confessions
  1. toplam entry 83
  2. takipçi 1
  3. puan 7680

doğu batı

operada son cinayet
incelediği konunun, en yetkin yazar/profesör/düşünür/sanatçı vs. ile, insanı ilhamdan ilhama sürükleyen, bilginin hayata dönüşmesi açısından yararlı dergi.

afişlerini satın almakta yarar var mı bilinmez fakat ev dekorasyonuna uyumlu afişler var:
http://www.dogubati.com/posterler.html

bilgiç denemeler

operada son cinayet
geçmişin hatıra yüklü dolabında unutulmuş bir giysiye benzemenin farkında olmak mı bu denli insanı kaosa sürükler.
ve sonsuz seçenekler arasında seçimini hayata merhaba diyerek seçmiş insan mı bu kaostan ders çıkaracak akla sahiptir. imkansızlığın vücut bulduğu bu ruh, her an çırpınırken, kanun taksimini varlığıyla kadim bilgilerin sırlarına erişmiş ruhlara dua ediyor.
imkansızlığın adıyla...sanki kısa bir anın, erişilmez düşünceleriyle hayata karşı bir duruş sergiliyor. soğuk esen rüzgar, gaz lambasının ateşini ürkekleştiriyor, insan da bunu görüp daha da titriyor.
layıklığıyla övünen beden, ruha karşı komplolar kurmuş. her yer yara içinde. ruhun akla verdiği ders yaraları deşmek oluyor. beden bu duruma oldukça kızıyor. yaralar deşiliyor, ruh bedenin durumundan kan ağlıyor. sanki ruh bunu bilmezmiş gibi.
biliyor, biliyor da ne oluyor o beden!
kağıda bulanmış açlık kokusu, perde çekiyor neva taksimine. çekse ne olacak ya. perdesiz bir yaşamla son bulacak bir hayat, belki de daha kötü oluyor gibi gözüküyor. ne olduğuyla ilgili biraz da. belki de nasıl olmadığıyla.

arhavi

operada son cinayet
arhavi ilçesinin sahil kısmındaki caddedeki bisikletçiyi (tek bir bisiklet tamiri yapan var) geçtikten sonraki ilk sokaktan sağa döndüğünüzde, şaşılacak bir sokakla karşılaşırsınız. geniş bir yol. yolun etrafı ağaçlarla kaplı. yolun yanından geçen sular. eğer bir filmde siz mutluluk timsali sözler ediyorsanız, arka planda kesinlikle o sokak olmalı. yolda ilerledikçe evlerden uzaklaşır, mezarlıkların arasından geçer, dağ yoluna çıkarsınız. keyfinize diyecek yoktur ve artvin’de bu yol, binlerce güzel yoldan bir tanesidir.

safran sarı

operada son cinayet
inci aral’ın romanlarından bir tanesi.
her şeyin içinde hiç olmanın, hiçliğin içinde her şeye sahip olmak istemenin hikayesinin anlatıldığı kitaptır.
belki de, seyyan hanımın eşliğinde, hayal gücünüze bağlı olarak, kitap olduğundan daha ilgi çekici hale getirilebilir, boşluklara daha farklı hisler konulabilir.
aidiyet duyduğunuz hayata biraz daha cesaret katabilir veya duyumsamak istediğiniz hislere sizleri biraz daha yaklaştırabilir.

gece gece türk kahvesi yapmak

operada son cinayet
üşenilmeyip yapıldığı taktirde, ruhta bayram havası öyle şiddetli eser ki, beden bu durumdan endişe edip, kalp atışlarını hızlandırır. kalp aritmisi bozulabilir. anksiyete veya panik hastalarının, kesinlikle böyle bir şeye kalkışmaması gerekir. hastalığı olmayanların ise, lezzetine vardığı tat, sabaha kadar sürer.


not: geceleri uyumanın yasak olduğu diyarlarda, evlere servis edilen türk kahvesinden ziyade mariomusunsen’in türk kahvesini tercih ederiz.

bir anda fikir değiştirmek

operada son cinayet
önceki fikirlerinizin nedenlerini-sonuçlarını tamamiyle düşündüyseniz ve yine de bir anda fikir değiştiriyorsanız; değiştirdiğiniz fikrinizin sonuçlarından dolayı acı çektiğinizde bundan kesinlikle yakınmamanız, ağzınıza dahi almamanız gereklidir. nedeni ise değiştirilen fikrin sonuçlarıno polyannacı bir yaklaşımla yaklaşırsanız, acıyı bertaraf edebilmenin farklı yollarını bulabiliyorsunuz. dile getirdiğiniz andan itibaren o şeyin gerçeklik kazandığını düşündüğümüzde böyle oluyor tabi.

bir şehri terk etmek

operada son cinayet
kendini de bırakmanın veya unutmanın şart olduğunu öğrenmek için bir şehir terk edilir.

eğer bilmediğiniz, kimseyi tanımadığınız şehre gidecekseniz, hayatın size getirdiklerini yeni keşfediyor demeksinizdir.
köyünüze falan gidin, şehri terk edeseniz geldiyse. veya şehir dışından arkadaşlarınız varsa, bir süre onlarla olun. anlayış göstereceklerdir elbet.

bankın üstünde kıçınız donarken bütün sevdiklerinizi kaybetseniz dahi, insanın içi farklı acır.
halbuki hayata kendinizi acındırmanın ne gereği vardır.
ev tuttunuz; hayata tutunacak gücünüz yokken; eşya alımıydı, eşyaların dizaynıydı, yemek pişirmeydi vs vs. o kadar kolay olmadığını göreceksiniz.
istanbul’u terk etmek? anadolu istanbul’a taşınırken, istanbul’dan anadolu’ya taşınmakta neyin nesi diye peşinize polis takılır. sorgulanırsınız. (küçük şehir kasabalarında ve küçük şehirlerde durum böyledir.)
paranız varsa, otel de kalma imkanınız varsa, terk edin. yoksa terk etmemeyi öğrenin.
hayatta farklı şeyler yaşayacağım diye "hikaye"lik yaşama heveslenen salakların, sırf deneyim yaşayayım diye kendi iç dünyasını çıkmaz sokaklarla dolduran, "hüzün verici" şeyler yaşadığını düşünüp, hayata küsen akılsız insanların varlığını sorgulamak elbette bana düşmüyor. ne yapmaları gerektiğini kendileri bilirler elbette. ne yapmamaları gerektiğini anlayacakları zaman, silah tüccarlarının veya uyuşturucu şebekesinin içinde kendilerini bulmamalarını dilerim. sadece bundan ibaret değil tabi ki.
bir şehri terk etmenin manası nedir diye sorduklarında; şehri, varsa ailesini, arkadaşlarını, akrabalarını, yaşadığı hayatı terk etmektir yanıtını vermemiz, soruya cevaben eksik kalır fakat doğrudur.
gidilen yerde somut dünyanız değişiyor sadece. soyut dünyanız, hayal gücünüzün biraz daha gelişmesiyle, sizi, terk ettiğiniz şehirde ki yalnızlığınızdan daha da yalnızlaştırıyor.
aşina olduğunuz sokaklar, caddeler, apartmanlar, insanlar yok. onların varlığını düşünüp, acaba değişiyorlar mı diye düşündüğünüz andan itibaren, geri dönmelisiniz.
somut dünyanız, sizi "bir süreliğine" iyileştirmeye yeterli gelir. tekrardan aşinalık; tekrardan içe dönüş ve ruhun çıkmaz sokaklarında çember caddelere açılan yeni yollardan farklı bir şey değildir yeni şehriniz, kasabanız vs vs.

korku

operada son cinayet
topluma yön vermesi gerekenlerin düsturu da olabiliyor bazen.
hayatlarında bir şeyler kısıtlandıktan sonra, kısıtlanan şeyi elde etmek için korkusuzca mücadele etmek yerine sineye çekilmenin adı korku.

hele ki günümüzde olmaması gerekendir. fakat hayatında karşılaştığı ufak bir şeye dahi korku duyan insanın, "mücadele" kelimesiyle alakası ne olabilir ki?

pecya

operada son cinayet
varlık dergisi dahil bir çok dergiye ulaşılabilen, az bir ücret karşılığı satın alabileceğiniz binlerce dergi, gazeteyi içinde barındıran site.

http://www.pecya.com

boş zamanınız az ise ve bu az zamanda ne yapacağınızı bilemez durumundaysanız bu siteye de göz atabilirsiniz.

john keats

operada son cinayet
edmond spenser, john milton ve shakespeare’den etkilenen ingiliz şair.


on death

can death be sleep, when life is but a dream
and scenes of bliss pass as a phantom by?
the transient pleasures as a vision seem,
and yet we think the greatest pain is to die

how strange it is that man on earth should roam,
and lead a life of woe, but not forsake
his rugged path; nor dare he wiew alone
his future doom which is but to awake

ölüm üzerine

bir hayal gibi geçip giden o mutlu anlar
ve bu hayat, bir rüya; ölüm de bir uyku mu?
bir hevesten ibaretken bu fani tatlar
ölmek, yine de aklımızdaki en büyük soru mu?

insan bir ömrü yer, hep endişe hep keder
bu zorlu yolu tek edemez bir türlü, neden?
cesaret de bulamaz, halbuki uyanmak yeter
bu kaderdir işte bir başına korkuyla beklenen

ney

operada son cinayet
üfledikten sonra ses çıkarılması, sanıldığının aksine oldukça kolaydır. tek başınıza yapamazsınız fakat iyi bir yol gösteren/hocanız varsa, on dakikada ney sesini çıkartabilirsiniz. ha bu, neva mı olur, dügah mı olur, sizin nefesinize ve anlamanıza bağlı.

inci aral

operada son cinayet
yazı yazarken çok fazla sigara içen, sevilesi, saygıdeğer insan.
oldukça zarif ve konuşurken gözlerinizin içine bakarak, tüm samimiyetini ortaya koyuyor.

hasta (ateş, mide bulantısı vs.), çapulcu kıyafetleriyle imza gününe gittim. en ufak bir tiksinti emaresi göstermedi, ilgilendi, bir gün beni muhakkak ziyaretine geleceğini söyledi.
(bkz: bu da öyle bir anıydı)
3 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol