forlindon

isviçre veya isveç’ten birinin bizim gruba düşmesinden çok memnun olacağım bir şampiyona...
özellikle isviçreyi isterim...

geçtiğimiz pazar günü benim de girdiğim ama halen doğru düzgün mantığı kavrayamadığım ve maksimum dolambaçlı yolların kestirmesinin istendiği tuhaf sınav...

nereden geldiği çok iyi bilinen çakma siyaset dalgasının, ülkemizde kazanmış olduğu zaferler sonrası, bütün kaleleri zaptedilmiş olarak yalnız bırakılmış ve uyutulmuş bir milletin başına musallat olan zihniyetin son sözleri...

domates tarlasında sürekli otlatılan ineklerden elde edilen
eşsiz içecek...

azimle mermeri delmenin cinsel çevirisi...

akıl sağlığının ruh hastalığı ile karıştığı dünyada,deli olmanın en büyük erdem olduğunun kanıtı olan roman karakteri...

akerdeonu konuşturan adam...

unutkanlık alışkanlığının başa bela olduğu eşsiz anlardan biridir.
çırpınışların da neredeyse tamamı beyhudedir...
işin en oluru ise muhabbeti daha da koyulaştırmadan arkadaşın menzilinden çıkmaktır...

palmiye ağacından kafama maymunun birinin ananas atması,
denizin dalgaları sakinken,birden coşup üstümü başımı ıslatması,
ada sahillerinde şarkısını söylerken,sesimin detone olması ve adadaki tüm maymunlarca dalga geçilmem...
çok alınırım çoookkkk...

oda müziğinden sonra, otobüs müziğinin de kayıtlara geçmesinde yardımı büyük olan toplu eylem...

a rh + (samsun/merkez)

oslo’da tribünde ve sahada olan türklerin kazanmış olduğu
muhteşem zafer...

avrupa şampiyonası için atacağımız son adım...
1-0 olsun bizim olsun...

şimdiye kadar yapmadığımız şeyleri yapmak gerekir...
mesela mustafa topaloğlunun konserine iki kişilik bilet alıp,
sevgilinle konseri izlerken bir taraftan da avokado yemek...

geri dönüşümsüz bir durum...
fatih terim milli takımda teknik direktörlüğe devam etmek istiyorsa ve bizleri sevinçten havalara uçurmak istiyorsa,oslo’dan 3 puanla dönmesi gereken hayati maçtır...

(bkz: eski sevgiliyi şahikayla görmek)

yahudi bir baba ve taylandlı bir annenin kızı olarak dünyaya geldi.
1976 montana doğumlu...
12 yaşında fotomodellik ajansına seçildi...
18 yaşında modelliği bıraktı...
20 yaşında hemşire oldu...
22 yaşında modelliğe geri döndü...
23 yaşındayken erotik filmlerde oynamaya başladı...
24 yaşındayken ilk kez porno filmde oynadı...
25 yaşından sonra playboy ve penthouse gibi dergilerde boy göstermeye başladı...
28 yaşında biohazard grubunun vokalisti evan seinfield ile evlendi.
29 yaşındayken dünyaca ünlü porno film şirketi vivid ile anlaştı.
29 yaşından sonra çektiği porno filmlerde sadece kocasıyla ilişkiye girmektedir...

babası polonya asıllı bir amerikan,annesi de bir alman olan bukowski,1920 yılında almanyada dünyaya geldi...
2 yaşındayken ailesiyle amerikaya göç ettiler...
25 yaşındayken yazdığı kısa öyküyle ilk ödülünü aldı...
fırtınalı bir hayatı olan bukowski,fakirliğin,çaresizliğin ve yalnızlığın pençesinden kendini kurtaramadı...
alkol komaları,gayri meşru çocuk sahibi olmalar ve çok az paralara karşılık yaptığı yazarlıklar, hayatının trajik bir süreğenlik içinde olduğunu göstermektedir.
hristiyan olarak yetiştirilen bukowski,kaliforniya’da 73 yaşındayken öldüğünde,cenaze merasimi budizm ölçütleri içinde gerçekleştirildi...

bu ne perhiz bu ne lahana turşusu...
facebook’un sahibinin aklına gelmedi,benim necip milletimin aklına geldi...
ne diyeyim,hayırlara vesile vs....

(bkz: bülent korkmaz)
(bkz: okan buruk)