stella

(bkz: mr eko)

bir eşcinsellik sembolü. ortaya çıkışı şöyledir; 2. dünya savaşı zamanındaki toplama kamplarında, esirlere getirilme sebeplerini belirten semboller takılır ve buna göre muamele yapılırdı. eşcinsellik de bir bulunma sebebiydi, çünkü yaratılacak üst-toplumda bu anormalliğe yer yoktu; temizlenmeliydi. işte, kamptaki eşcinsellere takılan sembol de pembe üçgendi. şu anda eşcinsel topluluklarda çok popüler olan sembol, bir nevi zamanında kendi doğasını reddetmemesi yüzünden "temizlenmek" istenen insanları anma anlamına gelir.

(bkz: cartel)

(bkz: when i think of you)

ayrıca eşcinselliğin bir hastalık olarak değil, doğuştan gelen bir cinsel yönelim olarak görülmesi gerekir.

zengin bir konu içeriğine sahip olduğu söylenen eşcinsel forum platformu.

all saints adlı grubun bir şarkısı.

sözleri:

years on the run
boy i know i can take it
and now that i’m here
i know you can’t stand the waiting, boy
lets say no more games
no messing with the mind
always room for change
let’s give it one more try
(come on lets give it a try)

i got my bags packed baby and i’m ready to go
look at my eyes rock steady and i promise you more
i got my heart back baby and it’s skipping a beat
i got my ass in check, checkin’ out, i’m ready to feel

it’s all good to go
i’m right here for the taking
(oooh ticky ticky ticky)
don’t cross the line
i’ll promise you no fakin’, boy
(no no no no)
its all understood
no messing with the rules
(the rules, the rules)
if i let you go
boy i will be a fool
(what kind of girl wants to be a fool?)

i got my bags packed baby and i’m ready to go
look at my eyes rock steady and i promise you more
i got my heart back baby and it’s skipping a beat
i got my ass in check, checkin’ out, i’m ready to feel

tell me why we act so stupid, the games we’re playing (oooh)
if life is the rule then we’re heading towards the same thing
you are not worthless with love instead of the fighting (oooh)
let’s get together forever with no more hiding

(bkz: boogle)

fransızların gayet doğal karşıladığı bir şeydir.

felçli doğan irlandalı yazar/ressam christy brown’ın kendi hayatını ve mücadelesini anlattığı kitaptır.

(bkz: renu)

wc ricası.

entry yazmayan adeta...

türkçe’ye "gizli oturum" olarak çevrilmiş, jean paul sartre’ın cehenneme (cehennem dediğimiz üç kanapeli, penceresiz, aynasız bir oda) giden üç günahkarı (garcin, inès ve estelle) konu alan oyunu. daha doğrusu tragedyası, yalnızca kahraman ölmüyor, deneme girişiminde bulunulsa da. çünkü zaten ölüler.. diğer tragedyalardan daha acı verici olmasının sebebiyse, sonsuza dek sürmesi.

oynun üstüne kurulduğu ya da sonucunda ulaşıldığı "kutsal" cümle de şudur;

"l’enfer, c’est les autres."
(cehennem başkalarıdır.)

(pâtisserie) fr, pastahane.

gizlenen kıskançlığın dillendirilmesidir.

inanılmaz bir mizah yeteneğine sahip, 1931 yılında doğup 2000 yılında vefat eden amerikalı karikatürist. biz onunla mad dergisi sayesinde tanıştık zamanında.

birkaç karikatürü;

http://www.leconcombre.com/serials/tarzan/tarzan-donmartin2.jpg
http://www.tcj.com/eyeparts/donmartin.gif
http://www.toontalents.com/don_martin-the_new_chair.jpg

(bkz: müşfik kenter)

orhan veli şiirlerini seslendirdiği albümünde, sesine ve orhan veli’ye (bir kez daha) aşık etmiş sanatçı.

sevimli "popüler kültür" ürünlerinden biri.