2026 sonya

(bkz: öp barışalım)

evet evet, yine nazan öncel 2009 albümünden bir şarkı.
zeytindalı uzatan, dinlenilesi...


bir yarasa kadar körsün
gözlerine mil çektim
zaman tüneline girdim
çıkabilmiş değilim

ıssız adaya gitcek olsam
yanıma üç şey alcak olsam
orda sen olurdun herhalde
hadi öp öp öp öp barışalım
barışarak konuşalım ..

hadi öp öp öp öp barışalım
yine eskisi gibi konuşalım
aradaki bağlara sıkı bir düğüm atalım
acıları uyuşturur birtek umut bile ...

yine bir nazan öncel sarkısı. çok güzel, yumuşacık ...

hayat kolay değil
ağlarım, ağlarım
bunu daha bir çocukken
anladım anlatamadım

of.. hangi birine yanayım
hangisini anlatayım
geceler diken bana
gangi gecemi yakayım?
hatırına sustum
hatırına yuttum
öfkeli dünyada
senin için yaşıyorum

kader benle hemfikir değil
hayatla derdim var
ben hata veririm
kendimle zorum var

off.. hangi birine yanayım
hangisini anlatayım
dünya batıyor bana
hangi günümü yakayım
hatırına sustum
hatırına yuttum
sersefil dünyada
senin için yaşıyorum ...

(bkz: hatırına sustum)

(bkz: seni bugün görmem lazım)

nazan öncel 2009 albümünden harika bir şarkı. müziğiyle sözleriyle insanın ruhuna usulca akıveriyor...

işte sözleri..

bir düş gördüm düşümde
gözlerin yerlerde idi
ellerin ceplerinde
kalbin ötelerde idi

seni bugün görmem lazım
şöyle biraz açılmam lazım
derdimi anlatmam gerek
içimi dökmem lazım

bize ne oldu bilmem lazım
önce kendim inanmam lazım
bunla başa çıkmam gerek
zamanla alışmam demek
beni biraz anlaman lazım

o da mı yalan bu da mı yalan
kötü bir rüya gördüm o zaman
o da mı yalan o da mı yalan
kötü bir rüya gördüm o zaman

silah zoruyla mı sevdin
kalbine zorlamı girdim
mümkün olabilseydi
anlatabilirdim ...

dün akşam haber bültenlerinde gülme krizine girmeme neden olmuştur. taksiciyle kapıştığı için polis tarafından taksiciyle birlikte aynı ekip otosuna bindirildi. sonra taksici kendini canhıraş dışarı attı. polis "gir iceri" dedikçe adam "abi sprey var, gözüme sprey sıkıyo" diye kaçışıp duruyordu...

(bkz: taksimden insan manzaraları)

bir erkekten ziyade, hemcinslerine daha güzel görünmek için çaba harcar.

f ise dakikada 1500 kelime girişiyle dansettirebileceğim pc şeysi.

horlamak gibi de sanki bi nevi...

hele de kriz ortamında fırsatçı işverenlerin neredeyse bedava çalıştıracak adam "seçmesi" olayına dönmüştür. kölelik kavramı geri dönmek üzere...

gossip girl’den..

dan: ... but i cant accept this.
(altyazıda: ...ama bunu kabul edemem)
serena: yes you can.
(altyazıda: bal gibi de edersin)

sonya: altyazı-üstyazı-hepsine tepkisi:
opsss! bal gibi?! nası yani yaaa!

beden dili uzmanlarına göre; bir erkegin karşısındaki kadın sürekli saçıyla oynuyorsa "aslında karşısındakinden hoşlandığı mesajı veriyormuş" ...
ne kadar inkar edersen et, elin kolun saçın başın ele veriveriyor işte böyle.

psikologlara göre ise; sürekli saçıyla başıyla oynayan insan güvensizligini böyle dışavuruyormuş.

herşeye de bir anlam yüklemişler. işimiz yaş valla!

(bkz: bu maçı alıcaz başka yolu yok)

kadir topbaş’ın "bıraksanız istanbul’da yolunu bulamaz" şeklindeki sözde aşağılamasına "istanbul’a yolumu bulmaya değil, yolunu bulmuş olanların kirli çamasırlarını ortaya dökmeye geldim" (ya da ona benzer birseydi) seklindeki tokat gibi cevabıyla acaip keyiflenmeme ve budurrrr işte budurrr!!! diye nara atmış olmama neden olan istanbul büyükşehir belediye başkanlığına aday kişi...

destekliyorum.

öncelikle, 6-7 eylül olaylarını vaadettiginden cok daha az anlatmış...dış mekanları pek kullanmamışlar, sanırım falso vermekten korkulmuş biraz.

özetle; bir rum fahişeyle bir toprak agasının oglunun herseye başkaldırarak kendilerini aşkın kollarına bıraktığını görüyoruz.

birde sesle ilgili bir takım sorunlar vardı, çünkü filmin başında behçet’le suat’ın konuşmalarının pek çoğunu anlayamadık ve başka sinemalarda izlemiş olanlarla konuştuğumda onlarında aynı şeyden şikayetçi olduğunu duydum. demek ki kulaklarımda degilmiş sorun.

yine de, çıktığımda ağzımda güzel tat bırakmış olan başarılı bir çalışma olmuş, herkesin emegine sağlık...

izlenilesi.

(bkz: bu akşam ölürüm beni kimse tutamaz)

(bkz: vajinismus)

"ne yaparsan o ben olmaz, parçaları sana uymaz"

nasıl bir duygudur bu, duygunun nasıl kelimelere dökülmesidir. herkesin diline düşeceğine ve birilerinden birilerine sürekli gideceğine inandığım şarkı.
çokça mesaj kaygısı güdüyor zira...

seviyorum sevmiyorum
kaç yaprak var bilmiyorum
ben seni kopardım attım
kendimi toparlıyorum

var mı şimdi başka biri?
onu bana benzettin mi?
ne yaparsan o ben olmaz
parçaları sana uymaz

kendimi bunun için mi yorucam ben?
kalbimi bunun için mi kırıcam ben?

hmmm haa hmmm haha hmmmhahaha

yok ki senin bir yedeğin
kötü kedi şerafettin!
söyle nasıl kıydın bana?
hem canındım, hem ciğerin

kendimi bulamıyorum
geri alamıyorum
ben her gece rüyarlarda
hep sana hak veriyorum

kendimi bunun için mi yorucam ben?
kalbimi bunun için mi kırıcam ben?

hmmm haa hmmm haha hmmmhahaha

yok ki senin bir yedeğin ...