o modellerin üretimi az yapılmış, piyasada kalmadı be anam.
ester in söyledikleri
saplantı
sözlerim kendim üstüne
gölgem beni istedi
o ki istedi
suyum beni istedi
o ki istedi
cemile beni istedi
ne oldu? hiç! alışamadım
kartalın bir kayaya çarpışı idi
soyundum, giyindim, tekrar soyundum
arada olacağın düşünü kurdum
zevk duydum bundan
cemile anlamadı, cemal hiç anlamadı
seniha görmedi ki
ve göstermedim
sözlerim kendim üstüne
bir uzak yerlere gitmek üstüne
sanki günler tek bir güne birikti
bense çıkmazda kaldım, usandım
çıkmazlarda üst üste
birikmiş ufuklar kadar derindim
ve dedim: elbette deniyeceğim.
saplantı
sözlerim kendim üstüne
gölgem beni istedi
o ki istedi
suyum beni istedi
o ki istedi
cemile beni istedi
ne oldu? hiç! alışamadım
kartalın bir kayaya çarpışı idi
soyundum, giyindim, tekrar soyundum
arada olacağın düşünü kurdum
zevk duydum bundan
cemile anlamadı, cemal hiç anlamadı
seniha görmedi ki
ve göstermedim
sözlerim kendim üstüne
bir uzak yerlere gitmek üstüne
sanki günler tek bir güne birikti
bense çıkmazda kaldım, usandım
çıkmazlarda üst üste
birikmiş ufuklar kadar derindim
ve dedim: elbette deniyeceğim.
ester in söyledikleri
özleyiş
gülüşümü ıslattım - kar yağdı bütün gün -
daha yağsın
kar yağsın bütün otellerin üstüne
üstüne üstüne bütün otellerin
kar yağsın
lacivert gözlerine seniha nın
hiç bitmesin yağsın
karla dolsun göğsünün katedrali
avluya düşen org uyansın
özlemim sanadır, varsın
kar yağsın, daha yağsın
seni andırıncaya kadar.
özleyiş
gülüşümü ıslattım - kar yağdı bütün gün -
daha yağsın
kar yağsın bütün otellerin üstüne
üstüne üstüne bütün otellerin
kar yağsın
lacivert gözlerine seniha nın
hiç bitmesin yağsın
karla dolsun göğsünün katedrali
avluya düşen org uyansın
özlemim sanadır, varsın
kar yağsın, daha yağsın
seni andırıncaya kadar.
ester in söyledikleri
biliş
ve hemen gidemedim
ve artık gidemedim
ve sonra hiç gidemedim
kurtuluş ta, son durakta bir tramvay ölüsü
sanki ben
öylece kalakaldım
hepimiz kalakaldık
elimizde tetiği çekilemeyen
namlusu yönsüz bir tabanca gibi.
biliş
ve hemen gidemedim
ve artık gidemedim
ve sonra hiç gidemedim
kurtuluş ta, son durakta bir tramvay ölüsü
sanki ben
öylece kalakaldım
hepimiz kalakaldık
elimizde tetiği çekilemeyen
namlusu yönsüz bir tabanca gibi.
edip cansever in 1982 de yayımlanan şiir kitabı.
ester in söyledikleri
yeniliş
açılmamış bir şarap şişesiydim
ki öyle kaldım
acımı köpürtmedim
içime sağdım
gözyaşlarımı göstermedim
ki sildim
özgürlüğüm beni tutsak düşürdü
başaramadım
içimde kara kara bulutlar sallandı
ki sallandılar
dışarı yağamadım
ve yenildim ve sustum.
ester in söyledikleri
yeniliş
açılmamış bir şarap şişesiydim
ki öyle kaldım
acımı köpürtmedim
içime sağdım
gözyaşlarımı göstermedim
ki sildim
özgürlüğüm beni tutsak düşürdü
başaramadım
içimde kara kara bulutlar sallandı
ki sallandılar
dışarı yağamadım
ve yenildim ve sustum.
edip cansever in 1984 de yayımlanan şiir kitabı.
ilkyaz şikayetçileri 8
fotoğrafta çıkmak
pazarcılar gitmiş ipleri kalmış
ilkyazla birlikte - güz çekmiş saçlarından -
boşluğun ölüsü kalmış
ben ilkyaz filan görmedim - diyor -
beyoğlu nda aynalı pasaj daki
beyaz giysili düğmecileri saymazsam
bir de
şu şaşkın cumartesiyi
masa örtüsünün üstünde
su kenarlarında üşüyen kelebekler gibi
konup konup kalkıyor ya, onu
saymazsam diyor
ve diyor ki - bir şey demiyor -
ah bu çekik gözlü akşamüstleri!
( ayçiçeği yiyen çocuk
yün ören kadın
rakısını yudumlayan adam
sokağa bakan herhengi bir oda
arka bahçede
herhangi bir mermer masa )
ah bu iri gözleri ve akşamüstleri
ve kahverengi
( herhangi bir yarın
herhangi bir yarından sonra )
diyorki - bir şey demiyor -
öyleyse neden sığdırıyorum bu görkemli güne
durup dururken
bir piknikteki o dayanılmaz can sıkıntısını
ve neden
kar yağınca bütün meyhaneler birbirine benzer
ve tenha semtler
ve gelmiş geçmiş bütün yolculuklar
- ve oteller oteller -
birbirine
uzun uzun düşünmeli bunları da.
bir fotoğrafta çıkmak gibi oluyor her şey
anlamadığı bu
- ve anladığı -
ben ki bir boy fotoğrafıyım - diyor -
yaşarken yaşamazken
ikisi de aynı şey
aynı
yani bir fotoğrafta çıkmak
- ah bu kımıltısız akşam üstleri -
boşluğun ölüsünü kaldırıyorlar
kadınlar kirpikleriyle
adamlar yere bakarak
o çocuklar incecik dudaklarıyla
o
" bir fotoğrafta çıkmak "
durarak kaldırıyor boşluğu
çünkü
fotoğrafta çıkmak
çoktan ödünç almış oluyor onu.
ilkyaz şikayetçileri 8
fotoğrafta çıkmak
pazarcılar gitmiş ipleri kalmış
ilkyazla birlikte - güz çekmiş saçlarından -
boşluğun ölüsü kalmış
ben ilkyaz filan görmedim - diyor -
beyoğlu nda aynalı pasaj daki
beyaz giysili düğmecileri saymazsam
bir de
şu şaşkın cumartesiyi
masa örtüsünün üstünde
su kenarlarında üşüyen kelebekler gibi
konup konup kalkıyor ya, onu
saymazsam diyor
ve diyor ki - bir şey demiyor -
ah bu çekik gözlü akşamüstleri!
( ayçiçeği yiyen çocuk
yün ören kadın
rakısını yudumlayan adam
sokağa bakan herhengi bir oda
arka bahçede
herhangi bir mermer masa )
ah bu iri gözleri ve akşamüstleri
ve kahverengi
( herhangi bir yarın
herhangi bir yarından sonra )
diyorki - bir şey demiyor -
öyleyse neden sığdırıyorum bu görkemli güne
durup dururken
bir piknikteki o dayanılmaz can sıkıntısını
ve neden
kar yağınca bütün meyhaneler birbirine benzer
ve tenha semtler
ve gelmiş geçmiş bütün yolculuklar
- ve oteller oteller -
birbirine
uzun uzun düşünmeli bunları da.
bir fotoğrafta çıkmak gibi oluyor her şey
anlamadığı bu
- ve anladığı -
ben ki bir boy fotoğrafıyım - diyor -
yaşarken yaşamazken
ikisi de aynı şey
aynı
yani bir fotoğrafta çıkmak
- ah bu kımıltısız akşam üstleri -
boşluğun ölüsünü kaldırıyorlar
kadınlar kirpikleriyle
adamlar yere bakarak
o çocuklar incecik dudaklarıyla
o
" bir fotoğrafta çıkmak "
durarak kaldırıyor boşluğu
çünkü
fotoğrafta çıkmak
çoktan ödünç almış oluyor onu.
saat 22:30 da gündüz maçı oyanan ülkenin takımı.
" su bulamayıp alkol tüketenden değil, su bulabildiği halde alkol tüketmeyi tercih edenden kork ", demiş atalarımız.
hindi eti doğru pişirilirse oldukça lezzetli bir ettir. aslında vereceğim tarif bulgur pilavının yanında mükemmel olmaktadır. tercihen meyhane pilavı ile servis etmekteyim. gelelim hindi yahni meselesine; öncelikle sote edilecek hindi eti kalçadan seçilmeli. derisi atılmamalı, yahniye ilave edilmelidir. bu arada belirtmem gerekirse yemek yapmak mesleğim değil en büyük hobimdir. birlikte olduğum kadınların eğitim seviyeleri yemek yapmalarına olanak vermediği için!!! yemek yapmaya mecburen başlamış ama zevkin doruklarına varmam sonucu asla vazgeçmemişimdir. ne anlatıyordum? hah! yahni. hindi yahni için malzemelerimiz;
yarım kilo sote edilmiş hindi kalça
yarım demet taze soğan
bir baş soğan
4-5 adet sivri biber
3-4 diş sarmısak
4 adet orta boy domates
4-5 dal dereotu
karabiber
nar ekşisi
tuz
kabuklarını soyup yemeklik doğradığımız soğanlara sarmısakları da ilave ederek ağzı kapalı tencerede az zeytinyağıyla kısık ateşte öldürürüz. ardından hindi etlerini - beyaz şarapta bekletme imkanınız varsa harika olur, bir diş karanfille birlikte - ekleyip orta hararette etin suyunu salmasını bekleriz, bu arada biberleri ince ince halkalar halinde doğrayıp bekletelim. hindi suyunu verip tekrar çektiğinde biberleri ilave ederiz. dometesleri sote edip biberi bir iki dakika kavurduktan sonra hindiye ekleriz, bir santimlik parçalara ayırdığımız taze soğanımızı da ilave ederek son aşamaya geliriz. iki yemek kaşığı nar ekşisi katıp bir kaç kez harmanladıktan sonra yahnimize en son tuz ve karabiber ilave edip kısık ateşte sıkıca kapalı tencerede pişmeye bırakırız. suyunu çektiğinde geniş bir servis tabağına alıp dereotuyla süsleyip servis ederiz, bakalım hindi eti sevmeyen kalacak mı? iddialıyım, kim tattıysa bayıldı. afiyet olsun.
yarım kilo sote edilmiş hindi kalça
yarım demet taze soğan
bir baş soğan
4-5 adet sivri biber
3-4 diş sarmısak
4 adet orta boy domates
4-5 dal dereotu
karabiber
nar ekşisi
tuz
kabuklarını soyup yemeklik doğradığımız soğanlara sarmısakları da ilave ederek ağzı kapalı tencerede az zeytinyağıyla kısık ateşte öldürürüz. ardından hindi etlerini - beyaz şarapta bekletme imkanınız varsa harika olur, bir diş karanfille birlikte - ekleyip orta hararette etin suyunu salmasını bekleriz, bu arada biberleri ince ince halkalar halinde doğrayıp bekletelim. hindi suyunu verip tekrar çektiğinde biberleri ilave ederiz. dometesleri sote edip biberi bir iki dakika kavurduktan sonra hindiye ekleriz, bir santimlik parçalara ayırdığımız taze soğanımızı da ilave ederek son aşamaya geliriz. iki yemek kaşığı nar ekşisi katıp bir kaç kez harmanladıktan sonra yahnimize en son tuz ve karabiber ilave edip kısık ateşte sıkıca kapalı tencerede pişmeye bırakırız. suyunu çektiğinde geniş bir servis tabağına alıp dereotuyla süsleyip servis ederiz, bakalım hindi eti sevmeyen kalacak mı? iddialıyım, kim tattıysa bayıldı. afiyet olsun.
(bkz: hindi yahni)
beşiktaş la üç yıllık anlaşmaya imza atmak üzere olan brezilyalı futbolcu. bonservisi elinde olduğu için bitmesi muhtemel görünüyor.
dünya kupasında tel tel dökülen brezilya milli takımının ayakta kalan tek ve en iyi oyuncusuydu. yılların beşiktaşlısı olarak en sevindiğim transferlerden biri diyebilirim. keza nobre ye servis yapacak bir kanat adamı yoktu, şimdi bir asist kralı geliyor ki, real madrid, bayern munih ve brezilya milli takımı patentli. real de başarılı olamamıştı ama orada forvet oynatılması bunun en büyük nedeniydi. delgado, kleberson ve ze ... şimdi biraz daha keyifli bir lig beşiktaşlıları bekliyor. hayırlı olsun.
dünya kupasında tel tel dökülen brezilya milli takımının ayakta kalan tek ve en iyi oyuncusuydu. yılların beşiktaşlısı olarak en sevindiğim transferlerden biri diyebilirim. keza nobre ye servis yapacak bir kanat adamı yoktu, şimdi bir asist kralı geliyor ki, real madrid, bayern munih ve brezilya milli takımı patentli. real de başarılı olamamıştı ama orada forvet oynatılması bunun en büyük nedeniydi. delgado, kleberson ve ze ... şimdi biraz daha keyifli bir lig beşiktaşlıları bekliyor. hayırlı olsun.
kişinin kendini ifade ediş biçimi, kendi kimliğini ve karakterini yansıtır anlamında güzel bir söz.
" siyaset bilimci lawrence britt hitler, mussolini, franco, suharto ve pinochet diktatörlüklerini karşılaştırarak faşizmin 14 belirleyici karakteristiğini çıkartmış:
1. güçlü ve sürekli milliyetçilik.
2. insan haklarının tanınmaması.
3. milli birlik amacıyla bir düşmanın/günah keçisinin tanımlanması.
4. ordunun hakimiyeti.
5. yaygın cinsiyetçilik.
6. medyanın denetim altında tutulması.
7. milli güvenlik takıntısı.
8. dinin ve hükümetin içiçe geçmesi.
9. iş dünyasının kollanması.
10. işçi dünyasının ezilmesi.
11. aydınlara ve sanata karşı nefret.
12. suç ve ceza takıntısı.
13. yaygın kıyakçılık ve yolsuzluk.
14. seçimlerde usulsüzlük.
yazının tamamı için ;http://www.turkla.com/yazar.php?mid=797&yid=12
1. güçlü ve sürekli milliyetçilik.
2. insan haklarının tanınmaması.
3. milli birlik amacıyla bir düşmanın/günah keçisinin tanımlanması.
4. ordunun hakimiyeti.
5. yaygın cinsiyetçilik.
6. medyanın denetim altında tutulması.
7. milli güvenlik takıntısı.
8. dinin ve hükümetin içiçe geçmesi.
9. iş dünyasının kollanması.
10. işçi dünyasının ezilmesi.
11. aydınlara ve sanata karşı nefret.
12. suç ve ceza takıntısı.
13. yaygın kıyakçılık ve yolsuzluk.
14. seçimlerde usulsüzlük.
yazının tamamı için ;http://www.turkla.com/yazar.php?mid=797&yid=12
zeki müren in sesinden dinlemeye doyulamayacak bir nihavent eser.
hüsranla gönül hep inler, gece gündüz ah eder
bir serap oldu şimdi hayalim, canım sen, neşem sen bir lahza görsem
neden solar çiçekler, onlar da hasret mi çeker
bilinmez ne söyler, sevdiğini mi özler, gözler
bir serap oldu şimdi hayalim, canım sen, neşem sen bir lahza görsem
neveser kökdeş
hüsranla gönül hep inler, gece gündüz ah eder
bir serap oldu şimdi hayalim, canım sen, neşem sen bir lahza görsem
neden solar çiçekler, onlar da hasret mi çeker
bilinmez ne söyler, sevdiğini mi özler, gözler
bir serap oldu şimdi hayalim, canım sen, neşem sen bir lahza görsem
neveser kökdeş
genelde birbiriyle eş anlamlı sanılan iki farklı terim.
etik; bir topluluğun iç hukuku olarak adlandırılabilir. moral ise; bireyin manevi gücü, yargılarıdır.
etik; bir topluluğun iç hukuku olarak adlandırılabilir. moral ise; bireyin manevi gücü, yargılarıdır.
latince bir motto. fransızca yazılımı başlıktaki gibidir. anlamı : "asalet zorunlu kılar".
asaletin ne olduğu, neye zorunlu kıldığı herkese göre değişir. benim çevirim şu: insan olmak , değerleri gerektirir. estetik de eklenebilir.
asalet aynı zamanda aklına ve kalbine iman etmektir. ne demiş neyzen ;
felsefemdir kitab-i imanım,
taparım kendi ruhumun sesine.
secde eyler hakikatım her an,
kalbimin ateş-i mukaddesine.
asaletin ne olduğu, neye zorunlu kıldığı herkese göre değişir. benim çevirim şu: insan olmak , değerleri gerektirir. estetik de eklenebilir.
asalet aynı zamanda aklına ve kalbine iman etmektir. ne demiş neyzen ;
felsefemdir kitab-i imanım,
taparım kendi ruhumun sesine.
secde eyler hakikatım her an,
kalbimin ateş-i mukaddesine.
erotizm ve şiddet ilişkisini açıklayabilmek için çin e kadar giden ve halka açık tüm cezalandırma yöntemlerini inceleyen, o anları resmeden garip bir adam. en çok ilgimi çeken eseri " edebiyat ve kötülük " olmuştur. hegel in düşüncelerinden etkilenmiş ama nietzsche ve haidegger e yaklaşmıştır.
ölüm anını izleyen insanların - halka açık infazlar - erotik bir haz aldığını ayrıntılı inceler.
en önemli eserleri ;eros un gözyaşları, gözün öyküsü, edebiyat ve kötülük.
ölüm anını izleyen insanların - halka açık infazlar - erotik bir haz aldığını ayrıntılı inceler.
en önemli eserleri ;eros un gözyaşları, gözün öyküsü, edebiyat ve kötülük.
iy cihan - ı ab u gil, ta men tura bişnahtem
sad hezaran mihnet - ü renc - ü bela bişnahtem
" ey balçık dünya, seni bildim bileli başıma nice belalar geldi, nice mihnet, nice dert
seni sırf beladan ibaret gördüm, mihnetten dertten ibaret. "
sad hezaran mihnet - ü renc - ü bela bişnahtem
" ey balçık dünya, seni bildim bileli başıma nice belalar geldi, nice mihnet, nice dert
seni sırf beladan ibaret gördüm, mihnetten dertten ibaret. "
başka halleri de var mı acaba?
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?