son dönemlerde gittiğim gördüğüm her memlekette rastladığım yerleşim birimlerinin genel adı. arkadaş bu nedir ya?
nereye gitsem bir karasudur gidiyor. bir köye denk geliyorum karasu, ilçeye denk geliyorum karasu, mahalleden geçiyorum, karasu mahallesi !
komple taşınıyorlar sanki arada bir karasulular olarak !
- hacı bugün köy olak la !
+ tamam aq, topla milleti, tabelayı da unutma !
bu ne olm?
ha bi de unutmadan, (bkz: ayaklarına karasular inmek) diye bir deyim var, o apayrı.
q klavyenin orta sırasındaki harf sıralaması. canım sıkıldıkça google da aratırım ben bunu.
(bkz: anne)
sapıtıyolar resmen, artık eve nasıl alışmışlarsa? her türlü arıza uyarı lambası yanıyor yeminle.
sapıtıyolar resmen, artık eve nasıl alışmışlarsa? her türlü arıza uyarı lambası yanıyor yeminle.
önceden çirkinliklerin bile güzeldi, şimdi güzelliklerin bile çirkin...
ilginç, sıradışı, normal olmayan.
küçükken, mini minicikken, şu kadarcıkken (elimle bücür çocuk işareti yaptım), ninelerimizin dedelerimizin ve ebelerimizin bize anlattığı sevimli veya korkutucu ve hayal ürünü olaylar bütünüdür.
yazmak fiilinin birinci tekil şahıs çekimine girmiş durumudur.
sözlükte yazar olmasına ve saatin 00:38 olmasına rağmen, bu güne ait ilk entry budur !
okumayı seven bir milletiz desem yalan olur. yazmayı seven milletiz desem külliyen yalan olur?
neyiz la biz?
okumayı seven bir milletiz desem yalan olur. yazmayı seven milletiz desem külliyen yalan olur?
neyiz la biz?
1.yanyana durmuş bir kaç polat özentisine gözünüzün ilişmesiyle gelen soru kalıbıdır. sessiz kalmak daha fenadır. koktuğunuzu düşünürler. cevap verirken çok siyasi davranmak lazımdır. verilecek cevaba göre her an saldırıya uğrama ihtimali yüksektir.
halbüse ;
- ne baktın birader ?
+ hiç orospu çocuğu görmemiştim, ondan bakıyorum..
demeyi ne çok isterdim. ama o günler de gelecek. vücut çalışıp, karateye gidiyorum. kurtlar vadisini her bölüm mutlaka izliyorum. silah da aldım. dövemezsem vururum olur biter.
halbüse ;
- ne baktın birader ?
+ hiç orospu çocuğu görmemiştim, ondan bakıyorum..
demeyi ne çok isterdim. ama o günler de gelecek. vücut çalışıp, karateye gidiyorum. kurtlar vadisini her bölüm mutlaka izliyorum. silah da aldım. dövemezsem vururum olur biter.
dinen uygun olsa,hayır demeyeceğim bir gömülme çeşidi. sanki savunma iç güdüsünün isteği bu! yatarken pek savunmasız hissettiğimizden olsa gerek, yerin altında ayakta olmak istiyor insan...
filmin başından sonuna değin dayak yiyen adamlardır bunlar. lakin merak ederim hep ; sürekli dayak yiyen ve yaralanan bu adamların tedavisiyle kim, nasıl ilgileniyor acaba ?
düşünsene, filmde bir kötü adam var ve bir de düşmanı var. bu düşman filmin kahramanı. kötü adamın bolca parası var ve onlarca adamı var. bu adamlar filmin kahramanından fütursuzca dayak yiyorlar. yaralanıyorlar. merdivenlerden düşüyorlar vs..
kim ilgileniyor o kadar adamla la ?
hastaneye filan gidiyorlar mı ? iyileşince işlerine geri dönüyorlar mı?
biliyorum çok salakça bi konu. ama insan bu ayrıntıyı da ekler lan filmin birinde !
bir de bu adamlar, nasıl oluyorda önden iki kişi kahramanı oyalarken, arkada zıplayıp durmak yerine kafasına taşı vurmuyorlar ?
türkiyede olacak, o kadar adam bi kişinin .mına koyar yeminle.. ama adamlar medeni.
"önce arkadaşım dövüşüp dayak yesin, sonra ben dövüşür ve paşa paşa dayağımı yerim" mantığındalar sanki !
bir de bu adamların hiç birinin, filmin kahramanını dövüp, posasını patronun önüne attıklarını görmedim. ne olur lan, ne olur bigün biriniz dövsün o pezevengi. filmin sonunda kasıntı kasıntı taş gibi hatunu götüremesinler bi kere de !
allah belanızı versin. o kadar para alıyosunuz bi de şerefsizler. ha alıyo musunuz onu da bilmiyorum. ancak patronunuzdan duyuyoz böyle şeyleri : "o kadar parayı dayak yemeniz için mi veriyorum size lanet olasıcalar"
bi filmde de, bu adamlara maaşlarını dağıtırken gösterseniz ya kötü adamı. göreyim de içim rahat olsun artık benim. ne lan bu çektiğim yıllardır ? ne gareziniz var olum bana ?
düşünsene, filmde bir kötü adam var ve bir de düşmanı var. bu düşman filmin kahramanı. kötü adamın bolca parası var ve onlarca adamı var. bu adamlar filmin kahramanından fütursuzca dayak yiyorlar. yaralanıyorlar. merdivenlerden düşüyorlar vs..
kim ilgileniyor o kadar adamla la ?
hastaneye filan gidiyorlar mı ? iyileşince işlerine geri dönüyorlar mı?
biliyorum çok salakça bi konu. ama insan bu ayrıntıyı da ekler lan filmin birinde !
bir de bu adamlar, nasıl oluyorda önden iki kişi kahramanı oyalarken, arkada zıplayıp durmak yerine kafasına taşı vurmuyorlar ?
türkiyede olacak, o kadar adam bi kişinin .mına koyar yeminle.. ama adamlar medeni.
"önce arkadaşım dövüşüp dayak yesin, sonra ben dövüşür ve paşa paşa dayağımı yerim" mantığındalar sanki !
bir de bu adamların hiç birinin, filmin kahramanını dövüp, posasını patronun önüne attıklarını görmedim. ne olur lan, ne olur bigün biriniz dövsün o pezevengi. filmin sonunda kasıntı kasıntı taş gibi hatunu götüremesinler bi kere de !
allah belanızı versin. o kadar para alıyosunuz bi de şerefsizler. ha alıyo musunuz onu da bilmiyorum. ancak patronunuzdan duyuyoz böyle şeyleri : "o kadar parayı dayak yemeniz için mi veriyorum size lanet olasıcalar"
bi filmde de, bu adamlara maaşlarını dağıtırken gösterseniz ya kötü adamı. göreyim de içim rahat olsun artık benim. ne lan bu çektiğim yıllardır ? ne gareziniz var olum bana ?
çocukken kimilerinin duymaktan sıkıldığı, kimilerinin de duymaktan sıkılanlara gıpta ile baktığı anne yüreğinden gelen uyarı cümlesidir.
kimilerinin bu uyarıyı yapacak bir anneleri yoktur etrafta. bir yandan sevinirken, diğer yandan üzülürler. içten içe üzülürler. dışarıya gülümserler ama içeriye ağlarlar bir taraftan.
çok önemli bir uyarıdır aslında. sığındıkları allahtır tek. belki allah baba acır da, annelerini gönderir diye inadına terlerler. ve hatta hasta olurlar. ama gelmez o anne.
dünyada en kötü şey, yaşadığı bilinen bir sevdiceğin, annenin yanınızda olmamasıdır en çok ihtiyaç duyduğunuz anlarda.
bu sebeple, sokakta oynayan her çocuğun başını okşayıp, uyarmak gereklidir içinden geldiğinde ;
- evladım çok koşma emi, üşüteceksin..
kim bilir, belki bir annesi yoktur bunu söyleyecek. ve annelik cinsiyet olarak kadın olmayı değil, yürek gerektirir.
kimilerinin bu uyarıyı yapacak bir anneleri yoktur etrafta. bir yandan sevinirken, diğer yandan üzülürler. içten içe üzülürler. dışarıya gülümserler ama içeriye ağlarlar bir taraftan.
çok önemli bir uyarıdır aslında. sığındıkları allahtır tek. belki allah baba acır da, annelerini gönderir diye inadına terlerler. ve hatta hasta olurlar. ama gelmez o anne.
dünyada en kötü şey, yaşadığı bilinen bir sevdiceğin, annenin yanınızda olmamasıdır en çok ihtiyaç duyduğunuz anlarda.
bu sebeple, sokakta oynayan her çocuğun başını okşayıp, uyarmak gereklidir içinden geldiğinde ;
- evladım çok koşma emi, üşüteceksin..
kim bilir, belki bir annesi yoktur bunu söyleyecek. ve annelik cinsiyet olarak kadın olmayı değil, yürek gerektirir.
142.sağlık meslek liselerinde, anatomi ve fizyoloji dersinde okutulan bir kitap vardır ve bu kitabın 238. sayfasında kadın cinsel organı anlatılır. bir de şema vardır. tüm sınıf erkek, dersin hocası da kıl olunan bir bayan öğretmen olunca, aşağıdaki muhabbet gelişir.
hoca - arkadaşlar, cinsiyet olarak bakmayalım olaya. hepimiz tıp adına bişeyler öğrenmeye çalışıyoruz, benim kadın olmam filan önemli değil, utanmadan ne istiyorsanız sorabilirsiniz.
der ve tahtaya kitaptaki şekli çizmeye başlar. biri idrar, diğeri üreme, diğeri makat olmak üzere üç adet delik çizer. ve beklenen bomba, sınıfın en piç elemanından gelir ;
eleman - hocam, bişey sorcam ama kızarsınız diye sormaktan çekiniyorum.
hoca - sor mutluay, sorarak öğreneceksiniz.
eleman - hocam, gerdek gecesi biz hangi deliğe sokucaz ?
sınıf yerlerde, mutluay müdür odasında, hoca 1 haftalık izinde..
hoca - arkadaşlar, cinsiyet olarak bakmayalım olaya. hepimiz tıp adına bişeyler öğrenmeye çalışıyoruz, benim kadın olmam filan önemli değil, utanmadan ne istiyorsanız sorabilirsiniz.
der ve tahtaya kitaptaki şekli çizmeye başlar. biri idrar, diğeri üreme, diğeri makat olmak üzere üç adet delik çizer. ve beklenen bomba, sınıfın en piç elemanından gelir ;
eleman - hocam, bişey sorcam ama kızarsınız diye sormaktan çekiniyorum.
hoca - sor mutluay, sorarak öğreneceksiniz.
eleman - hocam, gerdek gecesi biz hangi deliğe sokucaz ?
sınıf yerlerde, mutluay müdür odasında, hoca 1 haftalık izinde..
çok sevdiğim bir sözü sürekli aklıma getiren icat ;
bir asansörde iki kişi varsa ve bunlardan biri osurmuşsa, ikisi de kimin osurduğunu iyi bilir !
bir asansörde iki kişi varsa ve bunlardan biri osurmuşsa, ikisi de kimin osurduğunu iyi bilir !
aslında başlık biraz daha değişik içerikli olacaktı ama, anladınız onu siz !
bi arkadaştan duyduğum kadarıyla yorum yapıyorum gerçi ama, bir çok arkadaşımdan da ayrıca duyduğum bir mevzudur bu...
beraber olduğun ve sevdiğin insanla bir şeyler yaşamaz mısın arkadaşım? yaşarsın.. bu bazen çok ileri derece olabilir, bazen sürtünme kuvvetinin etkileri ölçüsünde olabilir, bazen de dilden dile dil öğrenimi seviyesinde kalır... yalan mı lan ! niye burun kıvırıyorsun?
burda bahsi geçen, ilk örnekteki ileri derece cinsellik yaşanan sevgili ya da partnerdir. her şey sonuna kadar yaşanmış, hatta neredeyse dişi kişi, erkek kişiye tecavüz etmiştir. ama dişi kişi, gecenin sonunda "bakireyim" ya da "bakireydim" şeklinde demeç vermeye başlar.
aslında kazın ayağı asla öyle değildir. bunu her iki taraf gayet net bilir. ama bir taraf bu yalanı sürdürmeye devam eder. neden?
amaç nedir?
bir tür psikolojik kendi kendini tatmin yöntemi midir? ya da erkek olan kişiye psikolojik baskı uygulamak mıdır? nedir lan bu?
iyi ki bana bunu söyleyebilecek birileri çıkmadı.
gerçi keşke çıksa... razıyım lan ben! akşama kadar bakireyim desin !
nerdeeee !!
şaka lan şaka..
istemem ben öle..
ama hayır da demem..
offf.
(bkz: system reset)
bi arkadaştan duyduğum kadarıyla yorum yapıyorum gerçi ama, bir çok arkadaşımdan da ayrıca duyduğum bir mevzudur bu...
beraber olduğun ve sevdiğin insanla bir şeyler yaşamaz mısın arkadaşım? yaşarsın.. bu bazen çok ileri derece olabilir, bazen sürtünme kuvvetinin etkileri ölçüsünde olabilir, bazen de dilden dile dil öğrenimi seviyesinde kalır... yalan mı lan ! niye burun kıvırıyorsun?
burda bahsi geçen, ilk örnekteki ileri derece cinsellik yaşanan sevgili ya da partnerdir. her şey sonuna kadar yaşanmış, hatta neredeyse dişi kişi, erkek kişiye tecavüz etmiştir. ama dişi kişi, gecenin sonunda "bakireyim" ya da "bakireydim" şeklinde demeç vermeye başlar.
aslında kazın ayağı asla öyle değildir. bunu her iki taraf gayet net bilir. ama bir taraf bu yalanı sürdürmeye devam eder. neden?
amaç nedir?
bir tür psikolojik kendi kendini tatmin yöntemi midir? ya da erkek olan kişiye psikolojik baskı uygulamak mıdır? nedir lan bu?
iyi ki bana bunu söyleyebilecek birileri çıkmadı.
gerçi keşke çıksa... razıyım lan ben! akşama kadar bakireyim desin !
nerdeeee !!
şaka lan şaka..
istemem ben öle..
ama hayır da demem..
offf.
(bkz: system reset)
- ülkenin büyük bölümünün yabancı sermayenin eline geçmesi hayaldi - gerçek oldu.
- telekom gibi para basan kurumların yurtdışına satılması hayaldi - gerçek oldu.
- deli gibi ssk prim ödeyip bir de hastanede para vermek hayaldi - gerçek oldu.
- dünyanın en pahalı akaryakıtı gerçeğe yakın bir hayaldi - gerçek oldu.
- şehit kanlarıyla sulanmış bir ülkede şehide kelle demek hayalden bile öteydi - gerçek oldu.
- teröristbaşı şerefsizinin bu ülkenin kedisiyle köpeğiyle bile konuşması hayaldi, adam başbakanla, devletle masaya oturdu.. acı gerçek oldu.
- ülkenin en güvendiği kurum olan askeriyenin komplolarla bu hale gelmesi hayaldi, gerçek oldu.
tebrik ederim.
- telekom gibi para basan kurumların yurtdışına satılması hayaldi - gerçek oldu.
- deli gibi ssk prim ödeyip bir de hastanede para vermek hayaldi - gerçek oldu.
- dünyanın en pahalı akaryakıtı gerçeğe yakın bir hayaldi - gerçek oldu.
- şehit kanlarıyla sulanmış bir ülkede şehide kelle demek hayalden bile öteydi - gerçek oldu.
- teröristbaşı şerefsizinin bu ülkenin kedisiyle köpeğiyle bile konuşması hayaldi, adam başbakanla, devletle masaya oturdu.. acı gerçek oldu.
- ülkenin en güvendiği kurum olan askeriyenin komplolarla bu hale gelmesi hayaldi, gerçek oldu.
tebrik ederim.
bazen çok işe yarayan ama bazen hiçbir işe yaramadığı gibi, olacak işi de bozan insan evladı özelliğidir.
misal ben, kuzu gibi adamımdır. oldukça şeker, tatlı, bal, reçel ve aklına gelebilecek her türlü glikozu ihtiva eden maddeler gibiyim. bunun yanı sıra çok da yakışıklı ve aynı zamanda karizmatiğim. ama konumuz bu değil tabi.
ve fakat tüm bu özelliklere sahipken, bonus olarak "çabuk sinirlenmek" gibi extra bir huya sahibim. dururum, olayın gelişimi esnasında susarım, sesim çıkmaz fakat finalde ortalık feci karışır. sonra bir bakmışım ki etrafımda kırılmış kalpler, morarmış gözler, parçalanmış telefon ve benzeri eşyalar !
bok mu var da o derece sinirleniyosun derseniz, şahsen ben de bilmiyorum. bunun en fena tarafı şu ki ; kendimi kaybettiğim andan itibaren, karşımda kimin olduğunun pek bir önemi kalmıyor. müdürümmüş, amirimmiş, öğretmenim ya da en yakın arkadaşımmış farketmiyor. laf ise laf, yumruk ise yumruk..
bu nedir arkadaş ya.
kendimden tiksiniyorum bu sebeple. tiksinmek yetersiz kelime.
öldüresim geliyor kendimi. nasıl bir salağım ben ya. ama oluyor işte tutamıyorum kendimi. coştum mu gidiyorum o gazla. niye gidiyorum ki? derdim ne lan benim? ne sanıyorum lan kendimi?
off.. kendi kendime dalıcam şimdi. o derece.
misal ben, kuzu gibi adamımdır. oldukça şeker, tatlı, bal, reçel ve aklına gelebilecek her türlü glikozu ihtiva eden maddeler gibiyim. bunun yanı sıra çok da yakışıklı ve aynı zamanda karizmatiğim. ama konumuz bu değil tabi.
ve fakat tüm bu özelliklere sahipken, bonus olarak "çabuk sinirlenmek" gibi extra bir huya sahibim. dururum, olayın gelişimi esnasında susarım, sesim çıkmaz fakat finalde ortalık feci karışır. sonra bir bakmışım ki etrafımda kırılmış kalpler, morarmış gözler, parçalanmış telefon ve benzeri eşyalar !
bok mu var da o derece sinirleniyosun derseniz, şahsen ben de bilmiyorum. bunun en fena tarafı şu ki ; kendimi kaybettiğim andan itibaren, karşımda kimin olduğunun pek bir önemi kalmıyor. müdürümmüş, amirimmiş, öğretmenim ya da en yakın arkadaşımmış farketmiyor. laf ise laf, yumruk ise yumruk..
bu nedir arkadaş ya.
kendimden tiksiniyorum bu sebeple. tiksinmek yetersiz kelime.
öldüresim geliyor kendimi. nasıl bir salağım ben ya. ama oluyor işte tutamıyorum kendimi. coştum mu gidiyorum o gazla. niye gidiyorum ki? derdim ne lan benim? ne sanıyorum lan kendimi?
off.. kendi kendime dalıcam şimdi. o derece.
kendimi seçim hazırlığı içerisindeki bağımsız milletvekili adayı gibi hissetmemi sağlayan listedir. düzene karsı bir başkaldırı için, daha raaat nefes alabilmek için, sözlükten payına düşeni almak için, hayallerin gercek olması için oylarınızın devamını, desteginizi bekliyorum ey bilgic halkım !
çok gaza geldim galiba...
çok gaza geldim galiba...
sel felaketinden nasibini her yıl alandır. fakat çok kısa bir zamanda sorun cozulecektir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?