satılan mal veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı tutarı göstermek üzere malı satan veya işi yapan kişi tarafından müşteriye verilen ticari bir belgedir.
işletmenin amortismana tabi iktisadi varlıklarının değerleri,amortisman oranları ve hesaplanan amortisman tutarlarının gösterildiği defterdir.
birinci ve ikinci sınıf tacirler ile serbest meslek erbablarının,faaliyetleri ile ilgili borçları ve alacakları için düzenlenen bono,poliçe,çek ve benzeri kambiyo senetlerine ilişkin bilgileri kaydettikleri defterdir.
işletmenin kasa ile ilgili işlemlerinin günü gününe yazıldığı defterdir.
bölümleme,sınıflandırma anlamına gelen kelime.
günlük deftere kaydedilmiş olan işlemleri,günlük defterden alarak usulüne uygun olarak hesaplara dağıtan ve tasnifli olarak bu hesaplarda toplayan defterdir.
şahan gökbakarın kendini şekilden şekile sokarak otuz bin kadınla nasıl beraber olduğu dışında her türlü gubidik şeyleri anlattığı karakteri.
işe başlama tarihinde ve müteakiben iş yılı sonunda çıkarılan envanterler ile bilançoların kaydedildiği defterdir.
kayda geçirilmesi gereken işlemlerin tarih sırasıyla ve maddeler halinde düzenli olarak yazıldığı defterdir.bir diğer adı günlük defterdir.
kötü niyetle icra takibinde bulunan ve itirazın iptali davası açan alacaklının borçluya ödemekle yükümlü olduğu tazminattır.bu tazminat alacak miktarının yüzde kırkından az olamaz.
(bkz: ceza)
borçlunun haksız yere ödeme emrine itiraz ederek alacaklının alacağına kavuşmasını geciktirmesinin müeyyidesidir.bu tazminat alacağın yüzde kırkından az olamaz.
nickiyle dikkatimi çekmiş yeni bilgiç.hoşgeldin..
#247228
-ee hüsnü nasıldı sınav?
+yaa hoca çok kazık sormuş,yoksa benim için çocuk oyuncağı bunlar..
-?!?
-ee hüsnü nasıldı sınav?
+yaa hoca çok kazık sormuş,yoksa benim için çocuk oyuncağı bunlar..
-?!?
-çalıştın mı hüsnü?
+ya varya çok çalıştım,deli hazırım ben bu sınava,öyle böyle değil yani..
ardından sınava girilir...
+ya varya çok çalıştım,deli hazırım ben bu sınava,öyle böyle değil yani..
ardından sınava girilir...
the economist dergisi tarafından takas teorisini herkes için daha anlaşılabilir hale getirmek amacıyla ortaya çıkarılan bir endekstir.
1986 yılında,farklı ülkelerin para birimlerinin birbirlerine olan oranlarını gözlemlemek amacıyla oluşturulan big mac endeksi satın alma gücü paritesine dayanır.bu teoride 1 doların her ülkede aynı satın alma gücüne sahip olduğu varsayılıyor.teorinin savunucuları,uzun dönemde her ülkede para birimlerinin alışveriş sepetlerine aynı miktarda mal dolduracak şekilde dengelenmesini beklemektedir.
teoride söz konusu alışveriş sepetinde, mcdonald’s tarafından 118 ülkede üretilen dünyaca ünlü big mac bulunuyor.big mac satın alma gücü paritesine göre,dünyanın diğer ülkelerinde satın alınan hamburger amerika’da alınan ile aynı fiyatta olmalıdır.hamburgerlerin satış fiyatları karşılaştırıldığında ise bir ülkenin para biriminin gerçek değerinin üstünde veya altında olması gerektiği anlaşılabiliyor.
endeks,yıllar önce ortaya çıktığında doların satın alma gücündeki değişkenliği göstermeyi hedefliyordu.1993’den itibaren ise dolar karşısındaki diğer para birimlerinin de satın alma gücünde bir göstergesi olarak değiştirildi.
the economist dergisinin endeksi hesaplamak için big mac’i esas almasının nedeni,bu ürünün 118 ülkede homojen olmasıdır.
big mac endeksi ile dolar karşısında diğer para birimlerinin değerlerini hesaplamanın en kolay yolu olduğu kanıtlanmıştır.
1986 yılında,farklı ülkelerin para birimlerinin birbirlerine olan oranlarını gözlemlemek amacıyla oluşturulan big mac endeksi satın alma gücü paritesine dayanır.bu teoride 1 doların her ülkede aynı satın alma gücüne sahip olduğu varsayılıyor.teorinin savunucuları,uzun dönemde her ülkede para birimlerinin alışveriş sepetlerine aynı miktarda mal dolduracak şekilde dengelenmesini beklemektedir.
teoride söz konusu alışveriş sepetinde, mcdonald’s tarafından 118 ülkede üretilen dünyaca ünlü big mac bulunuyor.big mac satın alma gücü paritesine göre,dünyanın diğer ülkelerinde satın alınan hamburger amerika’da alınan ile aynı fiyatta olmalıdır.hamburgerlerin satış fiyatları karşılaştırıldığında ise bir ülkenin para biriminin gerçek değerinin üstünde veya altında olması gerektiği anlaşılabiliyor.
endeks,yıllar önce ortaya çıktığında doların satın alma gücündeki değişkenliği göstermeyi hedefliyordu.1993’den itibaren ise dolar karşısındaki diğer para birimlerinin de satın alma gücünde bir göstergesi olarak değiştirildi.
the economist dergisinin endeksi hesaplamak için big mac’i esas almasının nedeni,bu ürünün 118 ülkede homojen olmasıdır.
big mac endeksi ile dolar karşısında diğer para birimlerinin değerlerini hesaplamanın en kolay yolu olduğu kanıtlanmıştır.
(bkz: ice age 2)
emmek,soğurmak anlamına gelen kelime.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?