schumi

sağ sol çatışması yoktur. bir çatışma varsa demokrasi-statüko çatışması vardır. veya da aşırı sağ, liberal demokrat çatışması vardır. halen chp’yi sol zannediyolar ya allah’ım...

en az her 5 kişiden birinin salak olması durumuyla eşdeğer durumdur.

çok şükür iki gruba da dahil değilim.

meclise giremeyerek bizi üzmüş, fakat bu vesileyle siyasetin çirkin bölümünde bulunmayarak kalbimizdeki yeri de düşmemiş olacaktır. biz mülkiyeliler sınıfta, kürsüde görmek isteriz onu.

bekliyoruz hocam, bekliyoruz...

seçim başlığına yazdıklarıyla sözlükte [sadece sözlükte değil günümüzdeki tüm kemalistlerin ortak özelliği bu, hangi yönetim biçimi kendi işlerine gelirse onu tercih ederler] karşı durulan şeyin demokrasi olduğunu bilen yazar. türkiye ezanın susturulmasını da atatürk’ün yok sayılmasını da hazemedemez. fakat ne akp atatürk’ü yok sayacak, ne de bir başkası ezanı susturacak. [gerçi faşist bi kaç salak "meclise girersek ezanı türkçeleştireceğiz" şeklinde saçmalamıştı ama]


insanların akp’ye karşı çıkmalarının nedeni akp’nin şeriatı getireceği [şeriatın da ne olduğundan da bihaberler ya] düşüncesidir. başı açık eğreti burjuva hanfendilerimiz "bunlar gelirse benim başımı zorla kapatacaklar" şeklinde salakça bi düşünceyle karşı çıkmaktadır. veya da liberal ekonomi’den, dış politika’dan, siyaset felsefesi’nden zerre nasibini almamış insanlardır.

benim akp’ye karşı çıkma nedenim için ise; #596909

seçimlerdeki ikinci umudum. birinci umudum baraja takıldı. artık tek umudum. akp diktasıyla, chp ve mhp faşizanlığıyla, dtp aykırılığıyla tek başına başedecek belki de tek kişi. tek umut.

kemal atatürk: türk milleti zekidir
aziz nesin: türk milleti’nin yüzde yetmişi aptaldır.

önermelerin biri haklı, biri haksız... bence zaten 2. önerme doğruydu da şimdi kemalist güruhun da bana katıldığını acı acı görüyorum.

faşizan kemalistlerin yeniden darbe çığırtkanlığı yapmasına neden olacak seçimlerdir.

edit: verdiğiniz eksiler "hayır, biz öyle şey yapmayız, iftira atmayın" anlamına geliyor, farkındayım. ama yaptıklarınızı da şöyle bir gözünüzün önüne getirin, iki yüzlülük yapmayın. 60’da, 71’de, 80’de, 28 şubat’ta, 27 nisan’da şakşakçılık yapan ben değildim. iddia ettiklerinizle yaptıklarınız tutarlı olsun. yaptıklarınızın arkasında durun bari ki adam sansınlar. ya da kaybolun gidin..

sözlüğümüzde akp için "başını alır", "23 temmuz’da sittir olup gidecekler", "gemisini de alıp gidecek" vb.. bilumum ani gaz patlaması sonucu yazılan entrylerin yazanların götüne girdiği seçimler olmuştur.

hayır şimdi de halka suç buluyorlar. gerizekalılıkla suçluyorlar. oysa atatürk dememiş miydi "türk milleti zekidir" diye. ya siz yalancısınız, ya atatürk yalancıydı... demokrasi budur arkadaşım. kesin sesinizi oturun yerinize...

seçim yasaklarının kalktığından bihaberdir.

an itibariyle partisinden istifa etmiştir.

engin ardıç kişisinin dünkü yazısını konu alan dergi.
http://www.aksam.com.tr/yazar.asp?a=84755,10,2

ekşi sözlük’ten peder zickler’in entrylerini adeta çalan şey işte. muhtemelen kendine yazar diyodur.

(bkz: #597783)

aha bu da peder zickler’inki:http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=9560740

özellikle ilk ve son paragrafa dikkat!

kitabın en güzel yanı sigarayı bıraktırmaya çalışmıyo, "için anam için" diyo. ama bırakma kararını aldığınızda da tamamen kesin diyo ve sigarayı bıraktığınız için mutlu olun, mutluluğu hissedin gibilerden aptal saptal sudan bahaneler uyduruyo. 400.000’i bilmem ama beni bıraktırtmadı valla...

bugün logosunu radikal gazetesi’nde görmemle gülmekten altıma sıçmamın bir olduğu partidir.

http://img527.imageshack.us/img527/7039/hepsibirpartijpgim7.gif

türk milliyetçiliğini tetikler.

kürt milliyetçiliğini tetikler.

kendisi hakkında girdiğim entry ile yanlış anlaşıldığımı düşündüğüm kişidir.

burada asıl dem vurduğum şey bu fikrin leyla zana gibi sabıkalı birisi tarafından söylenmiş olması ve ona göre cephe alınması. bu düşünce yanlış bir düşünce değildir ama söyleyen kişiye göre değişir. bunu devlet bahçeli, tayyip erdoğan demiş olsaydı "aa süper bişey lan bu" diye düşünen insan sayısı hayli yüksek olacaktı. fakat leyla zana diyince tam ters bir tepki oluşturuyor insanda. leyla zana’nın iyi niyetle bunu söylediğine inanmıyorum ama bunu söylemesi hukuken de suç değildir, politik olarak da yanlış değildir.

ha şahsi fikrimi sorarsanız ben federal devlet istemiyorum türkiye’de. üniter devlet iyidir, ancak üniter devlet olsak da yerel yönetimlerin yetkilerinin biraz daha artırılması hoş olur, güzel olur. ama öncelikle sivil bir anayasa hazırlanmalıdır.

ilginç bir şey daha var aysel tuğluk, ahmet türk gibi dtp’liler sürekli uzlaşma, kardeşlik mesajları verirken leyla zana gibiler de sürekli ortamı geriyor. ahmet türk, aysel tuğluk’un niyetleri de aslında kötü mü, takiyye mi yapıyorlar yoksa sadece leyla zana gibiler mi fazla radikal karar veremiyorum.

edit: "kürdistan" farklı bir kavramdır, "kürdistan devleti" farklı bir kavramdır.

güzel bir hatundur.

ısrarla, #280561

ve yine ısrarla,http://www.tuzluk.org/schumi05

federal devlet arzusu yanlış anlaşılmış kişidir. belki de yanlış anlaşılmamıştır, kastettiği kürdistan diye bir devletin kurulmasıdır -bence de bunu kastediyor- ama federal devletin zamanının geldiğini söylemek "ülkeyi bölmek istiyor" demek değildir.

federal devlet içun;http://www.tuzluk.org/schumi05

kürdistan içun; #280561

kürdistan’ın ne olduğundan bihaber diğer sözlük yazarlarımızı anlatan güzel bi entry; #487098

bazı insanların basitçe eleştirdikleri, bu şekilde istemeyerek de olsa oy kazandırdıkları şahıs.

eleştirelim, ama embesilce eleştirmeyelim. yok "ananı da al git" demişmişler, yok ülkeyi bölüyormuş, yok devleti satıyormuş (bundan kastettikleri özelleştirme), yok incik, boncuk, armudun çöpü, üzümün sapı... tamam bunlar belki yanlış şeyler ama bunlar akp iktidarının ülkeyi kötü yönettiğinin göstergesi değildir. biz diyoruz ki tayyip, çiftçiye "ananı da al git" dedi, hakaret etti. adam diyecek "o provakatöre gereken dersini verdi ne güzel" veya biz diyeceğiz "devleti satıyor" karşı taraf "git ilkokul seviyesinde de olsa bi ekonomi kitabı oku" veyahut diyeceğiz "ülke bölünüyor", karşıdan gelen cevap "la bi sittir git.." hasılı böyle bir arbede, kargaşa, karşı tarafı anlamama durumu vuku buluyor. şahsen akp’cilere karşı akp’yi ve tayyip’i eleştirirken aşağıdaki mevzulardan dem vuruyorum:

1. her ne kadar tek parti dönemlerinde ülkede gözle görülür kıpranmalar, değişimler, gelişimler görüldüyse de temsili demokrasinin olmazsa olmazı koalisyondur. bizim anayasamız kötü diye, partilerimiz çok kötü diye bu kaide değişmez. ve demokrasi kültürü yerleştikçe koalisyonların önemi ortaya çıkacaktır. akp ve herhangi bir dikta yönetimine engel olmak nedenleri ile tek parti hükümeti olmasını istemem.

2. ab yolundaki değişim ve gelişimlerde son 1 yılda milliyetçi oylara gözünü dikmesinden mütevellit sürekli geri adımlar atması.

3. temel hak ve özgürlüklerde (özellikle ifade özgürlüğü, din ve vicdan özgürlüğü, basın özgürlüğü) yasalardaki maddelerin yerlerini değiştirmek haricinde çok büyük bir gelişim gösterememiş olması.

4. gsmh’yi büyütme adına zenginin daha zengin, fakirin daha fakir hale gelmesi. (mesela gsmh 100 artıyo tamam da zengin adamın parası 105 artıyo, fakir 5 kaybediyo oluyo 100 artış)

5. tek parti iktidarı, anayasayı değiştirecek çoğunluğa sahip olunması avantajlarının iyi kullanılamayıp; bu avantajların kendisine diğerlerinin üstünde bir tahakküm kurma hakkı verdiğini zannetmeleri, uzlaşmaya yanaşmamaları.

tüm bunları saydıktan sonra karşıdaki mutaassıp bir akp’ci dahi olsa duruyo, iki dakka düşünüyo "he lan doğru aslında ama bu kadar sorun kadı kızında da olur, diğerleri olsa bu kadar da olmazdı" diyor. şunu kabul edelim: akp iktidarı her şeye rağmen başarılı bir iktidardır. -tabi ’başarı’dan ne anlaşıldığına göre değişir bu- yine de benden akp’ye oy moy yok.