confessions

artemisia

- Yazar -

  1. toplam entry 1132
  2. takipçi 2
  3. puan 29898

allah ın varlığını kanıtlayan belgeseller

artemisia
genelde hayvanların ilginç özelliklerinin (iç güdüsel davranışlar, avlanma, yuva yapma vs...) allah tarafından tasarlandığını bize bir kez daha hatırlatmaya çalışan, çoğunlukla samanyolu, nur, ışık tv gibi bilimum gereksiz kanallarda yayımlanan ama "vay bee kuşa bak ne kadar iyi yön buluyor demek ki allah varmış" gibi bir etki yaratamayan belgesellerdir.

zal zurbsym

artemisia
msn’de potansiyel içici bir arkadaşınıza nasılsın diye sorduğunuzda verebileceği bir cevap. hmm meali mi: "zil zurnayım"
-nasilsin canım
-zal zurbsym
-ooo, ne içtin?
-jki şişr sarp içtmö

ve takibinde mutlaka konuşulanlar kaydedilmeli ve arkadaşa şantaj olarak ayılınca sunulmalıdır.

hiperpasif

artemisia
günde 10 saat bilgisayar başında oturup da tuvalete gitmeye hatta yemek hazırlayan biri yoksa aç kalmak pahasına bir şeyler hazırlamaya bile üşenen insan modelidir. en sevdiği aktivite duvardaki saatten sarkan örümceği izlemektir. yaptığı hareketler bilgisayar mouse’una tıklamak ve bazen de klavyeyi kullanmakla sınırlıdır. bu hareketsizliğin nedeni çoğu zaman fiziksel değildir, arkasında pisikolojik nedenler aranmalıdır. bu kişilere acil şifalar diler, saatteki örümceğime geri dönerim.

the kids aren t alright

artemisia
beni mutlu eden, eğlenceli punk grubu the offspring’in americana adlı albümünden güzelinden soundtracklere girmiş bir parça. sözleri de şöyledir:

when we were young the future was so bright
the old neighborhood was so alive
and every kid on the whole damn street
was gonna make it big and not be beat

now the neighborhood’s cracked and torn
the kids are grown up but their lives are worn
how can one little street
swallow so many lives

chances thrown
nothing’s free
longing for what used to be
still it’s hard
hard to see
fragile lives, shattered dreams

jamie had a chance, well she really did
instead she dropped out and had a couple of kids
mark still lives at home cause he’s got no job
he just plays guitar and smokes a lot of pot

jay committed suicide
brandon odd and died
what the hell is going on
the cruelest dream, reality

artemis tapınağı

artemisia
1.biricik yuvam,
2.tanrıça artemis adına ilk türbe m.ö.800’lü yıllarda efes’teki nehrin yakınındaki bataklık kıyıya yapılmıştır. bazen diana da denen efes tanrıçası artemis, yunan artemis’iyle aynı değildi. yunan artemis’i av tanrıçasıydı. efes artemis’i ise belinden omuzlarına kadar birçok göğüsle resmedildiği gibi verimlilik, bereket ve doğurganlık tanrıçasıydı.

bu eski tapınakta muhtemelen jüpiterden düşen bir meteorit olduğu düşünülen kutsal birtaş vardı. tapınak, sonraki yüzyıllarda birkaç kez tahrip olmuş ve yeniden inşaa edilmiştir. m.ö.600’lerde efes şehri büyük bir ticaret limanı haline geldi ve chersiphron adlı bir mimar yüksek taş kolonları olan yeni ve büyük bir tapınak inşaa etti.

lidya kralı croesus, m.ö.550’de efes’i ve anadolu’daki diğer yunan şehirlerini fethetti. bu savaş sırasında mabet tahrip oldu. croesus, mimar theodorus’a daha öncekilerin hepsini gölgede bırakan yeni bir mabet yaptırdı. yeni tapınak öncekinin 4 katı büyüklükte 90 metre yükseklikte ve 45 metre genişlikteydi. masif bir çatı, yüzden fazla taş sütunla destekleniyordu

m.ö. 356’da herostratus adlı biri tarafından çıkarılan bir yangında yanarak tahrip oldu. bundan kısa bir süre sonra o günün en ünlü heykeltraşı olan scopas’lı paros tarafından yeni bir mabet yapıldı. romalı tarihçi pliny’ye göre yeni tapınak, 130 metre uzunlukta ve 68 metre genişlikteydi. tavanı, yükseklikleri 18 metre olan 127 adet sütun destekliyordu. inşaat 120 yıl sürmüştü. büyük iskender m.ö.333’de efes’e geldiğinde tapınağın inşaası hala devam ediyordu. bu yeni tapınak, yunan tapınakları içinde o güne kadar yapılan en büyük yapı idi. tapınağın başka bir özelliği de tamamen mermerden yapılmış olmasıydı.

m.s. 57’de st. paul hristiyanlığı yaymak için efes’e geldi. o kadar başarılı oldu ki bundan, şehrin demircisi ve tapınaktaki heykellerin sahiplerinden birisi olan demetrius büyük bir korkuya kapıldı. çünkü demetrius tapınaktaki heykellerin bir kısmının sahibiydi ve her yıl tapınağa hacca gelenlerden iyi bir geliri vardı ve insanların dinini değiştirmesi demek onun geçimini kaybetmesi anlamına geliyordu. birlikte ticaret yaptığı
diğer kişileri de yanına alan demetrius heyecan verici ve "yaşasın efesliler’in artemisi" diye biten bir söylev yaptı ve halkı galeyana getirdi. hemen sonra st. paul’un yardımcılarından ikisini tutukladılar. bunu bir isyan takip etti. sonuçta st. paul, tutuklanan yardımcılarıyla şehri terketti ve makedonya’ya geri döndü.

262’de gotların bir akını sırasında büyük artemis tapınağı yakılıp yıkıldı. bir yüzyıl sonra roma imparatoru constantine şehri yeniden inşaa ettirdi. fakat hristiyan olduğu için tapınağı restore ettirmedi.constantin’in çabalarına rağmen efes eski günlerine dönemedi. çünkü gemilerin demirlediği liman yokolmuştu. nehrin taşıdığı alüvyonlar tarafından deniz şehirden uzaklaşmıştı. zamanla şehir sakinleri kenti terkettiler. mabetin kalıntıları başka yapıların ve heykellerin yapılmasında kullanıldı.

british museum’dan john turtle wood 1863’de tapınağı araştırmaya başladı. 1869’da 6 metre derinlikte, çamurların içinde tapınağın temellerini buldu. bulduğu heykelleri ve bazı kalıntıları british museum’a götürdü.

1904’de yine aynı müzeden d.g. hograth’ın liderliğindeki bir ekip kazılara devam ettiler ve sitede birbirinin üzerine inşaa edilen 5 tapınak olduğunu keşfettiler. bugün gelen ziyaretçilere tapınağın yerini belli etmek için, bataklık halinde olan bölgeye sadece bir tek sütun dikilmiştir.

kollarını iki yana açmış, dimdik duran bir tanrıçanın yunan üslubuna yabancı bir tarzda betimlendiği ünlü artemis heykelinin kopyaları günümüze kadar gelmiştir. (kaynak odevsitesi.com)

40 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol