"bereket tanrısının dönüşü"
"kuzeyden şaşmamak lazım abi" dedirten şarkıdır.
oy oy oy oy !!
oy oy oy oy !!
tarzından dolayı sonuna kadar bu unvanı hakeden , faşist,gerici kalemşör.
müjde ar’a pornocu diyerek düşen reytingini artırmaya çalışan , hüseyin üzmez’in kankası , gerici,şeriatçı yazar.
(bkz: abdurrahman dilifuck)
(bkz: abdurrahman dilifuck)
feodalitenin ve şehir hayatı hayalinin baskısıyla van goghvari tarlalarda umarsızca kaval çalan , hayatına ve geçmişine isyan edercesine zavallı güççük goyunlara önce bayıltıcı gübre gazı sıkan ve 6.duyusunu yitiren maktullere acımasızca copla vurmaya başlayan çoban tiplemesi.
melih gök-çek o pis elini türk futbolunun üzerinden.
senden kurtulduğumuz gün , bu ülkenin bayramıdır.
senden kurtulduğumuz gün , bu ülkenin bayramıdır.
kimse onları yaptığı müziği isimlendiremiyor.o yüzden onları çok seviyorum.bir diğeri için (bkz: tool)
buddy guy yorumu pek bi güzeldir.
yalnızlığın dibine vurmuş abazan yakınması.
"houston we have a problem" diyerek olay mahallinden uzaklaşmak akıl karıdır.
sıkoğtlant şeklinde telaffuz edilince , pek bir karizma oluyor.
bu kadar uzun sürede birbirlerini memnun edemeyen aşklarına sokam
"iletinin kişiseli olmaz , olursa da ileti olmaz"
bolt thrower’ın 1996 tarihli albümü.baştan sona bir şaheserdir.death metal dinleyin ya da dinlemeyin ama bu albüm 90’lı yılların fotoğrafıdır.
1. the ivth crusade
2. icon
3. embers
4. where next to conquer
5. as the world burns
6. this time it’s war
7. ritual
8. spearhead
9. celestial sanctuary
10. dying creed
11. through the ages (outro)
1. the ivth crusade
2. icon
3. embers
4. where next to conquer
5. as the world burns
6. this time it’s war
7. ritual
8. spearhead
9. celestial sanctuary
10. dying creed
11. through the ages (outro)
bolt thrower 1986 yılında barry thomson (gitar) ve gavin ward (bas gitar) tarafından kuruldu ve daha sonra alan west (vokal ) ve andy whale ( bateri ) gruba katıldılar. grup sacrilige, discharge,slayer ve candlemass’tan etkilenmişti .aynı yıl içinde "in battle there is no law" ve "concession of pain" adlı iki demo yayınladıktan sonra 1988 yılında "in battle there is no low" [albüm adına bakın savaşta kural yoktur döktürmüşler (mrcool)] adında bir lp ve "prophets of death" adında bir demo yapmışlardır. şarkı sözlerinde genelde savaş ve ölüm yer alan bolt thrower, 1989 yılında earache record ile anlaşma yapıp ilk albümleri "realm of chaos" ’u piyasaya sürdü ve bu albüm piyasanın ortasına bomba gibi düştü. çok iyi bir tepki alan albümün ardından grup yine earache records ile çalışan morbid angel, carcass ve napalm death ile birlikte avrupa turnesine çıktı.
1991 yılının hemen başında "cenotaph" adlı bir ep piyasaya sürdükten sonra "the peel sessions" ve "warmaster" albümlerini ardı ardına piyasaya sürdü. özellikle warmaster albümü ile ününe ün katan grup pek çok festivale katıldı ve ardından uzun bir avrupa turnesine çıktılar.
1992 yılında ünlü " ivth crusade " [4.cü haçlı seferinde yaşanan yağmaların ve vahşiliklerin konu edildiği muhteşem albüm (mrcool)] piyasaya çıktığı hafta metal listelerine direk 1 numaradan giriş yapmışlardı. brutal vokallerini uzun araştırmalardan sonra edindikleri bilgiler doğrultusunda yazılan epik şarkı sözleri ile desteklediler [avrupa belki ilk defa bir haçlı seferinde haçlı ordusunun ne kadar büyük haksızlıklar yaptığını ve tecavüzler, yağmalar yaptığını kabullendi (mrcool)]
1994 yılında "... for victory" adlı albümlerini çıkaran grup hemen ardından amerika turnesine çıkmaya hazırlanırken grupta kopmalar oldu ve
martin kearns (bateri) ve martin van drunen (vokal) gruba katıldılar. grubun en üst zirveye tırmandığı bu zamanlar çabuk geçti ve grup hastalıklar, iç tartışmalar ile uzun zaman kaybetti. tam 4 sene sonra 1998 yılında bu sefer metal blade record etiketi altında "mercenary" albümünü piyasaya sürdüler.aynı yıl içinde grup "honour valour pride" adlı bir albüm daha çıkardı.çeşitli konser kayıtları ile desteklenen bu albümde istediği tepkiyi çekemeyince grup bir süre müziğe ara verdi. [burada bolt thrower’in değişen death-metal soundu içinde hala 92-93’lü yılların müzik ve tekniğini kullanması onları sıradan bir grup haline getirmişti (mrcool)] en son olarak 2001 yılında honor valour pride adlı bir albüm çıkaran bolt thrower sahnelerden bir süre çekildi ... 2004 yılında paradise lost ile bir split cd çıkardılar bu split cd de ilk iki demolarındaki şarkıları tekrar seslendirselerde asla ivth crusade ve for victory dönemlerine geri dönemediler.
son söz olarak death metal’in en hızlı olduğu 92-95 seneleri arasında sert vokalleri keskin gitarları ve ilginç tarihi hikayelerle süslü şarkıları ile oldukça populer olan bolt thrower ingiltere’nin çıkardığı en iyi death-metal gruplarının başında yer almaktadır.
1991 yılının hemen başında "cenotaph" adlı bir ep piyasaya sürdükten sonra "the peel sessions" ve "warmaster" albümlerini ardı ardına piyasaya sürdü. özellikle warmaster albümü ile ününe ün katan grup pek çok festivale katıldı ve ardından uzun bir avrupa turnesine çıktılar.
1992 yılında ünlü " ivth crusade " [4.cü haçlı seferinde yaşanan yağmaların ve vahşiliklerin konu edildiği muhteşem albüm (mrcool)] piyasaya çıktığı hafta metal listelerine direk 1 numaradan giriş yapmışlardı. brutal vokallerini uzun araştırmalardan sonra edindikleri bilgiler doğrultusunda yazılan epik şarkı sözleri ile desteklediler [avrupa belki ilk defa bir haçlı seferinde haçlı ordusunun ne kadar büyük haksızlıklar yaptığını ve tecavüzler, yağmalar yaptığını kabullendi (mrcool)]
1994 yılında "... for victory" adlı albümlerini çıkaran grup hemen ardından amerika turnesine çıkmaya hazırlanırken grupta kopmalar oldu ve
martin kearns (bateri) ve martin van drunen (vokal) gruba katıldılar. grubun en üst zirveye tırmandığı bu zamanlar çabuk geçti ve grup hastalıklar, iç tartışmalar ile uzun zaman kaybetti. tam 4 sene sonra 1998 yılında bu sefer metal blade record etiketi altında "mercenary" albümünü piyasaya sürdüler.aynı yıl içinde grup "honour valour pride" adlı bir albüm daha çıkardı.çeşitli konser kayıtları ile desteklenen bu albümde istediği tepkiyi çekemeyince grup bir süre müziğe ara verdi. [burada bolt thrower’in değişen death-metal soundu içinde hala 92-93’lü yılların müzik ve tekniğini kullanması onları sıradan bir grup haline getirmişti (mrcool)] en son olarak 2001 yılında honor valour pride adlı bir albüm çıkaran bolt thrower sahnelerden bir süre çekildi ... 2004 yılında paradise lost ile bir split cd çıkardılar bu split cd de ilk iki demolarındaki şarkıları tekrar seslendirselerde asla ivth crusade ve for victory dönemlerine geri dönemediler.
son söz olarak death metal’in en hızlı olduğu 92-95 seneleri arasında sert vokalleri keskin gitarları ve ilginç tarihi hikayelerle süslü şarkıları ile oldukça populer olan bolt thrower ingiltere’nin çıkardığı en iyi death-metal gruplarının başında yer almaktadır.
death metal ortamlarında ingilizlerin belki de bunca birbirinden sağlam albüm, bunca festival veya konsere de cıkmışlığına rağmen en yeraltı takılan en radikal ve de asla cizgisini bozmamış ve bu müzik türü icinde ağırlığını da olanca gücüyle koyabilmiş grubudur bolt thrower. o kadar da cok tarafımdan sevilen ve uzun zamandır da dinlediğim grup olmasına rağmen albümlerin birbirinden klas olması hala bugün bile maymun ediyor sahsen beni.
aslında sitenin bu kısmına daha eski tarihlerde yayınlanmış war master veya the ivth crusade albümlerini yazmayı hem de uzun zamandır planlıyordum örneğin ta ki bu aksam muallakta kalana kadar..akabinde grubun erkek fanlarda hiç şüphesiz testosteron hormonunu kesinlikle tavan yaptıran bu albümde yani direk buram buram zafer! kokan ...for victory albümünde karar kıldım iyi mi ettik yazının ilerisinde hep beraber göreceğiz.
grubu seven kadar sevmeyen de olabilir sırf su iceriğinden dolayı, daha önceki senelerde dergilerde kendilerine her türlü faşizanlık her türlü militaristlik ve şiddet taraftarlığı yakıştırmaları da yapılmıştır ancak barışdan sevgi saygı hoşgörüden bahsetmek (bir nevi cicek cocuk takılmak ) de ne kadar gercekci ve kabul görür bisey tabii tartışılır.
bunun haricinde eğer sorun bu iceriği parçalarda da hissettirebilmek ise bt bunu cok klas başarabiliyor.
kapak ise yıllardır favori çalışmalardan birisidir, fotodaki askerler kimbilir nereye kimlerin canını yakmaya gidiyor:p
grubun bu albümdeki kadrosu,
karl willetts - vokal
jo bench - bass guitar
baz thomson - gitar
gavin ward - gitar
andy whale - davul
1994 de yayınlanmış earache records etiketli bu görkemli ve fevri albümdeki şarkılar,
1.war
2.remembrance
3.when glory beckons
4....for victory
5.graven image
6.lest we forget
7.silent demise
8.forever fallen
9.tank (mk 1)
10.armageddon bound
grubu benzerlerinden ayıran şeylerden birisi hic şüphesiz genel soundu.
hatta bu albümün soundu daha sonra yayınlananlardan da güzel geliyor bana nedense. yıllardır her dinlediğimizde bunu böyle düşündürtmesi bass gitarist ve bu ortamların taclı kralicesi jo bench tonları veya performansı sayesinde midir onu hala varsa bilmeyenler, dinleyince karar verip eklerler alt kısma.
war da bu klas albüm icin cok iyi secilmiş enstrümantal ve cok ruhlu bir intro zaten.
büyüklerimiz,tavrını daha ilk saniyeden acık acık ortaya koymuş savaş sa savaş! diye gider yapmış.
dinlerken insanın sacları dikiliyor öylesine les ve barut kokan bir atmosferi sağlamış adamlar ve yüceler yücesi bayan ancak gruptakiler bunla da yetinmemişler bu kez remembrance davası baslıyor hem de cok keskin bir top güllesinin fırlaması ile.
enfes bir şarkıdır nazarımda bikac konser kaydında da izledim off diyorum sadece ortam icin. aslında hadisesi de sadeliği biraz sanırım ama bir o kadar da balyoz bir iş bence.
albüme adını veren for victory insana ölümcül metal fanı veya bt takipcisi olmanın gururunu yaşatıyor, resmen siperi evinize kadar getiren kafa üstünden gecen mermileri hissettiren parçalara pek rastlanmıyor biliyorsunuz.. cok görkemli gitar riffleri üzerine karl amcanın o hayvansal vokallerine cok varım zaten. böyle albüme böyle ruhlu bir şarkı yakışırdı.
lest we forget süngü gibi soğuk ve keskin bir bt parçası bu albümdeki en değerli en safkanından death metal kokan işlerden. yaklaşık 4 bucuk dakka boyunca aslında metronomu cok da arttırmadan gayet sert ve seri çalabilen grubun kudretine şahit oluyoruz. jo hatunu ise şarkıda bazı kısımlarda sodom şefi angelripper a kafa tutuyor bu esnada hala cok fena hastasıyım kendisinin.
silent demise kanımca albümün en karanlık çalışması. bu metronomu düsürüp hatta baya bir yavaş calıp aslında dinleyicisinin cukurunu kazan gömmeye hazırlanan kazıma islerinde en az obituary kadar btde de var. grubun extra bisey yaptığı yok ama katışıksız death metal calmaları ve kendilerince yorumlamaları bile kafi gelebiliyor bazen.
tank (m1) albümdeki en gizemli en leş işlerden birisi aynı zamanda. gayet akılda kalıcı hatta cok sabit bt parçalarından birisidir grubun tüm karakteristiğini koyuyor ortaya. hep bir gerginlik hep bir catışma sonrası hüzün var tüm şarkıda hakatten enfesmiş.
albümü acıldığı gibi yani seri ve gaz bir parçayla bitiren grubun son şarkısı ise armageddon bound. karl haconun su performansına da cok varım herif resmen vurucu timi hedefe yollayan bir edayla okumuş ve bir o kadar inanarak performans sergilemiş şarkıdaki solo ise cok cok başarılı.
grubu merak edenler icin web sitesi:
http://www.boltthrower.com/
myspace adresi ise:
http://www.myspace.com/boltthrower
aslında sitenin bu kısmına daha eski tarihlerde yayınlanmış war master veya the ivth crusade albümlerini yazmayı hem de uzun zamandır planlıyordum örneğin ta ki bu aksam muallakta kalana kadar..akabinde grubun erkek fanlarda hiç şüphesiz testosteron hormonunu kesinlikle tavan yaptıran bu albümde yani direk buram buram zafer! kokan ...for victory albümünde karar kıldım iyi mi ettik yazının ilerisinde hep beraber göreceğiz.
grubu seven kadar sevmeyen de olabilir sırf su iceriğinden dolayı, daha önceki senelerde dergilerde kendilerine her türlü faşizanlık her türlü militaristlik ve şiddet taraftarlığı yakıştırmaları da yapılmıştır ancak barışdan sevgi saygı hoşgörüden bahsetmek (bir nevi cicek cocuk takılmak ) de ne kadar gercekci ve kabul görür bisey tabii tartışılır.
bunun haricinde eğer sorun bu iceriği parçalarda da hissettirebilmek ise bt bunu cok klas başarabiliyor.
kapak ise yıllardır favori çalışmalardan birisidir, fotodaki askerler kimbilir nereye kimlerin canını yakmaya gidiyor:p
grubun bu albümdeki kadrosu,
karl willetts - vokal
jo bench - bass guitar
baz thomson - gitar
gavin ward - gitar
andy whale - davul
1994 de yayınlanmış earache records etiketli bu görkemli ve fevri albümdeki şarkılar,
1.war
2.remembrance
3.when glory beckons
4....for victory
5.graven image
6.lest we forget
7.silent demise
8.forever fallen
9.tank (mk 1)
10.armageddon bound
grubu benzerlerinden ayıran şeylerden birisi hic şüphesiz genel soundu.
hatta bu albümün soundu daha sonra yayınlananlardan da güzel geliyor bana nedense. yıllardır her dinlediğimizde bunu böyle düşündürtmesi bass gitarist ve bu ortamların taclı kralicesi jo bench tonları veya performansı sayesinde midir onu hala varsa bilmeyenler, dinleyince karar verip eklerler alt kısma.
war da bu klas albüm icin cok iyi secilmiş enstrümantal ve cok ruhlu bir intro zaten.
büyüklerimiz,tavrını daha ilk saniyeden acık acık ortaya koymuş savaş sa savaş! diye gider yapmış.
dinlerken insanın sacları dikiliyor öylesine les ve barut kokan bir atmosferi sağlamış adamlar ve yüceler yücesi bayan ancak gruptakiler bunla da yetinmemişler bu kez remembrance davası baslıyor hem de cok keskin bir top güllesinin fırlaması ile.
enfes bir şarkıdır nazarımda bikac konser kaydında da izledim off diyorum sadece ortam icin. aslında hadisesi de sadeliği biraz sanırım ama bir o kadar da balyoz bir iş bence.
albüme adını veren for victory insana ölümcül metal fanı veya bt takipcisi olmanın gururunu yaşatıyor, resmen siperi evinize kadar getiren kafa üstünden gecen mermileri hissettiren parçalara pek rastlanmıyor biliyorsunuz.. cok görkemli gitar riffleri üzerine karl amcanın o hayvansal vokallerine cok varım zaten. böyle albüme böyle ruhlu bir şarkı yakışırdı.
lest we forget süngü gibi soğuk ve keskin bir bt parçası bu albümdeki en değerli en safkanından death metal kokan işlerden. yaklaşık 4 bucuk dakka boyunca aslında metronomu cok da arttırmadan gayet sert ve seri çalabilen grubun kudretine şahit oluyoruz. jo hatunu ise şarkıda bazı kısımlarda sodom şefi angelripper a kafa tutuyor bu esnada hala cok fena hastasıyım kendisinin.
silent demise kanımca albümün en karanlık çalışması. bu metronomu düsürüp hatta baya bir yavaş calıp aslında dinleyicisinin cukurunu kazan gömmeye hazırlanan kazıma islerinde en az obituary kadar btde de var. grubun extra bisey yaptığı yok ama katışıksız death metal calmaları ve kendilerince yorumlamaları bile kafi gelebiliyor bazen.
tank (m1) albümdeki en gizemli en leş işlerden birisi aynı zamanda. gayet akılda kalıcı hatta cok sabit bt parçalarından birisidir grubun tüm karakteristiğini koyuyor ortaya. hep bir gerginlik hep bir catışma sonrası hüzün var tüm şarkıda hakatten enfesmiş.
albümü acıldığı gibi yani seri ve gaz bir parçayla bitiren grubun son şarkısı ise armageddon bound. karl haconun su performansına da cok varım herif resmen vurucu timi hedefe yollayan bir edayla okumuş ve bir o kadar inanarak performans sergilemiş şarkıdaki solo ise cok cok başarılı.
grubu merak edenler icin web sitesi:
http://www.boltthrower.com/
myspace adresi ise:
http://www.myspace.com/boltthrower
4.sınıf ekşın film yönetmeni.
işte bir dediği iki edilmemesi gereken hatun modeli.
sıkıysa dediğini yapmayın.
sıkıysa dediğini yapmayın.
1970’li yıllarda ortaya çıkan bir amerikalı heavy metal grubu bu arkadaşlar da. kadroları david "rock" feinstein (ki ronnie james dio’nun kuzeni oluyor kendisi), gary bordonaro ve carl canedy’den oluşmakta.
bir kaç yıl önce grubun üçüncü albümü olan wild dogs ile tanışmıştım ben de kendileriyle. grup bahar aylarında yeni bir albüm çıkarmak üzere yeniden bir araya gelmişti ama akıbetleri ne oldu bilemiyoruz. hatta albümdeki iki şarkıyı da dio seslendirecekti. çıkmış olabilir, araştırmak lazım.
nothing going on in the city ve hurricane gibi güzel parçaları vardır grubun, hatta myspace sayfalarından da dinlenebilir bunlar:
http://www.myspace.com/therodsofficialsite
bir kaç yıl önce grubun üçüncü albümü olan wild dogs ile tanışmıştım ben de kendileriyle. grup bahar aylarında yeni bir albüm çıkarmak üzere yeniden bir araya gelmişti ama akıbetleri ne oldu bilemiyoruz. hatta albümdeki iki şarkıyı da dio seslendirecekti. çıkmış olabilir, araştırmak lazım.
nothing going on in the city ve hurricane gibi güzel parçaları vardır grubun, hatta myspace sayfalarından da dinlenebilir bunlar:
http://www.myspace.com/therodsofficialsite
progressive rock diyince akla gelen ilk gruplar her daim pink floyd, marillion, yes, van der graaf generator ve benzerleri olmuştur ancak bu grupların yanında iskoçya’dan çıkan ilk -ve belki de tek- progressive rock grubu olan beggars opera’nın esamesi pek okunmamıştır.
grup 1969 yılında glasgow’da ricky gardiner tarafından kuruluyor ve ilk kadrosunda ona gardiner’in eski grubu "the system"dan martin griffiths (vokal) ve marshall erskine (bass) de eşlik ediyor. grubun gardiner’den sonra belki de en önemli elemanı alan park (organ) ile raymond wilson (davul) da gruba sonradan eklenen isimler oluyorlar. beggars opera sadece enstrüman çalan bu beş elemandan değil, bir de şarkı yazmalarına yardımcı olan bestekar virginia scott tarafından da destekleniyor.
grup yaptığı şarkılarla zamanla kendine bir şöhret elde ediyor ve bu onların ünlü vertigo şirketi tarafından tanınmalarına yardımcı oluyor ve beggars opera ilk dört albümünü bu şirket için çıkarıyor. her ne kadar bu albümler kaliteli yapıtlar olsa da, beggars opera en büyük başarısını sadece almanya sınırları içerisinde yakalayabiliyor, bu da onların neden zamanımızda pek çok kişi tarafından tanınmadığına bir sebep teşkil etmekte elbette. grup 1981 ve 1996 yıllarında tekrar bir araya gelip albüm çıkartsa da, 1970-73 yılları arasında yakaladığı başarıyı elde edemiyor ve işi tadında bırakıyorlar.
grubun pek çokları tarafından en sevilen albümü waters of change olsa da -ki bu albüm grubun en büyük hiti time machine’i de barındırmaktadır- ben pathfinder albümünü özellikle dinlemenizi tavsiye ederim. eğer "yok ben albüm indirmem, şarkı söyle bana" derseniz; time machine, the witch ve pathfinder şarkıları grup hakkında bilgi edinmenize yardımcı olabilir.
grup 1969 yılında glasgow’da ricky gardiner tarafından kuruluyor ve ilk kadrosunda ona gardiner’in eski grubu "the system"dan martin griffiths (vokal) ve marshall erskine (bass) de eşlik ediyor. grubun gardiner’den sonra belki de en önemli elemanı alan park (organ) ile raymond wilson (davul) da gruba sonradan eklenen isimler oluyorlar. beggars opera sadece enstrüman çalan bu beş elemandan değil, bir de şarkı yazmalarına yardımcı olan bestekar virginia scott tarafından da destekleniyor.
grup yaptığı şarkılarla zamanla kendine bir şöhret elde ediyor ve bu onların ünlü vertigo şirketi tarafından tanınmalarına yardımcı oluyor ve beggars opera ilk dört albümünü bu şirket için çıkarıyor. her ne kadar bu albümler kaliteli yapıtlar olsa da, beggars opera en büyük başarısını sadece almanya sınırları içerisinde yakalayabiliyor, bu da onların neden zamanımızda pek çok kişi tarafından tanınmadığına bir sebep teşkil etmekte elbette. grup 1981 ve 1996 yıllarında tekrar bir araya gelip albüm çıkartsa da, 1970-73 yılları arasında yakaladığı başarıyı elde edemiyor ve işi tadında bırakıyorlar.
grubun pek çokları tarafından en sevilen albümü waters of change olsa da -ki bu albüm grubun en büyük hiti time machine’i de barındırmaktadır- ben pathfinder albümünü özellikle dinlemenizi tavsiye ederim. eğer "yok ben albüm indirmem, şarkı söyle bana" derseniz; time machine, the witch ve pathfinder şarkıları grup hakkında bilgi edinmenize yardımcı olabilir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?