doganin insanlardan oc almasi temali filmlerin basini ceken bir alfred hitchcock yapimi film. felsefeci slavoj zizek tarafindan yapilan psikanalitik okumada kuslar erkek cinsel organinin temsili olarak gorulmus ve ozellikle kadinlarin bastirilmis cinselliginin disavurumu olarak tanimlanmistir.
(bkz: kuşlar)
alfred hitchcock 1963 yapimi filmine benzer olaylarin bugunlerde almanya’da yasanmasini saglayan kus turu. verilen bilgiye gore 6 kisi kargalarin saldirisina ugradigini bildirmis.
turkiyedeki bir grup kadinin biraraya gelerek ozgurluk arayisini verdigi isim. taksimde bir kitap evi bulunan, uc aylik periyodlarla dergisi cikan feminist bir akademi.
"bayan dalloway çiçekleri kendisinin alacagini soyledi" cumlesi ile baslayan, virginia woolfun bu cumleyi yazmak icin uzun sancilar cektigi ve ilk cumlesinden feminist ideolojiyi cesurce ileri suren bir roman.
notr ve dogal uyarici arasinda bir bag kurulmasi ve bu eylemin defalarca tekrar edilmesi durumu sonucunda ogrenmenin gelismesidir. pavlovun kopegi kopegi orneginde de oldugu gibi zil sesi notr bir uyaricidir. kopek icin yemek ise salga gelisimini saglayan dogal bir uyaricidir. kopege her yemek verilisinde bir de zil sesi verilir. belli bir zaman sonra kopek zil sesi ve yemek arasinda bir bag kurmus olur. bunun sonunda kopege yemek verilmese bile zil sesini duyar duymaz bu kopek salya uretmeye baslar. iste buna klasik kosullanma denir.
(bkz: klasik kosullanma)
bogazici universitesi psikoloji bolumunde profesordur. ogrenme, deneysel psikoloji, kisilik kuramlari, ileri ogrenme kuramlari gibi dersler veren, bogazici universitesi ogrenme laboratuarinda bildircinlarla calismalar yurutur.
dunyalar tatlisi bir adamdir. cilgin profesor havasindadir biraz da. sadece bir tek dersini almis olma sansina sahip olsam da kendisine hayran biraktirmistir. bogazicinin yaninda bilgi universitesi psikoloji bolumunde de ders verir.
herkes diger hocalar gibi teoriler, slaytlarla baslayacak bu ders derken, siz kimsiniz, ozgur irade nedir, ozgur musunuz, iradenizi kullanabiliyor musunuz gibi sorularla derse baslar. her sinifta eksik olmayan birkac akilli(!) da tabi ki ozgurum, istedigim saatte eve girerim, istedigim kisiyle beraber olurum gibi yanitlar verir bu sorulara. oturdugu yerden kalkip kafa atasi gelir insanin bu tiplere. ama falih hoca o kadar alcakgonullu ve sabirli bir insandir ki bu insanlari bile kaale alir ve gercek bir duzlemde tartismaya yonlendirebilmek icin elinden geleni yapar.
butun hayatimizin klasik kosullanma oldugunu soyler. ideolojilerin, inanclarin, yasam bicimlerinin, hayata bakis acimizin. cok da dogru soyler. o konusurken su gibi akip gecer zaman. o uc saat hic bitsin istenmez. o kadar da sakin bir anlatimi vardir ki.
bir yil sonra baska bir dersime misafir konusmaci olarak geldiginde yine ayni soru ile baslamistir derse. "kimsiniz siz" demistir. gecmis yasantimizin, simdiki durumumuzun ve gelecege dair beklentirilerimizin bir urunuyuzdur yanitimi genetik arkaplani da unutmamak gerek diyerek onaylamistir.
bogazici universitesinde master programlariyla ilgilenmeye sayesinde baslamis bulunmaktayim.
dunyalar tatlisi bir adamdir. cilgin profesor havasindadir biraz da. sadece bir tek dersini almis olma sansina sahip olsam da kendisine hayran biraktirmistir. bogazicinin yaninda bilgi universitesi psikoloji bolumunde de ders verir.
herkes diger hocalar gibi teoriler, slaytlarla baslayacak bu ders derken, siz kimsiniz, ozgur irade nedir, ozgur musunuz, iradenizi kullanabiliyor musunuz gibi sorularla derse baslar. her sinifta eksik olmayan birkac akilli(!) da tabi ki ozgurum, istedigim saatte eve girerim, istedigim kisiyle beraber olurum gibi yanitlar verir bu sorulara. oturdugu yerden kalkip kafa atasi gelir insanin bu tiplere. ama falih hoca o kadar alcakgonullu ve sabirli bir insandir ki bu insanlari bile kaale alir ve gercek bir duzlemde tartismaya yonlendirebilmek icin elinden geleni yapar.
butun hayatimizin klasik kosullanma oldugunu soyler. ideolojilerin, inanclarin, yasam bicimlerinin, hayata bakis acimizin. cok da dogru soyler. o konusurken su gibi akip gecer zaman. o uc saat hic bitsin istenmez. o kadar da sakin bir anlatimi vardir ki.
bir yil sonra baska bir dersime misafir konusmaci olarak geldiginde yine ayni soru ile baslamistir derse. "kimsiniz siz" demistir. gecmis yasantimizin, simdiki durumumuzun ve gelecege dair beklentirilerimizin bir urunuyuzdur yanitimi genetik arkaplani da unutmamak gerek diyerek onaylamistir.
bogazici universitesinde master programlariyla ilgilenmeye sayesinde baslamis bulunmaktayim.
her dinledigimde baba ve picteki zeliha teyzeyi hatirlatan sarki.
(bkz: anlatım bozuklugu)
bir dilden baska bir dile cevrilen metnin iki dile de cok iyi hakim olan birisi tarafindan yeniden orijinal diline cevirilmesi isidir. boylece ceviri yapilan dilde verilmek istenen anlam gercekten verilmis midir, o olculur.
(bkz: back translation)
(bkz: back translation)
ingilizce adi research proposal olan seydir. bir arastirmanin neredeyse en zor kismidir. literatur taramasi, ozetler, onlarin bir araya getirilmesi, arastirma icinde kullanilacak olan olcekler, o olceklerin eger turkce versiyonu yoksa cevirilmesi ve geri ceviri yaptirilmasi, orneklem olusturulmasi, arastirma surecinin nasil isleyeceginin belirtilmesi gibi kisimlar arastirma onerisinin bir parcasidir.
teorik olarak bir nim sofyan bir semainin birlesmesi ile meydana gelir. birinci vurus du-um seklinde iki zamanli ve kuvvetli, ikinci vurus te-ek seklinde iki zamanli ve yari kuvvetli, ucuncu vurus ise tek seklinde bir zamanli ve zayiftir.
turk muziginde kullanilan uc zamanli bir usuldur. 3/4luk ve 3/8lik degerlerde vurulur. tum vuruslar bir zamanlidir. birinci vurus dum kuvvetli, ikinci vurus tek yari kuvvetli ve ucuncu vurus tek de zayiftir.
turk muziginde yayginca kullanilan bir usuldur. iki nim sofyanin bir araya gelmesi ile olusur. dort zamanlidir. birinci vurusu du-um olmak uzere iki zamanli ve kuvvetlidir. ikinci vurus bir zamanli yan kuvvetli te, ve ucuncu vurus da bir zamanli zayif kedir. 4/8 4/4 4/2 degerlerde vurulur.
turk muziginde kullanilan bir usuldur. iki zamanlidir. 2/4 ya da 2/8 lik degerlerde vurulur. bu usulde oyun havalari, turkuler ve marslar vardir. vurulusu bir zamanli kuvvetli dum ile bir zamanli yari kuvvetli tektir.
lise sinavlarina hazirlanirken gittigim dersanede geometri hocasi tarafindan "haftaya yamugu isleyecegiz, herkes gelirken bir ayna getirsin de tahtaya cizmek durumunda kalmam" seklinde espri konusu haline getirilmis geometrik sekil.
butun kurallarin verinin normal dagilim oldugunu varsayarak olusturulan bilimdalidir. ders olarak hemen hemen tum matematiksel bolumlere ve sosyal bilimler alanlarina da okutulur. tek kelime ile iskencedir. her seyi kalem kagit hesap makinesi ile hesaplatirlar, sonra veri analizi dersi alirsiniz bir yil ananizi aglatan seyleri tek bir tusa basarak yapan bir bilgisayar programi oldugunu ogrenince cildirirsiniz.
gay oldugu icin askere gitmeyen, ancak bu yuzden hakemlikte yukselemedigi icin dava acan ve kazanan genc hakem. kendisi kimligini dun aksam ahmet cakarin programinda aciklamistir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?