acaba "yumurtalıkların köte dayanması" cümlesinin kibarlaştırılmış hali mi diye merak ettiren öbek.
bir adamı 40 veya daha fazla kişiyle öldürme olayı. yamulmuyorsam böyle birşey.
(bkz: el diablo)
o gün sizle beraber başlayan başka stajerler de varsa şanslısınızdır. pek bir iş vermezler. etrafı filan gezdirirler. ama ertesi gün ebenizin örekesini gösterirler.
il ocak bünyesinde 2 yıl görev aldığım ve bana "milli şuur"u aşılaması esasıyla tozunu yutmaktan gurur duyduğum yerdir.
lakin günümüzde ocaklara yapılan tüm olumsuz eleştirilerde çok yönlü düşünmek gerekir. nasıl "tüm zenciler aşşağılıktır" yada "tüm ingilizler iskoç katilidir" diye genel önermeler yapılamazsa bütün ülkü ocaklarını da aynı kefeye koymamak gerekir. zira beş parmağın beşi bir değildir. medyatik bir ilahiyatçı otel odasında porno izlerken yakalandığında nasıl bütün hacı-hocalar masturbatördür demiyorsak tebadan birinin veya bir grubun icraatını reise dolayısıyla bütün ocağa mal edemeyiz, etmemeliyiz.
bazı entrylere buruk bir şekilde güldüm. yeni yapılanmayla beraber ocaklar, kıraathanede çaya verecek 300 bin lirası olmayanların mekanı olmaktan çıkarılmıştır. ayrıyeten öyle sağdan soldan yalan yanlış duyulduğu gibi "kürt vurmak" "uzunsaçlı kırmak" vs vs. gibi emirler verilmez. her hafta lise ve üniversite teşkilatlarına tarihi, siyasi,uluslararası siyaset gibi çeşitli mevzularda seminerler verilir. ramazanda herkese açık iftarlar verilir , sohbetler edilir.bunları organize eden de o eli kanlı zannedilen reislerdir. eminim ki bazı sabit fikirliler bu faaliyetleri yıkama-yağlama programı olarak adlandıracaklardır. bu bilinçlendirmeden ibaret bir olaydır. siz zannediyormusunuz ki bunlar sadece ocaklarda oluyor. bugüne kadar gelmiş ve bugün dahi kurulan her siyasi fraksiyonun, hatta en uç sağdan en uç sola kadar en küçük örgütlenmenin bile kimlik kazandırma ve bilinçli birey yetiştirme faaliyetleri vardır. kimse de bunun meşru bir şey olmadığını idda edemez. ha, bütün bunları takdir edersiniz veya etmezsiniz, o ayrı konu.. fakat ocakların "adam kıran eleman yetiştirdiği" gibi eleştiriler yaparken şunu da göz önünde bulundurun, bazı uç siyasi organlar vardır ki yurttaşlarımızı şehit eden bebek katili yasadışı örgütlerin asker alma şubesi gibi çalışırlar. üniversitede karşı karşıya geldiğimiz bazı öğrencileri iki sene sonra gazetelerde, dağda çatışma sonucu boynunda poşularla beyni patlamış vaziyette görmüşlüğümüz vardır.
lakin günümüzde ocaklara yapılan tüm olumsuz eleştirilerde çok yönlü düşünmek gerekir. nasıl "tüm zenciler aşşağılıktır" yada "tüm ingilizler iskoç katilidir" diye genel önermeler yapılamazsa bütün ülkü ocaklarını da aynı kefeye koymamak gerekir. zira beş parmağın beşi bir değildir. medyatik bir ilahiyatçı otel odasında porno izlerken yakalandığında nasıl bütün hacı-hocalar masturbatördür demiyorsak tebadan birinin veya bir grubun icraatını reise dolayısıyla bütün ocağa mal edemeyiz, etmemeliyiz.
bazı entrylere buruk bir şekilde güldüm. yeni yapılanmayla beraber ocaklar, kıraathanede çaya verecek 300 bin lirası olmayanların mekanı olmaktan çıkarılmıştır. ayrıyeten öyle sağdan soldan yalan yanlış duyulduğu gibi "kürt vurmak" "uzunsaçlı kırmak" vs vs. gibi emirler verilmez. her hafta lise ve üniversite teşkilatlarına tarihi, siyasi,uluslararası siyaset gibi çeşitli mevzularda seminerler verilir. ramazanda herkese açık iftarlar verilir , sohbetler edilir.bunları organize eden de o eli kanlı zannedilen reislerdir. eminim ki bazı sabit fikirliler bu faaliyetleri yıkama-yağlama programı olarak adlandıracaklardır. bu bilinçlendirmeden ibaret bir olaydır. siz zannediyormusunuz ki bunlar sadece ocaklarda oluyor. bugüne kadar gelmiş ve bugün dahi kurulan her siyasi fraksiyonun, hatta en uç sağdan en uç sola kadar en küçük örgütlenmenin bile kimlik kazandırma ve bilinçli birey yetiştirme faaliyetleri vardır. kimse de bunun meşru bir şey olmadığını idda edemez. ha, bütün bunları takdir edersiniz veya etmezsiniz, o ayrı konu.. fakat ocakların "adam kıran eleman yetiştirdiği" gibi eleştiriler yaparken şunu da göz önünde bulundurun, bazı uç siyasi organlar vardır ki yurttaşlarımızı şehit eden bebek katili yasadışı örgütlerin asker alma şubesi gibi çalışırlar. üniversitede karşı karşıya geldiğimiz bazı öğrencileri iki sene sonra gazetelerde, dağda çatışma sonucu boynunda poşularla beyni patlamış vaziyette görmüşlüğümüz vardır.
sevgilisinin kum torbası olmayı hazmedemeyen kızların antipatik bulduğu binalar silsilesi.
yakıldığında bir de gözler kısılıp omuzlar yukarı çekilip böyle hüüffpp... diye içe çekilir duman derin derin.. aman allahımdır, o ne dertli adamdır..
iltihap yaptığında penbak 800 mg antibiotik en iyi çözümdür, diş hekimi tavsiyesidir.. iki güne kalmaz şıp diye keser..
saygı icabıdır, yapılırsa hoştur..
gayet de haklı bir istekdir..
unutmanın en garantili yoludur.
(bkz: şirket milletinin insanları)
bahadır boysalın pek bir diline doladığı tarihi şahsiyet.
bahçelievlerin asker ocağı kadar bol saplı güzide cafesi.
eskiden buraya kızla da gelinirdi lakin şimdilerde sinirliyseniz veya tayfayı tanımıyorsanız kız arkadaşınızla gitmeniz pek tavsiye edilmez.
eskiden buraya kızla da gelinirdi lakin şimdilerde sinirliyseniz veya tayfayı tanımıyorsanız kız arkadaşınızla gitmeniz pek tavsiye edilmez.
borderline kişilik bozukluğunun belirtilerinden biri.
ancak ilk buluşmada gidilmesi tavsiye edilen cafe. fiyatlar fıratpen boru gibidir.
hayatta en nefret edilesi eylem. evlenilecek kızdan ayrılma sebebidir. çünkü çocuktur o daha.. konuşarak anlaşma olgunluğuna erişememiştir.
birgün tekrar türkiyeye dönmesini ümit ettiğim yaradılış harikası üstün gen.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?