confessions

lintu northenlight

- Yazar -

  1. toplam entry 65
  2. takipçi 1
  3. puan 46563

yaran fıkralar

lintu northenlight
3 adam oturmuş eşlerine aldıkları hediyelerden bahsediyorlarmış....
>
>>>>>>>birincisi demiş ki, "karıma öyle bir hediye aldım ki, 6 saniyede
>>>>>>>0’dan
>>>>>>>100’e
>>>>>>>çıkıyor."
>>>>>>>diğer kisi anlamamışlar. "ne aldın?" diye sormuşlar.
>>>>>>>"beyaz bir porsche aldım. çok mutlu oldu." diye cevap vermiş.
>
>>>>>>>ikinci adam demişki, "ben de geçen doğum gününde karıma 4 saniyede
>>>>>>>0’dan 100’e çıkan bişey almıştım."
>>>>>>>hemen anlamışlar tabi ki: "heey, yoksa ferrari mi aldın?"
>>>>>>>adam gülümsemiş: "evet, kıpkırmızı bir ferrari aldım. gerçekten de
>>>>>>>ona
>>>>>>>çok yakıştı." demiş.
>
>>>>>>>bu sefer üçüncü adama sormuşlar: "peki sen ne aldın karına?"
>>>>>>>adam demiş ki: "ben öyle bişey aldım ki; sadece 2 saniyede 0’dan
>>>>>>>100’e
>>>>>>>çıkıyor."
>>>>>>>adamlar şaşırmışlar: "atıyorsun!" demişer, "öyle bir araba olmaz ki!"
>>>>>>>adam cevap vermiş:"araba aldığımı kim söyledi? işte bunu aldım demiş
>>>>>>>ne
>>>>>>>aldığını görmek için tıklayın...
>
>http://img193.echo.cx/img193/7475/adsz8oj.jpg

yaran fıkralar

lintu northenlight
tanrı demiş ki:
\"bill gates, senin
durumun hakikaten karmaşık.
seni cennete mi cehenneme mi yollamalı bilemiyorum.
her eve bilgisayar girmesine yardımcı olarak insanlığa katkıda bulundun ama bir yandan da windows gibi bir rezaleti
de yarattın. ben de senin özel durumuna göre bir şey yapacağım, cenneti de
cehennemi de ziyaret et,hangisine gideceğine karar ver.tamam demiş bill gates,"önce cehenneme bir bakalım."ve inmiş cehenneme. bir de
bakmış berrak sulu bir kumsalda bir sürü güzel kız top oynuyor eğleniyor, güneş parlıyor hava süper. allaah" demiş bill gates, "cehennem böyleyse cenneti hakkaten görmek isterim." ve cennete çıkmış. bir bakmış, bulutların üzerinde bir yer, etrafta melekler uçuşuyor, insanlar lir çalıyor, güzelce bir yer ama cehennem kadar değil. "tamam" demiş tanrıya bill gates, "ben cehenneme gitmeye karar verdim."iki hafta sonra tanrı cehennemi ziyaret edip bill gatesin nasıl olduğuna bakmaya karar vermiş. gitmiş bill’in yanına, bill gates bir duvara zincirlenmiş, alevler içinde karanlık bir mağarada ve zebaniler işkence ediyor. nasılsın bill? diye sormuş.korkunç!
burası iki hafta önce geldiğim cehennem değil! kızların oynaştığı o güneşli kumsala ne oldu?tanrı cevap vermiş:
o ekran koruyucusuydu...

yaran fıkralar

lintu northenlight
sevismenin tarifi
> >çocuk: baba, sevismek neden eglencelidir?
> >baba: sevismek sana ayni, parmaginla burnunu karistirmak gibi bir
>>>duygu verir,bu yüzden çok zevklidir.
> >çocuk: peki kadinlar neden erkeklerden daha çok zevk alirlar?
> >baba: burnunu karistirdiginda burnun mu yoksa parmagin mi daha
>>>mutlu olur?
> >çocuk: o zaman kadinlar neden tecavüze ugramaktan bu derece
>>>nefret >ederler?
> >baba: tecavüze ugramak, yolda yürürken birinin gelip burnunu
> >karistirmasi gibidir. bu hosuna gider miydi?
> >çocuk: hmm.. kadinlar neden adet günlerinde seks yapmazlar?
> >baba: burnun kanarken burnunu karistirir misin? onun gibi bisii.
> >çocuk: erkekler neden sevisirken prezervatif takmaktan
>>>hoslanmazlar?
> >baba: elinde eldiven varken burnunu karistirmaktan zevk alir
>>>misin oglum?
> >çocuk: baba, sana ooohaaaa demek istiyorum, süpersin yaaa! *


kadınları itici yapan şeyler

lintu northenlight
patavatsız olmak ve kendini taşıyamamak.aptal pembe dizilerin ve kadın programları adı altndaki beyin yıkayıcı programların müptelası olmak.bir taraflarını göstermek amacıyla kumaş fakiri, rezil kıyafetlerle dolaşmak.yüzüne saten boya çekilmiş gibi makyaj yapmak.orasına burasına botoks ve yağ enjekte edip maymuncuk gibi ortalarda dolaşmak.kafatasının içinde fındık kadar bir beyin olduğu izlenimini uyandırmak.

beowulf

lintu northenlight
beowulf, bu güne kadar gelebilmiş en eski ingilizce destansı şiirlerden birisinin kahramanıdır.bu hikaye abartılı derecede güçlü, yaşadığı dönemlerde grendel olarak anılan canavarı yenmeyi başarmış olan bir kahramanın hikayesidir.bir dil bilimci olarak tolkien’in de etkisi altında kaldığı bir eserdir.ayrıntılı bigi ve destanın ingilizce metni için www.lone-star.net/literature/beowulf/

raistlin majere

lintu northenlight
kibirliği ile nefret edileceğine okurlar tarafından daha çok sevilen ejderha mızrağı’nın önemli bir karakteri.altın rengi bir tene ve kum saati şeklinde göz bebeklerine sahiptir.bunları girdiği büyücülük sınavından miras almıştır.

lord soth

lintu northenlight
öncelikle ejderha mızrağı’nda daha sonra da ravenloft’ta karşımıza çıkan kötü ölü şovalye.karagül şovalyesi olarak da geçer.(tam adı:lord loren soth of dargaard keep)hikayesi:lord soth eskiden tarikatının en yüksek rütbelilerinden olan bir gül şövalyesiymiş. bir gün, atını sürerken, elf rahiplerinin bulunduğu bir karavanın yakınlarından geçmiş. bu sırada gördüğü genç bir elf rahibeye aşık olmuş. o zamanlar evliymiş fakat elf kızının karşısında karısını unutmuş. hem kutsal evlilik hem de şövalyelik için verdiği yeminleri hiçe sayan soth tutkusuna yenilmiş. kıza yalan söyleyerek onu iğfal etmiş ve evlenme vaadiyle onu dargaard kalesi’ne götürmüş. bu sırada karısı da gizemli bir şekilde ortadan kaybolmuş. elf kızı olayın gerçek yüzünü öğrense de şövalyeye sağdık kalmış. şövalyenin yeniden itibarını kazanabilmesi için mishakal’a yalvarmış. lord soth’a afet’i durdurabilme gücü bahşedilmiş, fakat bunu yaparken hayatını da kaybedecekmiş. elf mürid sayesinde istar’a doğru yola çıkmış soth. yolda yine elf rahiplerle karşılaşmış ve onların yeni karısının kendisini aldattığını söylemeleri tuzağına düşmüş. yarı yoldayken kıskançlık hiddetiyle kaleye karısını öldürmeye geri dönmüş. tam bu sırada afet olmuş ve karısını ve çocuğunu öldürmüş--ama karısı son anında lord soth’a lanet okumuş. lord soth krynn üzerinde artık bir ölü şövalye olarak dolanmaktadır! askerleri undead savaşçılar olmuşlar ve elf rahipler de her gece kendisine ağıt yakan bansheelere dönmüşlerdir. soth, mavi hanım’a, kitiara’ya hizmet etmekte ve onun ruhunu - hala - kendisine eş olması için tuzağa düşürmeye çalışmaktadır.

nyks

lintu northenlight
nyks- yunan mitologyasında khaos’un kızıdır.hesiodos’un theogonia adlı yapıtında anlattığına göre khaos’tan önce gaia, sonra da erebos (cehennem karanlığı) ve nyks (yeryüzü karanlığı, gece), nyks’in erebos’la birleşmesinden de aither (esir) ve hemara (gün) doğar. nyks daha sonra hiç kimseyle birleşmeden, kendi başına ölüm tanrıları momos, ker, thanatos, hypnos (uyku) ve oneiros’u (düş); hesperis kızlarını; kader tanrıçaları klotho, lakhesis ve atropos’u; öç tanrıçası nemesis’i; kavga tanrıları eris, ponos (zahmet), lethe (unutma), limos (açlık), algos (acı), phonos (cinayet), neikos (çekişme), androktasia (toplu kıyım), dysnomie (bozuk düzen) ve ate’yi (gaflet); bunların yanı sıra olumsuzluk ve kötülük simgesi güçleri, en sonra da belaların en kötüsü olarak tanımladığı and tanrı horkos’u doğurur.

thor

lintu northenlight
odin ve jord’un oğlu, iskandinav yıldırım tanrısıdır.bereket tanrıçası sif ile evlidir.jarnsaka isimli bir dev metresi vardır ve bu devden magni ve modi adında iki oğluyla thrud adında bir kızı vardır.thialfi, tanrıların ulağı ve thor’un kölesidir.thor genelde kızıl sakallı ve simşek gözlü iri bir adam olarak tasfir edilir.vahşi görünümüne rağmen hem insan hem de tanrıların şeytani güçlere karşı koruyucusu olmuştur.

güzel fıkralar

lintu northenlight
amerika’da koyu dindar dort kadin, bir yandan kahve iciyorlar, bir yandan
sohbet ediyorlardi. birinci kadin, oglundan soz acti;
"benim oglum rahiptir" dedi. "bir topluluga girdiginde onu goren herkes

kendisine ’peder’ der."
ikinci kadin da kendi oglundan soz etti:
"benim oglum ise papazdir" dedi. "bir topluluga girdiginde onu goren
herkes kendisine, ’aziz peder’ der."
ucuncu kadin da ogluyla ovundu:
"benim oglum ise kardinaldir" dedi. "bir topluluga girdiginde onu goren

herkes kendisine ’yuce aziz’ der."
uc kadin ogullariyla ovunmelerini bitirdikten sonra, dorduncu kadini
dinlemeye hazir olduklarini belirtmek icin gozlerini ona diktiler,
beklemeye basladilar. fakat dorduncu kadin konusmuyor, buyuk bir keyifle
kahvesini
yudumluyordu... ilk uc kadin bir agizdan
sordular: "ya senin oglun?" dediler. "sen de soz etsene oglundan..."
dorduncu kadin, kahvesinden son yudumunu aldiktan sonra agir agir
konusarak oglunu anlatmaya basladi: "benim oglum 1.85 boyunda, dalgali
siyah sacli, ela gozlu, genis omuzlu, atletik yapili, son derece iyi
giyinen ve 29 yasinda olmasina karsin cok zengin bir kisidir" dedi. "bir
topluluga girdiginde onu goren tum kadinlar birbirlerinin
kulaklarina
egilirler ve ’aman tanrim’ derler".

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol