sadece büyük olsun diye yapılmış, içinde hiç bir şeyin düşünülmediği, acaba türkiyede ne zaman mimari bir harika göreceğiz diye düşündüren adliye binasıdır. mimarı harikasını bıraktım, en azından sorunsuz bir bina ne zaman göreceğiz.
içeri ilk girildiğinde, otel lobisi gibi bir lobi yapılmış, bir avm havası yaratılmaya çalışılmış ama, ne çalışanların, ne avukatların ne vatandaşın rahatça iş görebilmesini sağlayacak her türlü olanaktan yoksun. aynı kattaki iki blok arasında ilerlemek için, 5. kattan giriş katına tekrar inip, blok atlayıp tekrar asansörle 5. kata çıkılması gereken tek binadır. bazı bölümlerinde merdiven yoktur, bir kat inmek için bile, illa asansör kullanmak gerekir. eskiden birbirinden uzak yerlerde, 3-5 adliye gezip bana mısın demeyen bana illallah dedirtmiştir, bu kadar yorulduğum başka günler hatırlamıyorum ben. israftır kısacası.
pera müzesinde bugün sergisi başlayan ispanyol sanatçı. kendileride bugün teşrif etmişler, söyleşilerine katıldım. birden gözgöze gelince, heyecandan, cevabını bildiğim soru sorup, pantolonumu ıslattım.
genelde 17. yüz yıldan bu yana büyük ustaların eserlerinden yararlanıp, etkilenip, kendi sanatını yaratmaktadır. gözüne ne güzel gelirse onun üzerine çalıştığını belirtti bugün, herhangi bir kriteri yokmuş. resimlerini, kumaşlarla yapar.
benim kendisine sorduğum soruysa, peki bütün bunlar nasıl başladıydı? (yani bu orjinal tarz) şöyle başlamış efendim, kendisi klasik bir eğitim almış ve belirli kalıplarda resim yapan genç bir ressamken, yolu paris’e düşmüş, orada sanatçıların klasik kalıpların dışına çıktığını görüp, boyadan farklı maddelerle de kendilerini ifade edebildiklerini görmüş ve bu ufkunu açmış, kendi sanatını, pop artın ve soyut resmin olanakları ve sunduğu geniş perspektifle geliştirmiş.
genelde aynı imajları, farklı şekillerde tekrar etmekten hoşlanıyormuş, sebebini ise başarısızlık hissi ve tekrar daha güzel yapabilmek inancı olduğunu açıkladı. tamamen şunu söyleyebilirim ki bu adam bir harika, çok fazla kendine özgü ve yaratıcı.
http://www.peramuzesi.org.tr/
genelde 17. yüz yıldan bu yana büyük ustaların eserlerinden yararlanıp, etkilenip, kendi sanatını yaratmaktadır. gözüne ne güzel gelirse onun üzerine çalıştığını belirtti bugün, herhangi bir kriteri yokmuş. resimlerini, kumaşlarla yapar.
benim kendisine sorduğum soruysa, peki bütün bunlar nasıl başladıydı? (yani bu orjinal tarz) şöyle başlamış efendim, kendisi klasik bir eğitim almış ve belirli kalıplarda resim yapan genç bir ressamken, yolu paris’e düşmüş, orada sanatçıların klasik kalıpların dışına çıktığını görüp, boyadan farklı maddelerle de kendilerini ifade edebildiklerini görmüş ve bu ufkunu açmış, kendi sanatını, pop artın ve soyut resmin olanakları ve sunduğu geniş perspektifle geliştirmiş.
genelde aynı imajları, farklı şekillerde tekrar etmekten hoşlanıyormuş, sebebini ise başarısızlık hissi ve tekrar daha güzel yapabilmek inancı olduğunu açıkladı. tamamen şunu söyleyebilirim ki bu adam bir harika, çok fazla kendine özgü ve yaratıcı.
http://www.peramuzesi.org.tr/
ilişki sırasında facebook hesabı olmayan ve facebooka karşı olup, facebook insanlarının aptal olduğunu ileri süren, ayrılıktan sonra hesap açıp ekleyen, aynada kendi resmini çekip, profil resmi yapan şaka gibi sevgilidir. kısa süreli bir heyecan yarattığı kesindir, neden hesap açtı, neden ekledi gibi. size geri dönmeyi istemesi ihtimali bir kenarda dursa da, gerçek amacı şudur, baktı kızlarla iletişime geçmek gerçekten zor tabi, birliktelik içindeyken de o kadar gerekli değildi, hemen bir facebook hesabı alıp tanıdığı, tanıştığı tüm kızları eklemektir, sizin de ne yaptığınızı merak ediyordur, bi de ayıp olur yani eklemezsem diye düşünmüştür çok kötü ayrılmadıysanız, söyleyeyim
kısacası, her ne kadar, aşkınız bitse de, içiniz soğusa da, artık tekrar bir araya gelmek istemeseniz de, eğlenirken, facebooka koyulacağından emin olunan fotolarda yanındaki erkeklerle daha sıkı fıkı pozlar verceğinin, her etkinliğe adeta gidecekmiş gibi katılıp, sonra gitmeyerek, haftasonları evde pijamayla otursan da sanki dışardaymışsın gibi, hiç bişi paylaşmayıp, aman da ne güzel eğleniyorum bak sensiz de numaraları yapacağınızın resmidir. bir süre sonra her gün baktığınız, facebook sayfası artık ilginizi çekmemeye başlayacak merak etmeyin.
kısacası, her ne kadar, aşkınız bitse de, içiniz soğusa da, artık tekrar bir araya gelmek istemeseniz de, eğlenirken, facebooka koyulacağından emin olunan fotolarda yanındaki erkeklerle daha sıkı fıkı pozlar verceğinin, her etkinliğe adeta gidecekmiş gibi katılıp, sonra gitmeyerek, haftasonları evde pijamayla otursan da sanki dışardaymışsın gibi, hiç bişi paylaşmayıp, aman da ne güzel eğleniyorum bak sensiz de numaraları yapacağınızın resmidir. bir süre sonra her gün baktığınız, facebook sayfası artık ilginizi çekmemeye başlayacak merak etmeyin.
gotyeye ait, bir dönem sosyal paylaşım sitelerinde yayınlamamışsanız hesabınızın silineceğini düşündüren şarkı. ayrıca elliot smithin de aynı isimle çok beğenilen bir şarkısı vardır.
http://tinyurl.com/597vof
http://tinyurl.com/597vof
breakin bad, 4. sezon 1. bölümde keşfettiğim, alexander eberte ait, bir quentin tarantino filmine de çok yakışacağını düşündüğüm şarkı. bknz;
http://tinyurl.com/6z24pv6
http://tinyurl.com/6z24pv6
abd’nin detroit şehrinde yaşayan, ruh hastası, obsesif, kedi kılı yeme bağımlısı, garip bir kişilik. hayır bünyesinin keratine filan mi ihtiyacı var diye düşüneceğim, mantıklı bir açıklama için ama yok olmuyor. yazarken bile midemin kaldırmadığı bir olayın kahramanıdır. hayatımda gördüğüm en iğrenç şey, videoyu izlememenizi tavsiye edip yine de merak edenler için linki veriyorum.
http://tinyurl.com/d3ckpl9
http://tinyurl.com/d3ckpl9
erken yaşta anne olan kadınların konu olduğu teen mom adlı reality şov programı ile abd’de ünlenen ve seks kasedini kendi için çektiğini iddia etse de, daha sonra, 1 milyon dolara vivid entertainmenta satan kişi.
dünyanın bir çok yerinden yeni okulların da katılmış olduğunu görüp, türkiyeden de, kendi ana dilimizde eğitim alabilmek için bir kaç üniversitenin katılmasını istediğim organizasyon.
amerikanın bazı saygın üniversiteleriyle birlikte çalışan, bazi derslerden imzali sertifika da gonderilmekte olan, online olarak katılabileceğiniz, bir çok farklı ve ilginç konuda kurslar veren, ücretsiz, süper ötesi oluşum. şimdi 2 kursa katıldım daha fazlasından korkuyorum. insanın nerdedeyse hepsini tıklayası geliyor.
https://www.coursera.org/
https://www.coursera.org/
arkadaşımın bu kış almanya’dan getirtiği ve o soğuklarda içimiz sıcak sıcak, bir güzel içtiğimiz, geleneksel bir alman likörüdür. 56 çeşit bitki ve baharattan yapılırmış ve hazmı kolaylaştırıcı etkisi ve mide rahatsızlıklarını gidermesi ile ünlüymüş. bu yüzden kendisine, "alkollü alman mesir macunu" denilmektedir bizim evde. bir yandan da tadı, yıllar önce kullandığım bir diş macununun tadını anımsatmıyor değil. belki de öksürük şurubunun. ama işte bu güzel.
sırf yokluktan, izlemeye başladığım, kimi yerlerde ciddiyetimi kaybetsem de baya baya sarmış olan, fox’un, başrollerde kevin bacon ve james purefoy gibi oyuncuların oynadığı, seri katil konulu, yer yer sinir bozan dramadır. devam edilir, oldukça güçlü, sürükleyici bir dizi gibi durmaktadır şimdilik.
ünlü psikanaliste 1890 yılı civarında viyana’daki zengin hastası madame benvenisti tarafından hediye edilmiş, londradaki freud müzesi tarafından onarımı ve bakımı için 5.000 poundluk kaynak aranan, doğu kilim ve halılarıyla süslenmiş, dünyanın en ünlü kanepesidir.
http://kitap.radikal.com.tr/makale/freudun-kanepesi-tamir-bekliyor-360418
http://kitap.radikal.com.tr/makale/freudun-kanepesi-tamir-bekliyor-360418
aşağıdaki resimli haberde, adım adım izleyebileceğiniz süreçtir.
http://www.radikal.com.tr/fotogaleri/hayat/celik_boyle_kadin_oldu-1132567-1
http://www.radikal.com.tr/fotogaleri/hayat/celik_boyle_kadin_oldu-1132567-1
okumaya gücümün yetmediği, yüreğimin dayanmadığı olay. dayanabilirseniz buyrun;
http://www.sondakika.com/haber/haber-silivri-de-30-kopege-tecavuz-4604048/
http://www.sondakika.com/haber/haber-silivri-de-30-kopege-tecavuz-4604048/
klibinin wrong turn filmini hatırlattığı şarkıdır. bayılırım creepyli, freakyli şeylere.
breaking bad dizisindeki efsanevi avukattır. soyadını, müvekkillerin, yahudi avukatla çalıştıklarını sanmaları için değiştirmiştir. kendisi tam bir pislik olduğu kadar, sempatik ve tatlıdır da ve dizinin en komik karakteridir, çok zekice esprileri vardır.
bir kadına, kendisinin, kevin costner olduğunu söyleyip onu bu konuda ikna ederek, kadınla yatmışlığı vardır, peki bunu nasıl mı yapmıştır, çünkü kendisi de kevin costner olduğuna inanmıştır. karakter o kadar beğenilmiştir ki, baş kahramanın kendisi olduğu, yeni bir dizi planları yapılmaktadır.
kendisini daha yakından tanımak isterseniz, şu siteyi inceleyebilirsiniz;
http://www.bettercallsaul.com/
bir kadına, kendisinin, kevin costner olduğunu söyleyip onu bu konuda ikna ederek, kadınla yatmışlığı vardır, peki bunu nasıl mı yapmıştır, çünkü kendisi de kevin costner olduğuna inanmıştır. karakter o kadar beğenilmiştir ki, baş kahramanın kendisi olduğu, yeni bir dizi planları yapılmaktadır.
kendisini daha yakından tanımak isterseniz, şu siteyi inceleyebilirsiniz;
http://www.bettercallsaul.com/
sherlocku ne kadar beğeniyorsam, o kadar beğendiğim bir dizidir. orjinal, fakat basit gibi görünen bir konu olmasına rağmen, çok şaşırtır ve karmaşıktır. insanların neler yapabileceği,değişimleri, sınırlarının ne olduğu konusunda da bizi oldukça şaşırtır. ayrıca oyunculuklar, çekimleri, tarzı da ilginç kılıyor diziyi. kurgusu, olayların bağlanması ve karakterlerin, olaylar zincirindeki davranış tutarlılığı, gerçekten çok iyi. ilk sezonda bir kaç bölümde, biraz durağan olsa da, hiç merak etmeyin, başladınız mı bırakamayacağınız bir dizi. hele 5. sezon 8. bölüm öyle bir yerde bitti ki? akıllara zarar.
ayrıca, saul goodman diye bir karakter katmıştır ki, bu adam bir harika dostum.
ayrıca, saul goodman diye bir karakter katmıştır ki, bu adam bir harika dostum.
mükemmel ötesi bir dizidir.
benim gibi, çocukluğundan beri sherlock holmes hayranı olan, her kitabı okumuş, yapılan her yapımı izlemiş birisi için, daha ilk bölümü izlerken, çağımıza uyarlamalar, günümüzde geçen hikayelerin nasıl bağlanacağı, beni korkutmuşsa da, başlar başlamaz her şey kafamda yarattıklarımla o kadar örtüştü ki,ilk bölümden sıkı bir hayranı oldum. hele benedict cumberbachtı kim sherlock olarak bulup, saçlarını siyaha boyayıp seçtiyse, tebrik etmek istiyorum. adam sherlock holmes olmak için yaratılmış adeta. hatta guy ritchie seven biri için ve hatta yaptığı ilk filmi beğenmeme rağmen, diziden sonra ikincisini izleyemedim, çünkü, kafamdaki karakterler artık, bu dizidekiyle o kadar örtüştü ki, başka oyuncuları bünyem kabul edemeyecek gibi hissettim.
kısacası, bir an önce başlasa da izlesek dediğim ama daha ne kadar dayanabileceği mi bilemediğim dizidir. ölmeden, görebilsek bari.
benim gibi, çocukluğundan beri sherlock holmes hayranı olan, her kitabı okumuş, yapılan her yapımı izlemiş birisi için, daha ilk bölümü izlerken, çağımıza uyarlamalar, günümüzde geçen hikayelerin nasıl bağlanacağı, beni korkutmuşsa da, başlar başlamaz her şey kafamda yarattıklarımla o kadar örtüştü ki,ilk bölümden sıkı bir hayranı oldum. hele benedict cumberbachtı kim sherlock olarak bulup, saçlarını siyaha boyayıp seçtiyse, tebrik etmek istiyorum. adam sherlock holmes olmak için yaratılmış adeta. hatta guy ritchie seven biri için ve hatta yaptığı ilk filmi beğenmeme rağmen, diziden sonra ikincisini izleyemedim, çünkü, kafamdaki karakterler artık, bu dizidekiyle o kadar örtüştü ki, başka oyuncuları bünyem kabul edemeyecek gibi hissettim.
kısacası, bir an önce başlasa da izlesek dediğim ama daha ne kadar dayanabileceği mi bilemediğim dizidir. ölmeden, görebilsek bari.
öğder genel başkanı ismail hakkı akkiraz, öğrencilerin maneviyatçı eğitim metodu ile eğitilmesi gerektiğini vurgulayarak, bulunduğu öneridir.
http://www.habervaktim.com/haber/325499/kiz-erkek-ayrilmali.html
http://www.habervaktim.com/haber/325499/kiz-erkek-ayrilmali.html
tarımsal araştırmalar ve politikalar genel müdürlüğüne bağlı, patates araştırma istasyonunun, belki bir gün, içimizden biri patates üretirse oldukça işine yarayacağını düşündüğüm, resmi web sayfasıdır.
http://patates.gov.tr/
http://patates.gov.tr/
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?