeşidi olan bilgisayar oyuu..bu mereti en iyi gameboyda oynarken keyif alırsınız
ilginç bir detay olarak, marioyu tasarlayan kişizıplarken saçlarının uçuşmasını o dönemki tekolojiyle ayarlayamadığı için, kendisine bir şapka takmıştır
ilginç bir detay olarak, marioyu tasarlayan kişizıplarken saçlarının uçuşmasını o dönemki tekolojiyle ayarlayamadığı için, kendisine bir şapka takmıştır
yamulmuyorsam ilk olarak game boyda çıkan oyun. oyunu bitirdiğiniz de parmak eklemleriniz kazık gibi olur. robocop gibi hareket ettirirsiniz. üstelik bu mario pizzayı da çok sever. nitekim italyan insanıdır kendisi. bir akdenizlinin güleçliğine sahiptir.
mario kominist kardeşi luigi faşisttir.
luigi var bi de. aynısının değişik kıyafetlisi.
oyunun sonuna gelmiş bir insan olarak hayal kırıklığı yaşamış olduğumu söylemek isterim. zira oyun en baştan başlıyor. tek fark ördek harici böceklerin hepsinin siyah top olması.
oyunun sonuna gelmiş bir insan olarak hayal kırıklığı yaşamış olduğumu söylemek isterim. zira oyun en baştan başlıyor. tek fark ördek harici böceklerin hepsinin siyah top olması.
muzikleri unutulmaz, her biri 4 er bolum we toplamda 8 katogoriden olusan oyunun musluk tamircisi elemanin adidir mario.
amaçları da bir prensesi kurtarmaktır bunların. 8 etaplık oyunun sonunda kurtulur kendileri. hayır kurtardım da ne halta yaradı, saatlerce uğraşmama altın toplamama, kaplumbağa iteklemeye değdi mi derseniz; değmez.
tam adi "super mario bros" olan, biri kirmizi(mario) biri yesil kiyafetli(luigi) iki kardesin kahramanlik ettigi oyun.
kardeslerin musluk tamircisi olmak gibi garip bir ayrintilari vardir. mantar yiyip buyurler, borulardan iceriye girerler, bolum sonlarinda bayragin asili oldugu bir direkten asagiya kayarlar ve tum bunlar olurken bir suru garip efekt cikarirlar.
kardeslerin musluk tamircisi olmak gibi garip bir ayrintilari vardir. mantar yiyip buyurler, borulardan iceriye girerler, bolum sonlarinda bayragin asili oldugu bir direkten asagiya kayarlar ve tum bunlar olurken bir suru garip efekt cikarirlar.
bilgisayardan cok ataride oynayinca inanilmaz zevk veren oyun. yeni versyonlari hicde cekici degil
gecmisten gunumuze kadar gelebilmis hala ara sira oynamaktan buyuk zevk aldigim dos oyunu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?