epikuros

beşiktaş alt yapısından yetişen 93 doğumlu stoper. 3 mart 2011 gaziantep bb beşiktaş maçında ilk kez beşiktaş a takım formasıyla bir resmi maça ilk 11 çıkmıştır. hayvani fiziği(1.96cm boy) ve soğukkanlı oyunuyla ilerisi için umut vermiştir.

yeni bir çömez. ilk 10 entrysini kontrol ettim de hep çömez kalacak gibi göründü bana. ilginç bir şekilde rumuz pilis tiray egeni anımsattı entryleri. yalnız, onun çakması gibiydi. neresinden çakma olduğunu çıkaramadım ama. sanki rumuzun dinden çıkmış, kötü yola düşmüş haliydi. kötü bir elektrik aldım. belki de rumuzla hiç bir alakası yoktur, yanlış bir volt gelmiş olabilir bana.

hoş geldin demeye gerek dahi yok kendisine, direkt güle güle diyorum.

yapılan bir ibneliği ele vermemesi için, olaya şahit olan kişiye susması karşılığında verilen şeydir. bu payı kabul eden kimse benim gözümde, en az ibneliği yapan kadar ibnedir.

belli bir yaştan sonra fark edilen durum. günlerden sadece pazartesi ve perşembe fark edilebiliyor ve doğrudan haftasonuna geçiliyor gibi geliyor insana. hafta sonu zaten nasıl geçti hiç anlaşılmıyor. aylar, trink!! trılink!! diye ilerliyor ve patır patır dökülüyor yaşlar.

(bkz: anne ben andropoz oldum)

internet aleminde, her saçmalayana armağan edilen fenomen şarkı.

ulvi bir amaca kitlenmiş bir misyoner gibi geliyor, yazıyor ve kırarım bu sözlüğü diyor. sağa sola bulaşmak, hakkında yazılanlara cevap yetiştirmek, bazen sebep olduğu yanlış anlaşılmaları çözüme kavuşturmak gibi bir derdi yok. masrafsız ve android bir yazar.

bazen de, sanki başka bir yerde biriyle bir laf tartışmasına girişmiş de ona cevap veriyormuş gibi gelip yazıyor bir şeyler. arkadaşım, tartışmanın evveliyatını bilmiyoruz ki biz. kime laf soktun şimdi? kim neyi anladı? kim neyi iddia etmişti ki?

geçen gün işyerindeki bi bayan arkadaşla konuşurken, laf şehrin zenginlerinden birinden ve onun yaşam biçimlerinden açıldı. şurda geziyorlar, şuraya tatile gidiyorlar, şöyle şöyle kaç tane arabaları var bilmem ne diye konuşurken, sohbeti soğuk bir espiriyle noktalamak için lafa girdim; "ne demişleer, zenginin malıı fakirin ağzını burnunu kırar çenesini daatıır"

arkadaş bunu dememle kadın bi kahkaha atmaya başladı "nee ne ağzını burnunu mu dağıtır ahahaha"

yav şimdi aradan 2-3 hafta geçti hala hatırlatıp tekrar tekrar söylettiriyor bana gülmek için. insanları güldürmeyi sever tabi herkes ama bunu böyle soğuk bir espiriyle becermek acaip ağrına gidiyor insanın.

gülmenin verdiği huzurun makat kaslarını rehavete sürüklemesi sonucu gerçekleşen eylemdir.

daha çok diğer sözlüklerde olan yapı ve uygulamaların benzerlerinin talep edildiği entrylerin yer aldığı başlıktır. bu olumsuz bir durum değildir elbet. batının teknolojisini, felsefesini alabilirsin kendi kültürünü de koruyarak.(kim batı kim doğu tartışılır ayrıca)

bir konuyu, dersi en ince ayrıntısına kadar öğrenmek anlamında da kullanılır.

turnuvalarda bir turu oynamadan geçmek ya da diğer rakiplerin maç yaptığı haftayı maç yapmadan geçirmek.

doğru yazılışını 3 deneme yaptığım halde bulamadığım şarkı yarışması. google sağ olsun bulabildim.

diyeceğim de şuydu; bu sene bizi temsil edecek yüksek sadakat şarkısı hiç de güzel değil.

(bkz: alexandre rodrigues da silva)

-çok tahrik oldum ya! ateş gibisin.

çıkmaz ayın son çarşambası ile beraber hiç gelmeyecek bi zamanı kastetmek için kullanılır.

murat yıldırımla evlidir. ayrıca ramiz’in değil kenan birkan’ın kızıymış aslında. senaristlere güven olmaz yine de.

en kısa sürede tertip edilmesi gerektiğini düşündüğüm zirve. haxballa bir iki..

#993279

soyisimden değil de isimden akrabalık bağı kurma gibi bazen benim de başvurduğum güzel espirileri var. beğeniyorum.

ovmak, ovalamak.

mesela doğum(farkında olamasan da)