bu ülke adam olmaz

adam gibi insanları seçtiğimiz zaman unutulacak başlık.

boluculuk gibi, her seye sarlayarak konusmak ,demokrasiyi bencilikle karistirmak,yobazlik gibi garip ve traji komik seyler yasanmasi sadece ve sadece egitim sisteminden olabilir.carsaf egitimle azaliyor.teror ise egitimsizlikle cogaliyor.bunu devleti yoneten insanlarin kotu veya iyi dusunerek ortaya koymasi bu ulkeye mal edilemez.arap kadinlari distan kapali ama icten son derece acik fikirli ve okumus kadinlar mesela iran gibi.saclarini bir tutam disarida birakmak icin girdikleri kucuk mucadeleyi oyle bir ortamda kazandilar.bizde gencligin dejerenasyonu mevcut acik-kapali fark etmeden.her seyi en ucta yasamak hakmis gibi.

karamsar olmamak- cesaretli olmak, calismak- calismadigin zamanlarda da okumak bilinclenmek, sadece kendi isi ve kazanciyla ugrasmak-kimsenin yerinde olmayi duslememek, haklarini savunabilecegin yere kadar legal yollardan savunmak - bunlari istemekten vazgecmemek, rusvet almamak-rusvet vermemek, torpil yapilmasini istememek- torpil yapmamak, vergilerini odemek oderken dememek-bunlarin sana hizmet olarak donecegine inanmak, cocuklarini yetistirirken onlara bu ulkenin kudsiyetlerini iyi anlatmak-din egitimini manevi guc olarak-siyasi ve sekilci olmadan verebilmek, medyanin dumen suyuna cark olmamak- kalitesiz programlari seyretmemek, dunyada yasayan butun canlilarin en az insanlar kadar yasam haklari oldugunu kabul etmek-onlari korumak, her tur etnikten gelen insanlara saygi duymak-yasamak, bir agac gibi tek ve hur ve bir orman gibi kardescesine
ataturk’umuzun cok daha agir sartlarda bu vatana ve insanina guvenip el ele- yurek yurege-omuz omuza, ulkeyi karanliklardan cikartip aydinliga kavusturdugunu unutmamak.
ve bu ulkenin ne olursa olsun ve zamanlarin icinde bir zaman,
"bir gun yeniden adam olacagina inanmak"

çok uzun zamandır kahvehanelerde konuşulagelmiş meselelerin baş geyiğidir. bu başlık altında insanlar ateşli bir şekilde kendi düşüncesini savunur önerilerde bulunur. peki bu ülke bu insanlar nasıl adam olur? ya da nasıl adam oluruz? kendimizden ve bize göre kusursuz olan düşüncelerimizden bahsedip anlaşılmak ve onaylanmak istediğimiz kadar bizim gibi düşünmeyenleri de anlamaya çalıştığımızda, onlara saygı duyduğumuzda yani tek doğrunun bizim düşüncelerimiz olduğunu varsaymadığımızda, ötekine tahammül edip ötekiyle aynı havayı solumaktan, tahammül etmeyi öğrenip birlikte aynı amaca yönelebileceğimiz fikrinden rahatsız olmadığımızda adam oluruz.

ülkede sorun yoktur. içindeki insanlarda sorun vardır.adam olan ülkeyle kasıt, gelişmiş batı toplumlarıysa, işte oralarda insanlar farklı inanç,ırk ve ideolojilere saygı duyuyorlar hatta bunlara zenginlik gözüyle bakıp destekliyorlar. tarihlerini eleştirebiliyorlar. askerler konuşmuyor, seçilmiş halk temsilcileri konuşuyor.

kimse kimseyi "sen aslında şusun" la suçlamıyor. düşüncesinden ötürü kimse takibata uğramıyor hapse atılmıyor, işkence görmüyor.kimse kamu alanı, özel alan ayrımı yapmıyor.insanlar toplumsal bir histeriyle devlet imkanlarını yağmalamıyorlar. ne dinin nede resmi ideolojinin ticareti yapılıyor ya da onun arkasına sığınılıyor.

onlar toplumsal paranoyalar yaşamıyorlar. genellikle duyguları, korkuları ve hırslarıyla değil, mantıkla hareket ediyorlar. medeniyetten kasıtları tüketim değil,bilim.

bu ülke adam olur. fakat bu ülkedeki bazı insanlar asla adam olmazlar. bende adam olmam. çünkü anca aşikar olanın durum tespitini yapıp kendimi kandırıyorum.

bugün hiç kuşkusuzcasına vatansever olduğunu düşündüğümüz kaç kişiyi sayabiliriz. vatan için bir şeyler yaptığına emin olduğumuz çok az kişiyi sayabiliriz. bunda bile uzlaşma sağlayamayız. birimizin vatanseveri diğerimiz için vatan satıcısıdır. ha, sadece sayarız, alkışlarızda bazen, ama o kişi yanımda durun, kökleşmiş kanemicilere karşı mücadele edelim diye çağrı yaptığında tabanları yağlarız. o yüzden bunun böyle olacağını bilen aklı eveller -bir aralar olmuşsa bile- asla gençlik ideallerine bağlı kalmazlar. arada sırada çıkar, adnan kahveci gibi, sonunda trafik kazasında ölür her türk gibi,ayakkabısının altı delik bir şekilde. onun yerine güneş taner gibi yapsaydın ya a rahmetli? benim babam paşaydı, dedem şuydu, hortumlamakta, beraatde hakkım derdi. değil mi güzelim? sonuçta insan kendine karşı nereye kadar mücadele verebilir. kısacası sorun bizleriz, anlayışımız, kıstaslarımız ve birbirimize olan düşmanlığımız. bu ülkeye bok atmayın. önce aynaya bakın. sonra düşünün. aslında ne kadar kendini düşünen, bölücü, hain ve kıskanç olduğumuzu.

ulkeyi ukde olarak okudugum ve altindaki entryleri okuyunca da tek olmadigimi anladigim baslik.

hangi ülke adam olmuş ki dedirten baslik.biri ırkçi,diğeri önüne gelene savaş açar,öbürü hangisine destek vereyim diye düşünür , şu da baska ülkelerin hakkinda atip tutar.
birde henüz olusum içinde olduğunu zanneden ülkecikler için soylenecek cümle.onlar için daha da aci bir gerçek ise kat edecekleri çok yollari var bir gün insan olmayi öğrenene kadar.işlerine gelince ülke,islerine gelmeyince de düşman.

(bkz: ne zaman adam oluruz)

bu ulke adam olur ama bunu diyenler adam olmaz.

bu ülkede hala cinsel isteklerini çocuklardan çıkaran insanlar varken adam olmaz kardeşim bu ülke..daha biraz önce 10 yaşındaki iki kızın cesedi bulundu ormanda. hemde poşete tıkılmış halde..2 yaşında bi oğlan çocuğu, 5 yaşındaki bir kız da hala kayıp..
efendim idam falan filan dendi, barbarca bulundu vs..
idam etmeli böylelerini..bu ülke adam olmaz yoksa.
ötesi, dakikada bir af çıkarsa bu ülkede, sonra böyle yeni çocukların umutları söndürülürse vs. adam olmasını beklemeyin bile, çünkü o çocuklardır bu ülkenin yarını..
ve ötesini anlatmayayım sinirliyim..
asmalı efendim bunları.
asmalı böyle taksimde..ibret olurcasına..

gelişmiş batı ülkeleri gibi olmalıyız mantığıyla kesinlikle olmayacak bir adamlıktır bu. fransanın cezayirde yaptıkları, ingilterenin ve amerikanın ırakta yaptıkları, belçikanın teröristleri himaye etmesi ve daha yüzlerce kendi içlerinde ve dışarıda yaptıkları eylemler. fransa cezayirde yaptığı soykırımı, ingiltere kızılderili soykırımlarını kabul ediyor mu? amerika lozan ı neden hala tanımadı? bir düşünün neden bizden milyon tane taviz istiyorlar ab ye girmek için. kim istiyor ab ye girmeyi? neden bütün o batılı, gelişmiş ülkeler sinek gibi kuzey ırak a üşüşmüş durumda. kendimizi korumak için bir adım atıp biraz asker yığınca hemen telaşa kapılıp demokratik çözüm arayışına girmeleri neden? bu ülkeyi yönetenler bunlar gibi binlerce gerçeği bu ülkelerin karşısına çıkıp açık ve net biçimde, boyun eğmeden, göz süzmeden, lafı dolandırmadan söylediği gün bana göre bu ülkenin adam olduğu gündür.

türk milleti zekidir. (bkz: mustafa kemal atatürk)

(bkz: umut daima vardir).

bu ülke adam olur;
eğer ki birbirimizi sindiribiliyorsak
bu ülke adam olur;
eğer ki birbirimize tahammülümüz varsa
bu ülke adam olur;
eğer ki aramıza nifak tohumu ekenleri dinlemezsek;
bu ülke adam olur;
eğer ki biz özümüzden uzaklaşmazsak;
bu ülke adam olur;
eğer ki sevgiyle gözlerimize bakmayı öğrenebilirsek
bu ülke adam olur;
eğer ki yaşamamız bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine olursa...

(bkz: bu ukde adam olmaz)

bir ülkeyi ülke yapan en önemli unsur o ülkenin vatandaşlarıdır.eğer ülkenin vatandaşları adam değilse pek tabi ülke de adam olamaz.ancak ülkenin adam olamayacağını düşünen kişiler önce kendilerini düzeltip adam gibi adam olurlarsa bu ülke de adam olacaktır.böyle "bu ülke adam olmaz" nidalarıyla dolaşmakla bu ülke adam olmaz,önce kendimizi adam etmemiz lazım..

(bkz: ne olcak bu türkiye nin hali)

sacma bir dusuncedir. sacma agir bir kelime oldu belki... gelin biz suna dar goruslu diyelim. bir milletin gelecegi konusunda yorum yapmak icin tabloid gazetelerden basliklar okumak yeterli degildir. su anin butun dinamiklerini ust uste koymak bile bize yeterli veriyi vermeyecektir. bir ulke yada milletin gelecegi hakkinda soz soylemek icin gecmisine bakmak ve su anda dogru nasil yoneldigini gormek gerekir.

turkiye cumhuriyeti tepeden inme devrimlerle kuruldugu icin daha alti ok kavramini benimsiyememis, anlayamamis genc bir cumhuriyettir. "helal olsun yapiyor adamlar" diye bakilan bati ulkeleri ellerindeki oy haklarini, laikliklerini, kadinlarin secme ve secilme haklarini disleriyle, tirnaklariyla, kanlariyla kisaca halk devrimleriyle "soke soke" almislardir. bu yuzden demokrasi bir yasam stilidir. dusunce yapisidir. bu seviyeye gelmeden bir demokrasi bir yonetim bicimi olmayacaktir.

bizde ise cumhuriyet gibi, medeni hukuk gibi kavramlar armagan olarak verilmistir. halkin kendini yonetecek olan insanlari secebilecegi konseptinden haberi bile yokken "demokrasi" gelmistir topraklarimiza. kisaca tabandan degil, tavandan bir devrimdir. turkiye elindeki devrimlerin degerini anlayacak acilari cekmemistir henuz. gencliginin verdigi toyluk uzerindedir.

peki 5 yasinda bir cocugun integral cozememesine bakilip bu cocuk matematikten anlamiyor denilir mi... turkiyenin tabani saglamdir. insanlari duyguludur. birlik bilinci yerindedir. yeterli zaman ve ozveriyle bu ulke adam olucaktir.

ha biz goremeyiz ayri konu.

lisede fettullahçı olduğunu bildiğim bir öğretmenin en ufak bir sorunda ilk ağzından çıkan laf.akabinde avrupa ve amerikaya övgüler başlar türkiyeyle kıyaslar bu ülkeleri ve sahip olduğu aşşağılık kompleksini bize aşılamaya çalışırdı.
üniversitede aynı model bir hocada ders esnasında üst kattan gelen matkap sesi sonrasında bir öğrenciyi gönderip çalışmayı durdurmak yerine aynı jargonla konuşmaya başladı.oysa ki bir önceki derste bir öğrenci yukarı gönderilmiş çalışma durmuştu.bu ne biçim kaderciliktir demeden önce "bu adamlar tornadan mı çıkıyor?"