salome

butun erkekler gibi dusunmektir.

asla soylemeden gecemeyecegim:

erdal (sehrazati kaciran) jale’ye bir tokat atti kadin oldu. gercekten bir tokat ile oldu. sonra sehrazat kacmayi basardi arkasindan silahli adamlar kovaliyor, caddeye cikti bir araba durdurdu arkasinda hala silahli adamlar, "hadi gidelim oldurcekler beni" diye avaz avaz bagirirken adamlari arkalarinda birakip kactilar. arabayi kullananin yanindaki kadin ise gayet sakin "ne oldu?" diye sordu donup sehrazata.

yahu beceremiyorsunuz iste atraksiyon yapmayi, ne ugrasmaktasiniz. ne guzel onur ile sehrazat dolu dizgin asklarini romantik romantik yasiyorlardi. bu ne simdi.

heidi klum’ un yaslanmis oldugu gozlerden kacmiyor. gulsem mi aglasam mi?!

haa ayrica sehrazat kacirildi. "hapci, kokocu" kotu karakter tarafindan. eglenceli olmaya basladi bu dizi iyice.

"kafan guzel degil mi? hap mi aldin koko mu cektin?"
an itibari ile karakterlerden biri kotu karaktere (erdal) bu soruyu sordu. sustum.

televizyonlarin en antipatik kadini. bir sisman, ikincisi agzi fiyonk gibi, ucuncusu ve en onemlisi "yapay".

yaptiginiz is ve calistiginiz sirkete bagli olarak icerisinde cok mutlu olabileceginiz bir hayat. sayet enternasyonal bir sirkette calisiyor ve de guzel bir maas aliyorsaniz "ozel hayat da neymis" diyebilirsiniz.

#741470

kediyi camasir makinesinde unutup camasir makinesini calistirmak.

icinde bulundugumuz boyut ile disinda kaldigimiz boyut arasindaki katman incelir bu nedenle normal zamanda ciplak goz ile gorulmesi imkansiz varliklari ’gecenin tam ucunde’ gorme olanagimiz dogar. en iyisi 02-04 saatleri arasinda uyuyor olmaktir.

tanri ’monoteistik’ bir olgu degildir. "politeizm" bunun en guzel ispatidir.

bazilari:

(bkz: yehova)
(bkz: isa)
(bkz: allah)
(bkz: baal)
(bkz: zeus)
(bkz: wotan)
(bkz: brahma)
(bkz: parvati)

kaktuse benzeyen etli bir bitki.

sabah 4’e kadar uyumayip; bardan arkadaslari ile eglenmekten donen , aldigi alkolun etkisi ile midesi kazinmis kiz arkadasini bekleyen uzerine ona sip-sak bir hamburger hazirlayip yanina da bir dilim cikolatali kek koyan sevgiliden daha "dusunceli" ve daha "ecnebi" degildir elbet.

patoloji isin icine girdi ise "dinlen dinlen kac".

-tam 45 dakika gec kaldin?!?!
+klimayi kapattim mi diye 7 kere kontrol ettim asansorde kalmamak icin her defasinda merdivenle inip-ciktim biliyorsun depremde uzerime daireler cokmesin diye 6. kattan almistim evimi, uzun surdu. pardon. yaa bu arada kapiyi cektim mi ben en son cikarken?!?!

(bkz: koloni)
(bkz: kolonizasyon)
(bkz: colonization)

kendi "kutsal degerler"ini gogun yedinci katina cikartirken, baskalarininkini cehennem atesinde yakmanin "etik" hak adidir.

jefrey burton russell, lucifer-ortacagda seytan- adli kitabinin 3. bolumunun(musluman seytan) ilk paragrafinda sunu soyler:

islamin ilkeleri kati tektanricilik ve tanri’nin
istencine mutlak boyun egme ilkeleridir.musluman-
lara gore eski ahit’in vahyi yeni ahit’in vahyiyle
ve yeni ahit’in vahyi de tanri’nin kuran’i muham-
med’e gondermesiyle asildi. muhammed (ms570-632),
bir genc olarak pagan arap dusuncesinin yani sira
yahudi ve hristiyan dusuncesiyle de iliski kurdu-
gu kozmopolit bir ticaret merkezi olan mekke’de
dogdu.610 dolaylarinda basmelek cebrail, asli go-
gun 7. katinda bulunan bir kitabin-kuran-icerigini
muhammed’e vahiyle bildirdi. tarihci kuran’in ente-
lektuel bilesenlerini saptar; fakat muslumanlara
gore kutsal kitap insan zihninin ya da kulturel bir
cevrenin urunu olarak anlasilmaz; cunku tanri ka-
tinda yazilan ve basmelek tarafindan peygambere
dikte edilen dogrudan tanri’nin kelamidir.hiristi-
yanlikta kutsal kitap, kendisi kelam olan isa;nin
sahsina baglidir,islamda ise kutsal kitap’in,kelam
tasiyicisi muhammed’den sonsuzca fazla otoritesi
vardir.
(russell, pg 56)

siradan bir iste calisan fakat ’sira disi’ zevkleri olan, beyninin ’sol lob’u rutubetli kisinin basvuracagi ’enteresan’ yontem.

edit: baslik "kredi karti borcunu..." olarak algilanmistir tarafimca.

zamanlama, harekete gecilecek durumlarda en onemli basari faktorlerinden biri olduguna gore intihar icin de uygun zaman dilimini kestirmek bilincli bir yonlenme ve idealist bir yaklasimdir, ilk etapta kulaga ironik gelse de. uygun bir zamanda, iyi kurgulanmis bir plan duzeni olmadan gerceklestirilir ise eylem (intihar) basarisiz olma ihtimali ile birlikte basarili olundugu takdirde kisi ile bagintili olanlar acisindan olumsuz sonuclar gelisebilir. bir bireyin varligi ne kadar "az" kisiyi "ayakta tutuyorsa" yoklugu da o kadar "az" kisiyi "yikmali", belki de.