an itibariyle gerçekleştirebileceğim olgudur.
(bkz: ben senin hizmetçin değilim)
genel olarak anne ve çocuklar arasında sık rastlanabilecek bir cümledir kendileri. çocuk,anneyi sonu gelmez istekler silsile ile boğmaktadır. zavallı anne de elinden geldiği kadar çocuğun şımarıklıklarını tolere etmeye çalışmaktadır.bir nokta gelir ve gerçekten boğulmaya başlar anne. işte o andır ki,çocuk"bana bakamayacaksan niye doğurdun"gibi bir laf eder. çocuk, söylediğinin mantıksızlığının farkındadır ;fakat öyle bir tıkanmıştır ki anneyi ancak bu akıldışı gerekçe ile suçlar. bunun üstüne anne "ben senin hizmetçin değilim" şeklinde bağırmaya başlar. ve bu bir kısırdöngü halinde devam eder. bu sözün üstüne çocuk yine "bakamayacaksan niye doğurdun" sorusunu sormakta ısrar eder. ve anne delirir.
şu sıralar,survivor,fear factor gibi insanları saçma sapan şeyler yapmaya iten programların da sunucu ve yapımcısıdır kendisi. illa "anne ben marjinal program sunuyorum" havasına sokacağı yayınlar buluyor kendine...yazıktır bu insanlara. hem çıkıp kendini madara ediyorsun,hem de çiğ et,çöp,kurt murt yiyorsun.. ne iştir anlamadım.
başrolde koş lola koş ve deney gibi filmlerde de oynamış moritz bleibtreunun olduğu bir fatih akın filmi. güneş ve ay imgelerinin zekice kullanıldığı bir kurguya sahip. pozitif bir hisse ihtiyaç duyulduğunda seyredilmesi tavsiye edilir. filmde ayrıca diğer fatih akın filmlerinden hatırladığımız mehmet kurtuluş ve idel üner de rol almış.hatta birol ünelinde ufak bir rolü var.
bu duruma birde,sanki karşıdakinin her dediğini anlıyormuş ve onaylarmış gibi,kafa sallarken"eveettt evveettt" eklenir ki, karşıdaki "ne evet abi ya?" diye sorduğunda apışıp kalınabilinir.
biz kendsini pürhassa olarak da anarız efenim. çok yararlı, soğan gillerden bir sebzedir bu uzun bitki. hem zeytinyağlısı,hem de etlisi mevcuttur. ayıklanmışnıı satın almak daha bi makbuldür.
tr. deneyüstü.deneyle elde edilemeyen..bu terimi ilk önce skolastikler "ancak sezgi ile bilinebilen" anlamında kullanmışlardır.gerçek, ancak sezgi ile kavranabilir. içkin olanın tersine aşkın olanı belirtir. immanuel kanta göre ise bu tür bilgiler aşkın değil,bilgi elde etmek için önsel verilerdir. örneğin zaman ve mekan kategorileri böyle bir bilgidir. ne deneyle elde edilir, ne de deneyi aşarak elde edilir. onlar(zaman ve mekan) her türlü bilginin,deneyin kendisinde zaten bulunurlar. kanta göre aşkın bilgi ise her zaman bilinemez olarak kalır.
(bkz: frenk üzümü)
çogunlugu kışın yapragını döken, bâzilari da her zaman yesilligini muhafaza eden bodur çalılardır.meyveleri küçük salkımlar hâlindedir.meyveler mayhos ve tatlidir.şurubu yapılır.
kullanildigi yerler: istah açar, hazmi kolaylastirir. idrar söktürür. vücüda rahatlik verir. böbreklerdeki taslarin düsürülmesine yardimci olur. karinda toplanan suyu söker. karaciger sisligini indirir. surubu çok besleyicidir.
kullanildigi yerler: istah açar, hazmi kolaylastirir. idrar söktürür. vücüda rahatlik verir. böbreklerdeki taslarin düsürülmesine yardimci olur. karinda toplanan suyu söker. karaciger sisligini indirir. surubu çok besleyicidir.
çocuk pornosu konusunda ülkemize ilişkin acı gerçeği açıklamaktan utanç duymaktayım fakat ne yazık ki,türkiye, istatistiklere göre googleda en çok çocuk pornosu aratan ve de dünyaya çocuk pornosu için gereklilikleri sağlayan ülkeymiş. herşeyi beklerdim ama bu kadarına da yuh be kardeşim.
(bkz: bunu yapan insan olamaz)
(bkz: bunu yapan insan olamaz)
#397649 nolu entry me eksi oy veriliş sebebinin siyasi mi yoksa tamemen güzel türkçemiz ya da edebi lisanla mı alakalı olup olmadığını gerçekten merak ediyorum. bir açıklama hakkım değil mi yani? rica etsem.
çok ilginç bir durumdur birazdan açıklayacaklarım ama me yazık ki gerçektir. bu "bitli" ibaresi,öğrencilik yıllarımda çevremdeki insanlara yapıştırılmış saçma bir yaftadır. özellikle ankarada,sakarya da takılan,oturup müziğini dinleyip,birasını yudumlayan,gayet sıradan insanlara takılmıştır bu lakap. şu şekilde türevleri vardır:"bitli lan bunlar";"bitli mekanı olum orası", ne işin var senin o bitlilerle"; " ya bırak şu bitlileri bee"...gibi. ilginçtir ki,bu insanların hiçbirinde bit yoktur ve de temiz insanlardır. bitli rockçı olarak da bilinir bu insanlar..yazıktır yurdum rock dinleyicisine...
16.11.2006 tarihinde yayımlanan 32.gün adlı programda,ekranda manşet olarak çıkan soru ibaresi.gerçekten de böyle bir soruyu sordurttuğuna göre bir nedeni olmalı. öcü kelimesinin bugüne kadar çocukları korkutmak amacı ile söylendiğini göz önünde bulundurursak yerinde bir soru olmuş gibi.
gerçekten önemli bir mevzuudur kendini bilmek. hatta diyebilirm ki,şu hayatta insanın bilebileceği,bilmesi gerektiği ve bilmek için çaba göstermesi gereken tek şeydir kendisi. kendini bilirsen zaten diğer herşeyi kendinden bileceksindir. içinde bulunduğumuz çağda,ne yazık ki insanların çaba göstermedikleri bir mevzuudur. kendini bilmekten kaçar bu insanlar çünkü bilirler ki kendini bilmek mutsuz edecektir onları. düşünmek,sorgulamak,hayatını,yaptıklarını gözden geçirmek hiç uymaz günümüz tüketim toplumu insanlarına...biliniz kendinizi efenim!
sağır oda adlı dizide,nazi-türk birleşiminden oluşan birlik. alman ve türkler her zaman dosttur ve dünyayı artık onlar yönetmelidir. ilginç bir ideal gerçekten. gerçek hayatla bir bağlantısı vardır muhakkak.komplo teorileri üretip paranoyak olmamıza yardımcı olan bir birlik.tabii bu diziler gerçeği,ya da komplo teorilerini yine devlet politikası altında yayımladıkları için, gerçeğe ne kadar gönderme yapılabileceği tartışılır.
(bkz: yok artık)
(bkz: yeter ulan)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?