oyunlardan öğrendiklerimiz
the sims ve the sims 2: hayat zor.
dansa davet:
ne kadar güzel olursanız olun ,beğendiğiniz erkek sizi değil başka kızı dansa kaldırabilir
ne kadar güzel olursanız olun ,beğendiğiniz erkek sizi değil başka kızı dansa kaldırabilir
lara croft:oyunu sabahlara kadar da oynasan asla onun gibi bir vücudun olamaz
şişe çevirmece : merak ettikleriniz.
en acisi: bir oyun yuzunden dersten,derslerden kalinabilir.
gok yuzunde asili duran tuglalara kafa atarak iclerinden mantar cikarabilirsiniz.
bir de championship managerin eski fanatikleri bilir,o zamanlar turkce dil yamalari yok,bir elde ingilizce-turkce sozluk bir elde mouse ile oynanirdi bu oyun.bu suretle bir suru kelime ogrenilmistir ve olup olmadik bir yerde kar$iniza cikar bu kelime,"ben bunu biliyom huleyynn" cekersiniz,tadindan yenmez.
championship manager:"defansin saglam olmadan asla mac kazanamazsin,forvetlerin super olsa da."
uzun esek: bel fitigi
championship manager: sergey nikiforenko adli oyuncuyu satin al, defansa dahi koydugunda 35 golden asagi atarsa intihar et.
sabah 10 daki sınava geç kalınabilir ama gece 3 teki filo inişine asla...
postal 2 : anar$izm.
grand theft auto-vice city:kadinlari arabaya atip issiz yerlere goturmek.
planescape torment ve baldurs gate 2nin masanızın üstünde bir büyük bir ingilizce sözlük ile ingilizcenizi oldukça geliştirmesi.
yakantop ( bildiğimiz ortada sıçan ) : ya vurulursun ya da vurursun.kaç kaç nereye kadar,ya topu vücudunda bir yerlerde bulursun ya da topu tutar vurulan bir arkadaşını oyuna tekrar dahil edersin.öğreniriz bir şeyler oyunlarımızdan..
(bkz: mizimak)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?