kazım koyuncunun ağlatan şarkısı.
hoşçakal
kazım koyuncu’nun söylediği ve aynı zamanda beşiktaş’ın tribün lideri optik başkan’ın cenaze törenini gösteren haber programının fon müziği olarak kullandığı hoşçakal kelimesinin anlamını gerçekten en iyi şekilde anlatan bir şarkı.
(bkz: hoşçakal sözlük)
elveda cümlesi gibi dursa da çoğu zaman kavuşma isteği barındırır,üstüne bir sürü şarkı yapılır her insana hissettirdikleri farklıdır.
söylenecek söz olmadığında muhtemeldir gidişlerim.
geriye ne kaldı aslında hiç "biz" olamayan "ben"den?ben..bu isimlendirilmemiş gidişlerini kaybolmuşluk olarak nitelendiren ben..evet tam burda karşında asice dikilen çocukluğum.ve biz..birinci ve ikinci tekil şahıs yerine sadece "ben"den oluşan bir biz..
bir öğle kendimi sokağa atışlarım oldun.bütün nefretimi, gözyaşlarımı, geçmişimi titrek elimde kendi kendine yok olan sigaraya kusuşlarım oldun.
her gözümün önüne dikildiğinde içimde kırılan bir yerler, asla tamiri olmayacak susuşlarım...sen nelere kadirmişsin böyle gözleri derin insan.
iz bırakan sen oldun benim kısa hikayemde kocaman adam.bir tek sözünle yüzümü gülümseten, en unutulmaz anlarım.
gel gör ki ben artık bunca yaşanmışlık arasında kendimi bulamaz oldum.şarkılarında kayboldum saatlerce.ortaköy de ki hayallerimde kaldın sen..bundan ilerisi olamadık..sen ve ben..
seninle birlikte kendimi de dibe batmaya mahkum bırakmaktan korkuyorum.küçük bir çocuğun saf korkuları bunlar.yorgun hayatından elini ayağını usulca çekişi..
kandırmak kendimi çok kolayken ben zor olanı seçiyorum ve gerçeği kabulleniyorum.söylenen sözlerin samimiyetsizliğinden olsa gerek gidiyorum yalnızlığından.
çok büyüdüm sayende..
hoşçakal..
geriye ne kaldı aslında hiç "biz" olamayan "ben"den?ben..bu isimlendirilmemiş gidişlerini kaybolmuşluk olarak nitelendiren ben..evet tam burda karşında asice dikilen çocukluğum.ve biz..birinci ve ikinci tekil şahıs yerine sadece "ben"den oluşan bir biz..
bir öğle kendimi sokağa atışlarım oldun.bütün nefretimi, gözyaşlarımı, geçmişimi titrek elimde kendi kendine yok olan sigaraya kusuşlarım oldun.
her gözümün önüne dikildiğinde içimde kırılan bir yerler, asla tamiri olmayacak susuşlarım...sen nelere kadirmişsin böyle gözleri derin insan.
iz bırakan sen oldun benim kısa hikayemde kocaman adam.bir tek sözünle yüzümü gülümseten, en unutulmaz anlarım.
gel gör ki ben artık bunca yaşanmışlık arasında kendimi bulamaz oldum.şarkılarında kayboldum saatlerce.ortaköy de ki hayallerimde kaldın sen..bundan ilerisi olamadık..sen ve ben..
seninle birlikte kendimi de dibe batmaya mahkum bırakmaktan korkuyorum.küçük bir çocuğun saf korkuları bunlar.yorgun hayatından elini ayağını usulca çekişi..
kandırmak kendimi çok kolayken ben zor olanı seçiyorum ve gerçeği kabulleniyorum.söylenen sözlerin samimiyetsizliğinden olsa gerek gidiyorum yalnızlığından.
çok büyüdüm sayende..
hoşçakal..
söylenildiği yere göre,söyleyen ya da söylenilen kişide derin izler bırakabilen söz.
(bkz: hoşça kal)
harika bir aksamin sabahinda hissettiklerinizden korkar ve hoscakal dersiniz.
(bkz: hoşt çakal)
hoşt çakal diyerek de telaffuz edilip karşıdakinin güle güle gitmesini de sağlamak için kullanılan temenni
düş sokağı sakinlerinin çok güzel bir parçasıdır.ama murat çelik in murat yılmazyıldırım için yazdığı öğrenildiğinde,olmasa mektubun isimli parçanın murathan mungan tarafından derya ya yazıldığını öğrendiğinizde olduğu gibi bir burukluk oluşur içinizde ama sonra dersinizki ulan şarkı süper sen dinlemene bak kim kimin için yazarsa yazsın.
"hayir" ile kapisacak kadar sinir bozucu, hatta dis farki ile onde bile olabilir; terkedilmektir hoscakal,neden ne olursa olsun, hayati alt-ust eder. yok hic sevmedim sevemeyecegim de.
hep birilerinin gidi$inin ardından söylenen zehir timsali sözcüktür...
hiç bir söz bunun kadar acıtmaz, belki senden nefret ediyorum olabilir fakat o da bir duygu barındırdıgı için, sizi terkeden ki$inin agzından dökülen son kelime olan ho$çakal kadar acı degildir...
kimseler terketmesin, kimse duymasın o sözcügü... ho$ça kalınmıyor çünkü, kalınmıyor.
hiç bir söz bunun kadar acıtmaz, belki senden nefret ediyorum olabilir fakat o da bir duygu barındırdıgı için, sizi terkeden ki$inin agzından dökülen son kelime olan ho$çakal kadar acı degildir...
kimseler terketmesin, kimse duymasın o sözcügü... ho$ça kalınmıyor çünkü, kalınmıyor.
cem adrianin emir isimli albumunden bir $arki. sozleri $u $ekildedir;
bugün damarlarımda kan yerine ayrılık dolaşıyor,
bugün ellerime ellerin yerine yalnızlık dokunuyor,
ve aşk şimdi çok uzakta uyuyan bir çocuğun kalbidir,
ve aşk şimdi çok uzakta uyuyan bir çocuğun kalbindedir.
bugün parmaklarıma saçların yerine sessizlik dolanıyor,
bugün bana kolların yerine yokluğun sarılıyor,
ve aşk şimdi çok uzakta uyuyan bir çocuğun kalbidir,
ve şimdi bir kalbi bir bedenden ayırıp gitmenin tam vaktidir.
hoşçakal.
bugün damarlarımda kan yerine ayrılık dolaşıyor,
bugün ellerime ellerin yerine yalnızlık dokunuyor,
ve aşk şimdi çok uzakta uyuyan bir çocuğun kalbidir,
ve aşk şimdi çok uzakta uyuyan bir çocuğun kalbindedir.
bugün parmaklarıma saçların yerine sessizlik dolanıyor,
bugün bana kolların yerine yokluğun sarılıyor,
ve aşk şimdi çok uzakta uyuyan bir çocuğun kalbidir,
ve şimdi bir kalbi bir bedenden ayırıp gitmenin tam vaktidir.
hoşçakal.
(bkz: sevgilim hoscakal)
siyah beyaz tuşlarında piyanomun
seni çalıyorum şimdi
çaldıkça çoğalıyorsun odada
sen arttıkça ben kayboluyorum
seni doğuruyorum geceye
adını koyuyorum aya bakarak
her şey sen oluyor her yer sen
ben ölüyorum
sesini duyuyorum rüyalarımda
gözlerimi kamaştırıyor ışığın
rüzgar sen gibi dokunuyor bana
ben doğuyorum
duymak istediklerimi söylemiyorsun hiç
dokunmuyorsun bana
sen gibi bir şimşek çakıyor
tam kalbime düşüyor yıldırımı
ben gidiyorum ..
seni çalıyorum şimdi
çaldıkça çoğalıyorsun odada
sen arttıkça ben kayboluyorum
seni doğuruyorum geceye
adını koyuyorum aya bakarak
her şey sen oluyor her yer sen
ben ölüyorum
sesini duyuyorum rüyalarımda
gözlerimi kamaştırıyor ışığın
rüzgar sen gibi dokunuyor bana
ben doğuyorum
duymak istediklerimi söylemiyorsun hiç
dokunmuyorsun bana
sen gibi bir şimşek çakıyor
tam kalbime düşüyor yıldırımı
ben gidiyorum ..
doğrusu "hoşça kal"dır. bilinmedik bir yazım yalnışıdır.
düzenleme: ’yalnış’ın doğrusu ’yanlış’mış. ’beyendim’ bunu doğrusu...
düzenleme: ’yalnış’ın doğrusu ’yanlış’mış. ’beyendim’ bunu doğrusu...
hoşçakal ın doğrusu hoşça kal; yalnışın doğrusu yanlıştır ...
birinden kısa bir süreliğine de olsa ayrıldığım zaman hoşçakalkelimesini kullanırım.bu kelimeyi söylemek ve duymak kulağıma öyle hoş geliyor ki..dudaklarımdan eksilmeyen bir kelime..
ho$ça- kal anlamına gelen kelimedir. ho$ ve kal. türkçemi seviyorum.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?