duracell

spiker- televizyonlarını yeni açanlar için tekrar ediyoruz bugün ihtilal oldu
izleyici- oha
s- yok lan yok ihtilal mihtilal olmadı
i- ne oldu
s- konyada bir kuran kursu çöktü 18 çocuk hayatını kaybetti
i- başka
s- başbakanımız bir çiftçiye ananı da al git dedi
i- başkaa başka
s- telekomun lübnan firmasına satışı gerçekleşti
i- başka ne oldu lan
s- eşi türbanlı olan abdullah gül cumhurbaşkanı olabildi
i- başka pfff
s- telsimi italyan vodafone aldı
i- başka
s- başbakan erdoğan el kadıya kefilim dedi
i- eee
s- daha ne olsun aq
i- ihtilal nerde kaldı?
s- sktir değiş kanalı salak herif salak

dinkin yaşadığı zamandan daha fazla ermeniyi bir araya getirmesine sebebiyet veren olaydır

19 ocak 2007 hrant dink suikasti · (1)
insanin kendi evi gibi yok · (1)

edit: tabi canım, böylesi olamaz da zaten.

milletcek bokunu çıkardığımız halde google ve youtube dan sonra en uzun süre kullandığımız site. (bkz: facebook da kapatılmalı)

(bkz: aqp)

(bkz: bülent ersoy)

muhtemelen peygamberimizden sonra uydurulmuş hadislerdendir, sahte hadistir. doğru olma ihtimali de vardır tabii

edit: muhtemelen dediydim zaten, hiçkimse bunun kesinlikle doğru bir hadis olduğunu iddia edemez.

kız arkadaşı var ki gidiyor olmasaydı o haftasonunu gayet tabii uyuyarak geçirebilirdi. artık bu şansı kaybetti. geçmiş olsun uzun dişli kardeşim

halkla ilişkisi bulunan tüm meslekler buna dahildir, yeter ki memurun kolunda devletin kolluğu olsun

(bkz: bir askerin rüyası)

eskiden türk bükü olan yer, şimdi genelde avrupalı bükü olmuş çıkmıştır

ekonomik statüyü belli eden şeydir.

genelde zengin işadamı olan adamlarda 3310 veya benzeri eski yakışıksız ve itibarsız telefonları görürsünüz

çıkıp eminönünde gezinen amelelere baktığınızda ellerinde n70 n90 gibi fiyakalı telefonlara rastlarsınız.

bu durum her gece televizyonlarda izlediğimiz aile dizilerinde tam tersidir, kimse 1000 ytl değerin altında bir telefon kullanmaz.

patrona gıcık olursunuz, ah şunu bir elime geçirsem diye iç geçirirsiniz

bir gün bir şey olur, patron size emirler yağdırır ve sizin için bardak taşar

yeni bir iş ararsınız ve bulursunuz ancak eski işinizden istifa etmez, durumdan istifade edersiniz.

aklınızdan geçeni yaparsınız;

ertesi gün işe gider, patron yine size emirler yağdırırken koyarsınız kafayı

ardından;

-kovuldun
-hssktir ben istifa ettim

peşine karınızın sesini duyarsınız;

-ahmet, ahmet kalk ahmet işe geç kalacaksın ahmeeeeet

normalin anormali olan halet-i ruhiyyedir. isveçliler için normalse niçin isveç, çin değildir. çin’de görülüyorsa isveçlilere ne bundan. ayrıca normal bir insan bunu düşünüyorsa gördüğünüz 10 kişiden 9 tanesi cünüp demektir, dikkatli olmakta fayda var.

muhterem amerikalılar! diye başlayan hitab. atatürk bu hitapta önemli de bir mesaj vermiştir; amerikalıların, farklı milletlerden bir araya gelerek tek bir millet oluşturduğundan bahsetmiştir. atatürk’ün milliyetçilik mantığına da bakılırsa bununla doğru orantılıdır.

acaba, o belgeselin oraya koyulmasına müsade eden kişiler olan alt kimlik üst kimlik zırvasını ortaya çıkararak milleti bölen kişiler bu ince ayrıntıyı düşünmüş müdür?

bu kararından ötürü pişman olması kaçınılmaz olan kız kişisidir

aldatılmış erkektir

düz mantıkta,

eğer 9 saniyede 1 gol atıyorsak biz maçı 630-0 kazanırız denebilir.

g.kore-türkiye maçındaki örneğine bakılırsa türkiye maçı 3-2 kazanmıştır ve futbolda düzmantığın işe yaramadığı görülmüştür.

"beni öldürmeyen acı kuvvetlendirir" şeklinde türkçeye çevrilmiş söz

soralım bakalım;

kuş gribi var diye bütün tavukları karantinaya almak yerine telef edip, peşinden çıkan kene vakalarında çaresiz kalan insanların ölümüne sebep olan emri verenler vatan haini değil midir?

hastanelerdeki rüşvet skandallarını önlemek yerine kadrolaşmaya giderek daha fazla rüşvet yenmesine sebebiyyet vermek vatan hainliği değil midir?

zaten nazım hikmet de demişti ben vatan hainiyim diye;

"nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi hikmet.
nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
bir ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla,
bir ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında amiral vilyamson’un
66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, amerikan amirali
amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.
"amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi hikmet
nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."

evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt
hainiyim, ben vatan hainiyim.
vatan çiftliklerinizse,
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, amerikan üsleri, amerikan bombası, amerikan donanması topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
ben vatan hainiyim.
yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla :
nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."

eee, bundan sonra ne demeli, vatandaş vatan haini,

oylarını yediriyorsa, oy veriyor da el vermiyorsa elbette vatan haini bunlar.