mhp dışında diğer partilerin vahşet olarak dillendirdiği olay.
oh olmuş diyen bir tek mhp var. önümüzdeki seçimlerde onlara mı oy versem acaba?
-----82 inci bölüm------
pargalının idam kararı ebu suud efendi tarafından ferman edilecek ve pargalının uykusunda katledilmesi padişah tarafında buyrulacaktır.
ibrahim paşa gidince dizi iyicene boka sarıcak, demişti dersiniz...
-----82 inci bölüm------
pargalının idam kararı ebu suud efendi tarafından ferman edilecek ve pargalının uykusunda katledilmesi padişah tarafında buyrulacaktır.
ibrahim paşa gidince dizi iyicene boka sarıcak, demişti dersiniz...
-----82 inci bölüm------
eşcinsel olduğunu binlerce insanın önünce açıklamış olan aktris.
hava kirliliği, güvenli seviyenin tam %45 daha üzerine çıktığı için sokağa çıkma yasağı gelmiş olan çinin başkenti.
-------------çakmazaytung--------------
akp hükümeti, öcalanın sosyal hayata daha çok entegre olması adına yakında hücreye telekız göndereceklerini açıkladı!
-------------çakmazaytung--------------
akp hükümeti, öcalanın sosyal hayata daha çok entegre olması adına yakında hücreye telekız göndereceklerini açıkladı!
-------------çakmazaytung--------------
koğuşuna tv konulmuş, artık pkk’nın yaptığı tüm başarılı hareketleri bir bir kontrol edebilecek. ne kadar hoş...
insanlar 2 dilim baklava çaldı diye 2 sene katil psikopat azılı hırsızlarla aynı koğuşta ömrünü çürütürken, binlercesini bilerek ve isteyerek katletmiş bu insan suretindeki varlığın televizyonu bile var!
yaşasın eşitsiz eşitlik!!!!
insanlar 2 dilim baklava çaldı diye 2 sene katil psikopat azılı hırsızlarla aynı koğuşta ömrünü çürütürken, binlercesini bilerek ve isteyerek katletmiş bu insan suretindeki varlığın televizyonu bile var!
yaşasın eşitsiz eşitlik!!!!
kadını, kürtaj masasında kadınlığından utandıran; hemcinslerinden nefret ettiren bir kadın doktorun söylemi.
-"alişanın adriana lima röportajından sonra muhtemel bir nihat doğan miranda kerr röportajını görmeden ölürüm inşallah.."
by cerilevis
by cerilevis
devlet hastanesinde ayrı bir acı ile yapılan işlem. kadını, kadınlığından utandıran bir şekilde uygulaması yapılan medikal bir işlem haline gelmiş güzel devletimin hastanelerinde, haberimiz yokmuş!
bunu gazetelere ayşe arman taşıdı. sadece bir kuple örneğini buraya taşıyorum.
" hamileliğim çok zor geçiyordu. endişe içinde devlet hastanesine gittim, orada bir doktor, “çok sağlıklı, kıpır kıpır, hiç merak etme” dedi. aradan üç gün geçti, bütün hamilelik belirtilerim aniden yok oldu. aynı doktora tekrar gittim, bu defa ne dese beğenirsiniz: “maalesef çocuğunuz ölmüş!”
hastaneye yatırdılar. ertesi gün kürtaj olacaktım. bana önce çocuğumu düşürmem için ilaç verdiler. sadece kanama yaptı. sonra kürtaj olacağım yere götürdüler. çok acı böyle söylemek ama “parasızsın, buraya geldin, çaresizsin ne söylense itirazsız yapacaksın” hissi verdiler. öyle koyun gibi ne derlerse yapmak mecburiyetindesin. beni aldılar, hiç uyuşturmadan ağrı kesici iğne vurmadan, bayıltmadan içimi kazıyıp bebeğimi parçaladılar. hem bedensel hem ruhsal, tarifsiz bir acı. sonra vakumladılar. ama asıl sorun oradaydı. vakumluyorlar ama içimden çıkan her şey tekrar içime doluyordu. 4-5 denemeden sonra doktor, “neden çalışmıyor bu alet?” diye sordu. başka bir doktoru çağıracaklardı ki, oradaki temizlikçi bayan geldi. şöyle bir baktı ve “bunun hortumu yanlış takılmış doktor hanım” dedi. ve hortumu değiştirdi temizlikçi kadın. aynı işlem tekrar yapıldı. titremeye başladım, midem bulanıyordu ve su içinde kalmıştım.
terlemekten, bağırmaktan, acıdan... sonra ben çok kötüleşince doktor hanım, “bir iğne vurun buna!” dedi. iğneden sonra yukarı çıktık.
merdivenlerde ağladım...
yoksulluğum ve çaresizliğim için!
bebeğimi kaybetsem de, ölse de...
ilk defa anne oluyordum ve onu o kadar sahiplenmiştim ki.
gözümün önünde parçalara ayırdılar.
zannetmeyin ki bitti, bitmedi!
içimde parça unutmuşlar!
bir ay düşürmeye uğraştım. tuvalete her gittiğimde o parçalardan birini daha görüyordum. psikolojim bozuldu...
inanır mısınız, artık anne olmak bile istemiyorum!"
bunu gazetelere ayşe arman taşıdı. sadece bir kuple örneğini buraya taşıyorum.
" hamileliğim çok zor geçiyordu. endişe içinde devlet hastanesine gittim, orada bir doktor, “çok sağlıklı, kıpır kıpır, hiç merak etme” dedi. aradan üç gün geçti, bütün hamilelik belirtilerim aniden yok oldu. aynı doktora tekrar gittim, bu defa ne dese beğenirsiniz: “maalesef çocuğunuz ölmüş!”
hastaneye yatırdılar. ertesi gün kürtaj olacaktım. bana önce çocuğumu düşürmem için ilaç verdiler. sadece kanama yaptı. sonra kürtaj olacağım yere götürdüler. çok acı böyle söylemek ama “parasızsın, buraya geldin, çaresizsin ne söylense itirazsız yapacaksın” hissi verdiler. öyle koyun gibi ne derlerse yapmak mecburiyetindesin. beni aldılar, hiç uyuşturmadan ağrı kesici iğne vurmadan, bayıltmadan içimi kazıyıp bebeğimi parçaladılar. hem bedensel hem ruhsal, tarifsiz bir acı. sonra vakumladılar. ama asıl sorun oradaydı. vakumluyorlar ama içimden çıkan her şey tekrar içime doluyordu. 4-5 denemeden sonra doktor, “neden çalışmıyor bu alet?” diye sordu. başka bir doktoru çağıracaklardı ki, oradaki temizlikçi bayan geldi. şöyle bir baktı ve “bunun hortumu yanlış takılmış doktor hanım” dedi. ve hortumu değiştirdi temizlikçi kadın. aynı işlem tekrar yapıldı. titremeye başladım, midem bulanıyordu ve su içinde kalmıştım.
terlemekten, bağırmaktan, acıdan... sonra ben çok kötüleşince doktor hanım, “bir iğne vurun buna!” dedi. iğneden sonra yukarı çıktık.
merdivenlerde ağladım...
yoksulluğum ve çaresizliğim için!
bebeğimi kaybetsem de, ölse de...
ilk defa anne oluyordum ve onu o kadar sahiplenmiştim ki.
gözümün önünde parçalara ayırdılar.
zannetmeyin ki bitti, bitmedi!
içimde parça unutmuşlar!
bir ay düşürmeye uğraştım. tuvalete her gittiğimde o parçalardan birini daha görüyordum. psikolojim bozuldu...
inanır mısınız, artık anne olmak bile istemiyorum!"
- "bu vatanı kuranların çanakkalede, kurtuluş savaşında, mozartlara, beethovenlara karşı savaşıp şehadet şerbetini içtiklerini unutmayalım :(("
by nihat doğan
by nihat doğan
ahahaha, kendisi twitterdan şöyle bir soru yöneltmiştir:
"her kafası kapalı olanları cahil görenlere soruyorum; mevlananın kafası açık mıydı?"
(bkz: sağda ölecek var)
"her kafası kapalı olanları cahil görenlere soruyorum; mevlananın kafası açık mıydı?"
(bkz: sağda ölecek var)
pargalı karakterinin ölüme yaklaşma sürecini en fazla 2 bölüm daha izleyip 3. bölümde hidayete ereceğiz inşallah.
dün gece -9.8 dereceyi gören hava sıcaklığıyla son zamanların rekorunu kıran şehir, hafta sonunda ılık havaya kavuşacakmış.
oley!
oley!
gündemde şuan böyle bir konu yok ancak olabilir.
ev hapsi verilir bu katile, karşılığında terör azalır.
öyle mi realite gerçekten?
ya sen kimsin ki devletle böyle bir anlaşmaya varmaya çalışıyorsun? devlet bir adım atacak ki sen de atasın, öyle mi? bit yavrusu gibi davranmanıza gerek yok, bu vicdan katili herif ölüp gittiğinde ne yapacaksınız? meclisi mi basacaksınız?
böyle bir taahhüt, hiç ağza dahi alınmamalı, çünkü kalıcı çözümün tek bir harfini dahi içinde barındırmıyor. ev hapsi demek pkk kck ve bdp ile direkt iletişim demek. ardından bu adam öldüğünde tekrardan eskisinden daha da örgütlenmiş halde karşımıza çıkacak olan bir pkk’dır.
gözünüz mü kör, nedir?!
ev hapsi verilir bu katile, karşılığında terör azalır.
öyle mi realite gerçekten?
ya sen kimsin ki devletle böyle bir anlaşmaya varmaya çalışıyorsun? devlet bir adım atacak ki sen de atasın, öyle mi? bit yavrusu gibi davranmanıza gerek yok, bu vicdan katili herif ölüp gittiğinde ne yapacaksınız? meclisi mi basacaksınız?
böyle bir taahhüt, hiç ağza dahi alınmamalı, çünkü kalıcı çözümün tek bir harfini dahi içinde barındırmıyor. ev hapsi demek pkk kck ve bdp ile direkt iletişim demek. ardından bu adam öldüğünde tekrardan eskisinden daha da örgütlenmiş halde karşımıza çıkacak olan bir pkk’dır.
gözünüz mü kör, nedir?!
bu adamın mantığını fikirlerini çok ama çok seviyorum...
http://tinyurl.com/a99ltv6
http://tinyurl.com/a99ltv6
hikayesi çok sağlam olan dizi. 3 defa üst üste gösterilmesinin nedeni sanırım çok para harcanmış olmasıyla ilintili. çünkü hikaye walt disnepten tüm haklarıyla birlikte satın alınmış.
ama gerçekten başarılı olmuş her türlü. bir de her detayı etraflıca anlatsalarmış daha bir hoş olurmuş. ama bulmaca çözmek de eğlenceli be mirim...
ama gerçekten başarılı olmuş her türlü. bir de her detayı etraflıca anlatsalarmış daha bir hoş olurmuş. ama bulmaca çözmek de eğlenceli be mirim...
bazen annenin kan kusmasına kadar şiddetlenen hamilelik döneminde görülen istifralardır.
şeker portakalı kitabı türk örf ve adetlerine uygun değilmiş diye, derste sınıfa bu kitabı okutan öğretmen hakkında soruşturma açmışlar.
(bkz: sağda ölecek var)
komik insanlar sizi. eğer böyle bir soruşturmanın ardından "sakıncalıdır" ibaresiyle toplatılırsa bu kitap, onca yıldır bu kitabı okuyanlar ve okutanlar için bir şey yapılmamış olacak. al, buyur burdan yak. yarım akıllı kekomançiler.
(bkz: sağda ölecek var)
komik insanlar sizi. eğer böyle bir soruşturmanın ardından "sakıncalıdır" ibaresiyle toplatılırsa bu kitap, onca yıldır bu kitabı okuyanlar ve okutanlar için bir şey yapılmamış olacak. al, buyur burdan yak. yarım akıllı kekomançiler.
---bişidicem---
80. bölümde şah sultanın topkapı sarayına gelmesiyle birlikte; hürrem, şah sultanın ılımlı tavırlarıyla kendi tarafında olduğunu düşünüyor. ama asıl şah sultan hem hürremin hem de haticenin ağzına sıçacaktır. ahanda buraya yazıyorum.
---bişidicem---
80. bölümde şah sultanın topkapı sarayına gelmesiyle birlikte; hürrem, şah sultanın ılımlı tavırlarıyla kendi tarafında olduğunu düşünüyor. ama asıl şah sultan hem hürremin hem de haticenin ağzına sıçacaktır. ahanda buraya yazıyorum.
---bişidicem---
demet akalının insanı oynatan şarkısının ismi.
"ah türkan yok mu o türkan,
öptürmedi yine dudaktan!..."
sözleri şöyle:
---
kim bilir gelen geçen ne diyor halime
ben ben değişim bu günlerde
yediğim nanelerin haddi hesabı yok
şişenin dibindetim çok mutsuzum çok çok çok
kendiliğinden gelsen ne olur aramıyorum yiğitlikten
sendeki sabırda mübarek paslanmaz çelikten
dün gece bir kaç film seyrettim
canım çıktı ağlamaktan
o türkan yok mu o türkan
yine öptürmedi dudaktan
dün gece bir kaç film seyrettim
canım çıktı ağlamaktan
o türkan yok mu o türkan
yine öptürmedi dudaktan
---
"ah türkan yok mu o türkan,
öptürmedi yine dudaktan!..."
sözleri şöyle:
---
kim bilir gelen geçen ne diyor halime
ben ben değişim bu günlerde
yediğim nanelerin haddi hesabı yok
şişenin dibindetim çok mutsuzum çok çok çok
kendiliğinden gelsen ne olur aramıyorum yiğitlikten
sendeki sabırda mübarek paslanmaz çelikten
dün gece bir kaç film seyrettim
canım çıktı ağlamaktan
o türkan yok mu o türkan
yine öptürmedi dudaktan
dün gece bir kaç film seyrettim
canım çıktı ağlamaktan
o türkan yok mu o türkan
yine öptürmedi dudaktan
---
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?