huzur ve mutlulugu yakalayabilmi$ olan insandir bu ki$i..gunumuzde para kazanmaktan cok daha zor olan bir konu oldugu icin huzurlu ve mutlu olmak $eysi, bunlara sahip olan insan da kesinlikle dunyanin en zengin adamidir..
2004 eurovision sarki yarismasini meltem cumbul isimli sanatcimiz ile beraber sunan tiyatro, televizyon ve sinema yildizi..
yeni cikan bir bira markasi..fici bira tadinda..1 litre..ic ic bitmiyor..
bir burcu gunes $arkisi..
bak yildizlar altinda gozlerimin icine
duy ruzgarlarin bize anlattigi birsey var
bir fisilti gibi bazen o en buyuk cigliklar
bilmezler mi gelir gecer en buyuk firtinalar
biz aski meleklerden caldik
birbirimize simsiki baglandik
bak yildizlar altinda gozlerimin icine
duy ruzgarlarin bize anlattigi birsey var
bir fisilti gibi bazen o en buyuk cigliklar
bilmezler mi gelir gecer en buyuk firtinalar
biz aski meleklerden caldik
birbirimize simsiki baglandik
erol evgin`in unutulmaz $arkisi..
bir yumak sarar gibi gectim acilardan
bir kilit yuregimde bir demir kapi
kus ucmaz kervan gecmez bir yerlerdeyim
belki de ask dedigin erisilmez olmali
ben imkansiz asklar icin yaratilmisim
ne kavusmayi bilirim ne unutmayi
kayboldum kuytusunda yalnizliklarin
yasadim en karasini sevdalarin
sensizlik bir ok gibi canima saplanmali
cosmali yanardaglar kasirgalar kopmali
askin bir zehir gibi kanimda dolasmali
elbette ask dedigin boyle olmali
ben imkansiz asklar icin yaratilmisim
ne kavusmayi bilirim ne unutmayi
kayboldum kuytusunda yalnizliklarin
yasadim en karasini sevdalarin
bir yumak sarar gibi gectim acilardan
bir kilit yuregimde bir demir kapi
kus ucmaz kervan gecmez bir yerlerdeyim
belki de ask dedigin erisilmez olmali
ben imkansiz asklar icin yaratilmisim
ne kavusmayi bilirim ne unutmayi
kayboldum kuytusunda yalnizliklarin
yasadim en karasini sevdalarin
sensizlik bir ok gibi canima saplanmali
cosmali yanardaglar kasirgalar kopmali
askin bir zehir gibi kanimda dolasmali
elbette ask dedigin boyle olmali
ben imkansiz asklar icin yaratilmisim
ne kavusmayi bilirim ne unutmayi
kayboldum kuytusunda yalnizliklarin
yasadim en karasini sevdalarin
hakkinda bu kadar cok yazildigina gore cok ki$inin cani yanmi$ olsa gerek..
(bkz: ask oyunu buna derler guzelim)
(bkz: aska yurek gerek)
(bkz: aska yalan gerek)
(bkz: ben imkansiz asklar icin yaratilmisim)
(bkz: biz aski meleklerden caldik)
(bkz: devlerin aski)
birinden biri sizi anlatiyor olabilir..
(bkz: ask oyunu buna derler guzelim)
(bkz: aska yurek gerek)
(bkz: aska yalan gerek)
(bkz: ben imkansiz asklar icin yaratilmisim)
(bkz: biz aski meleklerden caldik)
(bkz: devlerin aski)
birinden biri sizi anlatiyor olabilir..
ilk olarak yonca evcimik in ilk cikarmi$ oldugu abone isimli albumde yer almi$ ve daha sonra the best of yoncimix isimli albumde de yerini almi$ bir $arkidir..zamana meydan okuyan bir $arkidir..
bunyeniz alkolu kaldirabiliyorsa keyifli bi durumdur..sorunlariniz o an icin biter, sevincleriniz kat kat artarak gozukur gozunuze..sevdiginize daha bi siki sarilirsiniz..daha bi seversiniz..ya asla yalan soylemessiniz ya da soylediklerinizin hepsi yalandir o an icin..bunye ile alakali bi$eydir bu..ama ho$ bir duygudur..ya$anmasi gerekir..
bir yusuf hayaloglu $iiri..
suphi bir acaip adam
suphi benim canim cigerim
kimse bilmez nereli oldugunu
susar aksam oldumu
bir cebinde das kapital
bir cebinde kenevir tohumu
firtinadan arda kalmis bir teknede tevekkul icinde
gorkemli sakali ve igreti parkasiyla gizledigi macerasiyla
bir acaip adam yasardi
aksamlari susardi
ben konussam kizardi
cocuktum evden kacmistim
gelip ona siginmistim
bir surgun kasabasiydi
bir eski zamandi, hazirandi
kucucuk bir koydu, sigdi
burayi kesfeden belki de oydu...
uzaktan kasabanin isiklari yanardi
icim anneyle dolardi, aglardim
suphi, oyle bir goz atardi,
gizli bir cigara yakardi
aglardi, sonra barisirdik
ben flut calardim, cigara sonerdi aglardik
nerden geldigini bilmezdim,
kimsesizdi, belki kimliksizdi
onun macerasi onu ilgilendirirdi
kimseye ilismezdi
bir seylere kufrederdi hep
tedirgin bir balik gibi uyurdu
bazen kaybolurdu
arardim, yagmurun altinda dururdu
bir kalin kitabi vardi, cebinde dururdu, hergun okurdu
ben bir sey anlamazdim
kapanisini seyreder duymazdim
sakalli bir resimdi, kimdi, ne kadar mutebessimdi
sordum bir gun suphiye soylediklerini niye anlamiyorum diye
bildiklerini dedi; yuzlestir hayatla ve sinamaktan korkma
dogru ile yanlisi o zaman ayirdedebilirsin
ve onu anlarsin
sonra gulerdi
gunlerim yuzlerce ayrintiyi merak etmekle gecerdi
sonra yine aksam olurdu...
suphi susardi, ben konussam kizardi
tekneye martilar konardi
yuregim suphiye yanardi, aglardim...
suphi denize tukururdu
gokyuzunu tarardi, aglardi
sonra barisirdik
ben flut calardim
yildiz kayardi, aglardik...
bir surgun kasabasiydi, bir eski zamandi, hazirandi
cocuktum, evden kacmistim, gelip ona siginmistim
bir gun aksilik oldu
annem beni buldu
suphi kacip kayboldu
kasaba calkalandi, olay oldu
ben sustum, kanim dondu
polisler onu yakaladiginda tekti
felaketti
herkes meydanda birikti
karakoldan iceri girerken sanki magrur bir tufekti
ansizin donup bana bakti
anladin mi? dedi...
anladim dedim anladim
ve o gunden sonra hic bir zaman hic bir yerde
hic aglamadim...
suphi bir acaip adam
suphi benim canim cigerim
kimse bilmez nereli oldugunu
susar aksam oldumu
bir cebinde das kapital
bir cebinde kenevir tohumu
firtinadan arda kalmis bir teknede tevekkul icinde
gorkemli sakali ve igreti parkasiyla gizledigi macerasiyla
bir acaip adam yasardi
aksamlari susardi
ben konussam kizardi
cocuktum evden kacmistim
gelip ona siginmistim
bir surgun kasabasiydi
bir eski zamandi, hazirandi
kucucuk bir koydu, sigdi
burayi kesfeden belki de oydu...
uzaktan kasabanin isiklari yanardi
icim anneyle dolardi, aglardim
suphi, oyle bir goz atardi,
gizli bir cigara yakardi
aglardi, sonra barisirdik
ben flut calardim, cigara sonerdi aglardik
nerden geldigini bilmezdim,
kimsesizdi, belki kimliksizdi
onun macerasi onu ilgilendirirdi
kimseye ilismezdi
bir seylere kufrederdi hep
tedirgin bir balik gibi uyurdu
bazen kaybolurdu
arardim, yagmurun altinda dururdu
bir kalin kitabi vardi, cebinde dururdu, hergun okurdu
ben bir sey anlamazdim
kapanisini seyreder duymazdim
sakalli bir resimdi, kimdi, ne kadar mutebessimdi
sordum bir gun suphiye soylediklerini niye anlamiyorum diye
bildiklerini dedi; yuzlestir hayatla ve sinamaktan korkma
dogru ile yanlisi o zaman ayirdedebilirsin
ve onu anlarsin
sonra gulerdi
gunlerim yuzlerce ayrintiyi merak etmekle gecerdi
sonra yine aksam olurdu...
suphi susardi, ben konussam kizardi
tekneye martilar konardi
yuregim suphiye yanardi, aglardim...
suphi denize tukururdu
gokyuzunu tarardi, aglardi
sonra barisirdik
ben flut calardim
yildiz kayardi, aglardik...
bir surgun kasabasiydi, bir eski zamandi, hazirandi
cocuktum, evden kacmistim, gelip ona siginmistim
bir gun aksilik oldu
annem beni buldu
suphi kacip kayboldu
kasaba calkalandi, olay oldu
ben sustum, kanim dondu
polisler onu yakaladiginda tekti
felaketti
herkes meydanda birikti
karakoldan iceri girerken sanki magrur bir tufekti
ansizin donup bana bakti
anladin mi? dedi...
anladim dedim anladim
ve o gunden sonra hic bir zaman hic bir yerde
hic aglamadim...
dunun bugunu..
muslumanlarin hac gorevlerini yerine getirirken uyguladiklari bir eylem.
patronlar klubu olarak da bilinir.
(bkz: tusiad)
turklerin konar gocer bir hayat surdugu zamanlarda en ihtiyac duyduklari ve asla hic bir $eye degi$emedikleri uc temel gereklilik..
8 kollu olan fazlasi ile yili$ik bir su canlisi..sevdigini abartili bir bicimde belli eder..ayrilmamacasina sarilir..bi $ekilde ayrilmi$sada vucudunuzun derileri de bu sirna$ik hayvanin vantuzlari icerisinde kalmi$ demektir..oyle cok sever i$te bu sirna$ik hayvan..e hayvan i$te..daha ne diyelim.
taksim`den cihangir`e giden cadde.istanbul`un gece hayati acisindan cok onemli bir yer tutar.kemanci bara ev sahipligi yapar ayni zamanda.
tarihi koprunun yapimi ilk olarak 1844 yilina rastlar. dubalar uzerine insa edilen kopru, 1863 te ahsap olarak yenilendi. ilk adi valide koprusu olan kopru zamanla su isimlerle anilmistir. cisr i cedid, ates mehmet pasa koprusu, hadid kopru, karakoy koprusu ve son olarak da bildigimiz adi. 1863te insa edilen ikinci kopruden ilk yillarda mururiye adi verilen bir ucret odenerek geciliyordu. ucuncu koprunun yapimina 1870de baslandi fakat bir dizi sanssizliklar sonucu yerine konmasi 1877 ye gecikti. kopru 1912de osmanli alman dostlugunun bir simgesi olarak m.a.n firmasinca yapildi. halic koprulerinin en uzun omurlusu olan bu 8000 tonluk eser, 1992 de yanincaya kadar yerli ve yabanci turistlere hizmet verdi.
once galata koprusu uzerinde sirali meyhanelerin yanina zeki isminde birisi tarafinda acilmi$ ve o zamana gore hayli aykiri gozuken bir bardi..daha sonra galata kulesi yaninda ilk olarak siraselviler caddesinde alman hastahanesi ile pasta bank arasinda reks dugun salonunun hemen yanina bir sube acmis, zamanla burasi ile yetinemeyip pasta bankin bulundugu pasajin icine 3 katli bir bar olarak yeni bir surec ba$latmi$tir..orta kat daha sonra kapanmi$ ve en alt ve en giri$ katlarinda istanbul gece hayatinin can damarlarindan biri olarak devam etmektedir..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?