stanley kubrick

0 /
goshenit
stanley kubrick, (d. 26 temmuz 1928 - ö. 7 mart 1999)

kariyerine new york’un look dergisine amatör fotoğraflar çekerek başlayan kubrick, kısa zamanda look dergisinin fotoğrafçılarından biri oldu. izlediği filmlerden çok daha iyisini yapabileceğine inanarak yönetmenlik yapmaya başladı. ilk filmleri, fear and desire, killer’s kiss ve the killing ile kendisini ispatladı. paths of glory ve spartaküs ise onun iyi yönetmenler arasındaki yerini almasını sağladı.

1960’lı yıllarda lolita filmini çekmek üzere ingiltere’ye giden kubrick, yaşamının geri kalanını bu ülkede geçirdi. dr. garipaşk, satirik komedinin sinemadaki önemli örneklerinden biri olarak kabul edilir. ancak stanley kubrick’i 20. yüzyılın en önemli yönetmenlerinden biri yapan, 1968 mgm cinerama prodüksüyonu olan 2001: bir uzay macerası ve 1971 yapımı otomatik portakal’dır.

william makepeace thackeray’in bir romanının sinemaya uyarlanması olan barry lyndon, jack nicholson’ın oynadığı the shining, yaklaşık 7 yıl çalıştığı savaş filmi full metal jacket ve son anda yapmaktan caydığı yapay zeka kubrick efsanesini sürdüren filmler oldular.

arthur schnitzler’in traumnovelle romanından uyarlanan ve tom cruise ile nicole kidman’ın oynadıkları gözü tamamen kapalı’yı bitirdikten birkaç gün sonra ölen kubrick, childwickbury manor, hertfordshire, ingiltere’de toprağa verilmiştir.

trantula
filmleri hep çok iyi çok süper die anlatılan ancak izlediğim iki filminde filmin sonuna kadar beni sıkan artık bişeyler olsun die beklememe sebep olan filmlerin yönetmeni. arkadaş ben mi anlamıyorum bu adamın filmlerini yoksa hakkaten filmler bok gibi mi?
passive
eyes wide shut ile kariyerinin zirvesine çıktığını, en yüksek mertebeye, zirveye ulaştığını düşündüğüm üstün yönetmen.oyuncu seçiminlerini de her zaman yerinde yapmıştır.
kriptonlu tolga abi
süre bakımından uzun sahneler kullanan yönetmen. fakat öyle kullanır ki gerek mekanı -paths of glory-, gerek sesi -a space odyssey-, gerekse diyalogları -eyes wide shut-, anlatmak istedigi şey seyircinin kafasına kazınmıştır artık. kendisinin hala uzaylı olduguna inanmaktayım.
carpediem
genelde filmlerin sonunu seyirciye bırakan yönetmen. filmleri etkileyici ve düşündürücüdür. izlemeden önce onun filmlerinin iyi oldugunu bilirsiniz. genelde filmde önemli olan filmin gidişatı, başı, sonu değil de anlatılmak istenen şeydir ve o anlatmak istedigi şeyi izleyicinin beynine kazır adeta.
white rabbit
gelmiş geçmiş en iyi yönetmen.hayatı boyunca farklı türlerde film çekip bu filmleri türünün en iyisi olmuştur.filmlerinde genelde tek bir karakter üzerinde yoğunlaşıp,filmi baş karakterin geçirdiği evreler üzerine kurmuştur.
siyahvesiyah
cok gercekci diyaloglariyla, neredeyse tumu akilda kalan etkili sahneleriyle, iyi oyunculuklariyla, zamaninin otesinde bir sinema saheseri olan paths of glory’nin en iyi filmlerinden biri oldugunu dusundugum aykiri yonetmen.
memet
tum arsivi butun sinemaseverlerce edinilmesi gereken yonetmen. yonettigi filmler sunlardir:

flying padre (1951)
day of the fight (1951)
fear and desire (1953)
the seafarers (1953)
killer’s kiss (1955)
the killing (1956)
paths of glory (1957)
spartacus (1960)
lolita (1962)
dr. strangelove or: how i learned to stop worrying and love the bomb (1964)
2001: a space odyssey (1968)
a clockwork orange (1971)
barry lyndon (1975)
the shining (1980)
full metal jacket (1987)
eyes wide shut (1999)

daha sonra steven spielberg’in yonettigi artificial intelligence: a.i. adli projesini bitiremeden yasama veda etti.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol