lprmrv

ataturkcu dusuncenin hice sayildigi bugunlerde "ataturku izleyen yol" olan deniz kuvvetleri komutanliginin cok basarili tanitimi. misalleri arasinda muhtemelen en basarili olani en cok ses getireni.
"dikkat denizalti temasi" anonsundan sonraki "aaaa.." ve "dikkat manevra yerleri neta manevra yerleri paydos" anonsundan sonraki "oleyyy" gulumsetmistir.

yani uzun uzun anlatiyim diyorum ama dini inanclarin en keskin yani insanlari sorgusiz sualsiz inandirmasi. ozetle inanmak ya da inanmamak degil iyi olmak, calmamak, oldurmemek, merhametli olmak onemlidir efendiler. bu yuzdendir ki calanlarin gostere gostere namaz kilmasi. bu yuzdendir ki allahu ekber diye bagaranlarin kafa kesmesi.
soranlar icin sizin inanclariniz geregi sorgu meleklerine verecegim cevap calmadim, cirpmadim, cuma namazindan gelip kucaginda cocugu olan kadinlara laf atan muslumanlardan olmadim, vergi kacirip tuyu bitmemis cocugun hakkini yemedim, nefsime sahip ciktim baskasinin irzina namusuna gozumu dikmedim, durumum elverdikce acta doyurdum. namaz kilmadim oruc tutmadim. hacca gitmedim, kurban da kesmedim. pisman da degilim.
malesef kabul etmek istemediginiz kendi halinde mutevazi bir hayat surenlerinde kendi kararlarini ozgurce vermeleri.
herseyi gectim islam inancinda kul ile allah arasinda bir araci olmamasina ragmen dinin gerekliliklerini yerine getirenlerin getirmeyenleri zebaniler sizi yakacak, sorgu melekleri gelecek vs diye ignelemesi. kimin ne olacagi belli degil efendiler haberiniz olsun. benden soylemesi.

denildigi gibi sevgili olunca son bulmaz. ılerleyen zamanlarda daha bir anlamli olur. omrun bahari olur o gulus

benzer dusuncelere iyi olmak icin tehdit edilmeye ihtiyacimin olmadigini farketmem sonrasi kapilmisimdir. biraz benzer inancalari yani semavi dinleri sempatik dusunceden uzaklasarak inceleyince ortak noktanin iyi bir insan olmak oldugunun farkina varmam sonrasi inanclarin degil davranislarin belirleyici oldugunu anladim. netice olarak inandiginiz degil kim ve ne oldugunuz onemli.

bir zamanlar astronomik seyir dersleri geregi notik olan almanakla cok icli disliydik hey gidi gunler hey

ay hadi insallah!
beklentimi yukselten aciklama

evet. nereden başlayalım anlatmaya. aslında bu konudan önce lütfen şu entrymi okuyunuz devam ediniz
(bkz: #1100895)
öncelikle belirteyim videoda gördüğünüz kişiler silah arkadaşlarım. şimdi bu videoyu izleyenlerin bu yorumu yapması çok normal. görüntü itibari ile sizlerinde benimde gördüğümüz sopa ile bota vuran 2 adet saget (sahil güvenlik ve emniyet timi) personeli var. burada yazacaklarımı lütfen dikkatlice okuyunuz.
o gördüğünüz teknede 3 adet personel çalışır. 1 assubay, 2 uzmançavuş. durdurmaya çalıştıkları düzensiz göç mağdurları(göçmen ya da mülteci denilmiyor artık haberiniz olsun) ise en az 20 kişilik bir botla seyrediyorlar. o teknede görev yapan personelin ceset almaktan bıktığını, geceleri rüyalarında ölü bedenler gördüğünü, denizde çok değil 2-3 gün kalmış, yumuşak dokuları yenmiş vücudu 2 katı şişmiş cesedi denizden cıkartmaya çalışırken tuttuğu yerin elinde kaldığını, şişmiş cesetleri denizden ancak çarşaflara sararak çıkartabildiğini denizden çıkarttığı cesedin görüntüsü yüzünden günlerce yemek yiyemediğini bilmiyorsunuzdur.
bol bol muhatap olduğum düzensiz göç mağdurlarının amaçlarının yunanistana gitmek olduğunu, videoda görülen sahil güvenlik personelininde görevlerinin o tekneyi durdurmak olduğunu biliyorsunuzdur peki dur ihtarına uymayana ne yapılır. bakın bu araç karada olsaydı ve polisin dur ihtarına uymasaydı yol kapatılırdı önü kesilirdi lastiği patlatılırdı vs. açık denizde ne yapacaksınız arkadaşlar. teknenin önünde dursanız çarparsa devet hesap sorar. hadi bunu geçtim iki teknenin birden batma ihtimali var. peki nasıl durduracaklar. bu mülteciler adli olmasa da idari bir suç işlemişler. bu suç nedir? yasa dışı yollardan ülke dışına çıkmaya çalışmak. ki bakın çok açık söylüyorum yer neresi bilmiyorum ama sizin aklınıza bile gelmeyen sorunlara sebep oluyor bu olaylar mesela ne gibi.
düzensiz göç mağdurları denize açıldı. o esnada sahil güvenlik komutanlığı unsurlarının bulunmadığı bir noktadan yunan karasuyuna doğru ilerliyorlar. o sırada motorları bozuldu veya yakıtları bitti veya hava şartları kötüydü veya korktular ve gördükleri en yakın adaya çıkmaya çalıştılar. ola ki çıktıkları ada aidiyeti belli olmayan ada veya adacıklardan biri ise 2. kardak krizini yaşayabiliriz.
neyse devam edelim. 3 kişilik bot kaç tane düzensiz göç mağdurunu alacak biliyormusunuz. ben 40a yakın kişi taşıdıklarını gördüm. o kırk kişi höh dese ne olur bilmiyorsunuz. o botlar operasyonel birliktir. denizin ortasında yardıma gelin deseler en iyi ihtimalle bir baka sahil güvenliğin gelmesi yarım saat sürer. o adamlar bu işi yapabilmek için kendi hayatlarını tehlikeye atıyorlar. kaldı ki görüntüye dikkatle bakın bizim gönder sizi sopa dediğiniz tahtaları direkt olarak adama vurmuyor. yandan bota bota vuruyor. bota müdahale eden adam görmek istiyorsanız
https://www.youtube.com/watch?v=Ljjf5niEsmY
bakın bu videodan izleyebilirsiniz
kaldı ki bu videoda olduğu gibi yunanlılar botu alır karasularımız içerisine patlattıktan sonra atarlar. siz bilmeseniz de bu videoda sopa ile vurmakla itham edilen personel bu olaydan yarım saat sonrasının teknenin batmasıyla motorun bozulup yolda kalmasıyla ya da yunanlılar tarafından patlatılmasıyla sonlanacağını biraz geç kalırlarsa denizden cesetler toplayacaklarını biliyorlar. o yüzden kusura bakmayın arkadaşlar. eğer durmuyorsa bota vurmak zorundalar.
unutmadan söyleyeyim. neden bu kadar bot batıyor insanlar ölüyor biliyor musunuz. çünkü adamları karşıya geçirmeye çalışmıyorlar bile. kıytırık bir lastik bota atıyorlar suriyelileri sözde bunları yunanistana götürecek organizatör 100 metre sonra atlıyor sudan. ondan sonra 50 tane suriyeli 10lt benzin ile 9.9hplik bir motorla denizin ortasında kalıveriyor. yani siz anlamayacak da olsanız o gönderle botu durdurmaya çalışan personel o adamlara iyilik yapıyor.
tamam anti militaristsiniz tamam şiddetin her türlüsüne karşısınız. tamam kahrolsun faşizim eyvallah da cesetleri biz topluyoruz. ondan ne haber.
bizi anlamanızı beklemiyorum ama en azından bir dinleyin istedim.

yasemin mori'nin kendisine has tarzi ile guzellesen sarki. ayni albumden cinar ellerim karasi ve elim tetikte ile birlikte begenimizi kazanan sarkilardandir

turkiyede amma cok illegal radikal sol fraksiyon varmis dememe sebep oldu. marksist/leninist/kominist ve maoist
toplam 4 kelime ama 8 tane bu kelimelerle anilan fraksiyon var. bolunerek cogaldiniz eyvallahta hepiniz mi teror orgutusunuz. madem ayni seyleri desteklemiyorsunuz neden birlesiyorsunuz onu da anlamis degilim sanki devrimi yunanistanda yapacaklar. bunlarin birbirine karsi olmasi gerekmez mi. enteresan. ısimlerdeki emek turkiye gibi kelimelerin pek bir anlami kalmamis gibi neyse

denizciler icin "denizde hayati idame" olarak gecer. denizde hayati idame sartlari geminiz icin terk yerleri vuruldugu andan itibaren baslar. karadaki versiyondan cok cok farkli olarak siginabileceginiz magara, kayanin dibi vs yiyebileceginiz yabani meyve veya kurbaga kaplumbaga olmadigi icin geminizi terk etmeden alacaginiz kucucuk gofret veya battaniye inanilmaz is gorur. hele ki can salinda bir gun gecirmemis kisilerin o battaniyeyi ustune ortmek icin degil altina koyarak ustune oturmak icin oldugunu anlamasina imkan yoktur. her yerinizin su oldugu fakat icemediginiz deniz suyunun nasil icme suyuna donustureceginizi bilmezseniz dilinizin sismesi en fazla 48 saat surer. sonrada kara harpliler ama biz menteste surunuyorduk derler. ya ne demezsin

en kisa zamanda koklamanin haricinde guzel bir masa da icme istegi uyandirir

eger gemi avrupada ise bulundugu bolgede hava durumunu ogrenmek istiyorsanizhttp://poseidon.hcmr.gr/

ogrenci alayi girisinde
"denız harp okulu öğrenci alayı
burada onur, cesaret ve sadakat vardır." yazar.

yaklasik dort sene boyunca izmir aliaga rafinerisi icerisinde tupras kurumundan bagimsiz olarak calistim. tuprasa mi ozeldir yoksa tum koc grubu istiraklerinde mi bu sekildedir bilmiyorum ama sunu net olarak soyleyebilirim sirketin personeline verdigi deger muazzam. rafineri icerisinde ki taseron sirketleri saymazsak personelde bu durumun farkinda ve benim gozlemledigim kadariyla sirketlerine dair aidiyetleri de had safhada.

ızmir rafinerisinde ki 4 yilin ardindan hali hazirda da 2 senedir adana ceyhan botas terminalinde yine botas kurumundan bagimsiz olarak calisiyorum. benzer iki kurum personeli arasinda ki fark bariz sekilde belli oluyor.

ilk dizüstü bilgisayarinin markasi. aidata deyince aurekli olarak aklima "landan baglanin beyler ,ben giremiyorum atiyor, server yok baskasi kursun oyunu, sis atmayin kasiyor, lag oldu ondan vuruldum, kim calistirdi bombayi cumleleri geliyor heey hey

16 yila yakin zamandir oynadigim bir donemler neredeyse profesörluk olmasa da docentlik seviyesine geldigim oyunda (kisa yollari hala ezberden sayarim o denli) köylü rush oldugunu ilkkez duydum ilk firsatta deneyecegim.
dipnot: kendimi uzun yillar sonra ilkkez iyi age of oynamakla ovunurken buluyorum. utansam daha iyi olurdu herhalde. ne diyeyim bizim jenerasyon oyun oynamak icin internet cafede takiliyordu orada bulusup hali sahaya gidiyordu ben ne yapayim.

yani bu tip olaylari gorunce tamam ya nirivanaya ulastilar bundan daha fazlasi olamaz dememe ragmen itina ile beni haksiz cikariyorlar.
gayretlerinden ötürü tebrik etmek lazim. her seferinde bir ust levele itina ile cikmayi basariyorlar.
bu ve benzeri olaylarin olaylarin yuceltme maksadiyla sistematik olarak yapildigini dusunuyorum. alet olanlar bunu biliyorlardir ya da bilmiyorlardir. kulaklarina birisi "elini yuzune surmeyi unutma" diye fısıldıyor mudur? bilemiyorum artik. neyse ben mi cok paranoyak oldum yoksa bütün ülkemi böyle. zira bu davaranış tipi saglıklı bir bünyeden cıkmamalı.

polisiye roman kariyerini tarihsel roman ile butunlestirmis okumaktan keyif aldigimiz muhim kalem.
elveda guzel vatanim isimli kitabinda karakterin ittihat ve terraki cemiyeti fedailigine girisi yukselisi, donemin siyasi buyuklerine karsi zamanla degisen duygu dunyasi bence cok guzel aktarilmis. tarihsel roman turunde yeni eserlerini bekledigimiz ama tabii ki arada bizi baskomiser nevzat'i da hatirlatmasini istedigimiz yazar

hali hazirda 21 enty iceren (bu entry ile 22 olacak) basligi incelerken tam da sorun olabilecek bir husus kesfetmemle (x sozlukte bu olaylar sorun olmuyordu, biz x sozlukte bunlari yapabiliyorduk vb.) bu hususun zaten 2011 yasanilmasi sonrasi gerekli onlemin alindigini gordugum konsept/kurallar butunu.